Kellâ iżâ dukketi-l-ardu dekken dekkâ(n)
İş öyle değil, hayır, yer bir kere paramparça olup dümdüz bir hale geldi mi.
(Amma) Hayır; Arz’ın (Dünya’nın) parça parça yıkılıp darmadağın olacağı,
Hayır, iş bildiğiniz gibi değil, yeryüzü paramparça olup dağıldığı zaman,
Hesaba çekileceğinizi nasıl unutuyorsunuz? Yer birbiri ardınca sarsılıp dümdüz olduğu zaman insan anlar.
Hayır. Yer çarpılıp parça parça dağıtıldığı zaman,
Hayır; yer, parça parça yıkılıp darmadağın olduğu,
Hayır, (bunların hiç biri uygun değildir). Ne zaman ki arz, çarpıla çarpıla toz duman edilir,
Hayır! (Bu yaptığınız doğru değildir.) Çünkü yeryüzü dümdüz olduğu zaman,
21,22. Hayır! Yeryüzü ardı ardına sarsılıp paramparça olduğunda, Rabbinin emri gelip melekler saf saf dizildiğinde,
Tanrı da buyurarak, melekler sıra sıra gelince
Hayır (bu hep böyle gitmeyecek). Yeryüzü sarsılıp parça parça döküldüğü (zaman),
21,22,23. Arz parça parça olacağı ve rabbin ’alâmât ve kudreti zâhir olub da melekler saf saf dizileceği ve insân cehenneme yaklaşdırıldığı zamân düşünecekdir. Lâkin o vakit düşünmekde ne fâide vardır?
Ama yer, çarpılıp paralandığı zaman;
Hayır, yeryüzü (kıyamet sarsıntısıyla) parça parça olup dağıldığı zaman,
Hayır, bu böyle olmamalı! Yer dağılıp parça parça olduğunda;
21, 22. Ama yeryüzü parça parça döküldüğü, Rabbin(in emri) geldiği ve melekler saf saf dizildiği zaman (her şey ortaya çıkacaktır).
Doğrusu, yer çarpılıp paralandığı zaman,
Hayır hayır, yer birbiri ardınca sarsılıp dümdüz olduğu zaman,
Hayır hayır, Arz «dekken dekkâ» düzlendiği
21-22-23. Hayır! (Bu yaptıklarınız doğru değil!) Yeryüzü ardı ardına sarsılıp dümdüz edildiğinde, Rabbinin (kullardan hesap sorulması ve hak edene hak ettiği karşılığın verilmesi üzerine olan) emri vukû bulup da melekler saf saf dizildiğinde, (vazifeli melekler tarafından) cehennem getirildiğinde, işte o gün (kâfir) insan (dünyada iken, yaptıklarını pişmanlıkla birer birer) hatırlar. *Fakat bu hatırlamanın (pişmanlığın) ona ne faydası olacak?
Hayır, hayır! Yer, paramparça olup dağıldığı zaman,
Hakkaa ki yer (zelzeleyle) parça parça dağıtıldığı zaman,
Hayır! Yer (çarpıla çarpıla) un ufak olarak dümdüz edildiği zaman!
Hayır! (Bu yaptığınız doğru değildir.) Yeryüzü (kıyamet sarsıntısıyla) parça parça olup dağıldığı zaman,
Hayır! Yer sarsıldıkça sarsıldığı zaman.
Yok. Yer paramparça olunca,
Hayır, asla! Yeryüzü sarsılıp paramparça olduğu zaman,
Hayır! Yer, parça parça yıkılıp darmadağın olduğu.
Hayır; öyle yapmayın! Çünkü bütün bunların hesabını vereceksiniz! Ne zaman mı?
Yeryüzü peş peşe darbelerle sarsılıp paramparça olduğu zaman,
Hayır! Yeryüzü dümdüz edildiği zaman;
Ama olmaz ki. Yer paldır küldür sallanınca,
Haksızlık yapanlar bilsin ki, hiçbir şey onların istediği gibi olmayacak. Dünyadaki ömürleri bitince kıyametleri kopacak! Ölüm onların yakasına yapışacak! Veya onlar yeryüzünde oyalanıp dururken yeryüzünün kıyameti başlarına gelecek! Yeryüzü parçalanarak dağılacak! Dünyanın kıyameti gelince yaşanacak durumda olmayacak! İnsanların dünyada kurduğu her şey allak bullak olacak! Dünya mallarına karşı gösterdikleri zaaflar, dünya mallarını biriktirmeler, mallarını insanlardan kaçırmalar, insanların haklarını yiyerek oluşturdukları zenginlikler, hepsi darmadağın olacak! Hesap günü hiçbir şeyi bir araya getiremeyecekler. İnsanların dünyadaki zamanları bitecek Rabbinin huzuruna gelecekler!
21,22. Hayır! Yer şiddetli bir sarsıntıyla sarsıldığı, melekler sıra sıra (dururken) Rabbin(in emri) geldiği zaman (haliniz nasıl olacak?)
Hayır! (Sakın böyle de yapmayın!) Yeryüzü birbiri ardınca sarsılıp darmadağın edildiği zaman,¹
Peki, [Hesap Günü nasıl davranacaksınız,] yeryüzü ardarda sarsılıp paramparça olduğunda,
– Hayır, böyle gitmeyecek. Yeryüzü dağılıp paramparça olduğunda... 59/18, 92/11
21,22. Fakat yeryüzü, parça parça dağıtıldığında, Rabbinin buyruğu geldiği, melekler saf saf dizildiği zaman! (Kulların hesabı görülecek ve her şey ortaya çıkacaktır)
Hayır, yeryüzü (kıyamet sarsıntısıyla) parça parça olup dağıldığı zaman,
Hayır hayır. Yer dağılıp parça parça parçalanınca.
Hayır, yer birbiri ardınca sarsılıp dümdüz edildiği zaman,
Bu yapdıklarınız doğrı değildir. Arz parça parça dağıldıkda
Hayır, hayır… Yeryüzü dümdüz edilince…
-Hayır, Yer paramparça olduğu zaman,
Heyhat! Yeryüzü paramparça olduğunda,
İş böyle gitmeyecektir! Yer birbirine çarpılıp dümdüz hale getirildiğinde,
degül eyle! ķaçan uvanıla yir uvatmaķ uvatmaķ
Anuñ gibi degül. Māl kimseyi ‘aẕābdan ḳurtarmaz. Ḳaçan ki yir deprense, yirdeprenmek ki anuñ bile ‘ālem ḫarāb ola.
Xeyr! Yer dağılıb parça-parça olacağı;
Nay, but when the earth is ground to atoms, grinding, grinding,
Nay! When the earth is pounded to powder,(6124)
Designed by ÖFK En iyi 1024 x 768 pikselde görüntülenir. |