Ve-iżâ kîle lehum te’âlev yestaġfir lekum rasûlu(A)llâhi levvev ruûsehum ve raeytehum yesuddûne vehum mustekbirûn(e)
Onlara (münafıklara) : “Gelin (bu nifak ve tefrikadan vazgeçip tevbe edin) Allah’ın Resulü de sizin için mağfiret dilesin. (Kendinize, çevrenize ve geleceğinize yazık etmeyin) ” denildiği zaman, başlarını döndürüp (uzaklaşmaktadırlar) ve görürsün ki kibirlenerek yüz çevirip (gururlu bir tavır takınmaktadırlar).
Ve onlara, gelin de Allah'ın Peygamberi size yarlıganma dilesin denirse başlarını sallarlar alay ederek ve görürsün ki ululuk satarak dönüp gitmedeler.
Onlara “Gelin de, Allah'ın peygamberi sizin için bağışlanma dilesin!” denilince, başlarını çevirirler ve sen onların büyük bir kibirle nasıl çekip gittiklerini görürsün.
Onlara:
“Gelin, Allah'ın Rasulü işlediğiniz günahlardan dolayı sizin için bağışlanma, koruma kalkanına alınma dilesin.” denildiği zaman, başlarını çevirirler. Büyüklük taslayarak çekip gittiklerini görürsün.
Onlara: "Gelin, Allah'ın Peygamberi sizin için bağışlanma dilesin" dendiğinde başlarını çevirirler ve onların büyüklük taslayarak yüz çevirdiklerini görürsün.*
Onlara: 'Gelin Allah'ın Resûlü sizin için mağfiret (bağışlanma) dilesin,' denildiği zaman başlarını yana çevirdiler. Sen, onların büyüklük taslamışlar olarak yüz çevirmekte olduklarını görürsün.
O münafıklara: “-Gelin, Allah'ın Rasûlü sizin için mağfiret dileyiversin.” denildiği zaman, başlarını bükerler ve görürsün ki, kibir taslayarak, (tevbeye ve özür dilemeye yanaşmıyarak) yüz çevirirler.
Onlara: “Gelin, Allah’ın Resulü sizin için bağışlanma dilesin” denildiği zaman, başlarını çevirirler ve onların büyüklük taslayarak dönüp gittiklerini görürsün.
Onlara, “Geliniz, Allah'ın Peygamberi sizin affınızı dilesin” dendiğinde, sinirlenerek başlarını salladıklarını, yüz çevirip kibirlendiklerini görürsün.
«Geliniz, Allahın peygamberi, sizin için bağışlanmak istesin!» denilse de onlara, başlarını çevirirler, görürsün ki, yüzlerini dönerler, hem dahi kasalırlar
O münafıklara: “Gelin (iman edin ve özür dileyin de), Allah'ın Resul'ü sizin için (Allah'tan) af dilesin” denildiği zaman, sen onların başlarını döndürdüklerini ve büyüklük taslayarak uzaklaştıklarını görürsün.
Onlara: "Gelin de Allah'ın Peygamberi sizin için mağfiret dilesin" dendiği zaman, başlarını çevirirler; büyüklük taslayarak yüz çevirdiklerini görürsün.
O münafıklara, “Gelin, Allah’ın Resûlü sizin için bağışlama dilesin” denildiği zaman başlarını çevirirler ve sen onların büyüklük taslayarak uzaklaştıklarını görürsün.
Onlara: Gelin, Allah'ın Peygamberi sizin için mağfiret dilesin, denildiği zaman başlarını çevirirler ve sen onların, büyüklük taslayarak uzaklaştıklarını görürsün.
Onlara, "Gelin de ALLAH'ın elçisi sizin için bağışlanma dilesin," denildiğinde, başlarını çevirirler; büyüklük taslayarak saptıklarını görürsün.
Onlara: "Gelin, Allah'ın Resulü sizin için mağfiret dilesin." denildiği zaman başlarını çevirirler ve onların, büyüklük taslayarak yüz çevirdiklerini görürsün.
Onlara gelin Resulullah sizin için istiğfar ediversin denildiği zaman da başlarını bükerler ve görürsünki kibir taslıyarak yan çizer giderler
Ve onlara, “Gelin, Allah'ın Resûl'ü sizin için bağışlanma dilesin.” dendiği zaman; tersleyerek, büyüklük taslayıp, çekip gittiklerini görürsün.
Onlara «Gelin, Allahın peygamberi sizin için istiğfar ediversin» denildiği zaman başlarını çevirdiler. Gördün ki onlar (özür dilemeyi bile) kibirlerine yediremeyerek haalâ yüz döndürüyorlar.
