Kad ḣasira-lleżîne keżżebû bilikâ-i(A)llâh(i)(s) hattâ iżâ câet-humu-ssâ’atu baġteten kâlû yâ hasratenâ ‘alâ mâ ferratnâ fîhâ vehum yahmilûne evzârahum ‘alâ zuhûrihim(c) elâ sâe mâ yezirûn(e)
Gerçekten de ziyana uğramışlardır Allah'a kavuşmayı yalan sayanlar. Nihayet ansızın başlarına kıyamet kopunca günahlarını sırtlarına yüklenirler de yaptığımız taşkınlıklardan dolayı yazıklar olsun bize derler; ne de kötü yüktür taşıdıkları yükler.
(Böylece) Allah’a kavuşmayı (huzuruna çıkmayı ve amellerinin karşılığını bulmayı) yalanlayanlar, gerçekten hüsrana uğramışlardır. Kıyamet günü ansızın gelince onlar, günahlarını sırtlarına yüklenmiş olarak, "Dünyada yaptığımız kusurlardan ve sorumsuz davranışlardan dolayı yazıklar olsun bize" diye (hayıflanacak ve pişmanlık duyacaklardır; şimdi dikkatle) bakın (ve ibret alın!) Yüklendikleri günah ne kadar kötü ve (cezası çok) ağırdır.
Kıyamet saati ansızın gelip çatıncaya ve “Yazıklar olsun bize ki, onu gözardı etmişiz” diye ağlayıp dövününceye kadar, Allah'a varacaklarını yalan sayanlar, gerçekten zarar ve ziyana uğrayanlardır. Çünkü, omuzlarında günahlarının yükünü taşıyacaklardır. Ah, o yüklenecekleri ağırlık ne kötüdür.
Diriltilerek Allah'ın huzurunda hesaba çekilmeyi mükâfat ve cezayı yalanlayanlar, gerçekten hüsrana uğramışlardır, kıyametin kopacağı an ansızın gelince,
“Dünyada yaptığımız kusurlardan dolayı yazıklar olsun bize!" derlerken, günahlarını da sırtlarına yüklenmiş haldedirler. Bakın yüklendikleri günah ne kötüdür!
Allah'a kavuşulacağını yalanlayanlar zarar etmişlerdir. Onlara kıyamet aniden gelince, günahlarını sırtlarında taşır halde: "Dünyada ettiğimiz kusurlardan dolayı yazık bize!" derler. Dikkat edin, taşıdıkları şey ne kadar da kötüdür!
Allah'a kavuşmayı yalan sayanlar, doğrusu hüsrana uğramışlardır. Öyle ki, saat (kıyamet günü) apansız onlara geliverince, günahlarını sırtlarına yüklenerek: 'Onda (dünyada) sorumsuzca yaptıklarımızdan dolayı yazıklar olsun bize…' derler. Dikkat edin, o işleyip-yüklendikleri ne kötüdür.
Allah'ın huzuruna çıkacaklarını inkâr edenler, gerçekten ziyana uğramıştır. Nihayet kendilerine kıyamet ansızın geldiği zaman şöyle diyecekler: “-Vah, bize yazıklar olsun! Dünyada kusur yaparak vaktimizi boşa çıkardık.” Onlar günahlarını arkalarına yükleneceklerdir. Dikkat edin ki, yüklendikleri günah ne kötüdür!...
Hiç şüphesiz, Allah ile karşılaşmayı inkâr edenler, kaybettiler. Ta ki aniden kıyamet kopunca: “Ne yazık! Bununla ilgili çok eksiğimiz var” derler. O gün günah yüklerini sırtlarında taşırlar. Taşıdıkları ne kötü şeydir!
Allah'ın huzuruna varmayı yalanlayanlar, gerçekten ziyana uğradılar. Nihayet onlara kıyamet vakti ansızın gelip çatınca onlar, günahlarını sırtlarına yüklenerek diyecekler ki: “Dünyada iyi amelleri terk etmemizden dolayı vay halimize!” Dikkat ediniz! Taşıdıkları şey ne kötüdür!
