8 Aralık 2023 - 25 Cemaziye'l-Evvel 1445 Cuma

ANA SAYFA | SURELER  | AYET KARŞILAŞTIRMA |KUR'AN'DA ARA! |FİHRİST | DOWNLOAD | MOBİL
Kullanıcı : Şifre :   Şifremi Unuttum    KAYDOL
Tevbe Suresi 102. Ayet

Ayeti Dinle



Meal Ekle/Çıkar

Hepsini Seç/Sil


Tercihinizin bir sonraki oturumda hatırlanması için giriş yapmalısınız.

Arapça Metin
Türkçe Transcript
Abdulbaki Gölpınarlı Meali
Abdullah-Ahmet Akgül Meali
Abdullah Parlıyan Meali
Ahmet Tekin Meali
Ahmet Varol Meali
Ali Bulaç Meali
Ali Fikri Yavuz Meali
Bahaeddin Sağlam Meali
Bayraktar Bayraklı Meali
Besim Atalay Meali (1965)
Cemal Külünkoğlu Meali
Cemil Said (1924)
Diyanet İşleri Meali (Eski)
Diyanet İşleri Meali (Yeni)
Kur'an Yolu (Diyanet İşleri)
Diyanet Vakfı Meali
Edip Yüksel Meali
Elmalılı Hamdi Yazır Meali
Elmalılı Meali (Orijinal)
Emrah Demiryent Meali
Erhan Aktaş Meali
Hasan Basri Çantay Meali
Hayrat Neşriyat Meali
İlyas Yorulmaz Meali
İsmayıl Hakkı Baltacıoğlu
İsmail Hakkı İzmirli
İsmail Yakıt
Kadri Çelik Meali
Mahmut Kısa Meali
Mahmut Özdemir Meali
Mehmet Çakır Meali
Mehmet Çoban Meali
Mehmet Okuyan Meali
Mehmet Türk Meali
Muhammed Esed Meali
Mustafa Çavdar Meali
Mustafa İslamoğlu Meali
Orhan Kuntman Meali
Osman Fırat Meali
Ömer Nasuhi Bilmen Meali
Suat Yıldırım Meali
Süleyman Ateş Meali
Süleyman Tevfik (1927)
Süleymaniye Vakfı Meali
Şaban Piriş Meali
Ümit Şimşek Meali
Yaşar Nuri Öztürk Meali
Eski Anadolu Türkçesi
Satır Altı Meal (1534)
Bunyadov-Memmedeliyev
M. Pickthall (English)
Yusuf Ali (English)
Tercihinizin hatırlanması için
giriş yapmalısınız.

Meallerdeki sıralama bir tercih sıralaması değil alfabetik sıralamadır. Ziyaretçilerimiz takip etmek istedikleri mealleri sol sütundan seçerek ilerleyebilirler. Tercihlerinin hatırlanması için "Tercihimi Hatırla" tıklanmalıdır.
 
 

Veâḣarûne-’terafû biżunûbihim ḣaletû ‘amelen sâlihan veâḣara seyyi-en ‘asa(A)llâhu en yetûbe ‘aleyhim(c) inna(A)llâhe ġafûrun rahîm(un)

Bedevilerle Medinelilerden başka bir bölüğü de günahlarını itiraf etmiştir, onlar, iyi bir işi bir başka kötü işe katmışlardır. Allah'ın, onlara tövbe nasib etmesi ve tövbelerini kabul eylemesi umulur. Şüphe yok ki Allah, suçları örter, rahimdir.

(Mü’min oldukları halde gevşek davranıp Tebük seferine katılmayan sahabelerden ve kıyamete kadar farz-ı ayın olan cihad ve milli savunma hizmetlerinden kaçtığına pişmanlık gösterenlerden) Diğer bir kısmı da günahlarını itiraf edip (özür beyanında bulunmuşlardır ki), bunlar salih amellerini, diğer (bazı) kötüleriyle karıştırmışlardır. (İyilikleriyle beraber -cihaddan kaytarmak gibi- kötülüklere de bulaşmışlardır.) Umulur ki Allah bunların tevbelerini kabul eder. Hiç şüphesiz Allah Bağışlayandır, Esirgeyendir.

Tebük seferine katılamayanlardan diğer bir kısmı da, günahlarını itiraf ettiler, iyi işle kötü işi birbirine karıştırdılar. Belki Allah bunların tevbesini kabul eder. Şüphesiz ki Allah, çok bağışlayan ve çok acıyandır.

