Vemin kavmi mûsâ ummetun yehdûne bilhakki vebihi ya’dilûn(e)
Musa kavminden bir topluluk vardı ki halkı doğru yola sevk ederler ve adaletle muamelede bulunurlardı.
Musa’nın kavminden, Hakk ile hidayete eren, (insanları) hayra yönlendiren ve onunla (Allah’ın kitabıyla) adalet eden (halkı hidayet ve adaletle yöneten) bir topluluk ve teşkilat da vardı.
Musa'nın toplumunun da hepsi sapık ve günahkar olmayıp, onların arasında da diğer insanlara doğru yolu gösterip gerçeklere ulaştıran ve o dinin ışığı altında, adaletle davranan insanlar da vardı.
Mûsâ'nın kavminden tutkun, teşkilâtlı, yetişmiş, mümtaz yönetici cemaatler ve müesseseler vardı ki, peygamberlerine gelen vahyi, peygamberlerinin tebliğini esas alarak halkı irşad eder, doğru yolu gösterirlerdi. Hakkı gözeterek adâletle, sosyal, siyasî, ekonomik ve idarî düzeni temin ederlerdi.
Musa'nın kavminden hakka yönelten ve onunla adaleti uygulayan bir grup vardı.
Musa'nın kavminden hakka yönelten ve onunla adaletle davranan bir topluluk vardır.
Mûsa'nın kavminden, insanları doğru yola götürür ve hak ile adâlet yapar bir topluluk vardı.
Musa’nın milletinden hakkı gösteren ve hak ile hükmeden bir topluluk vardır.
Mûsâ toplumunda hak ile doğru yolu bulan ve onun sayesinde âdil davranan bir topluluk vardır.
Musa'nın ulusundan, hak yolunu gösteren, adaletten ayrılmayan bir bölük bulunurdu
Musa'nın (görevlendirildiği) toplum içinde öyleleri vardır ki; onlar (insanlara) hakkıyla rehberlik ederler ve o hakikat sayesinde adaletli davranırlar.
"Mûsâ’nın kavmi meyânında hakîkat yoluna sapan ve ’adâlet icrâ iden bir ümmet var idi.
Musa'nın milletinden bir topluluk hakkı gösterirler ve onunla hükmederlerdi.
Mûsâ’nın kavminden (insanları) hak ile doğru yola ileten ve onunla adaletli davranan bir topluluk da vardı.
Mûsâ’nın kavminden hak yolu gösteren ve bu yolda âdil davranan bir topluluk da vardı.
Musa'nın kavminden hak ile doğru yolu bulan ve onun sayesinde âdil davranan bir topluluk vardır.
Musa'nın halkından bir topluluk var ki gerçeği gösterirler ve onunla adalet ederlerdi.
Musa'nın kavminden doğru yolu gösteren ve doğrulukla adalet yapan bir topluluk da vardı.
Evet, Musânın kavminden bir ümmet de var ki hakka irşad ederler ve onunla adalet yaparlar
Mûsa’nın kavmi içerisinde (insanlara) hak yolu gösteren ve adaletle hükmeden bir topluluk da vardı.
Musa'nın halkından da hakka ileten ve onunla adaletli davranan bir topluluk vardı.
Musânın kavminden bir cemâat vardır ki (halkı) hakka irşâd ederler, onunla (hükümde) adalet yaparlar.
Mûsâ'nın kavminden bir cemâat de vardır ki, (insanlara) hak ile doğru yolu gösterirler ve onunla adâleti tatbîk ederler.
Ve Musa’nın kavminden (sapık ve günahkâr olmayıp insanları) hak ile doğru yola ileten ve onunla adaletli davranan bir topluluk da vardı.
Musa nın kavminden, doğru olana (kitaba) götüren ve o kitabın içindekilerle adaleti sağlayan bir topluluk vardı.
Musa’nın ulusundan bir topluluk vardır ki insanları doğru yola iletir, kendileri de tüzlükten hiç ayrılmazlar.
