×

Hoşgeldiniz.

Kullanıcı

Şifre




Şifremi UnuttumKAYDOL
Ayarlar

 

Bakara / 136

قُولُٓوا اٰمَنَّا بِاللّٰهِ وَمَٓا اُنْزِلَ اِلَيْنَا وَمَٓا اُنْزِلَ اِلٰٓى اِبْرٰه۪يمَ وَاِسْمٰع۪يلَ وَاِسْحٰقَ وَيَعْقُوبَ وَالْاَسْبَاطِ وَمَٓا اُو۫تِيَ مُوسٰى وَع۪يسٰى وَمَٓا اُو۫تِيَ النَّبِيُّونَ مِنْ رَبِّهِمْۚ لَا نُفَرِّقُ بَيْنَ اَحَدٍ مِنْهُمْۘ وَنَحْنُ لَهُ مُسْلِمُونَ

Türkçe Transcript

Kûlû âmennâ bi(A)llâhi vemâ unzile ileynâ vemâ unzile ilâ ibrâhîme ve-ismâ’île ve-ishâka veya’kûbe vel-esbâti vemâ ûtiye mûsâ ve’îsâ vemâ ûtiye-nnebiyyûne min rabbihim lâ nuferriku beyne ehadin minhum venahnu lehu muslimûn(e)

Abdulbaki Gölpınarlı Meali

Deyin ki: Allah'a, bize indirilen kitaba, İbrahim'e İsmail'e, İshak'a, Yakup'a, Yakup'un oğullarına indirilenlere, Musa'ya, İsa'ya ve peygamberlere Rablerinden verilene inandık, onların hiçbirini öbüründen ayırt etmeyiz ve biz, Allah'a teslim olanlarız.

Hanif sözü, bâtıl dinlerden gerçek dine daha mail, doğru, düz anlamlarına gelir. Yahûdilikten ve Hıristiyanlıktan meyledip doğruyu kabul ettikleri cihetle bu inancı benimseyenlere denmiştir. Hanif, doğru dinde sabit ve haniflik, doğruluk anlamlarına gelir diyenler de vardır. Hanif dini, Müslümanlıktan önce Araplar arasında bâzı kimseler tarafından benimsenmişti. Haşimoğullarının çoğu bu inançtaydı (62. âyetin izahına da bakınız).

Abdullah-Ahmet Akgül Meali

Deyin ki: "Biz Allah’a; bize indirilene (Kur’an-ı Kerim’e), İbrahim, İsmail, İshak, Yakub ve torunlarına indirilene, Musa ve İsa’ya verilen ile, bütün peygamberlere Rabblerinden kendilerine verilenlere iman ettik. Onlardan hiçbirini diğerinden ayırt etmeyiz ve biz O’na teslim olmuş kimseleriz."

Abdullah Parlıyan Meali

De ki: Biz Allah'a inanırız ve bize gönderilene ve İbrahim'e, İsmail'e, İshak'a, Yakub'a ve onların soyundan gelenlere, Musa'ya, İsa'ya ve Rableri tarafından görevlendirilen diğer tüm peygamberlere iman ederiz. Onların arasında hiçbir ayırım yapmayız. Biz Allah'a teslim olmuş müslümanlarız.

Ahmet Tekin Meali

“Allah'a, bize indirilenlere, İbrâhim'e, İsmâil'e, İshak'a, Yâkub'a, torunlarına indirilenlere, Mûsâ'nın ve İsa'nın uygulamakla sorumlu tutulduğu emir ve hükümlere, verilen mûcizelere, Rableri tarafından bütün peygamberlerin uygulamakla sorumlu tutulduğu emir ve hükümlere, verilen mûcizelere iman ettik. Onlardan hiçbirinin arasında fark gözetmiyoruz. Biz sadece Allaha boyun eğen, hükmüne razı olarak İslâm'ı yaşayan müslümanlarız." deyin.

bk. Kur’ân-ı Kerim, 2/285; 4/150.

