24 Eylül 2025 - 1 Rebiü'l-Ahir 1447 Çarşamba

ANA SAYFA | SURELER  | AYET KARŞILAŞTIRMA |KUR'AN'DA ARA! |FİHRİST | DOWNLOAD | MOBİL
Kullanıcı : Şifre :   Şifremi Unuttum    KAYDOL
Hûd Suresi 25. Ayet

Ayeti Dinle



Meal Ekle/Çıkar

Hepsini Göster/Gizle


Tercihinizin bir sonraki oturumda hatırlanması için giriş yapmalısınız.

Arapça Metin
Türkçe Transcript
Abdulbaki Gölpınarlı Meali
Abdullah-Ahmet Akgül Meali
Abdullah Parlıyan Meali
Ahmet Tekin Meali
Ahmet Varol Meali
Ali Bulaç Meali
Ali Fikri Yavuz Meali
Bahaeddin Sağlam Meali
Bayraktar Bayraklı Meali
Besim Atalay Meali (1965)
Cemal Külünkoğlu Meali
Cemil Said (1924)
Diyanet İşleri Meali (Eski)
Diyanet İşleri Meali (Yeni)
Kur'an Yolu (Diyanet İşleri)
Diyanet Vakfı Meali
Edip Yüksel Meali
Elmalılı Hamdi Yazır Meali
Elmalılı Meali (Orijinal)
Emrah Demiryent Meali
Erhan Aktaş Meali
Hasan Basri Çantay Meali
Haydar Öztürk-Serkan Yılmaz Meali
Hayrat Neşriyat Meali
İhsan Aktaş Meali
İlyas Yorulmaz Meali
İsmayıl Hakkı Baltacıoğlu
İsmail Hakkı İzmirli
İsmail Yakıt
Kadri Çelik Meali
Mahmut Kısa Meali
Mahmut Özdemir Meali
Mehmet Çakır Meali
Mehmet Çoban Meali
Mehmet Okuyan Meali
Mehmet Türk Meali
Muhammed Esed Meali
Mustafa Çavdar Meali
Mustafa İslamoğlu Meali
Orhan Kuntman Meali
Ömer Nasuhi Bilmen Meali
Suat Yıldırım Meali
Süleyman Ateş Meali
Süleyman Tevfik (1927)
Süleymaniye Vakfı Meali
Şaban Piriş Meali
Ümit Şimşek Meali
Yaşar Nuri Öztürk Meali
Sardorxon Jahongir
Eski Anadolu Türkçesi
Satıraltı Meal (1534)
Bunyadov-Memmedeliyev
M. Pickthall (English)
Yusuf Ali (English)
Tercihinizin hatırlanması için
giriş yapmalısınız.

Meallerdeki sıralama bir tercih sıralaması değil alfabetik sıralamadır. Ziyaretçilerimiz takip etmek istedikleri mealleri sol sütundan seçerek ilerleyebilirler. Tercihlerinin hatırlanması için "Tercihimi Hatırla" tıklanmalıdır.
 
 

Velekad erselnâ nûhan ilâ kavmihi innî lekum neżîrun mubîn(un)

Andolsun ki biz Nuh'u, kavmine gönderdik de şüphe yok ki dedi, ben, size apaçık bir korkutucuyum.

Andolsun ki, Biz Nuh’u risaletle (görevlendirip) kavmine gönderdik. (Onlara:) “Ben sizin için apaçık bir uyarıcıyım”;

Ve gerçek şu ki, Biz Nuh'u da benzer mesajlarla kavmine peygamber olarak gönderdik. O da kavmine şöyle dedi: “Şüphesiz ben sizin için apaçık bir uyarıcıyım.

Nûh'u kavmine özgürce sorumluluklarını yerine getirmek üzere Rasul olarak gönderdik.
“Ben size gönderilmiş, sorumluluk, hesap ve cezanın varlığını açıklayan apaçık bir uyarıcıyım” dedi.

Andolsun Nuh'u kendi kavmine göndermiştik. "Ben sizin için apaçık bir uyarıcıyım.

Andolsun, biz Nuh'u kavmine gönderdik. (Onlara:) 'Ben sizin için ancak apaçık bir uyarıp-korkutucuyum.'

Gerçekten biz Nûh'u, şöyle desin diye, kavmine gönderdik: “- Haberiniz olsun, ben, size azabın sebeblerini ve kurtuluşun yolunu açıklayan bir korkutucuyum;

Andolsun! Biz, Nuh’u onun kavmine bir elçi olarak gönderdik. (O:) “Ben sizin için apaçık bir uyarıcıyım.

Andolsun, Biz Nûh'u kavmine peygamber gönderdik. Onlara, “Ben sizin için apaçık bir uyarıcıyım” dedi.[208]

[208] Hz. Nûh’un kıssası hakkında geniş bilgi için bk. Bayraklı, KUR’ÂN TEFSÎRİ, IX, 163-202.

