28 Nisan 2025 - 30 Şevval 1446 Pazartesi

ANA SAYFA | SURELER  | AYET KARŞILAŞTIRMA |KUR'AN'DA ARA! |FİHRİST | DOWNLOAD | MOBİL
Kullanıcı : Şifre :   Şifremi Unuttum    KAYDOL
Enfâl Suresi 24. Ayet

Ayeti Dinle



Meal Ekle/Çıkar

Hepsini Göster/Gizle


Tercihinizin bir sonraki oturumda hatırlanması için giriş yapmalısınız.

Arapça Metin
Türkçe Transcript
Abdulbaki Gölpınarlı Meali
Abdullah-Ahmet Akgül Meali
Abdullah Parlıyan Meali
Ahmet Tekin Meali
Ahmet Varol Meali
Ali Bulaç Meali
Ali Fikri Yavuz Meali
Bahaeddin Sağlam Meali
Bayraktar Bayraklı Meali
Besim Atalay Meali (1965)
Cemal Külünkoğlu Meali
Cemil Said (1924)
Diyanet İşleri Meali (Eski)
Diyanet İşleri Meali (Yeni)
Kur'an Yolu (Diyanet İşleri)
Diyanet Vakfı Meali
Edip Yüksel Meali
Elmalılı Hamdi Yazır Meali
Elmalılı Meali (Orijinal)
Emrah Demiryent Meali
Erhan Aktaş Meali
Hasan Basri Çantay Meali
Hayrat Neşriyat Meali
İhsan Aktaş Meali
İlyas Yorulmaz Meali
İsmayıl Hakkı Baltacıoğlu
İsmail Hakkı İzmirli
İsmail Yakıt
Kadri Çelik Meali
Mahmut Kısa Meali
Mahmut Özdemir Meali
Mehmet Çakır Meali
Mehmet Çoban Meali
Mehmet Okuyan Meali
Mehmet Türk Meali
Muhammed Esed Meali
Mustafa Çavdar Meali
Mustafa İslamoğlu Meali
Orhan Kuntman Meali
Osman Fırat Meali
Ömer Nasuhi Bilmen Meali
Suat Yıldırım Meali
Süleyman Ateş Meali
Süleyman Tevfik (1927)
Süleymaniye Vakfı Meali
Şaban Piriş Meali
Ümit Şimşek Meali
Yaşar Nuri Öztürk Meali
Eski Anadolu Türkçesi
Satıraltı Meal (1534)
Bunyadov-Memmedeliyev
M. Pickthall (English)
Yusuf Ali (English)
Tercihinizin hatırlanması için
giriş yapmalısınız.

Meallerdeki sıralama bir tercih sıralaması değil alfabetik sıralamadır. Ziyaretçilerimiz takip etmek istedikleri mealleri sol sütundan seçerek ilerleyebilirler. Tercihlerinin hatırlanması için "Tercihimi Hatırla" tıklanmalıdır.
 
 

Yâ eyyuhâ-lleżîne âmenû-stecîbû li(A)llâhi velirrasûli iżâ de’âkum limâ yuhyîkum(s) va’lemû enna(A)llâhe yahûlu beyne-lmer-i vekalbihi veennehu ileyhi tuhşerûn(e)

Ey inananlar, sizi diriltecek, size can verecek şeylere çağırdıkları zaman Allah'a ve Peygambere icabet edin ve bilin ki Allah, hiç şüphe yok, insanın kendisiyle kalbinin arasına girer ve hiç şüphe yok ki onun tapısında toplanacaksınız.

Ey iman edenler! Size hayat (ve huzur) verecek şeylere sizi çağırdığı zaman, Allah’a ve Resulüne icabet edip (emirlerine uymalısınız). Ve bilin ki muhakkak Allah, kişi ile kalbi arasına girer (layıksa hidayet nurunu artırır, müstahaksa dalâlet yolunu kolaylaştırır) ve siz gerçekten O’na götürülüp toplanacaksınız.

Ey iman edenler! Sizi canlandıracak, size hayat verecek, sizi düzeltecek mesajlara çağırdığı zaman, Allah ve elçisinin mesajına uyun ve bilin ki Allah, kişi ile kalbi arasına girer ve kişinin yöneleceği yöne göre kalbini o tarafa çevirir veya kişinin arzu ve eğilimlerinin yaptırmaya yönelttiği şeylerden alıkoyup caydırabilir. Sonuçta hepiniz O'nun yanında toplanacaksınız.

