10 Ekim 2024 - 7 Rebiü'l-Ahir 1446 Perşembe

ANA SAYFA | SURELER  | AYET KARŞILAŞTIRMA |KUR'AN'DA ARA! |FİHRİST | DOWNLOAD | MOBİL
Kullanıcı : Şifre :   Şifremi Unuttum    KAYDOL
Müzzemmil Suresi 11. Ayet

Ayeti Dinle



Meal Ekle/Çıkar

Hepsini Göster/Gizle


Tercihinizin bir sonraki oturumda hatırlanması için giriş yapmalısınız.

Arapça Metin
Türkçe Transcript
Abdulbaki Gölpınarlı Meali
Abdullah-Ahmet Akgül Meali
Abdullah Parlıyan Meali
Ahmet Tekin Meali
Ahmet Varol Meali
Ali Bulaç Meali
Ali Fikri Yavuz Meali
Bahaeddin Sağlam Meali
Bayraktar Bayraklı Meali
Besim Atalay Meali (1965)
Cemal Külünkoğlu Meali
Cemil Said (1924)
Diyanet İşleri Meali (Eski)
Diyanet İşleri Meali (Yeni)
Kur'an Yolu (Diyanet İşleri)
Diyanet Vakfı Meali
Edip Yüksel Meali
Elmalılı Hamdi Yazır Meali
Elmalılı Meali (Orijinal)
Emrah Demiryent Meali
Erhan Aktaş Meali
Hasan Basri Çantay Meali
Hayrat Neşriyat Meali
İhsan Aktaş Meali
İlyas Yorulmaz Meali
İsmayıl Hakkı Baltacıoğlu
İsmail Hakkı İzmirli
İsmail Yakıt
Kadri Çelik Meali
Mahmut Kısa Meali
Mahmut Özdemir Meali
Mehmet Çakır Meali
Mehmet Çoban Meali
Mehmet Okuyan Meali
Mehmet Türk Meali
Muhammed Esed Meali
Mustafa Çavdar Meali
Mustafa İslamoğlu Meali
Orhan Kuntman Meali
Osman Fırat Meali
Ömer Nasuhi Bilmen Meali
Suat Yıldırım Meali
Süleyman Ateş Meali
Süleyman Tevfik (1927)
Süleymaniye Vakfı Meali
Şaban Piriş Meali
Ümit Şimşek Meali
Yaşar Nuri Öztürk Meali
Eski Anadolu Türkçesi
Satıraltı Meal (1534)
Bunyadov-Memmedeliyev
M. Pickthall (English)
Yusuf Ali (English)
Tercihinizin hatırlanması için
giriş yapmalısınız.

Meallerdeki sıralama bir tercih sıralaması değil alfabetik sıralamadır. Ziyaretçilerimiz takip etmek istedikleri mealleri sol sütundan seçerek ilerleyebilirler. Tercihlerinin hatırlanması için "Tercihimi Hatırla" tıklanmalıdır.
 
 

Ve żernî velmukeżżibîne ulî-nna’meti ve mehhilhum kalîlâ(n)

Ve bana bırak nimet sahibi olan yalanlayanları ve az bir zaman mühlet ver onlara.

(Kur’an’ın hüküm ve haberlerini) Yalanlamakta olan (şu) nimet (refah ve servet) sahiplerini de Sen Bana bırak ve onlara az bir süre tanı.

Varlık ve bereket içinde yüzen hakkı yalanlayanları bana bırak, onlara biraz mühlet ver.

Senin peygamberliğini ve Kur'ân'ı yalanlayan güç ve servet sahiplerini bana bırak. Onlara az bir mehil ver.

Varlık sahibi yalanlayıcıları sen bana bırak ve onlara biraz mühlet ver.

Yalanlamakta olan nimet (refah ve servet) sahiplerini sen bana bırak ve onlara az bir süre tanı.

(Ey Rasûlüm, seni) inkâr eden o refah sahiblerini bana bırak ve onlara biraz mühlet ver; (yakında Bedir savaşında ve kıyamette onların cezasını vereceğim).

Nimet içinde boğulan o yalanlayıcıları Bana bırak. Onlara az bir mühlet tanı.

Nimet içinde yüzen o yalancıları/kâfirleri bana bırak ve onlara biraz mühlet ver!

Nimet içinde olan, yalanlayan kimseleri sen bana bırak, biraz vakit ver

Nimet içerisinde yüzen o yalancıları bana bırak ve onlara biraz daha zaman tanı!

Seni tekzîb iyleyen ağniyâyı bana havâle it. Ve ânlara biraz mühlet vir.

Varlık sahibi olup da seni yalanlayanları Bana bırak; onlara az bir mehil ver.

Nimet içinde yüzen o yalanlayıcıları bana bırak ve onlara biraz mühlet ver.

Nimet içinde yüzen o yalanlayıcıları bana bırak ve onlara biraz süre tanı.

Nimet içinde yüzen o yalancıları bana bırak ve onlara biraz mühlet ver.

Varlık sahibi olup da seni yalanlayanları bana bırak; onlara biraz süre tanı.

O yalanlayıcı zevk ve refah sahiplerini bana bırak, onlara biraz mühlet ver.

Ve bırak da bana o tekzîb edici zevk-u refah sahiblerini, mühlet ver onlara biraz

Nimetler içinde yüzen o yalancıları (müşrikleri), bana bırak ve onlara biraz mühlet ver.

Varlık sahibi, yalanlayıcıları Bana bırak. Onlara biraz süre tanı.

Yalan sayacak olan o varlık saahiblerini bana bırak ve onlara biraz mühlet ver.