Ahmet Varol Meali

"Biz Allah'a, bize indirilene, İbrahim'e, İsmail'e, İshak'a, Ya'kub'a onların soylarından gelen diğer peygamberlere indirilene; Musa'ya ve İsa'ya verilene ve bütün peygamberlere Rableri katından verilenlere iman ettik. Onların aralarında bir ayırım yapmayız. Biz O'na (Allah'a) teslim olanlarız" deyin.

Ali Bulaç Meali

Deyin ki: 'Biz Allah'a; bize indirilene, İbrahim, İsmail, İshak, Yakub ve torunlarına indirilene, Musa ve İsa'ya verilen ile peygamberlere Rabbinden verilene iman ettik. Onlardan hiç birini diğerlerinden ayırdetmeyiz ve biz O'na teslim olmuşlarız.'

Ali Fikri Yavuz Meali

Ey müminler, Yahûdi ve Hristiyanların sizi kendi dinlerine dâvetlerine karşı şöyle deyin: “ Biz Allah'a ve bize indirilen Kur'an'a, İbrahim ve İsmail ve İshak ve Yakub ve torunlarına indirilenlere, Mûsâ'ya, Îsa'ya verilenlere (kitablara) ve bütün peygamberlere, Rableri tarafından verilen kitablara iman ettik. Onların hiç birini diğerinden ayırt etmeyiz. Biz, ancak Allah'a boyun eğen müslimleriz.”

Bahaeddin Sağlam Meali

“Biz Allah’a, bize inen ile İbrahim, İsmail, İshak, Yakup ve torunlarına inen (vahiylere,) Musa ve İsaya verilen (kitaplara,) peygamberlerin Rableri katından aldıkları haberlere inandık. Peygamberler arasında ayrım yapmayız. Biz, Allah’a teslim olanlarız” deyin.

Bayraktar Bayraklı Meali

“Biz, Allah'a ve bize indirilene; İbrâhim, İsmail, İshak, Yakub ve onların torunlarına indirilene; Mûsâ ve İsâ'ya verilenlere, Rableri tarafından diğer peygamberlere verilenlere, onlardan hiçbirisinin arasında fark gözetmeksizin inandık ve biz sadece Allah'a teslim olduk” deyiniz.

Besim Atalay Meali (1965)

Bizler Allaha, Allahın bizlere gönderdiğine: «İbrahim'e, İsmail'e, İshak'a, Yakup'a, Yakup oğullarına, Musa'ya, İsa'ya gelmiş olana, Tanrıları katından peygamberlere gelenlere inanmışız, biz bunların içinden hiçbirini ayırt etmeyiz, bunlara inanan İslâmız» deyin

Cemal Külünkoğlu Meali

(Ey mü'minler!) Siz şöyle deyin: “Biz; Allah'a, bize indirilene (Kur'an'a), İbrahim'e, İsmail'e, İshak'a, Yakup'a ve torunlarına indirilmiş olanlara; Musa'ya, İsa'ya verilenlere, nebilere Rableri tarafından verilmiş olanlara iman ettik. Onların hiçbirini diğerinden ayırt etmeyiz. Biz ancak O'na teslim olan (Müslüman)larız.” 

Bkz. 2/253, 285, 3/84 17/55 ve dipnotuKronolojik sıralamaya göre nebilerin adlarını veren, mealen aktardığımız bu ayetten açıkça anlaşılmaktadır ki; nasıl Hz. Muhammed bizim peygamberimiz ise Hz. İbrahim de Hz. İsmail de Hz. Yakup da Hz. İsa da Hz. Musa da ve diğer bütün nebiler de bizim peygamberimizdir. Ve bu peygamberlerin dinleriyle Hz. Muhammed’in dini aynıdır ve o da İslam’dır.
Âyette geçen; “Nebîlere Rableri tarafından verilmiş olanlara” ifadesi, “Her nebî, resûl değildir. Nebîler, resûllerin kitaplarıyla amel etmektedir.” tezini de çürütmektedir. Bu cümleden anlıyoruz ki hangi adla anılırsa anılsın her peygamber vahiy almıştır. 

Cemil Said (1924)

Diyiniz ki "Biz Allâh’a ve bize gönderdiği İbrâhîm İsmâ’îl ve İshak’a ve esbâta [1] inanırız, Mûsâ ve İsa’ya ve diğer enbiyâya inzâl iylediği kitâblara îmân ideriz ve beynlerinde hiç bir fark görmeyiz ve Allâh’a teslîm-i nefs ideriz."

