5 Aralık 2024 - 4 Cemaziye'l-Ahir 1446 Perşembe

ANA SAYFA | SURELER  | AYET KARŞILAŞTIRMA |KUR'AN'DA ARA! |FİHRİST | DOWNLOAD | MOBİL
Kullanıcı : Şifre :   Şifremi Unuttum    KAYDOL
Me’âric Suresi 33. Ayet

Ayeti Dinle



Meal Ekle/Çıkar

Hepsini Göster/Gizle


Tercihinizin bir sonraki oturumda hatırlanması için giriş yapmalısınız.

Arapça Metin
Türkçe Transcript
Abdulbaki Gölpınarlı Meali
Abdullah-Ahmet Akgül Meali
Abdullah Parlıyan Meali
Ahmet Tekin Meali
Ahmet Varol Meali
Ali Bulaç Meali
Ali Fikri Yavuz Meali
Bahaeddin Sağlam Meali
Bayraktar Bayraklı Meali
Besim Atalay Meali (1965)
Cemal Külünkoğlu Meali
Cemil Said (1924)
Diyanet İşleri Meali (Eski)
Diyanet İşleri Meali (Yeni)
Kur'an Yolu (Diyanet İşleri)
Diyanet Vakfı Meali
Edip Yüksel Meali
Elmalılı Hamdi Yazır Meali
Elmalılı Meali (Orijinal)
Emrah Demiryent Meali
Erhan Aktaş Meali
Hasan Basri Çantay Meali
Hayrat Neşriyat Meali
İhsan Aktaş Meali
İlyas Yorulmaz Meali
İsmayıl Hakkı Baltacıoğlu
İsmail Hakkı İzmirli
İsmail Yakıt
Kadri Çelik Meali
Mahmut Kısa Meali
Mahmut Özdemir Meali
Mehmet Çakır Meali
Mehmet Çoban Meali
Mehmet Okuyan Meali
Mehmet Türk Meali
Muhammed Esed Meali
Mustafa Çavdar Meali
Mustafa İslamoğlu Meali
Orhan Kuntman Meali
Osman Fırat Meali
Ömer Nasuhi Bilmen Meali
Suat Yıldırım Meali
Süleyman Ateş Meali
Süleyman Tevfik (1927)
Süleymaniye Vakfı Meali
Şaban Piriş Meali
Ümit Şimşek Meali
Yaşar Nuri Öztürk Meali
Eski Anadolu Türkçesi
Satıraltı Meal (1534)
Bunyadov-Memmedeliyev
M. Pickthall (English)
Yusuf Ali (English)
Tercihinizin hatırlanması için
giriş yapmalısınız.

Meallerdeki sıralama bir tercih sıralaması değil alfabetik sıralamadır. Ziyaretçilerimiz takip etmek istedikleri mealleri sol sütundan seçerek ilerleyebilirler. Tercihlerinin hatırlanması için "Tercihimi Hatırla" tıklanmalıdır.
 
 

Velleżîne hum bişehâdâtihim kâ-imûn(e)

Ve öyle kişilerdir onlar ki tanıklıklarında doğrudurlar.

(Onlar) Şahitliklerinde dosdoğru davrananlardır. (Gördüklerini gizleyip eksiltmeyen, konuya çarpıtıcı ilaveler eklemeyen, kendi yorumunu gerçek gibi söylemeyen sadık insanlardır.)

Gördükleri bildikleri bir gerçeği gizlemek suretiyle Allah'ın kullarının haklarını çiğneyip zarar vermezler de şahitliklerini dosdoğru yerine getirirler.

Onlar, kelime-i şehadetin gereklerini yerine getirenler, Kur'ân'ı bilerek tebliğ edip örnek önderlik yapanlar, doğru şahitlikleriyle, örnek davranışlarıyla İslâm'ı temsil görevini ayakta tutanlardır.

Onlar şahitliklerini dosdoğru yaparlar.

Şahidliklerinde dosdoğru davrananlardır.

Onlar ki, şahidliklerinde dürüstlük yaparlar,

Ve onlar ki şahitliklerini yerine getirirler.

Şahitliklerini dosdoğru yaparlar.

32,33. Emanetleri koruyanlar, sözlerinde duranlar Tanıklıktan kaçınmıyanlar

Onlar ki, şahitliklerinde dürüst davrananlardır.

