Ve kâlû lev kunnâ nesme’u ev na’kilu mâ kunnâ fî ashâbi-sse’îr(i)
Ve eğer derler, duysaydık, yahut akıl etseydik yakıp kavuran cehennem ehli olmazdık.
(Keşke) "Eğer biz (gerçekleri) dinleyip duyan ve akıl edip anlayan kimseler olsaydık, (şimdi) bu azgın ateşe girenlerin arasında bulunmazdık" diyerek (hayıflanacaklardır).
Ve derler ki: “Şayet biz gelen elçilere kulak vermiş olsaydık ve aklımızı da kullansaydık şu çılgınca yanan cehennem azabı içinde olmazdık.”
“- Eğer peygamberlerin tebliğlerini anlama ve icabet etme niyetiyle dinlemiş olsaydık veya davet edildiğimiz konularda akıllıca muhakeme yapabilseydik, körüklenen, alev püsküren, çıldırırcasına yanan cehennem ehlinden olmazdık” derler.
Ve derler ki: "Eğer biz dinlemiş veya akıl etmiş olsaydık şu çılgın ateşin halkı arasında olmazdık."
Ve: 'Eğer dinlemiş olsaydık ya da akıl etmiş olsaydık, şu çılgınca yanan ateşin halkı arasında olmayacaktık' derler.
Bir de şöyle derler: “- Biz işitir veya akıl eder olsaydık, şu azgın ateşe atılanlar arasında bulunmazdık.”
Ve derler: “Eğer dinleyen, düşünen bir toplum olsaydık, Cehennem ehlinden olmazdık.”
“Eğer söz dinleseydik, yahut aklımızı kullansaydık, şu çılgın ateş halkı arasında bulunmazdık” diyecekler.
Yine diyecekler ki: «Biz ya dinleseydik, ya da düşünseydik, cehennemlik olmazdık!»
Yine şöyle derler: “Eğer dinlemiş veya aklımızı kullanmış olsaydık, şu alevli ateşe müstahak olanlar arasında bulunmazdık.”
ve sonra "Eğer dinlenmiş ve düşünmüş ola idik bu ateşe atılmaz idik" diyecekler
"Eğer kulak vermiş veya akletmiş olsaydık, çılgın alevli cehennemlikler içinde olmazdık" derler.
Yine şöyle derler: “Eğer kulak vermiş veya aklımızı kullanmış olsaydık, şu alevli ateştekilerden olmazdık.”
“Şayet kulak vermiş veya aklımızı kullanmış olsaydık, şimdi şu alevli cehennemin mahkûmları arasında olmazdık!” diye de ilâve ederler.
Ve: Şayet kulak vermiş veya aklımızı kullanmış olsaydık, (şimdi) şu alevli cehennemin mahkûmları arasında olmazdık! diye ilâve ederler.
"Dinleseydik veya aklımızı kullansaydık biz şu ateşin halkı içinde olmazdık," dediler.
Ve derler ki: "Eğer biz dinleseydik, yahut düşünüp anlasaydık şu çılgın ateşin halkı arasında bulunmazdık!"
Ve biz işidir veya akl eder olsaydık bu Seıyr eshabı içinde bulunmazdık, derler
Ve derler ki: “Şâyet (bize yapılan uyarılara) kulak vermiş veya aklımızı kullanmış olsaydık, (şimdi) şu alevli ateşe girmezdik.”
“Eğer dinlemiş veya düşünmüş olsaydık, şimdi alevli ateşin halkı içinde olmazdık.” dediler.
Ve (şunu) söylediler (söylerler): «Eğer bizi dinler, yahud aklımızı kullanır (insanlar) olsaydık şu çılgın cehennem yârânı içinde bulunmazdık.»
Ve derler ki: “Eğer (biz) işitir veya akıl eder olsaydık, bu alevli ateş ashâbı arasında bulunmazdık!”
Yine derler ki: Şayet (onları) dinlemiş veya aklımızı kullanmış olsaydık, (şimdi) şu alevli ateşin halkı arasında olmazdık.’
Suçlular “Keşke o uyarıcıları dinleseydik veya aklımızı kullansaydık da şimdi burada, bu yakıcı ateşin içinde olanlardan olmazdık” derler.
Yine derler: "Eğer biz onu dinlemiş, ya da düşünmüş olsaydık şimdi bu kızgın ateşin içinde olmazdık."