Refah sâhibi (varlıklı) o yalancıları ise, bana bırak ve onlara biraz mühlet ver!

Ve (Resulüm!) Varlık sahibi oldukları hâlde (benden geldiğini umursamadan) hakikati yalanlayanları (o azgın ve zalim müşrik liderleri) bana bırak; (ecelleri gelinceye kadar) onlara biraz süre tanı (eziyetlerine karşı bir süre dayan). (*)

(*) Nimet, refah ve servet içinde olanlar, sermaye sahipleri olan müşriklerin liderleridir. Mühlet vermek ise, baskı kurmamak, onlardan bir kısmına ha... Devamı..

Beni ve nimet sahibi yalancıları başbaşa bırak ve onlara biraz zaman tanı.

Varlıklardan olup da seni yalan sayanları Bana bırak. Onlara biraz gün ver.

Varlık sahibi olup yalan sayan (Kureyş/in kodamanlarını) bana bırak. Onlara biraz mühlet ver.

Nimet içinde yüzen o yalancıları Bana bırak. Onlara biraz süre tanı.⁴

4 Kalem, 68/44; Tarık, 86/17

Yalanlamakta olan nimet sahiplerini sen bana bırak ve onlara az bir süre tanı.

Nîmet ve servet içinde yüzdükleri hâlde, bu nîmetleri kendilerine bahşeden Yaratıcının mesajını reddeden o inkârcıları Bana bırak; çünkü onların hakkından bizzat Ben geleceğim! Sen de tebliğ ve uyarının apaçık ve eksiksiz bir şekilde yerine getirileceği ve —dünyada veya âhirette— azap hükmümüzün gerçekleşeceği ana kadar sabret; onlara biraz daha süre tanı. Çünkü onlar, bu dünyada nîmet ve belâlarla imtihâna tâbi tutulacaklar.

Nimet sahibi Yalanlayıcılar’ı bana bırak! Onlara biraz süre tanı!

Varlıklı inkarcıları bana bırak, biraz da sabır.

Kendilerini dünyada varlık sahibi görerek şımaran, şımarıklıkları yüzünden seni yalanlayanları Rabbine bırak! Onlara düşünmeleri için mühlet ver. Düşünüp öğüt alırlarsa kendileri için öğüt alırlar. Düşünüp öğüt almazlarsa onların hesaplarını görürüz.

Nimet sahibi (olan) o yalanlayıcıları bana bırak; [*] onlara biraz zaman tanı! [*]

Benzer mesajlar: Kalem 68:44; Müddessir 74:11.,Benzer mesajlar: A‘râf 7:183; Kalem 68:45; Târık 86:17.

O yalanlayıcı ve zevkine düşkün kim-seleri Bana bırak ve onlara biraz süre tanı.

Ve nimet içinde oldukları halde [Allah’tan geldiğini umursamadan] hakikati yalanlayanları Bana bırak; ⁶ onlara bir süre daha dayan:

6 Karş. 74:11 ve ilgili not 5’in son cümlesi.

Seni yalanlayan zevk ve safa düşkünü zenginleri bana bırak ve onlara biraz mühlet ver! 6/33-34, 74/11...25

ve Bana bırak refah içinde yüzdükleri halde yalanlayanları;[⁵³⁸⁴] onlara az bir süre daha tanı![⁵³⁸⁵]

[5384] Zımnen: Gündemini düşmanın belirlemesin, artık senin gündemini vahiy belirleyecektir. [5385] Zımnen: Bu zaman zarfında belki akılları başlar... Devamı..

Nimet içinde yüzen (fakat Rablerinin ayetlerini) yalan sayan o (müşriklerin) elebaşlarını bana bırak! (Ben onlardan senin intikamını alırım) Onlara bir süre tanı! (Takdir ettiğimiz o süre dolunca biz onların hakkından geliriz.)

Nimet içinde yüzen o yalanlayıcıları bana bırak ve onlara biraz mühlet ver.

Ve o nîmet sahipleri olan mükezzipleri bana bırak ve onlara biraz mühlet ver.

Nimet ve devlet içinde yüzen, hak dini yalan sayanları, sen Bana bırak ve onlara biraz mühlet ver.

Beni ve o ni'met sahibi yalanlayıcıları yalnız bırak ve onlara biraz mühlet ver.

Ni'met sâhibi olan (ağniyâ ve ruesâ) müşrikleri bana bırak. (Onların cezâsını ben viririm.) Az bir müddet onları imhâl it.

O varlıklı yalancıları Bana bırak; onlara biraz süre ver!

Varlıklı olup da yalanlayanı bana bırak. Onlara biraz süre tanı.

Nimetler içinde yüzen yalanlayıcılara biraz süre tanı ve onları Bana bırak.

Benimle, o nimete boğulmuş yalanlayıcıları baş başa bırak! Birazcık süre tanı onlara.

daħı ķo beni yalan dutıcılar-ıla ni'met işleri daħı müħlet vir anlara az.

Daḫı ḳoy beni ni‘metler issi yalancılar‐ıla ve anlara az mühlet vir.

(Ayələrimizi) yalan sayan var-dövlət sahiblərini mənə tapşır və onlara bir az möhlət ver! (Tezliklə cəzalarına yetişərlər).

Leave Me to deal with the deniers, lords of ease and comfort (in this life); and do thou respite them awhile.

And leave Me (alone to deal with) those in possession of the good things of life,(5761) who (yet) deny the Truth; and bear with them for a little while.

5761 Men who enjoy the good things of life have special cause for gratitude to Allah, Who bestowed them. When they are in the ranks of Allah's enemies... Devamı..


Designed by ÖFK
En iyi 1024 x 768 pikselde görüntülenir.