26 Nisan 2025 - 28 Şevval 1446
Cumartesi
ANA SAYFA
|
SURELER
|
AYET KARŞILAŞTIRMA
|
KUR'AN'DA ARA!
|
FİHRİST
|
DOWNLOAD
|
MOBİL
Kullanıcı :
Şifre :
Şifremi Unuttum
KAYDOL
Diğer Mealler...
Türkçe Transcript
Abdulbaki Gölpınarlı Meali
Abdullah-Ahmet Akgül Meali
Abdullah Parlıyan Meali
Ahmet Tekin Meali
Ahmet Varol Meali
Ali Bulaç Meali
Ali Fikri Yavuz Meali
Bahaeddin Sağlam Meali
Bayraktar Bayraklı Meali
Besim Atalay Meali (1965)
Cemal Külünkoğlu Meali
Cemil Said (1924)
Diyanet İşleri Meali (Eski)
Diyanet İşleri Meali (Yeni)
Kur'an Yolu (Diyanet İşleri)
Diyanet Vakfı Meali
Edip Yüksel Meali
Elmalılı Hamdi Yazır Meali
Elmalılı Meali (Orijinal)
Emrah Demiryent Meali
Erhan Aktaş Meali
Hasan Basri Çantay Meali
Hayrat Neşriyat Meali
İhsan Aktaş Meali
İlyas Yorulmaz Meali
İsmayıl Hakkı Baltacıoğlu
İsmail Hakkı İzmirli
İsmail Yakıt
Kadri Çelik Meali
Mahmut Kısa Meali
Mahmut Özdemir Meali
Mehmet Çakır Meali
Mehmet Çoban Meali
Mehmet Okuyan Meali
Mehmet Türk Meali
Muhammed Esed Meali
Mustafa Çavdar Meali
Mustafa İslamoğlu Meali
Orhan Kuntman Meali
Osman Fırat Meali
Ömer Nasuhi Bilmen Meali
Suat Yıldırım Meali
Süleyman Ateş Meali
Süleyman Tevfik (1927)
Süleymaniye Vakfı Meali
Şaban Piriş Meali
Ümit Şimşek Meali
Yaşar Nuri Öztürk Meali
Eski Anadolu Türkçesi
Satıraltı Meal (1534)
Bunyadov-Memmedeliyev
M. Pickthall (English)
Yusuf Ali (English)
Sure Seçiniz
Abese(80/42)
Âdiyât(100/11)
Ahkâf(46/35)
Ahzâb(33/73)
Âl-i İmrân(3/200)
Alak(96/19)
Ankebût(29/69)
Asr(103/3)
A’lâ(87/19)
A’râf(7/206)
Bakara(2/286)
Beled(90/20)
Beyyine(98/8)
Bürûc(85/22)
Câsiye(45/37)
Cin(72/28)
Cum’a(62/11)
Duhâ(93/11)
Duhân(44/59)
Enbiyâ(21/112)
Enfâl(8/75)
En’âm(6/165)
Fâtiha(1/7)
Fâtır(35/45)
Fecr(89/30)
Felâk(113/5)
Fetih(48/29)
Fil(105/5)
Furkân(25/77)
Fussilet(41/54)
Gâşiye(88/26)
Hac(22/78)
Hadîd(57/29)
Hâkka(69/52)
Haşr(59/24)
Hicr(15/99)
Hucurât(49/18)
Hûd(11/123)
Hümeze(104/9)
İbrahim(14/52)
İhlâs(112/4)
İnfitâr(82/19)
İnsan(76/31)
İnşikâk(84/25)
İnşirâh(94/8)
İsrâ(17/111)
Kadr(97/5)
Kâf(50/45)
Kâfirûn(109/6)
Kalem(68/52)
Kamer(54/55)
Kâri’a(101/11)
Kasas(28/88)
Kehf(18/110)
Kevser(108/3)
Kıyâme(75/40)
Kureyş(106/4)
Leyl(92/21)
Lokman(31/34)
Mâide(5/120)
Mâ’ûn(107/7)
Meryem(19/98)
Me’âric(70/44)
Mücâdele(58/22)
Müddessir(74/56)
Muhammed(47/38)
Mülk(67/30)
Mümtehine(60/13)
Münâfikûn(63/11)
Mürselât(77/50)
