Ve lekad zeyyennâ-ssemâe-ddunyâ bimesâbîha ve ce’alnâhâ rucûmen lişşeyâtîn(i)(s) ve a’tednâ lehum ‘ażâbe-sse’îr(i)
Ve andolsun ki biz, en yakın olan dünya göğünü ışıklarla bezedik ve onları, Şeytanlara atılacak şeyler olarak halkettik ve Şeytanlara, yakıp kavuran bir azaptır, hazırladık.
Andolsun, Biz en yakın olan semayı (dünya göğünü) kandil (misali yıldızlar ve gezegenlerle) süsleyip-donattık ve bunları(n bir kısmını), şeytanlar için taşlama araçları (rücum) kıldık. (Her gün görevli meleklere dağıtılan kader programından kulak hırsızlığı yapıp, gaybı biliyor havası atarak insanları saptırmak isteyen kötü cinnleri kovalayıp uzaklaştırmak üzere "yıldız kayması" denilen meteor taşlarını kullandık.) Ve onlar için çılgınca yanan alevli ateş azabını hazırladık.
Ve andolsun ki, biz en yakın olan dünya göğünü ışıklarla bezedik, bu yıldızları ilâhî haberleri çalmaya çalışan şeytanlara atış taneleri yaptık ve yine o şeytanları yakıp kavuracak bir azap da hazırladık.
Biz dünya semasını sizin tasavvur edemeyeceğiniz güçlü ışık hüzmeleriyle süsledik. Bunları şeytanlara, şeytanî güçlere karşı göğü koruyan alev yalımları olarak kullandık; şeytan tıynetlilerin gelecekle ilgili haber uydurmalarına, tahmin yürütmelerine konu yaptık. Onlara bir de körüklenen, alev püsküren, dehşetli cehennem ateşi azâbı hazırladık.
Andolsun ki biz en yakın göğü kandillerle (yıldızlarla) süsledik, onları şeytanlar için taşlama araçları kıldık ve onlar için alevli ateş azabı hazırladık.
Andolsun, Biz en yakın göğü (dünya göğünü) kandillerle süsleyip-donattık ve bunları, şeytanlar için taşlama-birimleri (rücum) kıldık. Onlar için çılgınca yanan ateşin azabını hazırladık.
Celâlim hakkı için, biz en aşağı semayi, (kandil gibi ışık veren) yıldızlarla donattık. Bir de onları, şeytanlara, (Şihab= akan yıldız gibi) taş atmalar kıldık. O şeytanlara (Ahirette) çılgın ateş azabı hazırladık.
Andolsun! Biz yakın göğü lambalarla süsledik ve onları şeytanları recmetmek için (birer mermi) yaptık. O şeytanlara ayrıca şiddetli ateş azabını hazırladık.
Andolsun ki, biz en yakın göğü kandillerle süsledik. Onları şeytanlara atılan taşlar yaptık ve onlara alevli ateş azabını hazırladık.
Biz dünyanın gök yüzünü, çırağlarla bezedik, bunları şeytanlara atmalık da yarattık, cehennem azabı da hazırladık onlara
Dünyâya en yakın olan semâyı meş’ale gibi yıldızlar ile tezyîn iyledik. Bunları oralardan şeytânı def’ itmek içün vaz’ iyledik. Bu şeytânlar içün ’azâb-ı şedîd ihzâr iyledik.
And olsun ki, yakın göğü kandillerle donattık, onları şeytanlar için taşlamalar yaptık ve şeytanlara çılgın alev azabını hazırladık.
Andolsun biz, en yakın göğü kandillerle donattık. Onları şeytanlara atılan taşlar yaptık ve (ahirette de) onlara alevli ateş azabını hazırladık.[552]
Gerçek şu ki biz yakın göğü kandillerle süsledik. Ayrıca bunlarla şeytanların taşlanmasını sağladık ve onlara alevli ateş azabını hazırladık.
Andolsun ki biz, (dünyaya) en yakın olan göğü kandillerle donattık. Bunları şeytanlara atış taneleri yaptık ve onlara alevli ateş azabını hazırladık.
En aşağı göğü lambalarla süsledik ve onları şeytanlar için bir taşlama kıldık. Onlara alevli ateş azabını hazırladık.
