11 Kasım 2024 - 9 Cemaziye'l-Evvel 1446 Pazartesi

ANA SAYFA | SURELER  | AYET KARŞILAŞTIRMA |KUR'AN'DA ARA! |FİHRİST | DOWNLOAD | MOBİL
Kullanıcı : Şifre :   Şifremi Unuttum    KAYDOL
İnsan Suresi 19. Ayet

Ayeti Dinle



Meal Ekle/Çıkar

Hepsini Göster/Gizle


Tercihinizin bir sonraki oturumda hatırlanması için giriş yapmalısınız.

Arapça Metin
Türkçe Transcript
Abdulbaki Gölpınarlı Meali
Abdullah-Ahmet Akgül Meali
Abdullah Parlıyan Meali
Ahmet Tekin Meali
Ahmet Varol Meali
Ali Bulaç Meali
Ali Fikri Yavuz Meali
Bahaeddin Sağlam Meali
Bayraktar Bayraklı Meali
Besim Atalay Meali (1965)
Cemal Külünkoğlu Meali
Cemil Said (1924)
Diyanet İşleri Meali (Eski)
Diyanet İşleri Meali (Yeni)
Kur'an Yolu (Diyanet İşleri)
Diyanet Vakfı Meali
Edip Yüksel Meali
Elmalılı Hamdi Yazır Meali
Elmalılı Meali (Orijinal)
Emrah Demiryent Meali
Erhan Aktaş Meali
Hasan Basri Çantay Meali
Hayrat Neşriyat Meali
İhsan Aktaş Meali
İlyas Yorulmaz Meali
İsmayıl Hakkı Baltacıoğlu
İsmail Hakkı İzmirli
İsmail Yakıt
Kadri Çelik Meali
Mahmut Kısa Meali
Mahmut Özdemir Meali
Mehmet Çakır Meali
Mehmet Çoban Meali
Mehmet Okuyan Meali
Mehmet Türk Meali
Muhammed Esed Meali
Mustafa Çavdar Meali
Mustafa İslamoğlu Meali
Orhan Kuntman Meali
Osman Fırat Meali
Ömer Nasuhi Bilmen Meali
Suat Yıldırım Meali
Süleyman Ateş Meali
Süleyman Tevfik (1927)
Süleymaniye Vakfı Meali
Şaban Piriş Meali
Ümit Şimşek Meali
Yaşar Nuri Öztürk Meali
Eski Anadolu Türkçesi
Satıraltı Meal (1534)
Bunyadov-Memmedeliyev
M. Pickthall (English)
Yusuf Ali (English)
Tercihinizin hatırlanması için
giriş yapmalısınız.

Meallerdeki sıralama bir tercih sıralaması değil alfabetik sıralamadır. Ziyaretçilerimiz takip etmek istedikleri mealleri sol sütundan seçerek ilerleyebilirler. Tercihlerinin hatırlanması için "Tercihimi Hatırla" tıklanmalıdır.
 
 

Ve yetûfu ‘aleyhim vildânun muḣalledûne iżâ raeytehum hasibtehum lu/lu-en menśûrâ(n)

Etraflarında, ölümsüz delikanlılar dolaşır, onları görünce sanırsın ki saçılmış incilerdir.

Çevrelerinde (güzellikleri ve tazelikleri) ebedi kılınmış (yorulmak ve yaşlanmaktan uzak yaratılmış) civanlar (yüzleri parıldayan ve uysal delikanlılar) dolaşır-durur ki; Sen onları gördüğün zaman saçılmış birer inci sanırsın.

Çevrelerinde öyle ölümsüz gençler dolaşır. Onları görünce sanırsın ki saçılmış incilerdir.

Huzurlarında, ebedî yurdun, ebedî genç hizmetkârları dolaşırlar. Onları gördüğün zaman saçılmış inciler sanırsın.

Etraflarında ölümsüzlüğe kavuşturulmuş [2] gençler dolaşır ki, sen onları gördüğünde saçılmış inciler sanırsın.

2.Sürekli genç ve taze kalan, hiç yaşlanmayan.

Çevrelerinde (gençlikleri ve dinçlikleri) ebedi kılınmış civanlar dolaşır-durur; sen onları gördüğün zaman saçılmış birer inci sanırsın.

