6 Ekim 2024 - 3 Rebiü'l-Ahir 1446 Pazar

ANA SAYFA | SURELER  | AYET KARŞILAŞTIRMA |KUR'AN'DA ARA! |FİHRİST | DOWNLOAD | MOBİL
Kullanıcı : Şifre :   Şifremi Unuttum    KAYDOL
A’râf Suresi 84. Ayet

Ayeti Dinle



Meal Ekle/Çıkar

Hepsini Göster/Gizle


Tercihinizin bir sonraki oturumda hatırlanması için giriş yapmalısınız.

Arapça Metin
Türkçe Transcript
Abdulbaki Gölpınarlı Meali
Abdullah-Ahmet Akgül Meali
Abdullah Parlıyan Meali
Ahmet Tekin Meali
Ahmet Varol Meali
Ali Bulaç Meali
Ali Fikri Yavuz Meali
Bahaeddin Sağlam Meali
Bayraktar Bayraklı Meali
Besim Atalay Meali (1965)
Cemal Külünkoğlu Meali
Cemil Said (1924)
Diyanet İşleri Meali (Eski)
Diyanet İşleri Meali (Yeni)
Kur'an Yolu (Diyanet İşleri)
Diyanet Vakfı Meali
Edip Yüksel Meali
Elmalılı Hamdi Yazır Meali
Elmalılı Meali (Orijinal)
Emrah Demiryent Meali
Erhan Aktaş Meali
Hasan Basri Çantay Meali
Hayrat Neşriyat Meali
İhsan Aktaş Meali
İlyas Yorulmaz Meali
İsmayıl Hakkı Baltacıoğlu
İsmail Hakkı İzmirli
İsmail Yakıt
Kadri Çelik Meali
Mahmut Kısa Meali
Mahmut Özdemir Meali
Mehmet Çakır Meali
Mehmet Çoban Meali
Mehmet Okuyan Meali
Mehmet Türk Meali
Muhammed Esed Meali
Mustafa Çavdar Meali
Mustafa İslamoğlu Meali
Orhan Kuntman Meali
Osman Fırat Meali
Ömer Nasuhi Bilmen Meali
Suat Yıldırım Meali
Süleyman Ateş Meali
Süleyman Tevfik (1927)
Süleymaniye Vakfı Meali
Şaban Piriş Meali
Ümit Şimşek Meali
Yaşar Nuri Öztürk Meali
Eski Anadolu Türkçesi
Satıraltı Meal (1534)
Bunyadov-Memmedeliyev
M. Pickthall (English)
Yusuf Ali (English)
Tercihinizin hatırlanması için
giriş yapmalısınız.

Meallerdeki sıralama bir tercih sıralaması değil alfabetik sıralamadır. Ziyaretçilerimiz takip etmek istedikleri mealleri sol sütundan seçerek ilerleyebilirler. Tercihlerinin hatırlanması için "Tercihimi Hatırla" tıklanmalıdır.
 
 

Veemtarnâ ‘aleyhim metarâ(an)(c) fenzur keyfe kâne ‘âkibetu-lmucrimîn(e)

Onlara yağmur gibi taş yağdırdık, bak da gör suçluların sonucu ne olmuş.

Ve onların üzerine (taşlardan) bir (azap) sağanağı yağdırdık ki, utanmaz günahkârların uğradıkları sona işte bir bak hele, nasıl (kahru perişan) olmuşlardı!

[Not: Bu asırda da, eşcinselliği ve başka cinsi rezaletleri meşrulaştırıp yaygınlaştıran Batı ülkelerinin ve işbirlikçi takipçilerinin aynı korkunç so... Devamı..

Onların üzerine azaptan taş yağmuru yağdırdık. İşte görün günaha gömülüp gidenlerin sonucu nasıl oldu?

Üzerlerine yağmur gibi taş yağdırdık. İbret nazarıyla bir bak, incele, İslâm'a planlı cephe alarak, müslümanlığı, müslüman nesilleri yozlaştırma, yok etme suçu işleyen güç ve iktidar sahibi âsilerin, suçluların sonu nasıl oldu?

Onların üzerine şiddetli bir (azap) yağmuru yağdırdık. Suçluların sonlarının nasıl olduğuna bak!