26-35. Dîn gününi tasdîk idenler, rabbin ’azâbına dûçâr olmayacağından kimsenin emîn olamayacağını düşünerek Allâh’ın ’azâbından havf iyleyenler, ferclerini muhâfaza idenler ve zevceleri ve cariyelerinden mâ’adâ kimse ile zinâ itmeyenler, kendilerine tevdî’ idilen emânetlere hıyânetde bulunmayanlar, ta’ahhüdâtını îfâ idenler, şehâdetlerinde muhikk ve metîn olanlar, ve erkân ve âdâbıyla ’ibâdet idenler kemâl-i ikrâm ile cennete dâhil olacaklardır. (*)

(*) Toplu olarak virilen mealde 31. âyet olan " فَمَنِ ابْتَغٰى وَرَٓاءَ ذٰلِكَ فَاُو۬لٰٓئِكَ هُمُ الْعَادُونَۚ / Bu sınırları aşmak isteyenler, işte ... Devamı..

Şahidliklerini gereği gibi yapanlar,

Onlar, şahitliklerini dosdoğru yapan kimselerdir.

Şahitliklerini dosdoğru yapanlar;

Şahitliklerini (dosdoğru) yapanlar;

Gereği gibi tanıklıkta bulunurlar;

Şahitliklerinde dürüsttürler.

Ve onlarki şâhidliklerinde dürüstûrler

Onlar şahitliklerini (dürüstçe) yerine getirirler.

Onlar, tanıklıklarını dosdoğru yerine getirirler.

Şahidliklerini (dosdoğru) yapanlar,

O kimseler ki onlar, şâhidliklerini hakkıyla yerine getirenlerdir.

Yine onlar (özellikleri sayılan o erkek ve kadınlar) ki şahitliklerini dürüstçe ifa ederler.

Şahitlik yaptıklarında da doğru şahitliği yerine getirirler.

tanıklığı dosdoğru yapanlar,

Ve şehadetlerini olduğu gibi ifa edenler,

Şahitliklerini de dosdoğru yapanlardır.

Şahitliklerinde de dosdoğru davrananlardır.

Onlar, hak ve adâletin gerçekleşmesi için, her türlü sıkıntı ve tehlikeyi göze alarakşâhitlik görevini gereği gibi yapanlardır.

Onlar ki şahidliklerini doğru-dürüst yapanlardır.

dürüstçe tanıklık edenlere ve

Onlar şahitliklerini dosdoğru yapan kimselerdir.

Onlar şahitliklerini yerine getirenlerdir.

Ve onlar, şâhitliklerinde dürüsttürler.

ve şahitlik yaptıkları zaman kararlı duranlar;

Şahitlik söz konusu olduğunda bunu hakkıyla yerine getirirler. 4/135, 6/152

Yine onlar ki, şahitlik görevinin hakkını verirler;[⁵³¹⁴]

[5314] Zira: insan bu cihana sahip olmak için değil şahit olmak için gelmiştir.

Şahitliklerini dosdoğru yaparlar.

Onlar, şahitliklerini dosdoğru yapan kimselerdir.

Ve onlar ki, şehâdetlerini doğruca ikame ederler.

Onlar şahitliklerini dürüstçe ifa ederler.

Şahidliklerini yaparlar.

Gördükleri, bildikleri bir hakkı gizlemek suretiyle Allah'ın kullarına hiyanet etmezler.

Şehâdetlerini temâmiyle yerine getirirler.

Onlar şahitliklerini dosdoğru yapanlardır.

Onlar, şahitliklerini doğru olarak yerine getirirler.

Onlar şahitliklerini dosdoğru yaparlar.

Bunlar, tanıklıklarını tam yaparlar.

daħı anlar kim anlar ŧanuķlıķlarını ŧururıcılardur.

Ve ol kişiler ki ṭanuḳluḳları üstinde ẟābit dururlar.

O kəslər ki, düzgün şəhadət verərlər

And those who stand by their testimony

And those who stand firm in their testimonies;(5696)

5696 If we know any truth of any kind, to that we must bear witness, as affecting the lives or interests of our fellow beings-firmly, not half-hearted... Devamı..


Designed by ÖFK
En iyi 1024 x 768 pikselde görüntülenir.