[1] Ya’kûb aleyhisselâmın 12 oğlına esbât dinilür

Diyanet İşleri Meali (Eski)

"Allah'a, bize gönderilene, İbrahim'e, İsmail'e, İshak'a, Yakub'a ve torunlarına gönderilene, Musa ve İsa'ya verilene, Rableri tarafından peygamberlere verilene, onları birbirinden ayırt etmeyerek inandık, biz O'na teslim olanlarız" deyin.

Diyanet İşleri Meali (Yeni)

Deyin ki: “Biz Allah’a, bize indirilene (Kur’an’a), İbrahim, İsmail, İshak, Yakub ve Yakuboğullarına indirilene, Mûsâ ve İsa’ya verilen (Tevrat ve İncil) ile bütün diğer peygamberlere Rab’lerinden verilene iman ettik. Onlardan hiçbirini diğerinden ayırt etmeyiz ve biz ona teslim olmuş kimseleriz.”

Kur'an Yolu (Diyanet İşleri)

“Biz Allah’a ve bize indirilene; kezâ İbrâhim, İsmâil, İshak, Ya‘kūb ve torunlarına indirilenlere; yine Mûsâ ve Îsâ’ya verilenlere ve bütün peygamberlere rableri tarafından gönderilenlere inandık. Onlar arasında ayırım yapmayız; biz O’na teslim olmuşuzdur” deyin.

Diyanet Vakfı Meali

«Biz, Allah'a ve bize indirilene; İbrahim, İsmail, İshak, Ya'kub ve esbâta indirilene, Musa ve İsa'ya verilenlerle Rableri tarafından diğer peygamberlere verilenlere, onlardan hiçbiri arasında fark gözetmeksizin inandık ve biz sadece Allah'a teslim olduk» deyin.

 Esbât, torunlar demektir. Burada Hz. Ya’kub’un on iki evlâdından torunları kasdedilmiştir.

Edip Yüksel Meali

"ALLAH'a, bize indirilene, İbrahim, İsmail, İshak, Yakub ve torunlarına indirilenlere, Musa'ya, İsa'ya verilene ve tüm peygamberlere Rab'leri tarafından verilenlere inandık. Onların hiçbiri arasında ayırım yapmayız. Biz sadece O'na teslim olanlarız," deyiniz.

Bak 2:285.

Elmalılı Hamdi Yazır Meali

Deyiniz ki, "Biz, Allah'a iman ettik ve bize ne indirildiyse İbrahim'e, İsmail'e, İshak'a, Yakup'a ve torunlarına ne indirildiyse, Musa'ya ve İsa'ya ne indirildiyse ve bütün peygamberlere Rablerinden ne verildiyse hepsine iman ettik. Biz onların arasında fark gözetmeyiz ve biz ancak O'na boyun eğen müslümanlarız."

Elmalılı Meali (Orijinal)

ve deyin ki biz Allaha iyman ettiğimiz gibi bize ne indirildiyse, İbrahime ve İsmaile ve İshaka ve Yakuba ve Esbata ne indirildise, Musaya ve İsaya ne verildiyse ve bütün Pegyamberlere rablarından olarak ne verildiyse hepsine iyman ettik, onun Resullerinden birinin arasını ayırmayız ve biz ancak onun için boyun eğen müslimleriz

Emrah Demiryent Meali

(Ey mü’minler! Siz de o ehl-i kitap kâfirlerine) deyin ki: “Biz Allah’a, bize gönderilene (Kur’ân’a), İbrâhîm, İsmâil, İshâk, Ya‘kûb ve torunlarına gönderilen (sahîfelere) Mûsâ ve Îsâ’ya verilen (Tevrât ve İncîl’in tahrif edilmemiş aslı) ile diğer peygamberlere Rablerinden verilene îmân ettik. Onlardan hiçbirini (inkâr etmez, hak peygamber oldukları hususunda, birini) bir diğerinden ayırt etmeyiz ve biz O’na teslim olmuş kimseleriz.”

