Ve-iż enceynâkum min âli fir’avne yesûmûnekum sû-e-l’ażâb(i)(s) yukattilûne ebnâekum veyestahyûne nisâekum(c) vefî żâlikum belâun min rabbikum ‘azîm(un)
Hani sizi Firavun soyundan kurtarmıştık. Size en ağır işkenceleri yapıyorlardı, aşağılık bir hale getiriyorlardı sizi, oğullarınızı öldürüyorlar da kadınlarınızı bırakıyorlardı ve bunda da Rabbinizden büyük bir sınama vardı size.
(Oysa hatırlayın ki) Hani bir zamanlar size dayanılmaz azap ve işkenceler reva gören, kadınlarınızı sağ bırakıp erkek çocuklarınızı öldüren Firavun ailesinden (ve zulüm sisteminden) sizi kurtarmıştık. Bunda Rabbinizden sizin için büyük bir bela ve imtihan vardı.
“Ve hani size dayanılmaz acılar çektiren, kadınlarınızı sağ bırakıp, bölük bölük oğullarınızı katleden, Firavun toplumunun elinden kurtarmıştık sizi! Bu, Rabbinizin büyük bir sınamasıydı” diyerek Allah'ın sözlerini hatırlattı onlara.
“Sizi Firavun hanedanının, devlet görevlilerinin, yandaşlarının elinden kurtardığımız zamanı hatırlayın. Size dayanılmaz acılar çektiriyorlardı. Oğullarınızı öldürüyorlar, kızlarınızı öldürmeyip sağ bırakıyorlardı. İşte, başınıza gelen bu sıkıntılar Rabbiniz tarafından büyük bir imtihana tabi tutulmanızdı; kurtuluşunuz da büyük lütuf/ihsana mazhariyyetti”
Düşünün ki, size en kötü işkenceleri yapan, oğullarınızı öldürüp kadınlarınızı sağ bırakan Firavun hanedanından sizi kurtardık. Bunda sizin için Rabbinizin katından büyük bir imtihan vardı.
'Hani size dayanılmaz işkenceler yapan, kadınlarınızı sağ bırakıp erkek çocuklarınızı öldüren Firavun ailesinden sizi kurtarmıştık. Bunda Rabbinizden sizin için büyük bir imtihan vardı.'
(Şu hikmete bakın ki), hani sizi Firavun ailesinden kurtarmıştık. Onlar ki size azâbın kötüsünü yüklüyorlardı. Oğullarınızı öldürüyorlar, (kendilerine hizmet için) kadınlarınızı diri bırakıyorlardı. İşte bunda, size, Rabbiniz tarafından büyük bir imtihan var.
Hatırlayın ki: Biz sizi Firavun ordusundan kurtardık. Onlar size azapların en kötüsünü tattırırlardı: Erkek çocuklarınızı öldürür, kadınlarınızı yaşatırlardı. Bu konuda (size) Rabbinizden büyük bir imtihan vardı.
Şunu da hatırlayınız: “Sizi Firavun hânedanından kurtarmıştık. Size azabın en kötüsü ile işkence ediyorlardı. Oğullarınızı öldürüyor, kadınlarınızı diri bırakıyorlardı. İşte bunda Rabbiniz tarafından büyük bir imtihan vardır.”
Musa ile otuz gece sözleşmiş idik, bunu ayrıca, on geceyle tümledik
Düşününüz ki sizi ’azâba müstağrak iden Fir’avn ecdâdından kurtardık, ânlar sizin erkek evlâdınızı katl idiyorlar yalnız kızlarınızı bırakıyorlardı, bu halâsınız rabbinizden size ’azîm bir lütufdur.
Sizi kötü azaba sokan, kadınlarınızı sağ bırakıp oğullarınızı öldüren Firavun ailesinden kurtarmıştık. Bunda, size Rabbiniz tarafından büyük bir imtihan vardı.*
Hani sizi Firavun ailesinden kurtarmıştık. Onlar size en kötü işkenceyi uyguluyorlardı. Oğullarınızı öldürüyor, kadınlarınızı sağ bırakıyorlardı. Bunda size Rabbiniz tarafından büyük bir imtihan vardı.