(Cennet ehlinin) etraflarında (hizmet için) devamlı olarak taze çocuklar dolaşır ki, sen onları gördüğün zaman saçılmış inciler sanırsın.

Etraflarında öyle ebedî çocuklar dolaşır ki onları gördüğün zaman, saçılmış inci sanırsın.

Çevrelerinde sürekli hizmetçiler dolaşacaktır. Onları gördüğünde, saçılmış inciler sanırsın.

Bunların çevresinde, her zaman taze kalan çocuklar dolaşırlar, görmüş olsaydın onları, dağılmış inci sanırdın!

(Cennet ehlinin) çevrelerinde, gördüğünde saçılmış inciler sanacağın, hep aynı gençlik ve güzellikte kalacak hizmetçiler (garsonlar) dolaşır. 

Bkz. 52/24, 56/17-18

O cennetde bir çeşme daha vardır ki ismi selsebîldir bu kâseleri dâimâ genç kalacak çocuklar getürirler ki sen ânları gördiğin vakit saçılmış incu dâneleri zan idersin.

Yanlarında ölümsüz gençler dolaşır; onları gördüğünde saçılmış birer inci sanırsın.

Çevrelerinde, gördüğünde saçılmış inciler sanacağın, hep aynı gençlik ve güzellikte kalacak hizmetçiler dolaşır.

Her birinin etrafında ölümsüz gençler pervane olur. Baktığında onları etrafa saçılmış inciler sanırsın.

O insanların etrafında öyle ölümsüz genç nedîmler dolaşır ki, onları gördüğünde, etrafa saçılıp dağılmış inciler sanırsın.

Onlara ölümsüz gençler servis yapacaktır. Onları görsen, kendilerini saçılmış inci sanırsın.

Etraflarında ölümsüz hizmetçiler dolaşır, onları görünce saçılmış inciler sanırsın.

Ve dolanır etraflarına muhalled evlâdlar, görünce onları sanırsın saçılmış inciler

Çevrelerinde, (cennetliklere hizmetkâr olarak yaratılmış) gördüğünde saçılmış inciler sanacağın, hizmetçiler dolaşır.

Ölümsüz gençler aralarında dolaşırlar. Onları gördüğünde, saçılmış inciler sanırsın.

Etraflarında herdem taze çocuklar dolaşır ki sen onları gördüğün zaman saçılmış birer inci sanırsın!

(Aynı çocukluk hâlleri üzere) ebedîliğe erdirilmiş çocuklar (ve genç hizmetçiler)(2)de etraflarında dolaşırlar. Onları gördüğün zaman, kendilerini (etrâfa) saçılmış (birer) inci sanırsın!

Ve (kadın olsun erkek olsun cennet ehlinin) çevrelerinde, gördüğünde saçılmış inciler sanacağın, hep aynı gençlik ve güzellikte kalacak hizmetçiler dolaşır.

Onların çevresinde ölümsüz hizmetçi çocuklar dolaşır. O çocukları gördüğünde, yere saçılmış inciler zannedersin.

Dolaylarında her dem taze çocuklar dolaşır ki sen onları görünce saçılmış inciler sanırsın.

Hizmetlerinde her dem taze çocuklar dolaşacaklardır. Onları gördüğün zaman saçılmış inci zannedeceksin.

Etrafında sürekli olarak (hizmet için) gençler [vildân] dolaşırlar.⁷ Sen onları görecek olsan, onları etrafa saçılmış inciler sanırsın.

7 Krş. Tûr, 52/24; Vâkıa, 56/17

Çevrelerinde ebedi kılınmış gençler dolaşır durur; sen onları gördüğün zaman saçılmış birer inci sanırsın.

Etraflarında, cennet hizmetkârları olarak yaratılmış ölümsüz gençler pervane gibi dolaşacaklar. Öyle pak, öyle temiz hizmetkarlar ki, onları görünce, etrafa saçılmış birer inci tanesi sanırsın.

Onların etrafında sürekli, "genç hizmetçiler” dolaşır. Onları gördüğün zaman, onları dizilmiş inci saydın.

Hele hizmetlileri cennet sakinleri arasında dolaşırken bir görsen, sanki yere saçılmış inciler sanırsın.