Erhan Aktaş Meali

Deyin ki: “Biz; Allah'a, bize indirilene, İbrahim'e, İsmail'e, İshak'a, Yakup'a ve onların soyundan gelenlere indirilene; Musa'ya, İsa'ya ve diğer nebilere Rabb'lerinden verilenlere, iman ettik. Onları birbirinden ayırt etmeyiz. Ve biz O'na teslim olanlardanız.”

Hasan Basri Çantay Meali

(Ey mü'minler) deyin ki: «Biz Allaha, bize indirilene (Kur'ân-ı Kerîme), İbrâhîme, İsmâîle, İshaka, Yakuba ve torunlarına (esbaata) indirilenlere, Musâya, İsâye verilenlere ve (bütün) peygamberlere Rableri katından verilen (Kitâb ve âyetler) e îman etdik. Onlardan hiçbirini (kimine inanmak, kimini inkâretmek suretiyle) diğerinden ayırd etmeyiz. Biz (Allaha) teslîm olmuş (müslümanlar) ız».

Hayrat Neşriyat Meali

“(Biz) Allah'a, bize indirilene, İbrâhîm'e, İsmâîl'e, İshâk'a, Ya'kub'a ve (onun)torunlar(ın)a indirilenlere, Mûsâ'ya ve Îsâ'ya verilenlere ve Rableri tarafından (diğer)peygamberlere verilenlere îmân ettik. Onlardan hiçbirinin arasında (Allah'ın birer peygamberi olmaları cihetiyle) ayırım yapmayız. Çünki biz, O'na teslîm olan kimseleriz” deyin!

İlyas Yorulmaz Meali

“Biz Allah’a, bize indirilene, İbrahim’e, İsmail’e, İshak’a, Yakup’a ve torunlarına indirilenlere, Musa ya, İsa ya ve nebîlere Rablerinden verilenlere iman ettik. Asla onlardan hiç birini, diğerlerine tercih ederek aralarını ayırmayız. Biz Allah’a teslim olanlardanız” deyin.

İsmayıl Hakkı Baltacıoğlu

Deyiniz ki: « Biz Allah’a, bize bildirilmiş olan Kur’an’a, İbrahim’e, İsmail’e, İshak’a, Yakup’a, oymaklarına bildirilmiş olanlara, Musa’ya, İsa’ya verilmiş olanlara, peygamberlere calablarından verilmiş olanlara inandık. Bunları birbirinden ayrı tutmayız. Bizler kendimizi Allah’a verenleriz.

İsmail Hakkı İzmirli

Deyiniz ki biz Allah/a, bizlere inzal olunan Kitaba; İbrahim, İsmail, İshak, Yakub ve Esbat/a [³] inzal olunanlara; Rabbileri tarafından Musa ve İsa/ya verilenlere, enbiyaya verilenlere iman ettik; onları biri birinden ayırt etmeyiz. Biz yalnız O/na münkadız.

[3] Yakub Aleyhisselâm'ın hafitlerini.

İsmail Yakıt

Deyiniz ki: “Biz Allah’a ve bize indirilene, İbrahim, İsmail, İshak, Yakup ve onların torunlarına indirilenlere, Musa ve İsa ile diğer peygamberlere Rablerinden verilmiş (kitaplara) inandık. Biz onların arasında herhangi bir ayırım yapmayız. Biz kendini Allah’a teslim etmiş olanlarız.”⁹¹

91 Krş. Âl-i İmrân, 3/84

Kadri Çelik Meali

“Allah'a, bize indirilene, İbrahim'e, İsmail'e, İshak'a, Yakub'a ve torunlarına indirilene, Musa'ya, İsa'ya ve Rableri tarafından peygamberlere verilene, onları birbirinden ayırt etmeksizin iman ettik, biz O'na teslim olanlarız” deyin.