Ey iman nimetine kavuşanlar, sizi, size hayat verecek şeylere çağırdıkları zaman Allah'ın ve ilâhî hükümleri icraya, ülkeyi imara, dünya düzenini kurmaya, sağlamaya memur tek yetkili Rasulünün davetine, Kur'ân'a ve sünnete icabet ederek ilâhî emirleri yerine getirin. Allah'ın, kişi ile karar mekanizması olan aklı, gönlü arasına girerek meyillerini, kararlarını ve davranışlarını değiştireceğini, kesinkes hesap vermek üzere toplanıp onun huzuruna getirileceğinizi bilin.

Ey iman edenler! Size hayat verecek şeylere çağırdığı zaman Allah'ın ve Peygamber'in çağrısına olumlu karşılık verin. Bilin ki Allah kişiyle kalbinin arasına girer ve siz O'nun huzurunda toplanacaksınız.

Ey iman edenler, size hayat verecek şeylere sizi çağırdığı zaman, Allah'a ve Resûlü'ne icabet edin. Ve bilin ki muhakkak Allah, kişi ile kalbi arasına girer ve siz gerçekten O'na götürülüp toplanacaksınız.

Ey Mü'minler! Peygamber, size hayat verecek olan şeriat emirlerine, sizi dâvet ettiği zaman, Allah'a ve Rasûlüne icabet edin. Bilin ki Allah, gerçekten kişi ile kalbi arasına girer (her şeyine hâkim olur, canını alır); ve siz muhakkak toplanıp ona varacaksınız.

Ey iman edenler! Sizi canlandıracak mesajlara çağırdığı zaman Allah’ın ve elçisinin çağrısını kabul edin. Ve bilin ki Allah, insan ile kalbi arasına girer. (Her şeyini ondan alabilir) ve hepiniz O’nun huzurunda toplanacaksınız. (Ondan kaçmakla bir yere varamazsınız.)

Ey inananlar! Hayat verecek şeylere sizi çağırdığı zaman, Allah ve Peygamberine uyunuz ve biliniz ki, Allah kişi ile onun kalbi arasına girer; siz mutlaka O'nun huzurunda toplanacaksınız.

Ey inanmış olanlar! Sizi uyandırmakçin çağırdığında, Allah ile, peygambere başeğin, biliniz ki Allah bir kimsenin kendisiyle, gönlünün arasına girer de, siz onun katında toplanırsınız

Ey inananlar! Allah ve resulü, sizi, yeniden dirilişinizi sağlayacak (size hayat verecek) olan (Kur'an')a çağırdığı zaman bu çağrıya mutlaka uyun! Bilin ki Allah kişi ile kalbi arasına girer (kişinin yöneleceği istikamete göre kalbini o tarafa çevirir ve eğilimlerini yönetir. Unutmayın ki) sonunda hepiniz O'nun huzurunda toplanacaksınız.

Ey mü’minler sizi yaşatmak istiyen Allâh’ın ve rasûlünün da’vetine îcâbet idiniz. Biliniz ki Allâh insân ile kalbinin arasına girer ve bir gün nezdinde ictimâ’ ideceksiniz.

Ey inananlar! Allah ve Peygamber, sizi, hayat verecek şeye çağırdığı zaman icabet edin. Allah'ın kişi ile kalbi arasına girdiğini ve sonunda O'nun katında toplanacağınızı bilin.

Ey iman edenler! Size hayat verecek şeylere sizi çağırdığı zaman, Allah’ın ve Resûlü’nün çağrısına uyun ve bilin ki Allah, kişi ile kalbi arasına girer. Yine bilin ki, O’nun huzurunda toplanacaksınız.

Ey iman edenler! Sizi hayat verecek şeylere çağırdıklarında Allah ve resulünün çağrısına uyun ve şüphesiz bilin ki, Allah kişi ile kalbinin arasına girer. Unutmayın ki, O’nun huzuruna götürüleceksiniz.

Ey inananlar! Hayat verecek şeylere sizi çağırdığı zaman, Allah ve Resûlüne uyun. Ve bilin ki, Allah kişi ile onun kalbi arasına girer ve siz mutlaka onun huzurunda toplanacaksınız.  

 İnsanlara hayat verecek şey Allah ve Resûlünün emir ve yasaklarıdır. Şüphesiz ki O’nun her emrinde bir hikmet ve hayat vardır. Onun için O’ndan gelen... Devamı..

Ey inananlar, size hayat verecek şeylere çağırdığında ALLAH'a ve elçisine yanıt verin. Bilin ki ALLAH kişi ile kalbi arasına girer ve O'nun huzuruna toplanacaksınız.