Mutaffifîn(83/36)
Müzzemmil(73/20)
Mü’min(40/85)
Mü’minûn(23/118)
Nahl(16/128)
Nâs(114/6)
Nasr(110/3)
Nâzi’ât(79/46)
Nebe’(78/40)
Necm(53/62)
Neml(27/93)
Nisâ(4/176)
Nûh(71/28)
Nûr(24/64)
Rahmân(55/78)
Ra’d(13/43)
Rûm(30/60)
Sâd(38/88)
Saff(61/14)
Sâffât(37/182)
Sebe’(34/54)
Secde(32/30)
Şems(91/15)
Şûrâ(42/53)
Şu’arâ(26/227)
Tâ-Hâ(20/135)
Tahrîm(66/12)
Talâk(65/12)
Târık(86/17)
Tebbet(111/5)
Teğâbun(64/18)
Tekâsür(102/8)
Tekvîr(81/29)
Tevbe(9/129)
Tîn(95/8)
Tûr(52/49)
Vâkı’a(56/96)
Yâsîn(36/83)
Yûnus(10/109)
Yûsuf(12/111)
Zâriyât(51/60)
Zilzâl(99/8)
Zuhruf(43/89)
Zümer(39/75)
Satırarası Meal
Sâffât Suresi
◄
449
►
Cüz 23
(Diyanet Vakfı Meali)
103, 104, 105, 106.
Her ikisi de teslim olup, onu alnı üzerine yatırınca: Ey İbrahim! Rüyayı gerçekleştirdin. Biz iyileri böyle mükâfatlandırırız. Bu, gerçekten, çok açık bir imtihandır, diye seslendik.
107, 108, 109, 110, 111.
Biz, oğluna bedel ona büyük bir kurban verdik. Geriden gelecekler arasında ona (iyi bir nam) bıraktık: İbrahim'e selam! dedik. Biz iyileri böyle mükâfatlandırırız. Çünkü o, bizim mümin kullarımızdandır.
Son Peygamber’in ümmeti ona salâtü selam okurken Hz. İbrahim’i de anar, onu hayırla yâdederler.
112, 113.
Sâlihlerden bir peygamber olarak O'na (İbrahim'e) İshak'ı müjdeledik. Kendisini ve İshak'ı mübarek (kutlu ve bereketli) eyledik. Lâkin her ikisinin neslinden iyi kimseler olacağı gibi, kendine açıktan açığa kötülük edenler de olacak.
Bu cümleden olmak üzere İbrahim’e çok evlât verilmiş, İshak’ın neslinden, Hz. Ya’kub’dan başlamak üzere bir çok peygamberler gelmiştir. İkisinin nesl
...
Devamı..
114.
Andolsun biz Musa'ya da Harun'a da nimetler verdik.
115.
Onları ve kavimlerini o büyük sıkıntıdan kurtardık.
116.
Kendilerine yardım ettik de galip gelen onlar oldu.
117.
Her ikisine de apaçık anlaşılan bir kitabı (Tevrat'ı) verdik.
118.
Her ikisini de doğru yola ilettik.
119, 120.
Sonra gelenler içinde, Musa ve Harun'a selam olsun, diye (iyi bir nam) bıraktık.
121.
Doğrusu biz, iyileri böylece mükâfatlandırırız.
122.
Şüphesiz, ikisi de mümin kullarımızdandı.
123.
İlyas da şüphe yok ki, peygamberlerdendi.
124, 125, 126.
(İlyas) milletine: (Allah'a karşı gelmekten) sakınmaz mısınız? Yaratanların en iyisi olan, sizin de Rabbiniz, sizden önce gelen atalarınızın da Rabbi olan Allah'ı bırakıp da Ba'l'e mi taparsınız? demişti.