Hani Firavun’un adamlarından sizi kurtarmıştık. Onlar sizlere işkencenin en kötüsünü yapıyorlardı; oğullarınızı öldürüyorlar, kızlarınızı sağ bırakıyorlardı. İşte bunda rabbinizden büyük bir imtihan ¬vardır.
Hatırlayın ki, size işkencenin en kötüsünü yapan Firavun'un adamlarından sizi kurtardık. Onlar oğullarınızı öldürüyorlar, kadınlarınızı sağ bırakıyorlardı. İşte bunda size Rabbiniz tarafından büyük bir imtihan vardır.
"Hani size en kötü azabı uygulayan Firavun'un taraftarlarından sizi kurtarmıştık. Kadınlarınızı sağ bırakıp çocuklarınızı öldürüyorlardı. Bunda Rabbinizden sizin için büyük bir sınav vardı."
Hani sizi, Firavun sülâlesinin elinden kurtardığımız zaman, hatırlasanıza, size azabın kötüsünü yapıyorlardı; oğullarınızı öldürüyorlar, kızlarınızı sağ bırakıyorlardı. Bunda sizin için Rabbiniz tarafından büyük imtihan vardı.
Hem düşünseniz, a sizi Ali Fir'avnden kurtardığımız hengâmı, size azabın kötüsünü peyliyorlardı, oğullarınızı boyuna katlediyorlar, kadınlarınızı diri tutuyorlardı, bunda size rabbınız tarafından azîm bir imtihan var
(Ey İsrâiloğulları! Hatırlayın o zamanı ki, yeni doğan) erkek çocuklarınızı öldüren, (kadınlarınızı ve) kız çocuklarınızı (köle olarak kullanmak üzere) sağ bırakan, (bu sûretle) size zulmün/işkencenin en kötüsünü yapan Firavun ve adamlarından kurtarmıştık. (Ey İsrâiloğulları! Başınıza gelen sıkıntılarda, Rabbiniz tarafından sizin için büyük bir imtihân) ve bunda (Firavun ve adamlarının zulmünden kurtarılışınızda,) Rabbiniz tarafından sizin için, büyük bir lütuf/ihsan vardı.
“Hani Biz, size azapların en kötüsünü yapan; oğullarınızı öldürüp, kadınlarınızı sağ bırakan Firavun toplumundan sizi kurtarmıştık.” Bunda, sizin için Rabb'inizden büyük bir sınav vardı.
Hani sizi Fir'avn haanedânından kurtarmışdık. Onlar ki size azabın kötüsünü yüklüyorlardı. Oğullarınızı öldürüyorlar, yalınız kızlarınızı sağ bırakıyorlardı. Bunda size Rabbinizden büyük bir imtihan vardı.
Hem bir zaman sizi Fir'avun ehlinden kurtarmıştık; (onlar) sizi azâbın en kötüsüne (evlâd acısına) ma'ruz bırakıyorlardı. (Yeni doğan) oğullarınızı öldürüp, kadınlarınızı (kız çocuklarınızı) ise hayatta bırakıyorlardı. İşte bunda, (size) Rabbinizden büyük bir imtihan vardı.
(Ey İsrailoğulları!) Hani bir zaman sizi (atalarınızı o zalim ve diktatör) Firavun hanedanından kurtarmıştık; (onlar) sizi azabın en kötüsüne (evlat acısına) maruz bırakıyorlardı. (Yeni doğan) erkek çocuklarınızı öldürüp (kendilerine birer cariye ve hizmetçi olarak kullanmak üzere) kadınlarınızı (kızlarınızı) hayatta bırakıyorlardı. İşte bunda (firavun zulmünden kurtulmanızda) Rabbinizden büyük bir nimet (lutüf) vardı.*
Allah “Sizin erkek çocuklarınızı öldürüp, kız çocuklarınızı hayatta bırakarak, en kötü bir şekilde size azap eden firavunun zulmünden sizi biz kurtardık. İşte bu durum sizin için, Rabbinizden büyük bir imtihandır” dedi.
O gün sizi Firavungillerin elinden kurtarmıştık. Onlar size azapların en kötüsünü çektiriyorlardı. Oğullarınızı öldürüyor, kızlarınızı sağ bırakıyorlardı. Bunda çalabınız yönünden ulu bir sınama vardı.