Allaha kavuşmayı yalan sanmış olanlar, evet, ziyan ettiler, ansızın kıyamet kopuverince diyeler ki: «Yazık bizlere, dünyadaki suçlarımız yüzünden», yüklenirler günahların arkalarına, biliniz Ki ne kötüdür günahları onların
Allah'a kavuşmayı yalanlayanlar gerçekten kaybetmişlerdir. Nihayet kıyamet/ecel ansızın gelip çattığı zaman; günah yüklerini sırtlarına yüklenerek: “Orada yaptığımız eksiklerden dolayı yazıklar olsun bize!” diyecekler. Dikkat edin, o yüklenip taşıdıkları şeyler ne kötüdür!
Allâh’ın huzûrunda ictimâ’ itmeğe yalandır diyenler o sa’atin birden bire zuhûr itdiği zamân mahv olacaklar "Arz üzerinde iken bunı unutdığımız ne felâketdir" diyecekler, o vakit yüklerini sırtlarında taşıyacaklar! Ne fenâ yük!
Allah'a kavuşmayı yalanlayanlar doğrusu kaybedenlerdir ki kıyamet saati onlara ansızın gelince, ağırlıklarını arkalarına yüklenerek, "Dünyada işlediğimiz büyük kusurlardan ötürü yazıklar olsun bize" derler. Dikkat edin, yüklendikleri şeyler ne kötüdür!
Allah’ın huzuruna çıkmayı yalanlayanlar gerçekten ziyana uğramıştır. Nihayet onlara ansızın o saat (kıyamet) gelip çatınca, bütün günahlarını sırtlarına yüklenerek, “Hayatta yaptığımız kusurlardan ötürü vay hâlimize!” diyecekler. Dikkat edin, yüklendikleri günah yükü ne kötüdür!
Allah’ın huzuruna çıkmayı yalan sayanlar gerçekten ziyana uğramışlardır. Nihayet kendilerine kıyamet vakti ansızın gelip çatınca, onlar günahlarını sırtlarına yüklenmiş bir halde diyecekler ki: “Dünyada iyi amelleri terk etmemizden dolayı vah halimize!” Dikkat edin, yüklendikleri vebal ne ağır!
Allah'ın huzuruna çıkmayı yalanlayanlar gerçekten ziyana uğramıştır. Nihayet onlara Kıyamet vakti ansızın gelip çatınca, onlar, günahlarını sırtlarına yüklenerek diyecekler ki: «Dünyada iyi amelleri terketmemizden dolayı vah bize!» Dikkat edin, yüklendikleri şey ne kötüdür!
Kaybedenler, ALLAH ile karşılaşmayı yalanlayanlardır. O an (dünyanın sonu) kendilerini ansızın yakalayınca, günah yüklerini sırtlarında taşıyarak, "Oradaki hayatımızı boşa harcamamızdan ötürü vay halimize," diyecekler. Yüklendikleri şey ne de kötü!
Allah'ın huzuruna çıkmayı yalanlayanlar, gerçekten hüsrana uğramışlardır. Kıyamet günü ansızın gelince onlar, günahlarını sırtlarına yüklenmiş olarak şöyle derler: "Dünyada yaptığımız kusurlardan dolayı yazıklar olsun bize!" Bakın yüklendikleri günah ne kötüdür!
hakikat hüsranda kaldı o: Allahın karşısına çıkacaklarını inkâr eden kimseler ki nihayet saat gelib ansızın kendilerini bastırıverince «eyvah! hayatta yaptığımız taksırlerden dolayı hasretlerimize bak» derler o dem ki bütün veballerini sırtlarına yüklenmiş götürüyorlardır, bak ki ne fena yükler götürüyorlar!
(Öldükten sonra tekrar diriltilmeyi ve) Allah’ın (manevi) huzurunda hesap vermeyi yalanlayanlar, gerçekten ziyana uğramıştır. Nihâyet kendilerine o saat ansızın gelip çattığı zaman, onlar, “dünya hayatında yaptığımız kusurlardan ötürü vay hâlimize!” derler ve onlar günahlarını da sırtlarına yüklenmiş bir haldedirler. Dikkat edin, yüklendikleri şey (günah yükü) ne kötüdür!
Allah ile karşılaşmayı yalan sayanlar, gerçekten hüsrana uğramışlardır. Nihayet o saat ansızın gelip çatınca, günahlarını sırtlarına yüklenerek: “Dünyada iyi şeyleri yapmamaktan dolayı yazıklar olsun bize.” diyecekler. Dikkat edin yüklendikleri şey ne kötüdür!