Çevrelerinde saçılmış inciler gibi; hep aynı gençlikte ve aynı güzellikte olan hizmetçiler dolaşır.

O (cennetliklerin) etrafında, yaşlanmayan gençler dolaşır. Onları gördüğünde kendilerini saçılıp dağılmış inciler sanırsın.

Onların çevrelerinde ise, gördüğün zaman, etrafa saçılmış inciler zannedeceğin, ölümsüz genç hizmetçiler,¹ dolaşacaklar.

1 Kur’ân-ı Kerîm’de iki âyette geçen “vildân” (Vâkıa: 17, İnsân: 19) “ğılman”la aynı mânada kullanılmıştır. Velîd (çocuk) kelimesinin çoğulu olan vild... Devamı..

Ve onları ölümsüz gençlikler bekleyecek: ¹⁸ gördüğün zaman saçılmış inciler sanacağın [gençlikler];

18 Bkz. 56:17-18, not 6.

Onların etrafında sürekli genç kalan hizmetçiler dolaşacak. Onları bir görsen etrafa saçılmış inciler sanırsın. 52/24, 56/17-18

Kendilerine kalıcı gençlik[⁵⁴⁸⁵] iksiri servisi yapılacak:[⁵⁴⁸⁶] Sen o (cennetlik)leri göreceğin zaman, sanki saçılmış tarifsiz inciler sanacaksın;[⁵⁴⁸⁷]

[5485] Veya: “Ölümsüz gençler servis yapacaklar.” Vildân, (t. velîd) “sabi, hep taze, genç” veya mastar mânasıyla “ebedî, kalıcı gençlik” (Ayrıca bkz:... Devamı..

Çevrelerinde ölümsüz (hiç yaşlanmayan) gençler dolaşır ki, onları gördüğünde saçılmış birer inci sanırsın.

Çevrelerinde de sürekli dolaşan gençler var ki, onları görsen, kendilerini saçılmış inci sanırsın.

Onların etrafında ebedîler olan genç hizmetçiler dolaşır, onları göreceğin zaman onları birer saçılmış inci sanırsın.

Etraflarında ebedî cennet çocukları dolaşır durur ki, onları gördüğünde parlaklıklarından ötürü etrafa saçılan inciler sanırsın.

Çevrelerinde de (öyle) ölümsüz gençler dolaşır ki, onları görsen, kendilerini saçılmış inci sanırsın.

Ve etrâflarında (onlara hidmet için) her dem civân köleler dolaşırlar ki eğer onları görsen dizisinden dağılmış inciler zan iderdin.

Çevrelerinde ölümsüz genç erkek hizmetçiler[1] dolaşır. Onları gördüğünde saçılmış inciler[2] sanırsın.

[1] Vildan: Genç erkek hizmetçi. Cennette, huriler ve vildanlar, insanların hizmetinde olacaklardır. [2] Cennette görevli kadın hizmetçiler (huriler)... Devamı..

Etrafında ölümsüz gençler dolaşır. Onları gördüğün zaman saçılmış inci sanırsın.

Etraflarında hiç yaşlanmayacak çocuklar dolaşır. Onları bir görsen, saçılmış inciler sanırsın.

Dolaşır çevrelerinde, sürekli görevlendirilmiş gençler. Görseydin onları, dizilmiş inciler sanırdın.

daħı degzine anlaruñ üzere oġlanlar ebed olınmışlar. ķaçan göresin anları sanasın anları incū ŧaġılmış.

Daḫı gezer özleri üstine ṭapucı güzel oġlanlar ki hergiz ölmezler. Anlarıgörseñ ṣanursın ki ṣaçılmış incüdür ṣāfīlıḳlarından.

Onların dövrəsində həmişəcavan (xidmətçi) oğlanlar olacaqdır. Onları gördükdə, sanki (ətrafa) səpilmiş inci olduqlarını zənn edərsən.

There serve them youths of everlasting youth, whom, when thou seest, thou wouldst take for scattered pearls.

And round about them will (serve) youths of perpetual (freshness):(5851) If thou seest them, thou wouldst think them scattered Pearls.(5852)

5851 Cf. 56:17 and n. 5231. 5852 Pearls for beauty and splendour: scattered, because they are moving to and fro all round the Banquet.


Designed by ÖFK
En iyi 1024 x 768 pikselde görüntülenir.