26 Ocak 2025 - 26 Receb 1446 Pazar

ANA SAYFA | SURELER  | AYET KARŞILAŞTIRMA |KUR'AN'DA ARA! |FİHRİST | DOWNLOAD | MOBİL
Kullanıcı : Şifre :   Şifremi Unuttum    KAYDOL
Mülk Suresi 11. Ayet

Ayeti Dinle



Meal Ekle/Çıkar

Hepsini Göster/Gizle


Tercihinizin bir sonraki oturumda hatırlanması için giriş yapmalısınız.

Arapça Metin
Türkçe Transcript
Abdulbaki Gölpınarlı Meali
Abdullah-Ahmet Akgül Meali
Abdullah Parlıyan Meali
Ahmet Tekin Meali
Ahmet Varol Meali
Ali Bulaç Meali
Ali Fikri Yavuz Meali
Bahaeddin Sağlam Meali
Bayraktar Bayraklı Meali
Besim Atalay Meali (1965)
Cemal Külünkoğlu Meali
Cemil Said (1924)
Diyanet İşleri Meali (Eski)
Diyanet İşleri Meali (Yeni)
Kur'an Yolu (Diyanet İşleri)
Diyanet Vakfı Meali
Edip Yüksel Meali
Elmalılı Hamdi Yazır Meali
Elmalılı Meali (Orijinal)
Emrah Demiryent Meali
Erhan Aktaş Meali
Hasan Basri Çantay Meali
Hayrat Neşriyat Meali
İhsan Aktaş Meali
İlyas Yorulmaz Meali
İsmayıl Hakkı Baltacıoğlu
İsmail Hakkı İzmirli
İsmail Yakıt
Kadri Çelik Meali
Mahmut Kısa Meali
Mahmut Özdemir Meali
Mehmet Çakır Meali
Mehmet Çoban Meali
Mehmet Okuyan Meali
Mehmet Türk Meali
Muhammed Esed Meali
Mustafa Çavdar Meali
Mustafa İslamoğlu Meali
Orhan Kuntman Meali
Osman Fırat Meali
Ömer Nasuhi Bilmen Meali
Suat Yıldırım Meali
Süleyman Ateş Meali
Süleyman Tevfik (1927)
Süleymaniye Vakfı Meali
Şaban Piriş Meali
Ümit Şimşek Meali
Yaşar Nuri Öztürk Meali
Eski Anadolu Türkçesi
Satıraltı Meal (1534)
Bunyadov-Memmedeliyev
M. Pickthall (English)
Yusuf Ali (English)
Tercihinizin hatırlanması için
giriş yapmalısınız.

Meallerdeki sıralama bir tercih sıralaması değil alfabetik sıralamadır. Ziyaretçilerimiz takip etmek istedikleri mealleri sol sütundan seçerek ilerleyebilirler. Tercihlerinin hatırlanması için "Tercihimi Hatırla" tıklanmalıdır.
 
 

Fa’terafû biżenbihim fesuhkan li-ashâbi-sse’îr(i)

Derken suçlarını söylerler; artık ırak olsun yakıp kavuran cehennemin ehli.

Böylece kendi günahlarını itiraf edip (pişmanlık duyacaklardır. Ama artık) çılgınca yanan ateşin halkı bu azaba müstahaktır, çünkü o kahrolası ve kovulası (insanlara, Allah’ın rahmetinden) uzaklık yakışır.

Onlar böylece suçlarını itiraf ederler. Kahrolsun o cehennemlikler.

Demek ki, günahlarını itiraf ettiler. Körüklenen, alev püsküren cehennem ehlinin yüzlerine karşı :
“İlâhi rahmetten ve mağfiretten uzak olun.” denilecek.

Böylece günâhlarını itiraf ederler. Çılgın ateşin halkı uzak olsun!

Böylece kendi günahlarını itiraf ettiler. Çılgınca yanan ateşin halkına (Allah'ın rahmetinden) uzaklık olsun.

Böylece günahlarını itiraf ederler. O halde kahrolsun cehennemlikler!...

Onlar (böylelikle) suçlarını itiraf ederler. Kahrolsun onlar!

Böylece günahlarını itiraf ederler. Artık o alevli cehennemin mahkûmları rahmetten mahrumdurlar.

Günahların kendileri söyledi, yere batsın cehennemlik olanlar

Böylece (onlar) günahlarını itiraf ederler. (Onların yüzlerine karşı şöyle denir:) Çılgınca yanan ateşe müstahak olanlar (Allah'ın rahmetinden) uzak olsun!

ve günâhlarını i’tirâf idecekler lâkin ashâb-ı cehenneme Allâh’ın rahmeti ba’îddir.

Böylece, günahlarını itiraf ederler. Çılgın alevli cehennemlikler yok olsunlar!

İşte böylece günahlarını itiraf ederler. Artık alevli ateştekiler Allah’ın rahmetinden uzak olsun!

