Ve-ssemâ-iżâti-rrac’(i)
Andolsun yağmur yağdıran göğe.
Yemin olsun (gezegenleri ve galaksileri harika bir denge ve düzenle) dönüşlü olan göğe (ki muhteşem donatılmıştır).
Andolsun madde, ışın, yağmur ve değişik şeylerle geri döndüren göğe.
Andolsun halden hale dönüşen, dönüşü sağlayan, bir yağmurdan sonra yeni yağmurlarla yüklü, güneş sisteminin dönüş yeri olan göğe!
Andolsun dönüş sahibi göğe, [2]
Dönüşlü olan göğe andolsun.
And olsun, o yağmur sahibi semâya,
Dönüşümlü, yağmurlu göğe;
11,12,13,14,15,16,17. Andolsun o dönüşlü göğe, o yarılıp çatlayan yeryüzüne. Şüphesiz Kur'ân, hak ile bâtılı ayıran bir sözdür. O asla bir şaka değildir. Kafirler hep hile/tuzak kuruyorlar. Ben de hilelerine karşılık veririm. Onun için sen kâfirlere mühlet ver, onlara az bir zaman tanı![747]
Yağmur veren göğe ant
(Halden hale giren ve topladığı buharı yağmura) dönüştüren göğe
9-12. Saklı her şeyin meydâna çıkacağı ve (Allâh’dan başka kimsede) nusret ve kudret kalmayacağı gün vurûdını icrâ iden semâ ve yarılan toprak hakkıçün yemîn iderim.
11,12. Dönüşlü göğe ve yarılan yeryüzüne and olsun ki,
Yağmurlu göğe andolsun,
11-13. Andolsun içindekilerin gidip geldiği semaya ve (tohumun filizlenmesiyle) yarılan yere ki Kur’an (hak ile bâtılı) ayıran bir sözdür.
11, 12, 13, 14, 15, 16, 17. Dönüş sahibi olan (yağmur yağdıran) göğe, (nebat ile) yarılan yere yemin ederim ki Kur'an, (hak ile bâtılı) ayıran bir sözdür. O, asla bir şaka değildir. Onlar bir tuzak kurarlar, ben de bir tuzak kurarım. Kâfirlere mühlet ver, onları biraz kendi hallerine bırak (pek yakında desteğimiz sana gelecek).
Geri çeviren göğe andolsun,
Andolsun o dönüşlü göğe,
Kasem olsun o Semai zati rec'a
11-12. (İznimizle, yeryüzündeki suyun buharlaşıp bulutlara dönüştüğü, sonra yoğunlaşıp tekrardan yeryüzüne su olarak döndüğü ve yaratmış olduğumuz şaşmaz bir ölçü ve düzene sahip) yağmurlu göğe ve (bitkilerin çıkmasıyla) yarılan yere kasem olsun ki,
Dönüş sahibi semaya ant olsun,
Andolsun o dönüş saahibi olan göğe,
Yemîn olsun o dönüşlü (hâlden hâle giren) göğe!
Ve o (kendine ulaşan her şeyi, yağmur, ses, toz, buhar, manyetik ışınları ve dalgaları, zararlı ültraviyole ışınlarını vs. tekrar) geri döndürme özelliğine sahip semaya (atmosfere),*
Bulutları barındıran gökyüzüne,
Yağmur yağdıran gök hakkı için,
Andolsun yağmurun dönüşünü sağlayan göğe,
Andolsun (yıldızları) evirip çeviren göğe.
O hâlde, yemin olsun, şaşmaz bir ölçü ve düzen içinde, her biri kendi yörüngesinde dönmekte olan gök cisimlerine! Ve suyun denizlerden buharlaşıp yükselerek bulutlara dönüştüğü, sonra yoğunlaşıp tekrar denizlere döndüğü muhteşem bir dolaşım sistemine sahip olan geri dönüşümlü göklere!
And olsun Aşağı Dönüş’ü olan Göğe!
11,12. Dönüşümlü mevsimlere ve // susuzluktan çatlayan topraklar aşkına derim ki
Dönüp duran gece,
Yemin olsun: Dönüş sahibi olan göğe,
11,12. Yağmur yağdıran göğe ve (onunla) yarılıp çatlayan yeryüzüne yemin olsun ki,
Aldığı buharı yağmura döndüren göğe. 27/60, 30/48-49
(HAYAT) çevrimine sahne olan gök şahit olsun;[⁵⁶⁷⁶]
Andolsun dönen (içindeki bulutlan bir yerden diğer yere sevk edip, yağmur yağdıran) göğe,
Ve dönüşlü olan gök,
Andolsun o dönüş sahibi olan semaya.
11, 12. Yağmur dolu gök, bitkilerin çıkması için yarılan yer hakkı için:
Yağmur sâhibi olan semâ
Geri dönme özelliğine sahip göğe[*],
Yağmur yağdıran göğe..
And olsun dönüşlü göğe,(3)
Yemin olsun o, dönüşle/döndürümle dolu göğe,
11-12. gök ḥaķķı-çun dönmek issi daħı yir ḥaķķı-çun yarmaķ issi.
Daḫı gökler ḥaḳḳı‐çun, ḳaytup yaġmurlar yaġdurur.
And olsun yağış sahibi olan göyə;
By the heaven which giveth the returning rain,
By the Firmament(6074) which returns (in its round),
Designed by ÖFK En iyi 1024 x 768 pikselde görüntülenir. |