Ey iman edenler! Peygamber sizi, size hayat verecek şeylere davet ettiği zaman, Allah'a ve Resul'e icabet edin. Ve bilin ki Allah, kişi ile kalbi arasına girer. Ve siz kesinkes O'nun huzurunda toplanacaksınız.

Ey o bütün iyman edenler! Sizi kendinize hayat verecek şeylere da'vet ettiği zaman Resuliyle Allaha icabet edin ve bilin ki Allah hakıkaten kişi ile kalbinin arasını gerer, ve siz hakıkaten hep ona haşrolunacaksınız

Ey îmân edenler! Sizi (manen) hayat verecek şeylere çağırdığı zaman, Allah’a ve Resûlü’ne uyun. Şüphesiz ki Allah, kişinin kalbinde olanı (hak ya da bâtıldan yana, neye meylettiğini hakkıyla) bilir. Ve siz muhakkak (dünya hayatında işlediklerinizin karşılığını almak üzere) O’nun (manevi) huzurunda toplanacaksınız.

Ey iman edenler! Sizi, size hayat verecek şeylere çağırdığı zaman, Allah'a ve Resûl'üne icabet edin. Bilin ki Allah, kişi ile kalbinin arasına girer¹. Kuşkusuz hepiniz O'na dönüp toplanacaksınız.

1- Vahiy ile insanın aklına, bilincine ve düşüncesine yön vererek; doğru yola yönelmesine aracı olur. Söz konusu edilen kalp, kan pompalayan organ değ... Devamı..

Ey îman edenler, sizi, size hayaat verecek şeylere da'vet etdiği zaman Allaha ve Resûline icabet edin. Bilin ki şübhesiz Allah kişi ile kalbi arasına girer ve siz hakıykaten yalınız Ona dönüb toplanacaksınızdır.

Ey îmân edenler! (Peygamber) size hayat verecek şeylere sizi da'vet ettiği zaman, Allah'a ve Resûl(ün)e icâbet edin! Ve bilin ki şübhesiz Allah, kişi ile kalbi arasına girer ve(siz) muhakkak O'nun huzûruna toplanacaksınız!

Ey iman etmiş olanlar! Size (manen) hayat verecek (sizi canlandıracak, sizi islah edip düzeltecek) şeylere (Kur’an daki hayat verici mesajlara) çağırdığında, Allah ve elçisinin (bireysel, toplumsal, kültürel, ekonomik, siyasi, ahlâkî yönlerden dirilişinizi sağlayacak her konuda) çağrısına icabet edin. Ve bilin ki Allah, (kendi ilmiyle) kişi ile kalbi (akıl, idrak, düşünme ve karar verme merkezi olan beyni) arasına girer (yani Allah, kişinin aklından, içinden geçen her şeyi de bilir). Ve siz (hesaba çekilmek üzere) mutlaka O’na doğru toplanacaksınız.*

(*) Vahiy ile insanın aklına, bilincine ve düşüncesine yön vererek; doğru yola yönelmesine aracı olur. Söz konusu edilen kalb, kan pompalayan organ de... Devamı..

Ey iman edenler! Size hayat verecek şeylere çağırdığında, Allah ve elçisinin çağrısına icabet edin. Şunu iyi bilin ki Allah, kişi ile kalbi arasına girer. Şüphesiz O nun huzurunda toplanılacaksınız.

Ey inananlar! Allah, Onun elçisi sizi yaşatacak olan din yoluna çağırınca onların çağrısına uyun. Bilesiniz ki Allah kişi ile onun gönlü arasına girer. Gerçekten hepiniz ancak Ondan yana derleneceksiniz.

Ey iman edenler! Peygamber sizi ebedî dirlik için dâvet ettiği zaman Allah/ın, peygamberin dâvetini kabul edin. Biliniz ki Allah kişi ile kalbi arasına girer siz onun tarafına toplanacaksınız.

Ey inananlar! Size hayat veren şeylere çağrıldığınız zaman Allah ve elçisine cevap veriniz. Biliniz ki, Allah elbette kişi ile kalbi arasına girer.¹² (Bilin ki), O’nun huzurunda toplanacaksınız!

12 Krş. Kâf, 50/16. Çünkü Allah insana şah damarından daha yakındır.

Ey iman edenler! Allah ve Peygamber, sizi hayat verecek şeye çağırdığı zaman icabet edin. Allah'ın, kişi ile kalbi arasına girdiğini ve sonunda O'na doğru toplanacağınızı bilin.