(Ey İsrailoğulları!) Hani sizi Firavun ailesinden kurtarmıştık⁴⁸. Onlar size en kötü azabı/işkenceyi uyguluyorlardı; oğullarınızı öldürüyorlar, kadınlarınızı da sağ bırakıyorlardı. Bunda size Rabbinizden çok büyük bir belâ/ imtihan vardı.
Hani size dayanılmaz işkenceler yapan, kızlarınızı sağ bırakıp erkek çocuklarınızı öldüren Firavun ailesinden sizi kurtarmıştık ve de bunda Rabbinizden sizin için büyük bir imtihan vardı.
Ve onlara, Allah’ın şu sözlerini iletti: “Sizi Firavun ve ordusundan nasıl kurtardığımızı hatırlayın: Hani onlar size en acı işkenceleri çektiriyor; bir soykırımı olarak neslinizi yok etmek için oğullarınızı boğazlıyor, kadınlarınızı utanç verici işlerde kullanmak üzere sağ bırakıyorlardı. İşte bütün bunlarla, Rabb’iniz sizi eğitip olgunlaştırmak ve böylece insanlığı doğru yola ileten örnek ve öncü bir toplum yapmak üzere çetin bir sınavdan geçirmekteydi.”
“Hani, size Azab’ın kötüsünü revâ gören, oğullarınızı öldüren, kadınlarınızı sağ bırakan Firavun’un ailesinden sizi kurtardık. İşte, rabbinizden bunda çok büyük bir sınav / belâ vardır”.
Sizi Fıravunların elinden kurtardığımızı unutmayın. Hani kız çocuklarınızı sağ bırakıp oğlan çocuklarınızı kıtır kıtır doğramak suretiyle size dayanılmaz acılar çektirenleri unutmayın. Bunlar, Rabb'inizin size uyguladığı zorlu bir sınavdı...
Hatırlayın! İşkencelerin en kötüsünü yapan Firavun’dan sizi kurtardık! Firavun üzerinize savaş açarak oğullarınızı öldürüyor, kadınlarınızı sağ bırakıyordu. İşte bütün bu olaylarda büyük bir imtihan vardır.
Hatırlayın ki (erkek) çocuklarınızı öldürtüp kadınlarınızı sağ bırakacak şekilde size işkencenin en kötüsünü yapan Firavun’un ailesinden (destekçilerinden) sizi kurtarmıştık. İşte bunda (size anlatılanlarda), Rabbinizden büyük bir imtihan vardır. [*]
Ve “Hani, size dayanılmaz acılar çektiren; kadınlarınızı sağ bırakıp bölük bölük oğullarınızı katleden Firavun toplumunun elinden kurtarmıştık sizi! -bu, Rabbinizin büyük bir sınamasıydı size” [diyerek Allah’ın sözlerini hatırlattı onlara]. ¹⁰³
Hani, size işkencenin en kötüsünü çektiren, erkek çocuklarınızı öldürüp, kadınlarınızı sağ bırakan Firavun hanedanından kurtarmıştık. İşte bunda Rabbiniz tarafından büyük bir imtihan vardı. 2/49, 7/127, 14/6, 28/4
(Ey İsrailoğulları) Hatırlayın (ne çabuk unuttunuz) sizi (Putperest olan) Firavun hânedanının elinden kurtarmıştık, (siz onların kölesi idiniz)Size azabın en şiddetlisini tattırıyorlardı, oğullarınızı öldürüyor, sadece kızlarınızı sağ bırakıyorlardı. Bunda (bu işkence de ve kurtarmada) Rabbiniz katında sizin için büyük bir imtihan vardı. (Rabbiniz sizlerden Ona şükretmenizi beklerken, nasıl oluyor da nankörlük ediyorsunuz, bu ilk imtihandı, unutmayın ki, ilerde sizleri çeşitli denemelerden geçireceğiz nitekim)
Hani sizi Firavun ahalisinden kurtarmıştık Onlar size en kötü işkenceyi uyguluyorlardı. Oğullarınızı öldürüyor, kadınlarınızı sağ bırakıyorlardı. Bunda size Rabbiniz tarafından büyük bir imtihan vardı.