Bir diğerleri de günahlarını itiraf ettiler. Bunlar orduya katılmayarak, hâlis niyet ve amaçlarla hayata geçirilen İslâm esaslarını ve İslâmî düzeni, kamuya zararları dokunacak şekilde sarstılar, gevşettiler, daha önce sevap hanelerine yazılan hayırları ve sâlih amelleri değersiz hale getirdiler. Üstelik savaş ve savunma harcamalarını desteklemeyerek bir suç-bir günah daha işlediler. Ümit edilir ki, Allah tevbelerini, günah işlemekten vazgeçmelerini, kendisine itaate yönelişlerini kabul eder. Allah çok bağışlayıcı ve engin merhamet sahibidir.

Diğerleri de günahlarını itiraf ettiler. Onlar iyi ameli kötü amele karıştırdılar. Olur ki Allah, onların tevbelerini kabul eder. Şüphesiz Allah bağışlayıcı, rahmet edicidir.

102-103.İbnu Merdeviye ve İbnu Ebi Hatim`in Abdullah bin Abbas (r.a.)`tan rivayet ettiğine göre Resulullah (a.s.) Tebük savaşına çıkınca Ebu Lübabe ve... Devamı..

Diğerleri günahlarını itiraf ettiler, onlar salih bir ameli bir başka kötüyle karıştırmışlardır. Umulur ki Allah tevbelerini kabul eder. Hiç şüphesiz Allah, bağışlayandır, esirgeyendir.

Münafıklardan diğer bir kısmı da, günahlarını itiraf ettiler ve (evvelce yapmış oldukları) iyi bir ameli, sonradan yaptıkları başka bir kötü (Nifak) ile karıştırdılar. Olur ki Allah, onların tevbelerini kabul eder. Çünkü Allah Gafûr'dur, Rahîm'dir.

Diğerleri de, (savaşa gelmemekle) kazandıkları günahlarını itiraf ettiler. Uygun bir iş ile çirkin bir işi karıştırdılar. Belki, Allah bunların tevbesini kabul eder. Çünkü Allah, Gafur ve Rahim’dir.

Diğerleri ise günahlarını itiraf ettiler; iyi bir ameli, kötü bir amelle karıştırdılar. Umulur ki Allah onların tövbesini kabul eder. Çünkü Allah çok bağışlayandır; çok merhamet sahibidir.

Başkaları, kendi suçlarını açık söyledi, iyi işi, kötü işle kardılar, olur ki onları Allah bağışlar, Allah bağışlayıcı, Allah yarlıgayıcı

(Müslümanlardan Tebük seferine katılmayan) diğerleri ise (tevbe ederek) günahlarını itiraf ettiler ve iyi bir ameli diğer kötü bir amelle karıştırdılar. Umulur ki Allah onların tevbelerini kabul eder. Çünkü Allah çok bağışlayandır, çok merhamet edendir.

Tembellik ederek Tebük seferinden geri kalan fakat münafıklar gibi yalandan mazeret uydurmayan bir grup, yaptıklarının yanlış olduğunu ve sefere çıkma... Devamı..

Diğerleri günâhlarını i’tirâf itdiler. Bu vecihle seyyiâta a’mâl-i sâliha mezc itdiler belki Allâh ânları ’afv ider çünki gafûr ve rahîmdir.

Savaştan geri kalanların bir kısmı da, suçlarını itiraf ettiler. Onlar iyi işi kötüyle karıştırmışlardı. Allah'ın onların tevbesini kabul etmesi umulur; çünkü O bağışlayandır, merhamet edendir.

Diğer bir kısmı ise, günahlarını itiraf ettiler. Bunlar salih amelle kötü ameli birbirine karıştırmışlardır. Umulur ki Allah tövbelerini kabul eder. Çünkü Allah çok bağışlayandır, çok merhamet edendir.

Bir başka grup var ki, onlar iyi işe bir de kötü iş karıştırdıktan sonra günahlarını itiraf etmişlerdir. Umulur ki Allah onların tövbesini kabul eder. Şüphesiz Allah çok esirgeyici, çok bağışlayıcıdır.

Diğerleri ise günahlarını itiraf ettiler, iyi bir ameli diğer kötü bir amelle karıştırdılar. (Tevbe ederlerse) umulur ki Allah onların tevbesini kabul eder. Çünkü Allah çok bağışlayan, pek esirgeyendir.  