Yine diyecekler: Biz peygamberleri dinlemiş, akıl da erdirmiş olsaydık Cehennemlikler arasında bulunmayacaktık.
Yine şöyle derler: “Şayet biz (vahye) kulak verseydik veya aklımızı kullansaydık,⁴ bu çılgın alevli ateşin ehli arasında olmazdık.”
Ve derler ki: “Eğer dinlemiş olsaydık ya da akıl etmiş olsaydık, şu çılgınca yanan ateşin ehli arasında olmayacaktık.”
Ve ekleyecekler: “Eğer uyarılara kulak vermiş veya hiç değilse aklımızı kullanarak gözümüzün önündeki gerçekler üzerinde düşünmüş olsaydık, Allah’ın ayetlerini inkâr etmeyecek, böylece bu korkunç ateşi hak edenler arasında olmayacaktık!”
-“İşitiyor veya aklediyor olsaydık, Saîr’in / Çılgın Alevli Ateş’in arkadaşları arasında olmazdık” da dediler.
Vaktiyle kafamızı çalıştırsak da söylenenlere kulak verse idik, şimdi şu çılgın alevcilerinden olmaz idik " derler ve
"Eğer uyarılara kulak vermiş veya aklımızı kullanmış olsaydık, alevli ateşin içinde olmazdık!"
Ve: “Eğer (onu) dinleseydik veya aklımızı kullansaydık, (şimdi) şu çılgınca yanan cehennemin¹ halkından, olmazdık.” diyecekler.
Ve onlar, “Eğer biz” diye ekleyecekler, “[bu uyarıları] dinlemiş olsaydık veya [en azından] kendi aklımızı kullansaydık, [şimdi] yakıcı ateşe müstehak olanlar arasında bulunmazdık!” ⁸
Eğer vahye kulak vermiş olsaydık yahut aklımızı kullansaydık bugün bu alevli ateşe düşenlerden olmazdık, derler. 6/36, 21/10
Ve “Eğer biz (vahyi) işitmiş veya aklımızı kullanmış olsaydık, şimdi kavurucu ateşe müstahak olanlar arasında bulunmazdık”[⁵²¹¹] diyecekler.
“Eğer (onların uyarılarına) kulak vermiş ve aklımızı kullanmış olsaydık, elbette şu çılgın ateşe düşenler içinde olmazdık" diye cevab verirler.
Ve "Eğer söz dinleseydik, yahut akletseydik, şu çılgın ateşin halkı arasında bulunmazdık!" dediler.
Ve diyeceklerdir ki: «Eğer biz işitir olsa idik veya akilâne düşünse idik, biz bu çılgın cehennemin yârânı arasında bulunmuş olmaz idik.»
Ve ilave edecekler: “Şayet biz gerçeği işiten ve aklını çalıştıran kimseler olsaydık, elbette bu alevli ateşe girenlerden olmazdık! ”
Ve dediler ki: "Eğer söz dinleseydik, yahut düşünseydik, şu çılgın ateşin halkı arasında bulunmazdık!"
"Eğer biz rasûlün sözlerini dinleyüb anlamış olsa idik cehennem ehlinden olmazdık" dirler.
“Keşke söz dinleseydik ya da aklımızı kullansaydık, şimdi bu alevli ateşin ahalisi içinde olmazdık” derler.
Eğer dinlemiş veya akletmiş olsaydık bu ateş halkı için de olmazdık, derler.
“Keşke dinleseydik,” derler. “Keşke akıl edebilseydik! O zaman bu çılgın alevlerin arasında olmazdık.”
Ve derler ki: "Eğer söz dinleseydik yahut aklımızı çalıştırsaydık şu çılgın ateşin dostları arasında olmazdık."
daħı eyittiler “eger işidürmissedük yā anlarmıssaduķ olmaduġıdı ŧamu isleri içinde.”
Daḫı eyitdiler: Eger biz işitse‐y‐dük, yā fehm itse‐y‐dük, olmazduḳ cehen‐nem ehlinden.
Onlar: “Əgər biz (peyğəmbərlərin öyüd-nəsihətinə) qulaq asıb ağlımızı başımıza yığsaydıq, cəhənnəm əhli içində olmazdıq!” – deyəcək,
And they say: Had we been wont to listen or have sense, we had not been among the dwellers in the flames.
They will further say: "Had we but listened or used our intelligence,(5567) we should not (now) be among the Companions of the Blazing Fire!"
Designed by ÖFK En iyi 1024 x 768 pikselde görüntülenir. |