Mahmut Kısa Meali

O hâlde, Ey İslâm dâvetçileri, şu evrensel hakîkati tüm insanlığa ilan ederek deyin ki:
“Bizler Allah’a, yani O’nun rab ve ilah olduğuna iman ettiğimiz gibi, bize gönderilenKur’an ayetlerine; İbrahim, İsmail, İshak, Yakup ve sonraki nesillere gönderilen vahiylere, ayrıca Mûsâ’ya ve İsa’ya verilen Kitap ve mûcizelere; kısacası, Rableri tarafından Peygamberlere gönderilen bütün vahiylere inanır, aralarında hiçbir ayrım gözetmeyiz. Hepsinin aynı kaynaktan geldiğini ve aynı mesajı taşıdığını bilir, içlerinden hiçbirini inkâr etmeyiz. Çünkü biz, yalnızca Allah’a kulluk eden ve O’nun bütün emirlerine boyun eğen kimseleriz, yani Müslümanlarız.”

Mahmut Özdemir Meali

Deyin ki: -“Allah’a inandık. Bize indirilenlere de; İbrahim’e, İsmail’e, İshak’a, Ya’kub’a ve Torunlar’a indirilenlere de; Musa’ya ve İsa’ya verilenlere de; rabb’lerinden Nebiyyler’e verilenlere de! Onlardan hiçbiri arasında ayırım yapmayız. Biz sadece O’na teslim olmuş (müslüman)larız”.

Mehmet Çakır Meali

Onlara deyiniz ki: " Biz, Allah'a inanırız, bize indirilene de inanırız; İbrahim, İsmail, İshak, Yakûp ve torunlarına indirilene de. Ayrıca, Rableri tarafından Musa'ya, İsa'ya ve diğer nebilere gönderilenlere, hem de aralarında hiç fark gözetmeden, inanıyoruz. Biz Allah'a gönülden bağlıyız " deyin.

Mehmet Çoban Meali

"Biz Allah’a, bize gönderilen Kur’an’a, İbrahim, İsmail, İshak, Yakup ve Yakupoğulları’na gönderilen kitaba, Mûsâ’ya, İsa’ya gönderilen kitaba, bütün Nebilere gönderilen vahiylere iman ettik. Onlardan hiçbirini diğerinden ayırt etmeyiz. Biz esastan, asıldan, Allah’a teslim olan; Allah’ın Resullerinin tümüne inanan, Allah’tan gelen vahiylerin tümünü kabul edenleriz. Bizim yolumuz dünyada insanlığın başlangıcından itibaren hep Allah’ın yoludur. Biz her zaman Allah’ın yasalarına göre yaşamayı ilke edinen, asla insanların yasalarına uymayan kimseleriz."

Mehmet Okuyan Meali

(Onlara) şöyle deyin: “Biz Allah’a, bize indirilene; İbrahim’e, İsmail’e, İshak’a, Yakup’a ve (onların) torunlar(ın)a indirilene; Rableri tarafından Musa’ya ve İsa’ya verilenlere, (ayrıca) diğer peygamberlere verilenlere inandık. Onlardan hiçbiri arasında fark gözetmeyiz. [*] Biz yalnızca O’na (Allah’a) teslim olanlarız.” [*]

Benzer mesajlar: Bakara 2:285; Âl-i İmrân 3:84; Nisâ 4:152.,Benzer mesaj: Âl-i İmrân 3:84.

Mehmet Türk Meali

(Ey Muhammed!) Onlara: “Biz, Allah’a, bize indirilen (kitaba), İbrahim’e, İsmail’e, İshak’a, Yakub’a, onun torunlarına indirilene, Mûsa’ya, İsa’ya ve tüm Peygamberlere Rableri tarafından indirilen (tüm kitaplara) inandık. Biz, onların arasında hiçbir fark gözetmeyiz. Zîrâ O (Allah’a) gerçekten îman edenler, sadece bizleriz” de.¹

1 Bu ayet, Kur’an dışındaki hak kitapların asıllarına, yani peygamberlere Rableri tarafından indirilenlerine dikkat çekmektedir. Buna göre, Yahudi ve Hıristiyanların uydurdukları Tevrat ve İncil adlı kitaplarla bir kısım Müslüman olduğunu iddia edenlerin neredeyse Allahtan vahiy yoluyla aldıklarını iddia ettikleri kitaplarının, din adına hiçbir değeri yoktur. Konuyla ilgili olarak Bk. (Âlu İmrân: 84 )

Muhammed Esed Meali

Deyin ki: “Biz Allah’a inanırız; ve bize indirilene; ve İbrahim’e, İsmail’e, İshâk’a, Yakub’a ve onların soyundan gelenlere ¹¹¹ indirilene; ve Musa’ya, İsa’ya ve Rableri tarafından [diğer] tüm peygamberlere tevdî edilmiş olana [inanırız]; onların arasında hiçbir ayrım yapmayız. ¹¹² Ve biz O’na teslim olanlarız.”