 Tebük seferinden geri kalan bir gurup, hatalarını anlayıp pişman olduktan sonra, kendilerini caminin direklerine bağladılar ve Allah Resûlü çözmedikç... Devamı..

Diğerleri ise günahlarını itiraf ettiler, iyi işlerle kötü işleri birbirine karıştırdılar. Umulur ki ALLAH kendilerini affetsin. ALLAH Bağışlayandır, Rahimdir.

Onlardan bir kısmı günahlarını itiraf ettiler. Ve iyi bir amelle kötü bir ameli karıştırdılar. Ola ki, Allah tevbelerini kabul eder. Çünkü Allah gafurdur, rahîmdir.

Diğer bir takımı ise günahlarını itiraf ettiler ve iyi bir amel ile diğer bir kötüyü karıştırdılar, ola ki Allah tevbelerini kabul ede, çünkü Allah gafurdur, rahîmdir

(Cihada katılmamak için munâfıkların yaptığı gibi yalandan mazeretler uydurmaya kalkışmayan) *diğerleri ise (pişmanlıklar içerisinde) günahlarını itiraf ettiler. (Önceden yaptıkları) iyi bir işi, (Tebûk seferine katılmama gibi) kötü bir işle karıştırdılar. (Ancak her şeye rağmen, onlar Allah’tan ümit kesmeyerek, tövbe ederlerse,) Allah onların tövbelerini kabul eder. Şüphesiz Allah çok bağışlayandır, çok merhamet edendir.

* “…diğerleri”; İhmallerinden dolayı Tebûk seferine katılamayan bazı müslümanlar.

Diğer bir kısmı da suçlarını itiraf ettiler. Onlar, iyi bir ameli kötü bir amelle karıştırmışlardı. Belki Allah, onların tevbesini¹ kabul eder. Allah, Çok Bağışlayıcı'dır, Rahmeti Kesintisiz'dir.

1- Tevbe, sözle yapılan pişmanlık ifadesi değil, yapılan kötülükten vaz geçmektir.

(Onlardan) diğer bir kısmı da günâhlarını i'tiraf etdiler. Onlar iyi bir ameli başka bir kötü ile karışdırmışlardır. Olur ki Allah onların tevbelerini kabul eder. Çünkü Allah hiç şübhesiz ki yarlığayıcıdır, çok esirgeyicidir.

Diğerleri de günahlarını i'tirâf ettiler; sâlih bir ameli, kötü olan bir başkasıyla karıştırdılar. Umulur ki Allah, onların tevbesini kabûl eder. Şübhesiz Allah, Gafûr (çok bağışlayan)dır, Rahîm (çok merhamet eden)dir.

Birde, günahlarının farkında olduğu halde, iyi ve doğru olan yapılması gerekli şeylerle, kötü ve çirkin yapılmaması gerekenleri birbirine karıştıranlar var. Allah’ın, onların tövbelerini kabul etmesi umulur. Muhakkak ki Allah bağışlayan ve merhamet edendir.

Bir takımı da günahlarını kendi ağızlarıyla söylerler. Onlar iyi bir işi kötü bir işle karıştırmışlardı. Belki de Allah onların tövbelerini onar. Çünkü Allah, yarlıgayıcıdır, esirgeyicidir.

Diğerleri ise günahlarını itiraf etmişler, iyi ameli başka bir kötü amel ile karıştırmışlardır [⁵]. Olabilir ki Allah onların tövbelerini kabul eder. Çünkü Allah gafurdur, rahimdir.

[5] Nedamet izharı, cürümlerini itirafları gibi iyi amelî Tebük'ten geri kalmak, münafıklara uymak gibi kötü amele.

Diğer bir kısmı da günahlarını itiraf ettiler. İyi ve güzel işi/ameli diğer bir kötü işle/amelle karıştırdılar. Umulur ki Allah onların tevbesini kabul eder. Muhakkak ki Allah Gafûr’dur, Rahîm’dir.

Diğerleri de günahlarını itiraf ettiler. Onlar salih bir ameli bir başka kötüyle karıştırmışlardır. Umulur ki Allah tevbelerini kabul eder. Hiç şüphesiz Allah bağışlayandır, esirgeyendir.

