Kâtilûhum yu’ażżibhumu(A)llâhu bi-eydîkum veyuḣzihim veyensurkum ‘aleyhim veyeşfi sudûra kavmin mu/minîn(e)
Savaşın onlarla da Allah, ellerinizle onları azaplandırsın, aşağılatsın onları, onlara karşı yardım etsin size ve inanan topluluğun göğüslerini ferahlatsın.
(Cenab-ı Hakk şunun için zahmet ve hizmet günlerini uzatıyor ve zaferi geciktiriyor;) Onlarla (inkârcılarla ve muzır münafıklarla) mücadele edin ve çarpışın ki, Allah sizin ellerinizle onların cezasını versin, onları rezil ve perişan etsin ve yardımıyla sizi onlara karşı üstün ve galip getirsin de (böylece iman ve cihad ehli olan) mü’min bir kesimin göğüslerine-gönüllerine (huzur ve) şifa eriştirsin.
Savaşın onlarla! Allah sizin elinizle cezalandıracak onları; hor ve hakir kılacak; sizi de onlara karşı yardımıyla destekleyecek; ve inananların göğüslerini ferahlatıp,
Onlarla savaşın. Allah sizin ellerinizle onları cezalandırsın, onları rezil rüsvay etsin. Size yardım ederek onlara galip kılsın. Mü'min toplumun gönüllerine ferahlık versin.
Onlarla savaşın ki, Allah sizin ellerinizle onlara azap etsin, onları rezil etsin, onlara karşı size zafer versin ve mü'minler topluluğunun gönüllerini ferahlandırsın.
Onlarla çarpışınız. Allah, onları sizin ellerinizle azablandırsın, hor ve aşağılık kılsın ve onlara karşı size zafer versin, mü'minler topluluğunun göğsünü şifaya kavuştursun.
Onlarla muharebe edin ki, Allah, sizin ellerinizle kendilerini öldürsün ve böylece azab etsin; onları perişan etsin, size onlara karşı zafer versin ve müminler topluluğunun kalblerini ferahlandırsın;
Onlarla savaşın ki; Allah sizin elinizle onları azaplandırsın, onları perişan etsin, onlara karşı Allah size yardım etsin ve mümin olan bir toplumun kalbine şifa versin,
Onlarla savaşınız ki, Allah sizin ellerinizle cezalandırsın, rezil etsin onları; sizi onlara karşı galip kılsın ve mümin toplumun kalplerini ferahlatsın!
Onlarla savaş yapın; Allah sizin elinizle onlara azap eder, onları hor da eder; onlara karşı size yardım kılar da, inanan bir ulusun gönlünü onarır
14-15. Onlarla savaşın ki, Allah sizin ellerinizle onları cezalandırsın, onları rezil etsin, sizi onlara galip kılsın ve inanan toplumun kalplerini ferahlatsın. Ve kalplerindeki öfkeyi gidersin. Allah (insanların iyi niyet ve amellerine göre) dilediğinin tevbesini kabul eder. Allah her şeyi hakkıyla bilendir, hüküm ve hikmet sahibidir.
Ânlar ile muhârebe idiniz ki Allâh sizin eliniz ile ânların cezâsını virsün, ve kavm-i mü’minin sadrını teşfîh itsün.
14,15. Onlarla savaşın ki Allah sizin elinizle onları azablandırsın, rezil etsin ve sizi üstün getirsin de müminlerin gönüllerini ferahlandırsın, kalblerindeki öfkeyi gidersin. Allah dilediğinin tevbesini kabul eder. Allah Bilendir, Hakimdir.
14,15. Onlarla savaşın ki, Allah onlara sizin ellerinizle azap etsin, onları rezil etsin, onlara karşı size yardım etsin, mü’min topluluğun gönüllerini ferahlatsın ve onların kalplerindeki öfkeyi gidersin. Allah, dilediğinin tövbesini kabul eder. Allah, hakkıyla bilendir, hüküm ve hikmet sahibidir.
14-15. Onlarla savaşın ki, Allah onları sizin elinizle cezalandırsın, onları rezil rüsvâ etsin, sizi onlara karşı başarılı kılsın, inananların yüreklerine su serpsin, kalplerindeki öfkeyi yatıştırsın. Allah dilediğinin tövbesini kabul eder. Allah bilmekte, hikmetle yönetmektedir.