Allahın huzuruna çıkmayı yalan sayanlar gerçek en büyük ziyana uğramışdır. Nihayet kendilerine ansızın kıyamet günü çatdığı zaman, onlar (günâh) yüklerini sırtlarının üstüne yükleyerek, demişler (diyecekler) ki: «orada (Hayatda) yapdığımız taksirlerden dolayı eyvah bize!.. Dikkat edin, ne kötüdür o yüklenib taşıyacakları şeyler!
Allah'ın huzûruna çıkmayı yalanlayanlar, gerçekten hüsrâna uğramışlardır. Nihâyet kıyâmet onlara ansızın geldiği zaman, onlar günahlarını sırtlarına yüklenerek: “Orada (dünyada) ihmâl ettiğimiz şeylerden dolayı bize yazıklar olsun!” diyeceklerdir. Dikkat edin, yüklenmekte oldukları şeyler ne kötüdür!
Allah ile karşılaşmayı (ahiret gününü) yalanlamış olanlar (o gün) gerçekten hüsrana uğramış (olacak)lardır. Nihayet o saat (kıyamet veya ölüm) ansızın onlara geldiği zaman orada (dünyada) ihmal ettiğimiz şeylerden dolayı yazıklar olsun bize!” derler. Ve onlar sırtlarında da (ruhlarında) günahlarını taşırlar. Dikkat edin, taşıdıkları şeyler ne kötüdür! *
Böylece Rablerine kavuşmayı yalanlayanlar hayal kırıklığına uğramışlardır. Onlara kıyamet saati ansızın geldiğinde, yükleri sırtlarında sarılmış olarak gelirler ve “Allah’ın uyarılarını umursamadığımız için bize yazıklar olsun” derler. Taşıdıkları şeyler ne kadar kötü.
Gerçekten o kimseler ki Allah’a kavuşmayı yalan saydılar, doğrusu onlar kendilerine yazık etmişlerdir. Kıyamet günü birdenbire gelip çatınca, günahlarını sırtlarına yüklenip derler: "Orada işlediğimiz suçlardan dolayı yazıklar olsun bize." Bakın o yüklendikleri yük ne ağırdır.
Allah/a kavuşmayı yalan sayanlar her halde ziyankâr oldular. En nihayet onlara ansızın kıyamet gelip çatınca ağırlıklarını sırtlarına yüklenerek «dünya diriliğinde» yaptığımız taksirden dolayı eyvah bizlere!» derler. Haberiniz olsun ki yüklendikleri, ne kötü şeylerdir.
Allah’ın huzuruna çıkmayı yalanlayanlar, gerçekten zarara uğrayanlardır. Nihayet kıyamet saati ansızın onlara gelince, günahlarını sırtlarına yüklenmiş olarak, “Dünyada işlediğimiz aşırılıklardan dolayı yazıklar olsun bize!” derler. Dikkat edin, o taşıdıkları şey ne kötüdür!
Allah'a kavuşmayı yalan sayanlar, doğrusu hüsrana uğramışlardır. Nihayet kıyamet ansızın onlara geliverince, günahlarını sırtlarına yüklenerek, “Onda (dünyada) yaptığımız kusurlardan dolayı vah olsun bize!” derler. Dikkat edin, o yüklendikleri şey pek de kötüdür!
Evet, Allah’ın huzuruna varacaklarını inkâr edenler, gerçekten ziyana uğramışlardır:Bunlar dünyada kısa bir süre yaşayacaklar, nihâyet, kıyâmet veya ecel Saati ansızın gelip çatınca, sırtlarına günahlarını yüklenmiş bir vaziyette, “Yazıklar olsun bize, nasıl da onu ihmal etmişiz!” diye feryat edecekler. Fakat son pişmanlık fayda vermeyecek. Dikkat edin, sırtlarında ne kötü bir yük taşıyorlar!
O hâlde, âhireti inkâr edenler şunu iyi bilsinler:
Allah ile karşılaşmayı yalanlamış kimseler kesinlikle hüsrana düştü. Nihayet Saat onlara ansızın geldiği zaman:
“Orada bıraktığımız şeylere karşılık eyvahlar olsun bize!” dediler. Onlar sırtlarında kendi yüklerini taşırlar. Dikkat edin! Yüklendikleri şeyler kötü oldu.