Andolsun biz, en yakın göğü kandillerle donattık ve onları, şeytanlar için taşlamalar yaptık. Ve onlar için alevli ateş azabını hazırladık.
Celâlim hakkı için biz o Dünya Semayi takım takım kandillerle donattık ve onları Şeytanlar için (rucum) atmalar yaptık, hem onlar için o çılğın ateş azâbını hazırladık (ki azâbı Seıyr)
Kasem olsun ki, biz dünyaya en yakın olan semâyı, (kudretimiz ile) kandillerle (yıldızlarla) süsledik. *Onları şeytanlara atılan taşlar yaptık ve (âhirette de) onlara (şeytanlara) alevli ateş azabını hazırladık.
Andolsun ki biz yere en yakın olan göğü kandillerle donatdık. Bunları şeytanlara da atış taneleri yapdık ve onlara çılgın ateş (cehennem) azâbı hazırladık.
And olsun ki, dünya semâsını kandillerle süsledik ve onları (kulak hırsızlığı yapan)şeytanlar için (atılacak) taşlar yaptık ve onlara alevli ateş azâbını hazırladık!
Şüphesiz biz dünya semasını (dünya ve güneş sisteminin de içinde bulunduğu uzay mekânı) ışık yansıtanlar (gezegenler, bunların uyduları, kuyruklu yıldızlar, asteroit kuşağı, Kuiper kuşağı, Oort bulutu ve milyarlarca küçük gök cisimleri) ile donattık. Ve biz orayı (dünya semasını) şeytanların kovulma ortamı yaptık ve (ahirette de) onlara alevli ateş azabını hazırladık. *
Biz dünyanın semasını lambalarla donattık ve gökyüzünü aldatıcı güçler (şeytanlar) için ateş parçaları haline getirdik ve o şeytanlar için ateşli bir azap hazırladık.
Ant olsun ki Biz dünya göğünü ışıldaklarla donattık. Onlarla şeytanları taşladık. Onlar için alevli bir ateş de düzdük.
* Biz yere en yakın olan göğü çırağlarıyle [⁴] donattık. Onları [⁵] Şeytanlara atılacak şeyler kıldık [⁶]. Böyleleri için alevli ateş azabını hazırladık,
Andolsun Biz bu dünya göğünü kandillerle donattık. Onlarla şeytanların taşlanmasını sağladık.³ Onlar için çılgın alevli ateşin [sa’îr] azabını hazırladık.
Şüphesiz biz en yakın olan göğü (dünya göğünü) kandillerle süsleyip donattık ve bunları, şeytanlar için taşlama vesileleri kıldık. Onlar için çılgın ateşli bir azap hazırladık.
Andolsun Biz dünyaya en yakın göğü, parlak birer inci demeti gibi ışıldayan yıldızlar ve benzeri gök cisimlerinden oluşan kandillerle süsledik ve onları, gelecekten haber verdiklerini iddia edenlerin haber kaynağı olan şeytanlar için bir taşlama kıldık.
Şeytanlar ne zaman melekler arasında geçen konuşmaları dinlemek için semaya yükselecek olsalar, üzerlerine atılan alev toplarıyla kavrulup küle çevrilirler (15. Hicr: 17,18 ve 37. Sâffât: 7-10).
Bu, onlara dünyada verilen cezadır. Ayrıca Biz onlara, âhirette de alevli ateş azâbını hazırladık! Sadece cinlere mi? Hayır:
And olsun Yakın Göğü / Dünya Seması’nı kandillerle donattık! Onları Şeytânlar için taşlamalar yaptık. Saîr’in / Çılgın Alevli Ateş’in azâbını onlar için hazırladık.
Dünya semasını ışıl ışıl kandiller ile süsledik. Bunları şeytanî güçleri püskürtmek için yaptık. Bu şeytanlar için alevli silahlar hazırladık;
En yakın göğü lambalarla donattık! Onları şeytanları taşlamaları için yaptık! Onlara çılgın azabı hazırladık!
Şüphesiz Biz, (size) yakın olan gökyüzünü¹ parlak kandillerle² donattık ve bunları, şeytanlar³ için zanna dayanarak, rasgele konuşma aracı kıldık⁴ ve onlar için (bir de) çılgın ateşin azabını hazırladık.