Biz, Nuh'u da kendi ulusuna gönderdik, dedi ki: «Ben sizi açık kocunduranım

Andolsun, biz Nuh'u kavmine (nebi olarak) göndermiştik. Onlara şöyle demişti: “Ben sizin için apaçık bir uyarıcıyım.”

25, 26. Nûh’ı kavmine gönderdiğimiz vakit "Ânlara ben teblîgâta me’mûrum Allâh’dan başkasına ’ibâdet itmeyiniz yevm-i elîmde korkarım ’azâb çekeceksiniz" didi.

25,26. And olsun ki biz Nuh'u kendi milletine gönderdik; "Ben sizin için apaçık bir uyarıcıyım; Allah'tan başkasına kulluk etmeyin; doğrusu ben hakkınızda can yakıcı bir günün azabından korkuyorum" dedi.

Andolsun, biz Nûh’u kavmine peygamber olarak gönderdik. Onlara şöyle dedi: “Ben sizin için apaçık bir uyarıcıyım.”

25-26. Gerçek şu ki biz Nûh’u kavmine elçi olarak gönderdik; şöyle dedi: “Allah’tan başkasına tapmayın!” diye size gönderilmiş açık bir uyarıcıyım. Doğrusu ben, başınıza gelecek can yakıcı bir günün azabından korkuyorum” dedi.

Andolsun, biz Nuh'u kavmine elçi gönderdik. Onlara: «Ben (dedi),  sizin için apaçık bir uyarıcıyım.

Nuh'u halkına gönderdik: "Ben sizin için apaçık bir uyarıcıyım,"

Andolsun ki, vaktiyle Nuh'u da kavmine gönderdik, O, onlara şöyle dedi: "Ben sizin için apaçık bir uyarıcıyım."

Celâlim hakkı için vaktıyle Nuhu kavmine gönderdik; şöyle diye ki haberiniz olsun ben size azâbın sebeblerini ve halâsın yolunu beyan eden bir nezîrim

Kasem olsun ki, biz Nûh’u kendi kavmine (peygamber olarak) göndermiştik. (Nûh kavmine şöyle dedi:) “Ben sizin için apaçık bir uyarıcıyım.

Ant olsun ki! Biz, Nuh'u kendi halkına göndermiştik. “Ben sizin için apaçık bir uyarıcıyım;”

25,26. Andolsun ki biz Nuhu kavmine (peygamber olarak) göndermişizdir. (O, öyle demişdi:) «Şübhesiz ki ben sizi Allahın azabından apaçık korkutanım. Allahdan başkasına ibâdet etmeyin. Hakıykat, ben sizi başınıza acıklı bir günün azabı (gelib çatması) ndan endîyşe ediyorum».

Muhakkak ki biz Nuh’u kavmine gönderdik. “Ben sizin için apaçık bir uyarıcıyım.

[21/76-77]

25,26. And olsun ki (biz), Nûh'u kavmine (peygamber olarak) gönderdik. (Onlaradedi ki:) “Şübhesiz ben, sizin için Allah'dan başkasına ibâdet etmeyesiniz diye(gönderilmiş) apaçık bir korkutucuyum. Doğrusu ben, sizin üzerinize (pek) elemli bir günün azâbından korkuyorum.”(2)

(2)“Mâdem böyle bir ulûhiyet (Allah’ın tek İlâh oluşu) hakīkati var, elbette iştirâki (ortaklığı) kabûl edemez. Çünki ulûhiyete karşı, yani ma‘bûdiyet... Devamı..

Ve gerçekten biz Nuh’u da kendi kavmine (elçi olarak) gönderdik. (O da kendi kavmine): ‘‘Şüphesiz ben (azabın sebeplerini ve azaptan kurtuluşun yolunu) sizin için açıklayan (ve bu konuda sizi uyaran) bir uyarıcıyım.‘‘*

(*) Cümlenin başındaki ve bağlacı, görünüşe bakılırsa, sûrenin başındaki ayetlerle bağlantılıdır ve Kur’an mesajının ana hatlarıyla ve öz olarak, dah... Devamı..

Nuh’u kavmine elçi olarak göndermiş ve oda kavmine “Ben sizin için bir uyarıcıyım.”

And olsun ki Biz Nuh’u ulusuna elçi olarak gönderdik. Nuh dedi: "İşte ben size apaçık bir uyarıcı olarak geldim,

* Biz Nuhu kavmine göndermiştik o, demişti: ben sizi Allah azabıyle apaşikâr veçhile bir korkutucuyum.

Andolsun Biz Nûh’u da kavmine gönderdik⁸, “Ben sizin için bir uyarıcıyım!”

8 Krş. A’râf, 7/59-64; Yûnus; 10/71-73; Mü’minûn, 23/29; Nûh, 71/2

Hiç şüphesiz biz Nuh'u kendi kavmine gönderdik, “Ben, sizin için apaçık bir uyarıcıyım (dedi).”

