Velâ yu/żenu lehum feya’teżirûn(e)
Onlara izin de verilmez, özür getiremezler.
Ve onlara (yalan yanlış) özür beyan etmeleri için izin de çıkmayacaktır.
Özür dilemeleri için izin de verilmez.
Mazeretlerini beyan etmeleri için onlara izin bile verilmeyecek bir gündür.
Kendilerine izin de verilmez ki özür bildirsinler.
Ve onlara özür beyan etmeleri için izin verilmez.
Kendilerine izin verilmez ki, özür dilesinler.
Özür beyan etmeleri için de onlara izin verilmez.
Özür dilemelerine izin verilmeyecektir.
İzin verilmez ki, özür göstereler
Onlara izin de verilmez ki, mazeret beyan etsin ve özür dilesinler.
kendilerine ’özür serdi içün müsâ’ade idilmeyecekdir.
Onlara izin de verilmez ki özür beyan etsinler.
Onlara izin de verilmez ki, özür dilesinler.
(Zamanı geçtiği için) kendilerine izin de verilmez ki mazeret bildirsinler.
Onlara izin de verilmez ki (sözde) mazeretlerini beyan etsinler.
Ve özür dilemeleri için onlara izin de verilmez.
Kendilerine izin de verilmez ki, özür beyan etsinler.
İzin de verilmezki i'tizar ederler
Onlara izin verilmez ki (sözde) mazeretlerini/özürlerini, beyan etsinler.
Onlara izin verilmez ki, özür dilesinler.
Onlara izin de verilmeyecek ki özür dilesinler.
Onlara izin de verilmez ki özür dilesinler!
Ve onlara izin de verilmez ki (sözde) mazeretlerini beyan etsinler.
Onlara izin verilmez ki, mazeretlerini ortaya koysunlar.
O gün onların engel ileri sürmeleri dinlenmiyecektir.
Kendilerine özür gösterebilmeleri için izin de verilmeyecek.
Onlara mazeretlerini açıklamak için izin verilmez.
Ve onlara, özür beyan etmeleri için izin de verilmez.
Ve mazeretlerinin kabul edilmeyeceği Gündür.
Onlara izin verilmez ki özür dilesinler!
özür dilemelerine bile müsaade edilmez.
Dünyada yaptığınız gibi inkâr etmek istersiniz. Türlü bahaneler uydurmak istersiniz. İzin verilmez. Çünkü burası dünya değil. Dünyadaki gibi bahanelerinizle kimseyi kandıramazsınız. Burada sadece gerçekler vardır. Artık yalanlarla süslediğiniz dünyanız yoktur. Dünyadaki her yalanınız, her bahaneniz sapsarı ateşten halatlar olarak sizi yakalar! Cehennemin ortasına atar.
Özür dilemeleri için kendilerine izin verilmeyecektir. [*]
Ve o gün, onlara mazeret uydurmaları için izin de verilmez.
ve özür dilemelerine izin verilmeyeceği o Gün.
Onlara mazeret beyan etmek için bile izin verilmez. 40/47.50, 45/34-35
(o gün) onlara, özür dilemeleri için dahi izin verilmez.
Onlara, özür dilemeleri için izin de verilmez.
Onlara izin de verilmez ki, özür dilesinler.
Ve onlar için izin verilmez, itizarda da bulunamazlar.
Kendilerine konuşma izni verilmez ki özür dilesinler.
Kendilerine izin de verilmez ki özür dilesinler.
Onlara izin virilmez ki i'tizâr iylesünler.
Özürlerini ortaya koymalarına dahi izin verilmez.
Özür dilemeleri için onlara izin verilmez.
İzin de verilmez ki özür dilesinler.
İzin verilmez ki onlara özür dilesinler.
daħı destūr virinilmeye anlara, pes 'uzr dileyimeyeler.
anlara ‘öẕr eylemege, destūr daḫı virilmeye.
Onlara üzr istəməyə izin də verilməz.
Nor are they suffered to put forth excuses.
Nor will it be open to them to put forth pleas.
Designed by ÖFK En iyi 1024 x 768 pikselde görüntülenir. |