111 Lafzen, “torunlarına” (el-esbât, tekili sibt) -Kur’an’da öncelikle Hz. İbrahim’in, Hz. İshâk’ın ve Hz. Yakub’un yakın soylarını ve dolayısıyla, bu atalardan yayılan oniki kabileyi tanımlamak için kullanılan bir terim.

112 Yani, “onların tümünü Allah’ın gerçek peygamberleri olarak görürüz”.

Mustafa Çavdar Meali

Ve deyin ki: “Biz Allah’a, bize indirilene, İbrahim’e, İsmail’e, İshak’a, Yakub’a ve torunlarına indirilenlere, Musa’ya, İsa’ya verilenlere ve nebilerine Rableri katından indirilenlere iman ettik. Bunlardan hiçbiri arasında ayırım yapmayız. Biz Müslüman olmuş olanlarız. 2/285, 3/84

Mustafa İslamoğlu Meali

Deyiniz ki: “Biz Allah’a inanırız; bize indirilene, İbrahim’e, İsmail’e, İshak’a, Yakub’a ve onların (iman) soyundan gelen (nebilere) indirilenlere; Musa’ya ve İsa’ya verilenlere; yani[²⁶⁷] tüm nebilere Rablerinden verilenlere inanırız; onları birbirinden asla ayırt etmeyiz: zira biz sadece O’na teslim olanlarız.[²⁶⁸]

[267] Vav’ın tefsiriyye vurgusuyla. [268] Zımnen: Ey bizi kendilerine çağıranlar, biz sizin bu çağrınıza karşılık sizi kendimize çağırmıyoruz. Biz size “bizim gibi olun” da demiyoruz. Biz herkesi ışığın kaynağına çağırıyoruz. Bunu yaparken “siz-biz” ayrımı yapmıyoruz. Biz tüm vahiylere ve tüm nebilere hiçbir ayrımcılık yapmadan inandığımızı ilan ediyoruz. Bunlarla birlikte aynı kaynaktan gelen son mesaj Kur’an’a ve onu bize getiren Son Elçi’ye de iman ediyoruz. Ama siz ne birbirinizin değerlerine ne de bizim değerlerimize inanıyorsunuz. Şimdi söyleyin: Kimin çağrısı daha tutarlı, daha insânî ve doğru? Bakara 62 ve Mâide 69, bu âyet ışığında anlaşılmalıdır.

Orhan Kuntman Meali

(Ey iman edenler siz de onlara) "Biz, Allah'a ve bize indirilene İbrahim, İsmail, İshak, Yakub ve torunlarına indirilenlere, Musa'ya ve İsa'ya verilenlere ve bütün peygamberlere Rableri tarafından verilenlere iman ettik. Onlardan hiçbirini (kimine inanmak, kimini inkar etmek suretiyle) diğerinden ayırt etmeyiz! Biz ancak Allah'a teslim olmuş kullarız'' deyiniz.

(İşte İslam ümmeti, böylesine geniş ve bütün dinleri içine alan en mükemmel bir din ve muhteşem bir topluluktur. Oysa Yahudiler Hz. İsa’yı inkar ettiler.. Hıristiyanlar da; İsa diğer peygamberler gibi değildir. "O, Allah'ın oğludur" dediler.)

