Lâ tubkî velâ teżer(u)
Yakar bitirir de gene bırakmaz.
(O, insanları) Ne (öldürüp) ortadan kaldırır, ne de (serbest) bırakır. (Kâfirler ve zalimleri sürekli azapla kıvrandırır.)
İçerisine atılan kimsede ne hayat bırakır, ne de ölüme terkeder.
Cehennem, içine attıklarımızdan geriye hiçbir şey bırakmaz. Ne rahat bırakır, ne yakasını bırakır.
Ne (insanın bedeninden) bir şey bırakır, ne de (sürekli yakıp durmaktan) vazgeçer.
Ne alıkoyar, ne bırakır.
(İnsanların bedeninde et) bırakmaz, (kemik de) koymaz.
O, hiçbir şeyi geri bırakmaz ve (hiçbir azaptan) vazgeçmez.
O, bir şey geri koymaz, bir şeyi de bırakmaz
O ne yaşatır ne de öldürür,
Sakar her şeyi yakar, bir şey kaçırmaz.
O, ne geri bırakır ne de azabdan vazgeçer.
Geride bir şey koymaz, bırakmaz.
Bitirir ama yok olmaya da bırakmaz;
Hem (bütün bedeni helâk eder, hiçbir şey) bırakmaz, hem (eski hale getirip tekrar azap etmekten) vazgeçmez o.
Ne bırakır, ne de yüklenir (tam ve mükemmel),
Ne geriye bir şey kor, ne bırakır.
Ne bakıyye kor ne bırakır
O, (içine atılan kâfirlerden) hiçbir şeyi geri bırakmaz ve (ebedî olarak azaptan) vazgeçmez.
O bırakmaz ve terk etmez!
Hem (bedeninden hiçbir eser) bırakmaz (hepsini helak eder), hem yine (eski haaline getirib aynı azâbı yapmakdan) vaz geçmez o,
28,29. (O,) ne (et, kemik) bırakır, ne de terk eder! (Ölmezler ki kurtulsunlar!) İnsana çok susamıştır!
O, ne yok eder, nede bırakır.
O, ne varsa bırakmaz, yok eder.
O, bedenden yakmadığı yer bırakmaz, ondan bir şey kurtulmaz,
Ne bırakır ve ne de terk eder.
Hem tüm bedeni yakarak insanı hayatta bırakmaz, hem de onueski haline getirir ve azap etmekten vazgeçmez!
Geri bırakmaz; vazgeçmez.
26,27,28. Ben onu sakara yatıracağım. // Sakar nedir biliyor musun? // Sakar, her şeyi silip süpüren
O, öyle bir şeydir ki yaktığı zaman geride bir şey bırakmaz.
28,29. O, her şeyi yakan, insanın yakasını asla bırakmayan¹ ve derilerini kavuran (bir cehennem)dir.
O ne yaşatır, ne de [ölüme] terk eder,
O, içine atılanın yakmadık yerini bırakmaz, fakat yine de onu salıvermez. 23/99...108
Geride bir şey koymaz, bırakmaz.
Ne bırakır, ve ne de terkeder,
O, içine atılanı yer, bitirir. Yine de bırakmaz, eski haline çevirip bu işi tekrar eder.
(Geride bir şey) Komaz, bırakmaz (her şeyi yakıp yok eder).
O bir ateşdir ki içine gireni bırakmaz ve terk itmez (tamamıyla yakar).
O, ne geri bırakır ne de vazgeçer.
Ortada bir şey bırakmaz, hiçbir şeyi görmezlik etmez o.
bāķı ķomaz daħı ķomaz.
Hīç nesne ḳomaz yandurmayınca.
O (heç kəsi sağ) qoymaz və (salamat) buraxmaz!
I leaveth naught; It spareth naught
Naught doth it permit to endure, and naught(5792) doth it leave alone!-
Designed by ÖFK En iyi 1024 x 768 pikselde görüntülenir. |