Biz, yeryüzüne en yakın olan gökleri ışıklarla ⁴ süsledik ve onları [insanlar arasında bulunan] şeytan-ruhluların boş ve anlamsız spekülasyonlarına ⁵ konu yaptık: ve onlar için yakıcı alevden bir azap hazırladık;
Andolsun ki biz yakın gökyüzünü kandiller yıldızlarla süsledik. Yıldızlardan çıkan ışığı şeytanları kovma aracı yaptık. Ayrıca biz onlara alevler püskürten bir ateş azabı hazırladık. 15/16-17, 41/12
Doğrusu[⁵²⁰⁴] Biz, en yakın göğü kandillerle süsledik;[⁵²⁰⁵] onları, şeytan(lığa soyunan)lar[⁵²⁰⁶] için gayba dair spekülasyon aracı kıldık;[⁵²⁰⁷] ve onlara layık yakıp kavuran[⁵²⁰⁸] bir azap hazırladık;
Andolsun ki biz, -dünyaya- en yakın göğü kandillerle donattık, bunları şeytanlara ateş taneleri yaptık (ki şeytanlar yüksek melekler topluluğunu dinleyemezler) ve onlara (ahirette) alevli ateş (cehennem) azabı da hazırladık.
Ve biz, dünya göğünü ışıklarla donattık Ve onu şeytanlara atılan taşlar yaptık ve (ahirette de) onlara alevli ateş azabını hazırladık.
Andolsun ki en yakın olan göğü kandiller ile bezedik ve onları şeytanlar için atılacak şeyler kıldık ve bunlar için alevli ateş azabı hazırladık.
Biz yere en yakın semayı lambalarla donattık. Onları şeytanlara atılan mermiler yaptık. Hem onlara alevli ateş hazırladık. [37, 5-6]
Andolsun biz, en yakın göğü lambalarla donattık ve onları, şeytanlar için taşlamalar yaptık. Ve o(şeyta)nlara da çılgın ateş azabını hazırladık.
Biz semâ-yı dünyâyı kandiller gibi yıldızlarla tezyîn iyledik ve onları şeytânlara recm kıldık ve şeytânlara cehennem 'azâbını da hazırladık.
En yakın göğü kandillerle (yıldızlarla) süsledik. Orayı şeytanlar için taşlama yeri yaptık[1] ve onlara alevli bir ateş hazırladık.
Gerçekten biz, en yakın göğü ışık veren yıldızlarla donattık. Onlarla şeytanların bertaraf edilmesini sağladık. Onlar için bir de çılgın alev azabını hazırladık.
Biz Dünya semâsını(2) kandillerle donattık. Şeytanlar için o kandilleri birer taş yaptık;(3) onlara bir de alevli ateş azabı hazırladık.
Yemin olsun ki, biz en yakın göğü kandillerle süsledik ve onları şeytanlara ateş taneleri yaptık. O şeytanlar için çılgın ateş azabını da hazırladık.
daħı bayıķ bezedük yaķın gögi çıraġlar-ıla daħı ķılduķ anları atmaķlar şeyŧānlar içün. daħı yaraķladuķ anlaruñ içün ŧamu 'aźābını.
Biz bezedük dünyā gögini çerāġlar‐ıla ve anları şeyṭānlara atmaġ‐ıçunyaratduḳ ve anlara yaraḳladuḳ cehennem ‘aẕābını.
And olsun ki, Biz dünya səmasını (yerə ən yaxın olan göyü) qəndillərlə (ulduzlarla) bəzədik, onları şeytanlara atılan mərmilər etdik və onlar (şeytanlar) üçün yandırıb-yaxan alovlu atəş əzabı hazırladıq.
And verily We have beatified the world's heaven with lamps, and We have made them missiles for the devils, and for them We have prepared the doom of flame.
And we have, (from of old), adorned the lowest heaven(5561) with Lamps, and We have made such (Lamps) (as) missiles to drive(5562) away the Evil Ones, and have prepared for them the Penalty of the Blazing Fire.
Designed by ÖFK En iyi 1024 x 768 pikselde görüntülenir. |