Gerçekten biz Nûh’u, içerisinde yaşadığı halkına ilâhî mesajı bildiren bir elçi olarakgöndermiştik. Nûh onlara, “Ey halkım!” demişti, “Gerçek şu ki, ben sizin için apaçık bir uyarıcıyım! Ve işte, açık ve net olarak sizleri uyarıyorum:

And olsun Nûh’u kavmine rasûl gönderdik:
“Ben, sizin için açıkça bir uyarıcıyım”.

Tanrı elçisi olarak gönderdiğimiz Nûh ile halkı arasında şöyle bir tartışma olmuştu: Nûh: " Ben sizi Allah adına uyarmaya geldim.

Nuh’u da kavmine gönderdik! Nuh onlara dedi ki: "Ben sizin için kurtuluş yolunu açıkça gösteren uyarıcıyım!"

Yemin olsun ki Nuh’u elçi olarak kavmine göndermiştik de onlara “Şüphesiz ki ben sizin için apaçık bir uyarıcıyım.

Yemin olsun, Nûh’u kavmine gönderince (Nûh onlara): “Ben kesinlikle sizin için açıklayıcı¹ bir uyarıcıyım...”

1 Azabın sebeplerini ve azaptan kurtuluşun yolunu açıklayan...

VE GERÇEK ŞU Kİ, Biz Nûh’u [da aynı mesajla] kavmine gönderdik: ⁴⁵ “Bilin ki, ben size açık, yalın bir uyarıyla geldim

45 Cümlenin başındaki ve bağlacı, görünüşe bakılırsa, surenin başındaki ayetlerle bağlantılıdır ve Kur’an mesajının ana hatlarıyla ve öz olarak, daha ... Devamı..

Andolsun ki biz Nuh’u halkına elçi olarak göndermiştik. O da şöyle demişti: – Ben, size gönderilmiş apaçık bir uyarıcıyım. 71/1

DOĞRUSU, Nûh’u da mesajımızı kavmine taşımak için elçi olarak görevlendirmiştik. (Demişti ki:) “Bakın, ben size açık ve net bir uyarıyla geldim.

25.26. Andolsun ki, Nuh'u kavmine (peygamber olarak) gönderdik de onları: "Ben sizin için (Allah’ın azabıyla korkutan) apaçık bir uyarıcıyım, Allah’tan başkasına ibadet etmeyin. Yoksa sizin başınıza gelecek çetin bir günün azabından endişe ediyorum" diyerek uyardı.

Ve and olsun ki, Nûh'u kavmine gönderdik, «Şüphe yok ki ben sizin için apaçık bir nezirim,» (diye).

25, 26. Gerçekten Biz vaktiyle, Nuh'u kendi halkına gönderdik, şunu ilan etsin diye: “Bilesiniz ki ben sizi açıkça uyarmaya geldim. Sakın Allah'tan başkasına ibadet etmeyin. Doğrusu, bu gidişle, ben sizin canınızı yakacak, gayet acı bir günün azabına uğramanızdan endişe ederim. ” [7, 59-64] {KM, Tekvin 6, 5; 8, 15}

Andolsun biz Nuh'u da kavmine gönderdik: "Ben sizin için apaçık bir uyarıcıyım."

Biz Nûh'ı kavmine irsâl iyledik. O: "Ben sizin içün âşikâr sûretde nezîrim"

Biz Nuh’u, kendi halkına elçi gönderdik; “Ben sizin için doğruları açıklayan bir uyarıcıyım” dedi.

25,26. -Nuh'u halkına göndermiştik:-Ben, Allah'tan başkasına kulluk etmeyesiniz diye size, açık bir uyarıcıyım. Ben, acı bir günün azabına uğramanızdan korkuyorum.

Biz Nuh'u da kavmine gönderdik. O dedi ki: “Ben size apaçık bir uyarıcıyım.

Yemin olsun biz, Nûh'u da toplumuna resul olarak göndermiştik. "Ben sizin için açık bir uyarıcıyım."

Darhaqiqat, Nuhni o‘‎z qavmiga payg‘‎ambar qilib yubordik. U o‘‎z qavmiga: “Men chindan ham sizlarga oxirat haqida aniq ogohlantiruvchiman”, – dedi.

25-26. daħı bayıķ viribidük nūḥ’ı ķavmı “bayıķ ben size ķorķıdıcıvan bellü kim ŧapmañ illā Tañrı’ya. bayıķ ben ķorķarın üzerüñüze. 'aźābını aġrıdıcı günüñ.”

Taḥḳīḳ biz viribidük Nūḥı ḳavmine ki: Ben size bayıḳ ḳorḳudıcı, didi.

Həqiqətən, Biz Nuhu öz tayfasına peyğəmbər göndərdik. Nuh dedi: “Mən sizi (Allahın əzabı ilə) açıq-aşkar qorxudan bir peyğəmbərəm!

And We sent Noah unto his folk (and he said): I am a plain warner unto you.

We sent Noah to his people (with a mission): "I have come to you with a Clear Warning:


Designed by ÖFK
En iyi 1024 x 768 pikselde görüntülenir.