Bir de, tembellik ederek savaştan geri kalan, fakat ikiyüzlüler gibi yalandan mâzeretler uydurmaya kalkışmayıp, günahlarını itiraf eden ve vicdan azâbıyla kendilerini mescidin direğine bağlayıp cezalandıran, affedilinceye kadar bu şekilde kalacaklarına yemin eden diğerleri de var ki; bunlar iyi bir davranışı, kötü olan başka bir davranışla karıştırmışlardı. Sefere çıkmamakla kötü bir iş yapmış, fakat daha sonra günahlarının farkına varıp içtenlikle tövbe ederek iyi bir davranış göstermişlerdi. Dürüst ve samîmî birer Müslüman olarak bilinen bu insanlar, —ki içlerinde Bedir savaşına katılmış olanlar bile vardı— her nasılsa gevşeklik gösterip bu savaşa katılmamışlardı. İşte bunlar, affedilmek için biraz daha bekleyecekler. Bu zaman zarfında, işledikleri günahın acısını bir süre daha içlerinde duysunlar. Fakat Allah’ın rahmetinden de asla ümit kesmesinler. Zira Allah, yakında onları bağışlayacaktır. Unutmayın ki Allah, çok bağışlayıcı, pek merhametlidir.O hâlde, ey Peygamber ve onun bıraktığı mirası devralan İslâm önderi!

Diğerleri de salih bir ameli ve kötü bir diğerini karıştırdılar; günahlarını itiraf ettiler.
Allah’ın, onlara tevbe kabul etmesi umulur.
Allah, rahîm gafûrdur.

Bazıları da suçlarını itiraf ettiler. Bunlar, iyi kötü tüm amellerini harman edip kabul eder umuduyla Allah'a sundular. Çünkü Allah, engin hoşgörülü bir sevgi selidir.

Savaşa katılmayanlardan bir kısmı günahlarını itiraf ettiler. Pişman olup Allah’tan af dilemek için izin istediler. Bunlar iyi işlerle kötü işleri birbirine karıştırmışlardı. Umulur ki Allah onların tövbelerini kabul eder. Çünkü Allah çok bağışlayandır, çok merhamet edendir.

Diğerleri ise günahlarını itiraf ettiler; iyi işi diğer kötü olanla karıştırdılar. Umulur ki Allah onların tevbesini kabul eder. Şüphesiz ki Allah çok bağışlayandır, çok merhametlidir.

Onlardan bir kısmı da iyi işle, kötü bir işi karıştırdıklarını (söyleyerek) günâhlarını itiraf ettiler. (Eğer tevbe ederlerse) Allah onların tevbelerini kabul eder. Çünkü Allah gerçekten çok bağışlayıp, çok esirgeyendir.

Bir de, iyi davranışlarını kötü olanlarla karıştırdıktan sonra günahlarının farkında olan ¹³⁵ başkaları ¹³⁶ [var]: Allah’ın onların tevbelerini kabul etmesi umulabilir. Çünkü Allah, hiç şüphesiz, çok acıyıp-esirgeyen gerçek bağışlayıcıdır.

135 Lafzen, “iyi olan bir işini kötü olan bir ötekiyle karıştırmak suretiyle işledikleri günahı kabul ve itiraf eden”. Bu ifade ilk bakışta her ne kad... Devamı..

Ve günahlarını itiraf etmiş olan diğer bir grup var. Onlar iyi işleri kötü işlere karıştırmışlar. Umulur ki Allah onların tövbelerini kabul eder, zira Allah eşsiz bir bağışlayıcı ve sonsuz rahmet sahibidir. 4/146, 16/63, 47/14

Bir de ilkin iyi olan işini, kötü olan ötekisiyle karıştırıp (diğerlerine katıldığı halde Tebük’e katılmayan ve) günahını itiraf eden berikiler var. Allah’ın onların af taleplerini kabul etmesi beklenir; çünkü Allah tarifsiz bir bağışlayıcı, eşsiz bir merhamet kaynağıdır.[¹⁵²⁶]

[1526] Âyet sonlarında gelen el-esmâu’l-husnâ’nın iki tür kullanımı vardır: Birincisi ğafûrun rahîmun gibi belirsiz form, ikincisi el-ğafûru’r-rahîm g... Devamı..

Münafıklardan bir kısmı da günahlarını itiraf ettiler. İyi bir ameli (evvelce sefere iştirak etmeyi) kötü bir amel ile (ikinci sefere iştirak etmemekle) karıştırdılar. (Hem sevap hem de günah işlediler, bundan da pişman oldular) Umulur ki Allah, onların tevbelerini kabul eder, şüphe yok ki Allah, çok bağışlayandır ve çok merhametli olandır!