Ve onların üzerine bir (azab) sağanağı yağdırdık. Suçlu-günahkarların uğradıkları sona bir bak işte.

Üzerlerine bir azab yağmuru yağdırdık. İşte bak, peygamberleri inkâr eden mücrimlerin sonu nasıl oldu!...

Onlara bir azap yağmurunu yağdırdık. İşte mücrimlerin (zalim ve kâfirlerin) sonunun nasıl olduğunu gör!

Üzerlerine şiddetli bir yağmur yağdırdık. Bak, günahkârların sonu nasıl oldu?

Onların üzerine bir yağış yağdırdık, günaha girenlerin bak sonları nicedir?

Ve (geride kalanların) üzerlerine (helak edici) bir yağmur yağdırdık. İşte görün, günaha gömülüp gidenlerin (ve isyana dalanların) başına geleni!

81, 82. Lût’ı ve ’âilesini kurtardık, yalnız zevcesi arkada kaldı, gizli küfür itdi, ânların üzerine bir (taş) yağmurı yağdırdık: mücrimlerin ’âkıbeti ne oldığını gör!

Geriye kalanların üzerine öyle bir yağmur yağdırdık ki! Suçluların sonunun nasıl olduğuna bir bak!*

Onların üstüne bir azap yağmuru yağdırdık.”[221] Bak, suçluların akıbeti nasıl oldu.

Hicr sûresinin 74. âyetinde de ifade edildiği gibi bu yağmur, taş yağmurudur.

Ve üzerlerine dehşetli bir yağmur (taş) yağdırdık. İşte gör günahkârların sonunun ne olduğunu!

Ve üzerlerine (taş) yağmuru yağdırdık. Bak ki günahkârların sonu nasıl oldu!  

 Hz. İbrahim’in kardeşinin torunu olan Hz. Lût, Humus’ta bulunan «Sodom» şehri halkına peygamber olarak gönderilmişti. Bu şehir halkı başka hiçbir mil... Devamı..

Üstlerine bir yağmur yağdırdık. Suçluların sonuna bak!

Ve üzerlerine bir (azab) yağmuru yağdırdık. Bak ki günahkârların sonu nasıl oldu!

Ve üzerlerine bir azab yağmuru yağdırdık, işte bak mücrimlerin akıbeti nasıl oldu

Ve (geride kalanların) üzerlerine (helâk edici, taştan) bir yağmur yağdırdık. Bak, suçluların (kâfirlerin) sonu nasıl oldu!

Üzerlerine bir yağmur yağdırdık. Bak, mücrimlerin¹ sonu nasıl oldu!

1- “Suçlu” demek olan bu sözcük, “basit suçlu” anlamında değil; “gerçeği yalanlayan nankör, müşrik, sapkın” anlamına gelmektedir.... Devamı..

Onların üzerine bir (azâb) yağmur (u) yağdırdık. İşte bak günahkârların sonu nice olmuşdur!

Ve üzerlerine (taştan) bir yağmur yağdırdık. İşte bak günahkârların âkıbeti nasıl oldu!

Ve onların (o halkın yaşadıkları şehirlerin) üzerine (helâk edici) bir yağmur (volkanik lavlar) yağdırdık. İşte İbret nazarıyla bir bak (araştır), suçluların sonu nasıl oldu?*

(*) Hz. İbrahim’in kardeşinin torunu olan Hz. Lût, Humus’ta bulunan «Sodom» şehri halkına peygamber olarak gönderilmişti. Bu şehir halkı başka hiçbir ... Devamı..

Onların üzerlerine şiddetli (yok edici) yağmur yağdırdık. Suç işleyen toplumların sonunun nasıl olduğuna bakın.

Onların üzerine öyle bir yağmur yağdırdık ki sen de gör işte suç işleyenlerin sonu nice oldu.

Üzerlerine yağış gibi taş yağdırdık. Günahkârların sonu ne oldu? Görüyorsunuz ya.

Onların üzerine öyle bir (azap) yağmuru yağdırdık ki, suçluların sonu nasıl oldu bir bak!²⁷

27 Krş. Hûd, 11/82-83; Hicr, 15/74; Şuarâ, 26/173; Zâriyât, 51/32-34.

Ve üzerlerine (taştan) yağmur yağdırdık! Suçluların sonunun nasıl olduğuna bir bak!