Musa kavminden bir cemaat vardır ki halkı doğru yola götürürler, halka doğrulukla adalet ederler.
Musa’nın kavminden, hak ile doğru yolu gösteren ve onunla adil davranan bir topluluk [ummet] da vardı.
Musa'nın kavminden, hakka hidayet eden ve hak ile adalette bulunan bir topluluk vardır.
Mûsâ’nın halkı arasında, insanları hakîkate yönelten ve bu hakîkate dayanarak adâleti gerçekleştiren bir topluluk vardı.
Musa’nın kavminden, Hakk’ı örnek alan ve onunla adalet sağlayan bir ümmet de vardır.
Musa'nın halkı arasında dahi doğruluğu ilke edinen ve bu ilke doğrultusunda hareket edenler vardı.
Onlara hatırlat! Hani! Musa’nın kavminden hak ile doğru yolu bulan ve onun sayesinde âdil davranan bir topluluk vardı.
Musa’nın kavminden de gerçeğe rehberlik eden ve onunla adil davranan bir topluluk vardır. [*]
Mûsa’nın kavmi içerisinde (insanları) hak yola ulaştıran ve adaletle hükmeden bir topluluk da vardı.
MUSA’NIN (görevlendirildiği) halk içinde [ötekilere] doğru yolu gösteren ve onun ışığı altında adaletle davranan insanlar vardı. ¹²⁷
Musa’nın kavminden hakkı gösteren ve o hakla adaleti gözeten bir topluluk vardı. 3/21, 4/58- 135, 7/181, 16/90
Musa'nın kavminden, doğru yolu gösteren ve adaletle hükmeden bir topluluk da vardı, (kavminin tümü isyankar değildi, içlerinde Musa (a.s.)ya gönülden tabi olan ve izinden gidenler de vardı.)
Mûsâ’nın kavminden (insanları) hak ile doğru yola ileten ve onunla adaletli davranan bir topluluk da vardı.
Ve Mûsa'nın kavminden bir cemaat de vardır ki, hak ile hidâyete erdirirler ve hak ile adâlette bulunurlar.
Evet! Mûsâ'nın kavminden bir topluluk da vardır ki hak dinle insanları doğru yola götürür ve onunla halk içinde adaleti tatbik ederler. [3, 113; 28, 52-54; 2, 121]
Musa kavmi içinde doğrulukla hakka götüren ve hak ile adalet yapan bir topluluk da vardır.
Kavm-i Mûsâ'dan bir cemâ'at vardır ki nâsı hakka irşâd iderler ve hükümlerinde hak ile 'adl iylerler (Abdullah ibni Selâm ve ashâbı gibi)
Musa’nın topluluğundan (kavminden) bir toplum (ümmet)[*] vardır; hem bu gerçekle yol gösterirler hem kendileri de o ona uygun davranırlar.
Musa'nın kavminden hakkı gösteren ve onunla adaleti gözeten bir topluluk vardı.
Musa'nın kavminden bir topluluk da var ki, hak sözle insanlara doğru yolu gösterir ve hak ile hükmederek adalet ederler.
Mûsa kavminden bir topluluk vardır ki, hakka kılavuzluk/hak ile kılavuzluk eder ve yalnız hakka dayanarak adaleti gözetir.
daħı mūsā ķavumından bir bölükdür ŧoġru yol gösterürler ḥaķk-ıla daħı anuñ-ile 'adl eylerler.
Daḫı Mūsā ḳavminden bir ümmet doġru yol üstine dururlar ḥaḳḳ‐ıla. Daḫıanuñla ‘adl eylerler.
Musa ümməti arasında bir dəstə də vardır ki, onlar (insanları) haqq yola aparır və haqqı rəhbər tutaraq (onlar arasında) ədalətlə hökm edirdilər.
And of Moses' folk there is a community who lead with truth and establish justice therewith.
Of the people of Moses there is a section who guide and do justice in the light of truth.
Designed by ÖFK En iyi 1024 x 768 pikselde görüntülenir. |