Kâle-lmeleu-lleżîne keferû min kavmihi innâ lenerâke fî sefâhetin ve-innâ lenezunnuke mine-lkâżibîn(e)
Kavminin kafir olanlarından ileri gelenler, şüphe yok ki dediler, biz seni sapıklık, bilgisizlik içine dalmış görmedeyiz ve sanıyoruz ki yalancılardansın sen.
Kavminin önde gelenlerinden kâfirler (ve zalimler ise): "Gerçekte biz seni beyinsizlik (aklî bir yetersizlik) içinde görüyoruz ve doğrusu biz senin yalancılardan olduğunu sanıyoruz" demişlerdi.
Kavmi arasından, Allah'tan gelen gerçeği tanımaya yanaşmayanların önde gelenleri: “Doğrusu biz seni, aklı kıt biri olarak görüyoruz ve üstelik yalancının biri olduğunu sanıyoruz.”
Kavminden kulluk sözleşmesindeki ortak taahhütlerini, Allah'a iman, kulluk ve sorumluluk bilincini şuur altına iterek örtbas edip inkârda ısrar ile küfre saplanan kodamanlar:
“Biz seni bir aptallık bir çılgınlık içinde görüyoruz. Senin, kesinlikle yalancılardan olduğunu zannediyoruz." dediler.
Kavminden inkar eden ileri gelenler: "Biz seni akli yetersizlik içinde görüyor ve senin yalancılardan olduğunu sanıyoruz" dediler.
Kavminin önde gelenlerinden inkâr edenler dediler ki: 'Gerçekte biz seni 'aklî bir yetersizlik' içinde görüyoruz ve doğrusu biz senin yalancılardan olduğunu sanıyoruz.'
Hûd'un kavminden küfre varan seçkin bir topluluk şöyle cevap verdi: “-Gerçekten biz, seni, bir çılgınlık içinde görüyoruz ve seni, hakikaten yalancılardan sanıyoruz.”
Toplumundan ileri gelen o kâfirler dediler ki: “Biz seni aptallık içinde görüyoruz. Biz senin yalancılardan olduğunu sanıyoruz.”
Kavminden ileri gelen kâfirler dediler ki: “Biz seni kesinlikle bir akılsızlık içinde görüyoruz ve gerçekten seni yalancılardan sanıyoruz.”
Ulusundan kâfir olan büyükleri dediler ki: «Seni beyinsiz görürüz, seni yalancılardan sanırız»
Halkından ileri gelen inkârcılar ona: “Biz seni aptal olarak görüyoruz ve bir yalancı olduğunu düşünüyoruz” dediler.
Kavminden kâfir olanların bir çoğı: "Seni cinnete mübtelâ görüyoruz senin bir kâzib oldığına hükm idiyoruz" didiler.
Milletinin inkarcı ileri gelenleri, "Biz senin beyinsiz olduğunu görüyor ve seni yalancılardan sanıyoruz" dediler.
Kavminin ileri gelenlerinden inkâr edenler dediler ki: “Şüphesiz, biz seni akıl kıtlığı içinde görüyoruz. Biz senin mutlaka yalancılardan biri olduğuna inanıyoruz.”
Kavminin inkârcı ileri gelenleri, “Biz seni kesinlikle bir akılsızlık içinde görüyoruz ve gerçekten senin yalancılardan olduğunu düşünüyoruz” dediler.
Kavminden ileri gelen kâfirler dediler ki: Biz seni kesinlikle bir beyinsizlik içinde görüyoruz ve gerçekten seni yalancılardan sanıyoruz.
Halkından ileri gelen inkarcılar, "Biz seni beyinsizlik içinde görüyoruz. Biz seni yalancı sanıyoruz."
Kavminden ileri gelen kâfirler dediler ki: "Biz seni bir çılgınlık içinde görüyoruz, ve gerçekten seni yalancılardan sanıyoruz."
Kavminden o küfre dalmış cumhur cemaat dediler ki: Her halde biz seni bir çılgınlık içinde görüyoruz ve her halde seni biz yalancılardan biri zannediyoruz
Kavminden ileri gelen kâfirler dediler ki: “Biz seni kesinlikle bir ahmaklık içinde görüyoruz ve gerçekten seni yalancılardan sanıyoruz.”
Kavminin ileri gelenlerinden kâfir bir cemâat de: «Biz seni muhakkak bir beyinsizlik içinde görüyoruz, seni muhakkak yalancılardan sanıyoruz» dedi.
Kavminden inkâr eden ileri gelenler: “Şübhesiz ki biz, gerçekten seni bir beyinsizlik içinde görüyoruz ve doğrusu biz, gerçekten seni yalancılardan zannediyoruz” dedi(ler).
Kavminden (halkı sömürerek kurdukları kölelik sisteminin yıkılacağından, böylece alışageldikleri lüks ve refah dolu yaşantının sona ereceğinden endişe edip) inkâr etmiş ileri gelenler dediler ki: (Ey Hûd!) Biz seni kesinlikle bir beyinsizlik (akli kıt, akli bir yetersizlik) içinde görüyoruz ve gerçekten seni yalancılardan sanıyoruz.
Kavminin hakikatları inkâr eden ileri gelenleri “Biz seni, beynini kullanamayan birisi olarak görüyoruz ve senin yalancı birisi olduğunu zannediyoruz” dediler.