Ve geride kalanların üzerlerine, zalimleri kırıp geçiren azap taşlarını yağmur gibi yağdırdık! İşte, bu ibret verici olaya bir bakın da, suçluların cezası nasılmış, görün!

Bir de üzerlerine yağmur yağdırdık. Bir bak, Mücrimler’in / Suç İşleyenler’in sonu nasıl oldu?

Sonra üzerlerine felaket yağdırıp işlerini bitirdik. [2] Pis suçluların sonu n'oldu gör bak…

Üzerlerine taş yağmuru yağdırdık. Bak günahkârların sonu nasıl oldu!

Üzerlerine büyük bir bela yağmuru yağdırmıştık. Bak ki suçluların sonu nasıl olmuştu! [*]

Neml 27:58’de de bildirildiği üzere, Yüce Allah Hicr 15:73’te bu azap kasırgasından önce Hz. Lut’un kavminin helakiyle ilgili olarak gün doğarken kork... Devamı..

Ve üzerlerine çok şiddetli bir (azap) yağmuru yağdırdık. Günâhkârların sonunun nasıl olduğuna bir bak.

Bu arada, [helak edici] bir yağmur yağdırdık berikilerin üzerine: İşte görün, günaha gömülüp gidenlerin başına geleni!

Onların üzerine azap yağmuru yağdırdık. İşte bak, günaha gömülenlerin sonu nice olurmuş. 51/33- 34

Sonunda sağanak (gibi belâ) yağdırdık üzerlerine:[¹²¹⁷] Gör ki günaha gömülüp gidenlerin sonu nice olurmuş!

[1217] Matar, “yağmur” anlamına gelir. Fakat, Câhız’ın da tesbit ettiği gibi, Arap dilini konuşan halk ya da seçkin matarla ğays arasında bir fark gö... Devamı..

Ve onların (geride kalanların) üzerine (ateşten) bir azap yağmuru yağdırdık. (Ey o yolda olan insan) Artık bak (da ibret al) o günahkarların sonu ne kadar feci oldu.

Ve onların üstüne bir azap yağdırdık. " Bak, suçluların akıbeti nasıl oldu.

Ve onların üzerlerine bir (azap) yağmuru yağdırdık. Artık bak günahkârların akibeti nasıl oldu?

Üzerlerine bir azap yağmuru yağdırdık. İşte bak, suçlu kâfirlerin sonu nice oldu!

Ve üzerlerine bir (taş) yağmur(u) yağdırdık; bak, işte suçluların sonu nasıl oldu!

Ve üzerlerine (Kavm-i Lût'un kâfirleri üzerine) öyle bir yağmur ('azâb yağmurı) yağdırdık. Bak mücrimlerin sonı nasıl oldı? [²]

[2] Kavm-i Lût'un sûret-i helâkine dâir ileride tafsîlât vardır.

Üzerlerine bir yağmur yağdırdık. Şimdi sen o suçluların sonunun nasıl olduğunu bir düşün.

Onlara azap yağmuru yağdırdık. İşte bak, günahkarların sonu nasıl oldu!

Onların üzerine ise bir azap yağmuru yağdırdık. İşte bak, mücrimlerin sonu nasıl oldu!

Üzerlerine bir de yağmur indirdik. Bak nasıl oldu suçluların sonu!

daħı yıġdurduķ anlaruñ üzere yaġmur pes baķ nite oldı yavuz işleyicilerüñ śoñı

Yaġdurduḳ biz anlar üstine ṭaşları yaġmur gibi. Gör yā Muḥammed niceoldı āḫiri yaman kişilerüñ. |

Onların üstünə yağış (kibrit və atəşlə yoğrulmuş əzab yağışı) yağdırdıq. Bir gör (Allaha asi olan, peyğəmbələri inkar edən) günahkarların axırı necə oldu!

And We rained a rain upon them. See now the nature of the consequence for evil doers!

And we rained down on them a shower (of brimstone):(1052) Then see what was the end of those who indulged in sin and crime!

1052 The shower is expressly stated in Q. 11:82 to have been of stones. In 15:73- 74, we are told that there was a terrible blast or noise (sayhah) in... Devamı..


Designed by ÖFK
En iyi 1024 x 768 pikselde görüntülenir.