Ba’l, Şam’da Bek adındaki şehir halkının taptığı altın putun adı idi. Şimdi buraya Ba’lebek denmektedir.
سُورَةُ الصَّافات
◄
٤٤٩
►
الجزء٢٣
فَلَمَّٓا
اَسْلَمَا
وَتَلَّهُ
لِلْجَب۪ينِۚ
﴿١٠٣﴾
وَنَادَيْنَاهُ
اَنْ
يَٓا
اِبْرٰه۪يمُۙ
﴿١٠٤﴾
قَدْ
صَدَّقْتَ
الرُّءْيَاۚ
اِنَّا
كَذٰلِكَ
نَجْزِي
الْمُحْسِن۪ينَ
﴿١٠٥﴾
اِنَّ
هٰذَا
لَهُوَ
الْبَلٰٓؤُ۬ا
الْمُب۪ينُ
﴿١٠٦﴾
وَفَدَيْنَاهُ
بِذِبْحٍ
عَظ۪يمٍ
﴿١٠٧﴾
وَتَرَكْنَا
عَلَيْهِ
فِي
الْاٰخِر۪ينَ
﴿١٠٨﴾
سَلَامٌ
عَلٰٓى
اِبْرٰه۪يمَ
﴿١٠٩﴾
كَذٰلِكَ
نَجْزِي
الْمُحْسِن۪ينَ
﴿١١٠﴾
اِنَّهُ
مِنْ
عِبَادِنَا
الْمُؤْمِن۪ينَ
﴿١١١﴾
وَبَشَّرْنَاهُ
بِاِسْحٰقَ
نَبِيًّا
مِنَ
الصَّالِح۪ينَ
﴿١١٢﴾
وَبَارَكْنَا
عَلَيْهِ
وَعَلٰٓى
اِسْحٰقَۜ
وَمِنْ
ذُرِّيَّتِهِمَا
مُحْسِنٌ
وَظَالِمٌ
لِنَفْسِه۪
مُب۪ينٌ۟
﴿١١٣﴾
وَلَقَدْ
مَنَنَّا
عَلٰى
مُوسٰى
وَهٰرُونَۚ
﴿١١٤﴾
وَنَجَّيْنَاهُمَا
وَقَوْمَهُمَا
مِنَ
الْكَرْبِ
الْعَظ۪يمِۚ
﴿١١٥﴾
وَنَصَرْنَاهُمْ
فَكَانُوا
هُمُ
الْغَالِب۪ينَۚ
﴿١١٦﴾
وَاٰتَيْنَاهُمَا
الْكِتَابَ
الْمُسْتَب۪ينَۚ
﴿١١٧﴾
وَهَدَيْنَاهُمَا
الصِّرَاطَ
الْمُسْتَق۪يمَۚ
﴿١١٨﴾
وَتَرَكْنَا
عَلَيْهِمَا
فِي
الْاٰخِر۪ينَ
﴿١١٩﴾
سَلَامٌ
عَلٰى
مُوسٰى
وَهٰرُونَ
﴿١٢٠﴾
اِنَّا
كَذٰلِكَ
نَجْزِي
الْمُحْسِن۪ينَ
﴿١٢١﴾
اِنَّهُمَا
مِنْ
عِبَادِنَا
الْمُؤْمِن۪ينَ
﴿١٢٢﴾
وَاِنَّ
اِلْيَاسَ
لَمِنَ
الْمُرْسَل۪ينَۜ
﴿١٢٣﴾
اِذْ
قَالَ
لِقَوْمِه۪ٓ
اَلَا
تَتَّقُونَ
﴿١٢٤﴾
اَتَدْعُونَ
بَعْلًا
وَتَذَرُونَ
اَحْسَنَ
الْخَالِق۪ينَۙ
﴿١٢٥﴾
اَللّٰهَ
رَبَّكُمْ
وَرَبَّ
اٰبَٓائِكُمُ
الْاَوَّل۪ينَ
﴿١٢٦﴾
◄
٤٤٩
►
Designed by
ÖFK
En iyi 1024 x 768 pikselde görüntülenir.