Osman Fırat Meali

Deyin ki: "Biz Allah’a, bize indirilene (Kur’an’a), İbrahim, İsmail, ishak, Yakub ve Yakuboğullarına indirilene, Mûsâ ve İsa’ya verilen (Tevrat ve İncil) ile bütün diğer Nebilere Rab’lerinden verilene iman ettik. Onlardan hiçbirini diğerinden ayırt etmeyiz ve biz ona (Allah’a) teslim olmuş kimseleriz. "

Ömer Nasuhi Bilmen Meali

Deyiniz ki, «Biz, Allah'a ve bize inzal olunana ve İbrahim'e, İsmail'e, İshak'a, Yakub'a, Esbât'a inzal edilmiş olana ve Mûsa ile İsâ'ya verilene ve peygamberlere Rabbileri cânibinden verilmiş olan şeylere imân ettik, biz onlardan hiçbirisinin arasını ayırmayız ve biz O'na (Allah-ü Azîmüşşan'a) hâlisâne münkad kimseleriz.»

Suat Yıldırım Meali

Deyiniz ki: “Biz Allah'a, bize indirilen Kur'ân'a, Keza İbrâhim'e, İsmâil'e, İshak'a, Yâkub'a ve onun torunlarına indirilene Ve yine Mûsâ'ya, Îsâ'ya, Hülasa bütün peygamberlere Rab'leri tarafından verilen kitaplara iman ettik. Onlar arasında asla bir ayrım yapmayız. Biz yalnız O'na teslim olan Müslümanlarız. ” [4, 150; 2, 285] {KM, Tekvin 56 ve 59. bölümler; Yuşa 3, 12}

Süleyman Ateş Meali

Allah'a, bize indirilene, İbrahim'e, İsma'il'e, İshak'a, Ya'kub'a ve sıbt(torun kabile)lere indirilene, Musa ve Îsa'ya verilene ve (diğer) peygamberlere Rabbleri tarafından verilene inandık, onlar arasında bir ayırım yapmayız, biz Allah'a teslim olanlarız. deyin.

Süleyman Tevfik (1927)

(Ey mü'minler) Biz, Allâh'a, bize indirilen Kur'ân'a ve İbrâhîm'e, İsmâ'îl'e Ya'kûb'a ve evlâd-ı Ya'kûb'a indirilen şeylere ve Mûsâ ve İsa'ya virilene ve bütün enbiyâya rableri tarafından gönderilen kitâb, suhuf ve dînlere îmân itdik, onlardan (peygamberlerden) birini diğerinden tefrîk itmeyiz ve biz Allâh Te'âlâya hâlis ve muhlis olarak teslîm-i mevcûdiyet itmişleriz diyiniz.[¹]

[1] Cenâb-ı Hak bu âyet-i kerîme ile Yehûd ve Nasârâ'ya virilecek cevâbı itmâm ve mü'minlere tarîk-i îmân ta'lîm buyurmuşdur. Ebû Hureyre'den mervîdir ki: Yahûdîler Tevrat'ı 'ibrânice okurlar ve bize tercümesini 'arabca anladırlardı. Bu âyet-i kerîme nâzil oldukda Rasûlullah (Ehl-i kitâb kitâblarından bir şey haber virdiklerinde onı ne tasdîk ve ne de tekzîb idiniz. Allâh Te'âlânın âyet-i kerîmede öğretdiği vecihle cevâb virin) buyurdı.

Süleymaniye Vakfı Meali

Siz şöyle söyleyin: “Biz Allah’a inanıp güvendik; bize indirilene, İbrahim’e, İsmail’e, İshak’a, Yakub’a ve torunlarına indirilene, Musa’ya ve İsa’ya verilene, Sahipleri (Rableri) tarafından Nebîlere ne verilmişse hepsine inandık. Hiçbirini diğerinden ayırmayız. Biz Allah’a teslim olmuş kimseleriz.”

Şaban Piriş Meali

Ve deyin ki:-Biz Allah'a, bize indirilene, İbrahim'e, İsmail'e, Yakub'a, İshak'a ve torunlarına indirilenlere, Musa'ya, İsa'ya verilenlere ve peygamberlere Rab'leri katından verilenlere iman ettik. Bunlardan hiç biri arasında ayırım yapmayız. Biz Allah'a teslim olanlarız.