Ey iman edenler! Allah ve Elçisi, bireysel toplumsal, kültürel, ekonomik, siyasi, ahlâkî... yönlerden yeniden dirilişinizi sağlayacak bir konuda size çağrı yaptığında, bu çağrıya mutlaka uyun! Şunu iyi bilin ki, Allah, kişi ile kalbi arasına girer ve onu, itaatkârlığı sayesinde günaha düşmekten koruyup iyiliklere yönlendirir. Unutmayın ki, hepiniz eninde sonunda ölümü tadacak ve yaptıklarınızın hesabını vermek üzere O’nun huzurunda toplanacaksınız.

Ey iman edenler! Size hayat verecek / diriltecek şey için sizi çağırdığı zaman Rasûl’e ve Allah’a icabet edin! Bilin ki Allah, Kişi ile kalbinin arasına girer; sadece O’nun huzuruna toplanırsınız.

Sevgili müminler! Allah ve resulünün davetine uyun. Eğer o sizi davet ediyorsa, sizi ihya edecek demektir. Şunu bilin ki Allah, kişinin duyguları ile vicdanı arasında gezinir. Unutmayın, bir gün onun huzurunda toplanacaksınız.

Ey iman edenler! Size hayat verecek şeylere çağrıldığınız zaman, Allah’ın ve Resulünün çağrısına uyun! Bilin ki, Allah kişi ile kalbi arasına girer. Onun için her ne düşünürseniz düşünün, her ne yaparsanız yapın Allah bilir. Hiçbir şekilde Allah’ın bilgisinden kaçamazsınız. Üstelik hesap günü hiçbir şeyi gizleyemezsiniz.

Ey iman edenler! Size hayat verecek şeylere sizi çağırdığı zaman, Allah’a ve Elçisine (çağrısına) cevap verin! [*] Bilin ki Allah, kişi ile kalbi arasına girer [*] ve siz şüphesiz ki O’nun huzurunda toplanacaksınız.

Burada vahyin diriltici özelliğine dikkat çekilmekte ve ilahi davetin insanların dirilişine vesile olacağı bildirilmektedir. Kur’an’ın ruhları dirilti... Devamı..

Ey îman edenler! Peygamber sizi, size hayat verecek şeylere davet ettiği zaman, Allah’a ve Peygambere (isteyerek) itaat edin. Ve Allah’ın kişi ile kalbi arasına gireceğini¹ ve Onun huzurunda toplanacağınızı, bilin.

1 O halde; kalbinizle aranız açılmadan, canınız elinizden alınmadan, fırsat elinizde iken, Allah’ın Rasûlü sizi, size hayat verecek şeylere davet etti... Devamı..

Siz ey imana erişenler! Her ne zaman sizi, size hayat verecek bir işe çağırırsa, Allah’ın ve (dolayısıyla) Elçi’nin bu çağrısına icabet edin; ve bilin ki, Allah insanla kalbinin [meyilleri] arasına ²⁴ müdahale etmektedir; ve sonunda O’nun katında bir araya getirileceksiniz.

24 Yani, insanın iç arzu ve eğilimleriyle bu arzu ve eğilimler doğrultusunda girişebileceği eylemler arasına. Burada, Allah’ın, insanı onun iç arzu ve... Devamı..

– Ey iman edenler! Allah ve Allah’ın mesajlarını tebliğ eden Elçisi, size hayat verecek bir şeye çağırdığı zaman bu davete uyun! Ve iyi bilin ki Allah, kişi ile kalbi arasına müdahale eder ve unutmayın ki O’nun huzurunda toplanacaksınız. 42/15- 16- 47, 57/8

Siz ey iman edenler! O sizi hayat bahşeden bir (diril)işe davet ettiğinde,[¹³⁵⁰] Allah’a ve Elçi’ye icabet edin! Zira iyi bilin ki Allah kişiyle kalbinin (eğilimleri) arasına sürekli müdâhale eder;[¹³⁵¹] akıbet O’nun huzurunda toplanacaksınız.

[1350] Vahye göre “ölüm” dünyadan kopmak değil, hakikatten kopmaktır. [1351] Bu “müdâhale”, ilâhî yönlendirmeyi ifade eden “hidayet”in ta kendisidi... Devamı..

(Ey iman edenler, Allah ve Resulü) Sizi, hayat verecek şeylere, (Rabbinizin her emrine, özellikle Allah yolunda cihada) çağırdığı zaman, Allah ve Resulüne (O’nun Peygamber vasıtasıyle yaptığı bu davete hemen) uyun, (seve seve gönüllü olarak Allah yolunda cihada katılın) Ve biliniz ki Allah, kişi ile kalbi arasına girer, (size şah damarınızdan daha yakındır -Kaf/16 ve unutmayınız ki, sonunda) O'nun huzurunda toplanacaksınız.