Ulusunun ileri gelenlerinden inanmıyanlar dediler: "Gerçekten biz senin alık olduğunu iyice görüyoruz. Hem de yalancının biri olduğunu çok iyi biliyoruz."
Kavminin ileri gelenlerinden kâfir olanlar «— Biz seni avanaklığa düşmüş görüyoruz. Seni her halde yalancılardan sanıyoruz» dediler.
Kavminden ileri gelen inkârcılar, “Biz seni bir beyinsiz/ ahmak olarak görüyoruz ve elbette seni yalancılardan biri zannediyoruz/sanıyoruz” dediler.
Kavminin önde gelenlerinden küfre sapanlar, “Biz senin bir beyinsizlik içinde olduğunu görüyor ve seni yalancılardan sanıyoruz” dediler.
Halkının ileri gelen inkârcıları, “Doğrusu biz, senin dar kafalı bir adam, ham hayaller peşinde koşan birisi olduğunu düşünüyoruz. Bize öyle geliyor ki sen, yalancının birisin!” dediler.
Kavminden, inkâr etmiş olan Mele’ / İleri Gelen Takım dedi ki: -“Biz, seni görüyoruz ki, beyinsizlik / kendini bilmezlik içindesin. Biz, seni Yalancılar’dan zannediyoruz”.
Kodamanları inkarcıydılar, ileri atıldılar: " Sende biraz sakatlık var mı? Biraz da yalancı gibisin sanki. "
Kavminin ileri gelen inkârcıları dediler ki: “Biz seni kesinlikle bir beyinsizlik içinde görüyoruz. Seni gerçekten yalancılardan sanıyoruz.”
Kavminin ileri gelen kâfirleri: “Biz seni bir cehalet içerisinde görüyoruz ve gerçekten senin yalancı olduğun kanaatindeyiz.” dediler.
Kavmi arasından gerçeği tanımaya yanaşmayanların önde gelenleri: “Doğrusu, biz seni aklı kıt biri olarak görüyoruz ve üstelik yalancının biri olduğunu sanıyoruz!” ⁴⁹
Toplumunun önde gelen kâfirleri: – Biz, senin beyinsiz birisi olduğunu görüyoruz. Ayrıca biz senin yalancılardan olduğuna inanıyoruz, dediler. 23/39- 40
Toplumunun inkârda direnen seçkinleri, “Gerçekte biz seni aklı kıt biri olarak görüyoruz; üstelik biz senin yalancılardan biri olduğunu zannediyoruz” diye cevap verdiler.
Kavminin ileri gelen kafirleri ise: "Biz seni gerçekten bir cehalet içinde görüyoruz ve yalancı olduğunu sanıyoruz. (Senin gerçek bir peygamber olduğuna inanmıyoruz) dediler.
Kavminden ileri gelen inkârcılar dediler ki: "Biz seni sefih biri olarak görüyoruz ve biz seni yalancılardan sanıyoruz!"
O'nun kavminden kâfir olan bir cemaat dedi ki: «Muhakkak biz seni sefahat içinde görüyoruz. Ve biz seni herhalde yalancılardan sanıyoruz.»
Kavminin kâfir yetkilileri: “Biz, dediler, seni bir çılgınlık, bir beyinsizlik içinde bocalar görüyoruz ve senin yalancılardan biri olduğunu düşünüyoruz. ”
Kavminden ileri gelen inkarcılar dediler ki: "Biz seni bir beyinsizlik içinde görüyoruz ve biz seni yalancılardan sanıyoruz!"
Kavminden kâfir olan bir cemâ'at: "Biz seni 'akılsız ve dîvâne göriyoruz ve seni yalancılardan zan idiyoruz" didiler.
Halkının ileri gelenlerinden ayetleri görmezden gelenler (kafirler) dediler ki “Bize göre sen tam bir beyinsizsin. Bizim bilgimize göre sen gerçekten yalancının birisin.”
Kavminden kafir olan ileri gelenleri:-Biz, senin beyinsizlik içinde olduğunu görüyoruz. Zannediyoruz ki sen yalancılardansın, dediler.
Kavminin ileri gelen kâfirleri, “Biz seni apaçık bir beyinsizlik içinde görüyor ve yalancının biri olduğunu düşünüyoruz” dediler.
Toplumunun inkârcı kodamanları dediler ki: "Biz seni bir beyinsizliğe düşmüş görüyoruz ve kesinlikle yalancılardan olduğunu düşünüyoruz."
eyitti: bir bölük serverler anlar kim kāfir oldılar ķavmından “bayıķ biz görürüz seni yiyni 'aķıllulıķ içinde daħı bayıķ biz śanuruz seni yalancılardan.”
Eyitdi uluları anlaruñ kim kāfir oldılar ḳavminden: Taḥḳīḳ biz görü‐rüz seni ‘aḳlsuzluḳ içinde, daḫı biz ṣanuruz seni yalancılardan.
(Hud) tayfasının kafir başçıları ona: “Biz səni safehlik içində görür və yalançılardan (biri) hesab edirik!” – deyə cavab verdilər.
The chieftains of his people, who were disbelieving, said: Lo! we surely see thee in foolishness, and lo! we deem thee of the liars.
The leaders of the Unbelievers among his people said: "Ah! we see thou art an imbecile!" and "We think thou art a liar!"
Designed by ÖFK En iyi 1024 x 768 pikselde görüntülenir. |