Kâlû innâ ilâ rabbinâ munkalibûn(e)
Şüphe yok ki dediler, biz dönüp Rabbimizin tapısına varacağız.
(Onlar da:) "Biz de şüphesiz (zaten önünde sonunda ölüp) Rabbimize döneceğiz. (Artık senin tehditlerine boyun eğecek değiliz)" diyerek (dik durmuşlardı).
Sihirbazlar: “Bundan ne çıkar. Biz zaten Rabbimize döneceğiz” dediler.
Sihirbazlar:
“Biz de Rabbimize kavuşmuş oluruz" dediler.
Onlar da şöyle dediler: "Muhakkak ki biz Rabbimize döneceğiz.
(Onlar da:) 'Biz de şüphesiz Rabbimize döneceğiz' dediler.
Sihirbazlar, ona şöyle dediler: “- Doğrusu biz Rabbimize döneceğiz (bizi ölümle korkutamazsın).
Onlar: “Biz Rabbimize dönüyoruz.
125,126. Onlar, “Biz zaten Rabbimize döneceğiz. Sen sadece, Rabbimizin âyetleri bize geldiğinde onlara inandığımız için bizden intikam alıyorsun. Ey Rabbimiz! Bize bol bol sabır ver, Müslüman olarak canımızı al!” dediler.
Bizden öcün alamazsın, bizler ancak, Tanrımızın âyetleri gelince, İnan getirdik, ey Tanrımız ! Sen bize sabır veresin, Müslüman olarak canımızı al»
Onlar da: “(Ne yaparsan yap), biz zaten Rabbimize döneceğiz!” dediler.
"Biz hepimiz rabbimize rücû’ ideceğiz" cevâbını virdiler.
125,126. Onlar da: "Doğrusu biz ancak Rabbimize döneriz. Rabbimizin ayetleri gelince, onlara inanmamızdan ötürü bizden öç alıyorsun. Rabbimiz! Bize sabır ver ve canımızı müslim olarak al" dediler.*
Dediler ki: “Biz mutlaka Rabbimize döneceğiz.”
Onlar, “Biz de rabbimize dönmüş oluruz” dediler;
125, 126. Onlar: Biz zaten Rabbimize döneceğiz. Sen sadece Rabbimizin âyetleri bize geldiğinde onlara inandığımız için bizden intikam alıyorsun. Ey Rabbimiz! Bize bol bol sabır ver, müslüman olarak canımızı al, dediler.
Dediler ki: "Biz zaten Rabbimize döneceğiz."
Onlar da: "Şüphesiz o takdirde biz Rabbimize döneceğiz." dediler.
Biz, dediler: Şüphesiz rabbımıza, döneceğiz,
(Firavun’un bu tehdidi üzerine, îmân eden sihirbazlar dediler ki:) “Biz zaten (eninde sonunda ölüp) Rabbimizin (manevi) huzuruna döneceğiz.
“Biz zaten Rabb'imize döneceğiz.” dediler.
«Biz, dediler, şübhesiz ki nihayet (ölerek) Rabbimize dönücüleriz».
(Onlar) dediler ki: “Zâten biz, Rabbimize dönücüleriz!”(1)
Onlar: ’’(Artık ne yaparsan yap, senin tehditlerine boyun eğecek değiliz,) biz (zaten eninde sonunda) Rabbimize döneceğiz (o zaman aramızda hükmünü o vercektir)’’ dediler.
Sihirbazlar “Biz Rabbimize mutlaka döneceğiz.”
Dediler: "öyle olunca hiç şüphesiz bizler de çalabımıza döneriz.
(Onlar da) dediler ki: “Biz muhakkak Rabbimize dönüyoruz.”
Onlar da, “Doğrusu biz Rabbimize doğru dönenleriz” dediler.
Bu tehditler karşısında zerre kadar sarsılmayan sihirbazlar, “Hiç önemli değil!” diye cevap verdiler, “Biz zaten eninde sonunda Rabb’imize döneceğiz! Bu ha üç gün önce, ha üç gün sonra olmuş, ne fark eder?”
Dediler ki: -“Biz, rabbimize çevrilip döneceğiz”.
Sihirbazlar: “ Artık biz de Allah'a sığınırız.
Sihirbazlar: "Biz mutlaka Rabbimize döneceğiz."
(Büyücüler) de: “şüphesiz biz, (nasıl olsa) Rabbimize döneceğiz!”¹ dediler.²
[Berikiler:] “(Bundan ne çıkar), biz de Rabbimize döneriz!” dediler,
–Sihirbazlar: –(Hiç dert değil) Biz zaten Rabbimize döneceğiz. 20/72, 26/50
Onlar şöyle cevap verdi: “(İyi ya), biz de (gerçek) Rabbimize dönmüş oluruz.
(Fakat sihirbazlar, Firavunun tehdidini hiç umursamadılar ve) ”Biz (ölürsek ölelim) zaten Rabbimize döneceğiz, (iman ettiğimiz için Onun rahmetini umarız, fakat)
Dediler ki: "Biz mutlaka Rabbimize döneceğiz. "
Dediler ki: «Biz şüphe yok Rabbimize dönüvericileriz.»
125, 126. Onlar şöyle cevap verdiler: “Biz elbette Rabbimize döneceğiz. Senin bize kızman da sırf Rabbimizin bize gelen âyetlerine iman etmemizden! Biz de O'na yönelerek deriz ki: “Ey bizim büyük Rabbimiz! Sabır kuvvetiyle doldur kalbimizi, yağmur gibi sabır yağdır üzerimizeve sana teslimiyette sebat eden kulların olarak canımızı teslim al! ” [20, 72-75]
Dediler ki: "Biz zaten Rabbimize döneceğiz!"
(Buna cevâben onlar) "Biz rabbimize rücû' ideriz"
Dediler ki “Biz de Rabbimize döneriz.
-Şüphesiz biz, Rabbimize döneceğiz.
Onlar “Biz nasıl olsa Rabbimize döneceğiz,” dediler.
"Biz, dediler, doğruca Rabbimize varacağız."
eyittiler “bayıķ biz çalabumuz dapa dönicivüz” ya'nį elbette ölesivüz.
Eyitdiler: Taḥḳīḳ biz Çalabumuzdan yaña döner‐biz.
(Sehrbazlar) belə cavab verdilər: “Şübhə yoxdur ki, biz Rəbbimizin hüzuruna dönəcəyik! (Bizi ölümlə qorxuda bilməzsən!)
They said: Lo! We are about to return unto our Lord!
They said: "For us, We are but sent back unto our Lord:
Designed by ÖFK En iyi 1024 x 768 pikselde görüntülenir. |