Ve iyi davranışlarını kötü olanlarla karıştıran, bir diğeri ise kötü amel işlediğini itiraf ettiler. Umulur ki Allah’ın onların tevbelerini kabul eder. Şüphesiz Allah bağışlayıcı, merhamet edendir.

Ve günahlarını itiraf eden başkaları da iyi bir ameli diğer bir kötü ile karıştırmışlardır. Umulur ki, Allah Teâlâ onların tevbelerini kabul eder. Şüphe yok ki, Allah Teâlâ gafûrdur, rahîmdir.

Diğer bir kısmı ise günahlarını itiraf ettiler. Onlar iyi işlerle kötü işleri birbirine karıştırdılar. Onlar tövbe ederlerse umulur ki Allah da onların tövbelerini kabul buyurur. Çünkü Allah gafurdur, rahîmdir (affı, merhamet ve ihsanı boldur).

Bunlar daha önceki seferlere katıldıkları halde son Tebük seferine gelmemişlerdi.

Başka bir kısmı da günahlarını itiraf ettiler, iyi işle kötü işi birbirine karıştırdılar. Belki Allah, onların tevbesini kabul eder. Çünkü Allah bağışlayandır, esirgeyendir.

Diğer bir gürûh da vardır ki günâhlarını i'tirâf itdiler ve sâlih 'amellerine fenâ a'mâli de karışdırdılar. Allâh Te'âlâ'nın onları 'afv itmesi me'mûldur. Allâh gafûr rahîmdir.[¹]

[1] Tebük gazâsına iştirâk itmeyüb geri kalanlardan bilâhare bu işlerine nâdim olarak tevbe idenler hakkında nâzil olmuşdur.

İyi ile kötüyü karıştıranlardan (münafıklardan) bir kesimi de günahlarını itiraf ettiler. (Bunlar dönüş yaparlarsa) Allah da dönüşlerini kabul edebilir. Çünkü Allah bağışlar, ikramı boldur.

Geri kalanlar günahlarını itiraf ettiler. Onlar iyi işi kötüsüyle karıştırdılar. Allah'ın onların tevbesini kabul etmesi umulur.Şüphesiz Allah bağışlayandır, merhametlidir.

Günahlarını itiraf eden diğerleri ise, güzel işlerine kötü bir iş karıştırmışlardır. Bakarsın, Allah onların tevbelerini kabul eder. Çünkü Allah çok bağışlayıcı, çok merhamet edicidir.

Diğer bazıları da günahlarını itiraf ettiler. Bunlar, iyi bir işle kötü olan diğer bir işi birbirine karıştırdılar. Belki Allah tövbelerini kabul eder. Çünkü Allah Gafûr'dur, Rahîm'dir.

daħı ayruķlar ikrār eylediler yazlıķlarını ķarışdurdılar eyü 'ameli daħı ayruķ yavuzı ola kim Tañrı tevbe vire anlara bayıķ Tañrı yarlıġayıcıdur raḥmet ķılıcı.

Özgeler daḫı müteḫalliflerdür, iḳrār itdiler yazuḳlarına. Ḳarışdurdı‐lar eyü ‘ameli özge yaman ‘amel bile. Ola kim Tañrı Ta‘ālā anlaruñ tevbesinḳabūl eyleye. Taḥḳīḳ Tañrı Ta‘ālā yazuḳlar baġışlayıcıdur, raḥmet idicidür.

(Münafiqlərin) bir qismi də günahlarını e’tiraf etdi. Onlar (əvvəl etdikləri) yaxşı bir əməllə (sonradan etdikləri) pis bir əməli bir-birinə qarışdırmışlar. Ola bilsin ki, Allah onların tövbələrini qəbul etsin. Həqiqətən, Allah bağışlayandır, rəhm edəndir!

And (there are) others who have acknowledged their faults. They mixed a righteous action with another that was bad. It may be that Allah will relent toward them. Lo! Allah is Relenting, Merciful.

Others (there are who) have acknowledged their wrong-doings: they have mixed an act that was good with another(1352) that was evil. Perhaps Allah will turn unto them (in Mercy): for Allah is Oft-Forgiving, Most Merciful.

1352 There were some whose will was weak and succumbed to evil, although there was much good in them. To them is held out the promise of forgiveness i... Devamı..


Designed by ÖFK
En iyi 1024 x 768 pikselde görüntülenir.