Onlarla savaşın ki, Allah sizin ellerinizle onları cezalandırsın; onları rezil etsin; sizi onlara galip kılsın ve mümin toplumun kalplerini ferahlatsın.
Onlarla savaşın ki, ALLAH ellerinizle onları cezalandırıp rezil etsin, sizi zafere ulaştırsın ve inanan toplumun göğsünü ferahlatsın,
Onlarla savaşın ki Allah, sizin ellerinizle onların cezasını versin ve ... onları rezil ve rüsvay etsin, yardımıyla sizi onlara muzaffer kılsın. Ve mümin bir kavmin yüreklerini ferahlandırsın.
Muharebe edin onlara ki Allah sizin ellerinizle kendilerini muazzeb kılsın, rüsvay etsin, nusratiyle sizi üzerlerine muzaffer buyursun ve mü'min bir kavmin yüreklerine su serpsin
Onlarla (kâfirlerle) savaşın ki, (size yardım ederek) sizin elinizle Allah onlara azap etsin, onları rezil etsin, onlara karşı size zafer versin ve (vaktiyle onlar tarafından zulme uğramış olan) mü’min bir topluluğun kalplerine ferahlık versin.
Onlarla muhaarebe edin ki Allah sizin ellerinizle onları azâblandırsın, onları rüsvay etsin, size onlara karşı nusret versin, mü'minler zümresinin göğüslerini ferahlandırsın.
Onlarla savaşın ki, Allah sizin ellerinizle onlara azâb etsin ve onları rezîl etsin, hem onlara karşı size yardım etsin ve mü'minlerden bir topluluğun gönüllerine şifâ versin!
Onlarla (o size saldıranlarla meşru müdafaa hakkınızı kullanmak üzere) siz de savaşın ki, Allah sizin ellerinizle onları (saldırmaları yüzünden) cezalandırsın, onları rüsvay etsin ve onlara karşı size yardım ve zafer ihsan buyursun ve (zulüm, işkence, şiddet ve baskı altındaki mazlum) mü’min toplulukların gönüllerini de ferahlatsın.*
Onlarla savaşın ki, Allah sizin ellerinizle onlara azap etsin, onları alçaltsın ve size, onlara karşı size yardım etsin, aynı zamanda inanan bir topluluğun kalplerini ferahlatsın.
Onlarla vuruşun da Allah onları sizin elinizle azaplandırsın, alçaltsın, onlara karşı size yardım etsin, inananlar takımının içini açsın,
Onlarla mukatele edin ki Allah onları ellerinizle tâzip etsin, rüsvay etsin, onlara karşı size yardım etsin, onlardan cefa gören mü/minlerin sadırlarına şifa, kalbine ferah versin.
Onlarla savaşınız ki, Allah sizin ellerinizle onlara azap etsin/cezalandırsın ve onları rezil etsin. Onlara karşı size yardım etsin ve inanan bir toplumun [kavm] gönüllerini ferahlandırsın.
Onlarla savaşın ki Allah sizin ellerinizle onları cezalandırsın, onları rüsva etsin, onlara karşı size yardım edip zafer yolunu açsın ve müminlerin gönüllerini ferahlatsın.
Evet, onlarla savaşın ki, böylelikle Allah, sizin ellerinizle onları cezalandırıp perişan etsin; onlara karşı size zafer ihsan etsin ve vaktiyle onlar tarafından işkenceye uğramış olan mümin bir topluluğun yüreklerine su serpsin,
Onlarla savaşın ki; Allah, onları sizin ellerinizle cezalandırsın, rezil etsin! Onlara karşı size yardım etsin! Mümin kavmin göğüslerine şifâ versin!
Onlarla savaşın, çünkü Allah, acıyı sizin elinizle tattırarak onları aşağılamak istiyor. Ayrıca Allah, size sağladığı zaferle inançlı toplumların yüreklerine su serpecek,
Onlarla savaşın ki Allah sizin ellerinizle onları cezalandırsın! Onları rezil etsin! Sizi onlara galip kılsın! Böyle yaparak mümin toplumun kalplerini ferahlatsın!
(Ey mü’minler!) Siz onlarla savaşın ki, Allah da sizin ellerinizle onları cezâlandırsın, onları rezil etsin, sizi onlara galip getirsin ve mü’min toplumun gönüllerini ferahlandırsın.