Artık Tanrı ile yüzleşmenin yalan olduğunu söyleyenler kaybetmişlerdir. Vakit tamam olduğunda: “ Eyvah! Yaktı bizi dünyada iken yaptığımız şımarıklıklar “ diyecekler. Sırtlarında günahları ıh tıs yürüyecekler. Aman ne berbat yük bu böyle.
Hesap gününde Allah’ın huzuruna çıkmayı yalanlayanlar gerçekten ziyana uğramıştır. Kıyamet vakti ansızın gelince inkâr edenler günahlarını sırtlarına yüklenerek diyecekler ki: "Dünyada iyi işleri terk etmemizden dolayı vah bize!" Dikkat edin yüklendikleri şey ne kötüdür. Onlar dünyada yaptıklarıyla sırtlarına cehennem odunu yüklemişlerdir.
Allah ile karşılaşmayı yalanlayanlar, elbette kaybetmişlerdir. Sonunda o (Son) Saat onlara ansızın gelince, [*] günahlarını sırtlarına yüklenerek “(Dünyada iyi davranışları) terk etmemizden dolayı bize yazıklar olsun!” diyecekler. Dikkat edin! Yüklendikleri şey ne kötüdür!
Allah’a kavuşacaklarını yalanlayarak, işte o gün perişan olacaklar ve kıyamet günü¹ kendilerine ansızın gelince de günâhlarını sırtlarına yüklenerek: “Allah’a karşı (kullukta) yaptığımız kusurlardan dolayı yazıklar olsun (bize).” diyecekler. Şunu iyi bilin ki onların yüklendikleri, ne kötü (yüktür.)
Kıyamet Saati ansızın gelip çatıncaya [ve] “Yazıklar olsun bize ki onu gözardı etmişiz!” diye ağlayıp dövününceye kadar Allah’a varacaklarını inkar edenler gerçekten hüsrana uğrayanlardır, çünkü omuzlarında günahlarının yükünü ²¹ taşıyacaklardır: Ah, o yüklenecekleri [ağırlık] ne kötüdür!
Allah ile karşılaşmayı hesaba katmayanlar hüsrana uğramışlardır. Nihayet o saat, bu dünyanın sonu ansızın onların başına gelip çattığında, işledikleri günahları sırtlanmış bir halde “Yazıklar olsun bize ahireti hesaba katmadığımız için.” derler. Dikkat edin ne berbat şeyler yükleniyorlar öyle. 6/47...51, 39/56, 43/66, 47/18, 45/34-35
Doğrusu, Allah(‘ın yargısı) ile karşılaşacaklarını yalanlayanlar hüsrana uğrayacaklar. Son saat ansızın geliverdiğinde, günahlarının yükünü sırtlarında taşır bir hâlde[¹⁰³⁴] diyecekler ki: “Ondan mahrum kaldığımız için yazıklar olsun bize!” Ah, o yüklendikleri şey ne fenadır!
(Hesap vermek üzere) Allah’ın huzuruna çıkmayı yalan sayanlar gerçekten büyük bir ziyana uğramışlardır. Kıyamet ansızın gelip çatınca onlar (günah) yüklerini sırtlarına yüklenerek: "Dünyadayken yaptığımız kusurlardan (Ahireti inkar edip, işlediğimiz günahlardan) dolayı, yazıklar olsun bize!" diye feryad edeceklerdir. Dikkat ediniz yüklendikleri şey (günah) ne kadar kötüdür!
Allah’ın huzuruna çıkmayı yalanlayanlar gerçekten ziyana uğramıştır. Nihayet onlara ansızın o saat (kıyamet) gelip çatınca, bütün günahlarını sırtlarına yüklenerek, "onda (günahlarda ve yalnlamada) aşırı gitmemizden ötürü vay hâlimize!" diyecekler. Dikkat edin, yüklendikleri günah yükü ne kötüdür!
Allah Teâlâ'nın huzuruna çıkacaklarını kendilerine ansızın Kıyamet gelinceye kadar inkâr eden kimseler, muhakkak hüsrâna uğramışlardır. Onlar bütün veballerini sırtlarına yüklenmiş oldukları halde, «Eyvah bizlere, orada yaptığımız kusurlardan dolayı,» diyeceklerdir. Dikkat ediniz! Onların yüklenip taşıyacakları şeyler ne kadar kötü!