Böylece günahlarını itiraf etmiş olurlar. O alevli ateşin mahkûmları artık rahmetten mahrumdurlar.

Böylece günahlarını itiraf ederler. Artık (Allah'ın rahmetinden) uzak olsun, o alevli cehennemin mahkûmları!

Böylece günahlarını itiraf ettiler. Ateşin halkı uzak olsunlar.

Böylece günahlarını itiraf ederler. (Artık) o çılgın ateş halkı (Allah'ın rahmetinden) uzak olsunlar!

İşte günahlarını i'tiraf ettiler, kahrolsun o halde eshabı Seıyr

Böylece (onlar) günahlarını itiraf ederler. Çılgın ateşin halkı (cehennem ehli, Allah’ın rahmetinden) uzak olsun!

Böylece suçlarını itiraf ettiler. Rahmetten uzak olsun Cehennemlikler.

Bu suretle günâhlarını i'tiraaf etdiler (ederler). (Ko Allah) Cehennem yaranını (rahmetinden) koğsun!

Böylece günahlarını i'tirâf ettiler. Öyleyse o Cehennemlikler (Allah'ın rahmetinden)uzak olsun!

Böylece (onlar) suçlarını itiraf etmiş olurlar. Bundan sonra perişanlık, o alevli ateşin halkı içindir.

Sonra yaptıkları suçlarını itiraf ederler. Ancak ateşe girenler için bunlar hayal olmuştur.

Böylece kendi günahlarını kendi ağızlarıyla söylerler. Ateşlikler Allah’ın esirgeyiciliğinden ırak olsunlar.

Onlar böylece kabahatlerini itiraf edeceklerdir. Cehennemlikler, Tanrı rahmetinden uzak olsun.

Böylece günahlarını itiraf ederler. Kahrolsun [fe-suhkân) o çılgın alevli ateşin ehli!

Böylece kendi günahlarını itiraf ettiler. Çılgınca yanan ateşin ehline (Allah'ın rahmetinden) uzaklık olsun!

Böylece, günahlarını kendi ağızlarıyla itiraf edecekler. Fakat artık çok geç: “Cehennem halkı, ilâhî rahmetten uzak olsun!”

Günahlarını itiraf ettiler. Uzak olsun Çılgın Alevli Ateş’in arkadaşları!

suçlarını kabul ederler. Vah alev kurbanları!...

Böylece günahlarını itiraf ederler. Alevli ateştekiler Allah’ın rahmetinden uzak olsun!

Günahlarını itiraf etmiş (olacaklar). O alevli ateş halkı (merhametten) uzak olsun!

Kahrolsun! Şu, çılgınca yanan cehennemin günâhlarını itiraf eden halkı.

Onlar böylece günahlarının farkına varacaklar: ama [o zaman] bütün güzellikler bu yakıcı ateşe mahkum olanlardan uzak bulunacak.

İşte günahlarını böyle itiraf edecekler. Kahrolsun o çılgın ateş halkı! 6/130, 39/71

Böylece günahlarını itiraf etmiş oldular: Olmaz olsun o harlı ateş ashabı!

Böylece günahlarını itiraf ederler, artık o cehennemlikler (Allah'ın rahmetinden) uzak olsun!

Günâhlarını itirâf ettiler. Artık ezillip yanmak O çılgın ateş halkı içindir!

İşte günahlarını itiraf etmiş olurlar. Artık o çılgın cehennem yârânı için (rahmet-i ilâhîyeden) bir uzaklık olsun.

Böylece günahlarını itiraf ederler. Rahmetten uzak olsun o cehennemlikler!

Günahlarını itiraf ettiler. O çılgın ateş halkına (Allah'ın acımasından) uzak olup ezilmek yaraşır!

Ve günâhlarını ve kabahatlerini i'tirâf iderler. Cehennem ehline rahmet hakkında uzaklık ve tard vardır.

Böylece suçlarını itiraf ederler. O alevli ateş ahalisi için bundan sonrası tam bir perişanlıktır.

İşte böylece günahlarını itiraf ederler. Kahrolsun çılgın ateş halkı!

Böylece günahlarını itiraf ederler. Uzak olsun ateş ehli Allah'ın rahmetinden!

Günahlarını işte böyle itiraf ettiler. Çılgın ateşin halkına böyle kahır yaraşır.

pes ikrār eylediler yazuķlarına. ıraķlıķ olsuñ ŧamu islerine!

Pes günāhlarına iḳrār itdiler. Pes la‘net olsun cehennem ehline.

Və beləcə öz günahlarını e’tiraf edəcəklər. Məhv olsun cəhənnəm əhli!

So they acknowledge their sins; but far removed (from mercy) are the dwellers in the flames.

They will then confess(5568) their sins: but far will be (Forgiveness) from the Companions of the Blazing Fire!

5568 They will then have passed through the fire of Judgement and will now be in the fire of Punishment. The Reality will not only now be clear to the... Devamı..


Designed by ÖFK
En iyi 1024 x 768 pikselde görüntülenir.