Savaşın onlarla! Allah sizin elinizle cezalandıracak onları; hor ve hakir kılacak; sizi de onlara karşı yardımıyla destekleyecek; ve inananların içlerini ferahlatıp,
Onlarla savaşın ki Allah sizin elinizle onları cezalandırsın, onları rezil rüsva etsin ve onlara karşı size yardım ve zafer lütfetsin ki böylece iman etmiş toplumun gönüllerine şifa olsun. 4/75- 76, 10/57, 17/82, 26/80, 41/44, 47/4
Onlarla savaşın ki, Allah onlara sizin ellerinizle azap edip onları rezil etsin; dahası onlara karşı size yardım edip inananların gönlüne ferahlık versin;
Onlarla savaşın ki Allah, sizin vasıtanızla onları cezalandırsın, onları rezil etsin, onlara karşı size yardım ve zafer ihsan etsin, müminler zümresinin kalplerini ferahlandırsın.
Onlarla savaşın ki Allâh, sizin ellerinizle onlara azâbetsin, onları rezil etsin, ve onlara karşı size yardım etsin ve iman eden toplum. un göğüslerine şifa versin.
Onlar ile muhaberede bulunun. Onları Allah Teâlâ sizin ellerinizle muazzep kılsın ve onları rüsvay etsin ve onların üzerine size nusret versin ve mü'minler olan bir zümrenin göğüslerine şifa ferahnâsip buyursun.
14, 15. Onlarla savaşın ki Allah sizin ellerinizle onları cezalandırsın, onları rüsvay etsin, onlara karşı size yardım edip zafer yolunu açsın, müminlerin gönüllerini ferahlatsın, kalplerindeki kin ve öfkeyi gidersin. Allah Teâlâ dilediğine tövbe de nasib eder. Allah alîmdir, hakîmdir (her şeyi hakkıyla bilir, tam hüküm ve hikmet sahibidir).
Onlarla savaşın ki Allah, sizin ellerinizle onlara azabetsin, onları rezil etsin, sizi onlara üstün getirsin ve inananlar toplumunun göğüslerine şifa versin;
Onlarla mukâtele idiniz. Allâh Te'âlâ onları sizin ellerinizle ta'zîb idecek, zillete düşürecek ve size onlar üzerine nusret virecek ve mü'min bir kavmin sadrlarını teşfiye ile ferahlandıracakdır. [²]
Onlarla savaşın ki sizin ellerinizle Allah onlara azap etsin, onları parçalasın, size zafer versin ve inanıp güvenenler topluluğunun içini rahatlatsın.
Onlarla savaşın ki Allah sizin ellerinizle onları cezalandırsın, rezil etsin. ve sizi üstün getirerek mümin bir toplumun gönüllerine şifa versin.
Onlarla savaşın ki sizin elinizle Allah onları azaplandırsın ve rezil etsin, onlara karşı size zafer nasip etsin ve mü'minlerin gönüllerini ferahlandırsın.
Savaşın onlarla ki, sizin elinizle Allah onlara azap etsin, onları rezil etsin. Onlara karşı size yardım etsin. Ve inananlar toplumunun göğüslerine şifa ulaştırsın.
çalışuñ anlaruñ-ıla 'aźāb eyleye anlara Tañrı ellerūñüz ile daħı ħor eyleye anları daħı arķa vire size anlaruñ üzere daħı śovuda gogüzlerin ya'nį gögüzlerin śovıda bir ķavmuñ ikim mü’minlerdür.
Ṣavaş eyleñüz anlar‐ıla. ‘Aẕāb ider Tañrı Ta‘ālā anlara sizüñ ellerüñüz ile.Daḫı rüsvāy ider anları ṣındurmaġ‐ıla ve size nuṣret virür anlar üstine. Şifāvirür yüreklerine mü’minlerüñ.
Onlarla vuruşun ki, Allah sizin əlinizlə onlara əzab versin, onları rüsvay etsin, sizə onların üzərində qələbə çaldırıb mö’minlərin ürəklərini fərəhləndirsin.
Fight them! Allah will chastise them at your hands, and He will lay them low and give you victory over them, and He will heal the breasts of folk who are believers.
Designed by ÖFK En iyi 1024 x 768 pikselde görüntülenir. |