Allah'a kavuşmayı yalan sayanlar, gerçekten en büyük hüsrana uğramışlardır. Nihayet kıyamet saati kendilerini bastırıverince onlar, günah yüklerini sırtlarına yüklenerek: “Eyvah! Dünyada işlediğimiz kusurlarımızdan dolayı yazıklar olsun bize! ” diyecekler. Dikkat edin: Ne fena yükler götürüyorlar!
Allah'ın huzuruna çıkmayı yalanlayanlar, gerçekten ziyana uğradı(lar). Nihayet kendilerine ansızın o sa'at gelip çatınca, günahlarını sırtlarına yüklenmiş olarak: "Hayatta (iyi işler yapmaktan) geri kalıp günah işlememizden ötürü vah bize!" dediler. Bakın, ne kötü şeyler yüklenip taşıyorlar!
Allâh'ın huzûruna çıkacaklarını inkâr idenler aldandılar. Onlara ansızın kıyâmet irişdikde: "Dünyâda iken Allâh'ın emr iylediği şeylerde taksîr iylediğimize çok yazık itdik" dirler ve günâhlarını arkalarına yüklenirler. Âgâh olun, o yüklendikleri yük ne fenâ şeydir.
Allah ile yüzleşme konusunu yalan sayanlar kaybedeceklerdir. Kıyamet saati beklemedikleri bir anda gelince günahlarını sırtlanmış olarak diyeceklerdir ki “Bu konudaki kusurlarımızdan dolayı vay halimize!” Baksana ne kötü yükler yüklenmişlerdir!
Allah ile karşılaşmayı yalanlayanlar hüsrana uğramışlardır. Kıyamet ansızın onların başına geldiği zaman “dünyada işlediğimiz kusurlardan dolayı yazıklar olsun bize!” derler. sırtlarında da günahlarını taşırlar. Dikkat edin, taşıdıkları ne kötüdür.
Allah'a kavuşmayı yalan sayanlar gerçekten hüsrana düşmüşlerdir. Kıyamet âniden başlarına kopuverdiğinde, “Dünyadaki ihmalimiz yüzünden yazıklar olsun bize!” derler. Günahlarını ise sırtlarına yüklenmişlerdir. Ne kötü birşeydir o yüklendikleri!
Allah'ın huzuruna varmayı yalanlayanlar, gerçekten hüsrana uğramıştır. Sonunda o saat ansızın kendilerine gelip çatınca, sırtlarında günahlarını taşır bir halde şöyle demişlerdir: "Dünya hayatında düştüğümüz aşırılıklardan dolayı vay hasretimize!" Dikkat edin! Ne kötü şeylerdir taşıyıp durdukları.
bayıķ ziyānlu oldı anlar kim yalan duttılar Tañrı’yı görmegi tā ol vaķt kim geldi anlara ķıyāmet añsuzda eyittiler “iy bizüm ḥasretümüz anuñ üzere kim ŧaķśırlıķ eyledük dünye içinde!” daħı anlar götürürler yazukların arķaları üzere yavuzdur ol kim götürürler!
Taḥḳīḳ ziyān eyledi ol kişiler yalanladılar Tañrı Ta‘ālā liḳāsını. Ḥattā ol vaḳtki gele özlerine ḳıyāmet güni añsuzın, eyideler: İy bizüm ḥasretümüz olyamanlıḳlara ki biz işledük dünyāda. Daḫı anlar götürürler günāhlarınıarḳaları üstine, ne ḳatı yaman nesnedür anlaruñ yüki.
Allahın hüzurunda duracaqlarını inkar edən kimsələr, həqiqətən, ziyana uğramışlar. Belə ki, saat (qiyamət vaxtı) qəflətən başlarının üstünü aldığı zaman onlar günahlarını dallarında daşıyaraq deyəcəklər: “Dünyadakı təqsirlərimizə görə vay halımıza!” Bir baxın, daşıdıqları şey (günah yükü) necə də pisdir!
They indeed are losers who deny their meeting with Allah until, when the hour cometh on them suddenly, they cry: Alas for us, that we neglected it! They bear upon their back their burdens. Ah, evil is that which they bear!
Lost indeed are they who treat it as a falsehood that they must meet Allah,- until on a sudden the hour is on them, and they say: "Ah! woe unto us that we took no thought of it"; for they bear their burdens(854) on their backs, and evil indeed are the burdens that they bear?
Designed by ÖFK En iyi 1024 x 768 pikselde görüntülenir. |