Ve (yâd ediniz ki) sizi Fir'avun'un âl'inden kurtarmıştık. Size azabın en şiddetlisini tattırıyorlardı. Oğullarınızı katlediyorlardı, kadınlarınızı da diri bırakıyorlardı. Ve bunda sizin için Rabbiniz tarafından büyük bir imtihan var idi.
Hem düşünün ki, sizi Firavun hanedanından kurtarmıştık. Onlar ki size pek acı bir işkence uyguluyor, oğullarınızı hep öldürüyor, kızlarınızı ise, (kendilerine hizmetçilik etmeleri için) hayatta bırakıyorlardı. Bunda, Rabbiniz tarafından size büyük bir imtihan vardı. {KM, Çıkış 1, 16}
(Ey İsrail oğulları), hatırlayın o zamanı ki biz sizi Fir'avn ailesinden kurtarmıştık. Onlar size azabın en kötüsünü yapıyorlardı: "Oğullarınızı öldürüyor, kadınlarınızı sağ bırakıyorlardı. Bunda,size Rabbiniz tarafından büyük bir imtihan vardı.
"Düşünün şu vakti ki Allâh sizi, size en fenâ 'azâbı çekdiren, oğullarınızı katl idüb kızlarınızı hayâtda bırakan Fir'avn ve cemâ'atinden kurtardı. Bunda sizin içün rabbiniz tarafından büyük bir imtihân vardır" didi.
O gün sizi Firavun hanedanından kurtarmıştık. Onlar size en ağır cezayı vermeye çalışıyorlardı. Oğullarınızı öldürüp duruyor, kadınlarınızı sağ bırakıyorlardı. O işin içinde, Rabbinizin, sizi yıpratan büyük bir imtihanı vardı.
Size kötü bir ceza ile eziyet eden, çocuklarınızı öldürüp, kadınlarınızı sağ bırakan Firavun hanedanından kurtarmıştık. Bu sizin için yüce Rabbiniz tarafından bir imtihan..
Sizi Firavun hanedanından kurtardığımız zamanı hatırlayın ki, onlar size azabın en kötüsünü reva görüyor, kız çocuklarınızı sağ bırakıp erkek çocuklarınızı boğazlıyorlardı. Bunda da size Rabbinizden büyük bir imtihan vardı.
Şunu da hatırlayın: Sizi Firavun hanedanından kurtarmıştık. Size azabın en kötüsü ile işkence ediyorlardı: Oğlanlarınızı katlediyorlar, kadınlarınıza hayâsızca davranıyorlar/kadınlarınızın rahimlerini yokluyorlar/kadınlarınızı hayata salıyorlardı. Bunda sizin için Rabbinizden gelmiş büyük bir imtihan vardı.
daħı ol vaķt kim ķurtarduķ sizi fir'avn ķavumından incidürler idi yükledü sizi 'aźābuñ ķatısın. öldürürler-idi er oġlanlaruñuzı daħı diri ķorlar-ıdı 'avratlaruñuzı. daħı şunuñ içinde śınamaķdur çalabuñuzdan ulu.
Daḫı ẕikr eyleñüz ol güni ki sizi ḳurtarduḳ Fir‘avn ḳavminden. Size yaman‘aẕāb iderlerdi, öldürürlerdi oġlanlaruñuzı, daḫı diri ḳoyarlardı ‘avratla‐ruñuzı. Anda muṣībet var‐ıdı Çalabuñuzdan ulu miḥnet‐ile.
(Ey İsrail övladı!) Yadınıza salın ki, sizi Fir’on əhlinin əlindən qurtardıq. Onlar sizə şiddətli əzab verir, oğullarınızı öldürür, qadınlarınızı isə (özlərinə xidmət etmək üçün) diri saxlayırdılar. Bu sizin üçün Rəbbiniz tərəfindən böyük bir sınaq idi.
And (remember) when We did deliver you from Pharaoh's folk who were afflicting you with dreadful torment, slaughtering your sons and sparing your women. That was a tremendous trial from your Lord.
And remember We rescued you from Pharaoh´s people, who afflicted you with the worst of penalties, who slew your male children and saved alive your females: in that was a momentous trial from your Lord.(1099)
Designed by ÖFK En iyi 1024 x 768 pikselde görüntülenir. |