(Cihada kimin gönüllü, kimin de kerhen veya ganimet maksadıyle katılmış olduğunu ve kimlerin de cihada katılmamak için öne sürdüğü özürün gerçek mi y... Devamı..

Ey iman edenler! Size hayat verecek şeylere çağırdığı zaman, Allah’ın ve Resûlü’nün çağrısına uyun ve bilin ki Allah, kişi ile kalbi arasına girer. Yine bilin ki, O’nun huzuruna toplanacaksınız.

Ey mü'minler! Sizi kendinize hayat verecek şeylere davet ettiği vakit Allah için ve Peygamber için icabet edin ve biliniz ki, muhakkak Allah Teâlâ kişi ile kalbi arasına hâil olur ve şüphe yok ki, O'na haşrolunacaksınızdır.

Ey iman edenler! Allah ve Resulü size hayat verecek hakikatlere sizi dâvet ettiğinde ona icabet edin. Bilin ki Allah insan ile kalbi arasına girer (dilediği takdirde arzusunu gerçekleştirmesini önler) ve siz dönüp O'nun huzurunda toplanacaksınız.

Ey inananlar (elçi), sizi yaşatacak şeylere çağırdığı zaman Allah'ın ve Elçisinin çağrısına koşun ve bilin ki, Allah, kişi ile onun kalbi arasına girer ve siz, O'nun huzuruna toplanacaksınız.

Ey Mü'minler! Allâh sizi hakîki hayât ile yaşatmak içün da'vet iylediği zamân Allâh ve Rasûl'üne icâbet idiniz ve biliniz ki Allâh insânla kalbi arasına hâil olur ve insânlar ona haşr olunurlar.

Ey inanıp güvenenler (müminler)! Size hayat verecek şeye çağırdığı zaman, Allah’ın ve Elçisi’nin çağrısına uyun. Bilin ki Allah, kişi ile kalbi arasına girer. Bir de hepiniz O’nun huzurunda toplanacaksınız.

-Ey iman edenler! Size hayat verecek bir şeye çağırdığı zaman Allah'a ve Elçisi'ne cevap verin ve bilin ki Allah, kişi ile kalbi arasına nüfuz eder. Şüphesiz siz de O'nun huzurunda toplanacaksınız..

Ey iman edenler! Size hayat verecek şeye çağırdığı zaman, Allah'a da, Resulüne de cevap verin. Bilin ki Allah kişiyle kalbinin arasına girer ve siz Onun huzurunda toplanırsınız.

Ey iman sahipleri! Sizi, size hayat verecek şeye çağırdığında, Allah'a da resule de "Buyur deyin!" Şunu da bilin ki, Allah kişi ile kalbinin arasına girer. Ve bilin ki, en son O'nun huzurunda haşredileceksiniz.

iy anlar kim įmān getürdiler! uy virüñ Tañrı’ya daħı resūlına ol vaķt kim oķıya sizi aña kim dirüre sizi. daħı bilüñ bayıķ Tañrı arķurdur er araśına daħı göñül araśına daħı bayıķ ol andan yaña ķoparınılasız.

İy īmān getüren kişiler, icābet eyleñüz Tañrı Ta‘ālā daḫı resūline ḳaçan sizida‘vet eylese sizi diri eyleyecek nesneye. Daḫı bilüñüz ki Tañrı Ta‘ālā ḥā’ilolur kişiyle yüregi ortasında. Taḥḳīḳ Tañrı Ta‘ālā ḥażretine ḥaşrolursız.

Ey iman gətirənlər! Peyğəmbər sizi, sizləri dirildəcək bir şeyə (imana, haqqa) də’vət etdiyi zaman Allahın və Onun Peyğəmbərinin də’vətini qəbul edin. Bilin ki, Allah insanla onun qəlbi arasına girər (insanın bütün varlığına hakim olar; Allah ürəklərdən keçən hər şeyi bilir, bütün ürəklərin ixtiyarı da Onun əlindədir) və siz axırda Onun hüzuruna cəm ediləcəksiniz!

O ye who believe; Obey Allah, and the messenger when He calleth you to that which quickeneth you, and know that Allah cometh in between the man and his own heart, and that He it is unto Whom ye will be gathered.

O ye who believe! give your response to Allah and His Messenger, when He calleth you to that which will give you life;(1196) and know that Allah cometh in between a man(1197) and his heart, and that it is He to Whom ye shall (all) be gathered.

1196 There are two points to note. (1) Note that after Allah and His Messenger are mentioned, the pronoun and verb in the next clause are singular: ev... Devamı..


Designed by ÖFK
En iyi 1024 x 768 pikselde görüntülenir.