Hem onlara (o münâfıklara): “Gelin! Allah'ın Resûlü sizin için mağfiret dilesin!” denildiği zaman, başlarını çevirirler. Ve (sen) onları görürsün ki, kendileri büyüklük taslayan kimseler olarak yüz çeviriyorlar!
Onlara “Gelin Allahın elçisi sizin için Allahdan bağışlanma dilesin” denildiğinde, başlarını sallayarak, kibirli bir şekilde uzaklaştıklarını görürsün.
Onlara «— Geliniz de Allah/ın peygamberi sizin için yarlıganmak dilesin» denilse başlarını çevirirler. Onları, büyüklük taslayarak yüz çevirmiş görürsün.
Onlara, “Gelin Allah'ın resulü sizin için mağfiret (bağışlanma) dilesin” denildiği zaman başlarını yana çevirdiler. Sen, onların büyüklük taslamışlar olarak yüz çevirmekte olduklarını görürsün.
Onlara, “Gelin fırsat varken tövbe edin de, Allah’ın Elçisi sizin için bağışlanma dilesin ve kurtulun bu lânetten!” denildiğinde, bunu gururlarına yediremez, hemen başlarını çevirip uzaklaşırlar; böylece, büyüklük taslayarak yüz çevirdiklerini görürsün.
(Ey Muhammed!) Bir de onlara: “Gelin, Allah’ın Elçisi sizin affedilmeniz için (Allah’a) duâ etsin.” denilince onlar, (kibirlenerek) başlarını çevirirler ve sen de onların, büyüklük taslayarak1 çekip gittiklerini görürsün.*
Çünkü onlara: “Gelin, Allah'ın Elçisi bağışlanmanız için [Allah'a] dua edecek!” dendiği zaman başlarını çevirirler ve sen onların sahte bir kibirle nasıl çekip gittiklerini görürsün.
Onlara, “Gelin Allah’ın elçisi sizin için Allah’tan bağışlanma dilesin” denildiğinde başlarını çevirerek küstahça kibirlenip arkalarını dönüp gittiklerini görürsün. 3/166...168
Ve onlara: “Gelin, Rasulullah size mağfiret dilesin!” denildiğinde, başlarını çevirirler;[5118] ve sen onların küstahça bir kibir içinde çekip gittiklerini görürsün.[5119]*
Ve onlara: «Geliniz, sizin için Allah'ın peygamberi istiğfarda bulunsun,» denildiği zaman başlarını çevirmiş olurlar ve onları görürsün ki, onlar böbürlenir kimseler olarak irâz ederler.
Onlara: “Gelin, Resulullahın huzuruna varın, sizin için dua etsin, Allah'tan size af dilesin! ” denildiğinde, (açıktan bir şey söyleyemediklerinden), kibirlerinden ötürü başlarını sağa sola büker, içten içe homurdanırlar ve onların kibirli bir şekilde yan çizdiklerini görürsün.
Onlara: "Gelin, Allah'ın Elçisi sizin için mağfiret dilesin" dendiği zaman başlarını çevirirler ve onların, büyüklük taslayarak yüz çevirdiklerini görürsün.
“Gelin, Allah’ın elçisi bağışlanmanız için dua etsin” dense başlarını çevirirler. Bakarsın ki kibirli bir halde geri çekiliyorlar.
Onlara:-Allah'ın Resulü sizin için bağışlanma dilesin, denildiği zaman başlarını çevirip, büyüklenerek yüz çevirdiklerini görürsün.
Onlara “Gelin, Allah'ın Resulü sizin için Allah'tan af dilesin” dendiği zaman başlarını çevirirler; sen onların kasılarak uzaklaştıklarını görürsün.
Onlara, "Hadi gelin, Allah resulü sizin için af dilesin!" dendiğinde kafalarını öteye çevirirler. Ve sen onların böbürlenmiş bir halde dönüp gittiklerini görürsün.
daħı ķaçan eyidildi anlara “gelüñ yarlıġamaķ dilesüñ sizüñ içün Tañrı yalavacı” döndürdiler egdiler başlarını. daħı gördüñ anları döndürürler yā dönerler daħı anlar kibr eyleyicilerdür.
Onlara: “Gəlin Allahın Peyğəmbəri (Rəbbinizdən) sizin bağışlanmağınızı diləsin!”–deyildiyi zaman (istehza ilə) başlarını bulayar və sən (Ya Rəsulum!) onların təkəbbürlə üz çevirdiklərini görərsən.
And when it is said unto them: Come! The messenger of Allah will ask forgiveness for you! they avert their faces and thou seest them turning away, disdainful.
And when it is said to them, "Come, the Messenger of Allah will pray for your(5472) forgiveness", they turn aside their heads, and thou wouldst see them turning away their faces in arrogance.*
Designed by ÖFK En iyi 1024 x 768 pikselde görüntülenir. |