Fetenâdev musbihîn(e)
Sabahleyin birbirlerine sesleniyorlardı.
(Ama onlar bundan habersizdi.) Nihayet sabah vakti birbirlerine (şöyle) seslenmişlerdi:
Bahçe sahipleri sabahleyin birbirlerine sesleniyorlardı.
Sabah olmak üzereyken birbirlerine seslendiler.
Sabahleyin birbirlerine seslendiler.
Nihayet sabah vakti birbirlerine seslendiler.
Derken sabahleyin birbirlerine seslendiler:
Sabahleyin çağrıştılar;
21,22. Sabahleyin birbirlerine şöyle seslendiler: “Eğer ürünlerinizi devşirecekseniz erkenden bostanlarınıza gidiniz!”
21,22. Sabahleyin: «Toplamak isterseniz, erkence gidin!» diyerek çağrıştılar
Sabah vakti (olup bitenden habersiz) birbirlerine:
21,22,23,24. İrtesi sabah biri birilerinin kulağına: "Eğer hurmalarınızı toplamak istiyor iseniz sabah şafak söker iken bağçenize gidiniz" diyerek gidiyorlar idi. "Hiç olmaz ise bu gün bir tek fakir bağçemize girmesün" diyorlar idi.
21,22. Sabah erken: "Ürünlerinizi devşirecekseniz erken çıkın" diye birbirlerine seslendiler.
21,22. Derken, sabahleyin birbirlerine, “Haydi, eğer ürününüzü devşirecekseniz erkenden gidin” diye seslendiler.
21, 22. (Beri tarafta ise) onlar, sabah olurken: Madem devşireceksiniz, hadi erkenden mahsülünüzün başına gidin! diye birbirlerine seslendiler.
Sabahleyin birbirlerine seslendiler:
Derken sabahleyin birbirlerine seslendiler:
Derken sabaha yakın birbirlerine seslendiler
Sabah olunca birbirlerine seslendiler.
İşte sabaha karşı birbirlerini çağırdılar.
21,22. Nihâyet sabaha ulaşan kimseler iken: “Eğer (bahçenizi) devşirecek olanlarsanız, erkenden mahsûlünüzün başına gidin!” diye birbirlerine seslendiler.
Sabah erkence birbirlerine seslendiler.
Erteleyin biribirine seslendiler:
Sabaha karşı birbirlerini şöyle çağırdılar:
Sabahleyin (olan bitenden habersiz) birbirlerine şöyle seslendiler:
Nihayet sabah vakti birbirlerine seslendiler.
Onlar ise tüm olup bitenlerden habersiz, sabahleyin birbirlerine seslendiler:
Birbirine seslenmeye başladılar:
20,21. onu hurda haş etmişti. // Gençler ise sabahın köründe birbirlerine sesleniyorlar:
Sabahleyin birbirlerini çağırdılar.
Sabah olurken birbirlerine şöyle seslenmişlerdi:
21,22. Sabahleyin de birbirlerine: “Eğer ürününüzü devşirecekseniz erken davranın.” diye seslendiler
Sabah erken kalktıklarında birbirlerine seslendiler:
Sabahleyin erkenden birbirlerine seslendiler: 34/15...17
Derken, sabahın köründe birbirlerine seslendiler:
Derken sabahladıkları vakit bir birlerine seslendiler.
21, 22. Onlar ise olup bitenden habersiz, neşeli neşeli birbirlerine seslendiler: “Haydi, mâdem devşireceksiniz, çabuk ekininizin başına! ”
Sabahleyin birbirlerine seslendiler:
Sabah olunca bahçenin sahipleri biribirlerine seslendiler:
Sabahleyin birbirlerine seslendiler:
Sabah olduğunda seslendiler:
Sabaha çıktıklarında birbirlerine seslendiler:
pes ķıġrışdılar irte vaķtına girceklerken
Biri birine ḳıġırdılar ṣabāḥ vaḳtında
Onlar səhər qalxıb bir-birini belə səslədilər:
And they cried out one unto another in the morning,
As the morning broke, they called out, one to another,-
Designed by ÖFK En iyi 1024 x 768 pikselde görüntülenir. |