Ümit Şimşek Meali

Siz şöyle deyin: Biz Allah'a da, bize indirilene de; İbrahim'e, İsmail'e, İshak'a, Yakub'a ve torunlarına indirilene de; Musa'ya ve İsa'ya verilene de; Rablerinden bütün peygamberlere verilene de iman ettik. Biz onların hiçbirini ayrı tutmayız. Biz ancak Allah'a teslim olmuşuzdur.

Yaşar Nuri Öztürk Meali

Şöyle deyin: "Allah'a, bize indirilene, İbrahim'e, İsmail'e, İshak'a, Yakub'a, onun torunlarına indirilene, Mûsa'ya ve İsa'ya verilene ve diğer nebilere verilene inandık. Bunlar arasından hiç kimseyi ayırmayız. Biz yalnız O'na/Allah'a teslim olanlarız."

Eski Anadolu Türkçesi

eyidüñ: “imān getürdük Tañrı’ya daħı aña kim indürinildi bizüm dapa; daħı aña kim indürinildi ibrāhįm’e, daħı ismā'įl’e daħı įsḥāķ'a, daħı ya'ķub’a, daħı ya'ķub oġlanlarına; daħı aña kim virinilü mūsā’ya daħı 'įsā’ya; daħı aña kim virinildi peyġamberlere çalabı’larından. farķ eylemezüz [11a] birisi arasında anlaruñ; daħı biz aña boyun viricilerüz.”

Satır Altı Meal (1534)

Eyidüñüz: Biz īmān getürdük Tañrınuñ birligine daḫı bize inen kitāba kiḲur’āndur, Daḫı İbrāhīme inen ṣuḥuflara daḫı İsmā‘īle inene, İsḥāḳ(a)inen ṣuḥuflara, Ya‘ḳūba daḫı inen ṣuḥuflara, Ya‘ḳūb oġlanlarına inene, daḫıMūsāya virilen kitāba, ‘Īsāya virilen kitāba, peyġamberlere daḫı inen kitāba. Tañrı Ta‘ālādan ayırmaz‐biz peyġamberler ortasında. Daḫı biz TañrıTa‘ālāya muṭī‘ olduḳ diñüz.

Bunyadov-Memmedeliyev

(Ey mö’minlər, yəhudi və xaçpərəstlərin sizi öz dinlərinə də’vət etmələrinə cavab olaraq) belə deyin: “Biz Allaha, bizə nazil olana (Qur’ana), İbrahimə, İsmailə, İshaqa, Yə’quba və onun övladına (əl-əsbat) göndərilənlərə, Musaya və İsaya verilənlərə, Rəbbi tərəfindən (bütün) peyğəmbərlərə verilən şeylərə (mö’cüzələrə) inanmışıq. Onlardan heç birini digərindən ayırmırıq. Biz ancaq Allaha boyun əyən müsəlmanlarıq!”

M. Pickthall (English)

Say (O Muslims): We believe in Allah and that which is revealed unto Us and that which was revealed unto Abraham, and Ishmael, and Isaac, and Jacob. and the tribes, and that which Moses and Jesus received, add that which the Prophets received from their Lord. We make no distinction between any of them, and unto Him we have surrendered.

Yusuf Ali (English)

Say ye: "We believe in Allah, and the revelation given to us, and to Abraham, Isma´il, Isaac, Jacob, and the Tribes, and that given to Moses and Jesus, and that given to (all) prophets from their Lord: We make no difference between one and another of them: And we bow to Allah (in Islam)(135)."

135 Here we have the Creed of Islam: to believe in (1) the One Universal God, (2) the Message to us through Muhammad and the Signs (ayat) as interpreted on the basis of personal responsibility, (3) the Message delivered by other Teachers in the past. These are mentioned in three groups: (1) Abraham, Isma'il, Isaac, Jacob and the Tribes: of these Abraham had apparently a Book (87:19) and the others followed his tradition: (2) Moses and Jesus, who each left a scripture; these scriptures are still extant though not in their pristine form; and (3) other scriptures, Prophets, or Messengers of Allah, not specifically mentioned in the Qur'an (11:78). We make no difference between any of these. Their Message (in essentials) was one, and that is the basis of Islam. (Cf. 3:84 and 4:163).


Designed by ÖFK