9 Ekim 2024 - 6 Rebiü'l-Ahir 1446 Çarşamba

ANA SAYFA | SURELER  | AYET KARŞILAŞTIRMA |KUR'AN'DA ARA! |FİHRİST | DOWNLOAD | MOBİL
Kullanıcı : Şifre :   Şifremi Unuttum    KAYDOL
En’âm Suresi 131. Ayet

Ayeti Dinle



Meal Ekle/Çıkar

Hepsini Göster/Gizle


Tercihinizin bir sonraki oturumda hatırlanması için giriş yapmalısınız.

Arapça Metin
Türkçe Transcript
Abdulbaki Gölpınarlı Meali
Abdullah-Ahmet Akgül Meali
Abdullah Parlıyan Meali
Ahmet Tekin Meali
Ahmet Varol Meali
Ali Bulaç Meali
Ali Fikri Yavuz Meali
Bahaeddin Sağlam Meali
Bayraktar Bayraklı Meali
Besim Atalay Meali (1965)
Cemal Külünkoğlu Meali
Cemil Said (1924)
Diyanet İşleri Meali (Eski)
Diyanet İşleri Meali (Yeni)
Kur'an Yolu (Diyanet İşleri)
Diyanet Vakfı Meali
Edip Yüksel Meali
Elmalılı Hamdi Yazır Meali
Elmalılı Meali (Orijinal)
Emrah Demiryent Meali
Erhan Aktaş Meali
Hasan Basri Çantay Meali
Hayrat Neşriyat Meali
İhsan Aktaş Meali
İlyas Yorulmaz Meali
İsmayıl Hakkı Baltacıoğlu
İsmail Hakkı İzmirli
İsmail Yakıt
Kadri Çelik Meali
Mahmut Kısa Meali
Mahmut Özdemir Meali
Mehmet Çakır Meali
Mehmet Çoban Meali
Mehmet Okuyan Meali
Mehmet Türk Meali
Muhammed Esed Meali
Mustafa Çavdar Meali
Mustafa İslamoğlu Meali
Orhan Kuntman Meali
Osman Fırat Meali
Ömer Nasuhi Bilmen Meali
Suat Yıldırım Meali
Süleyman Ateş Meali
Süleyman Tevfik (1927)
Süleymaniye Vakfı Meali
Şaban Piriş Meali
Ümit Şimşek Meali
Yaşar Nuri Öztürk Meali
Eski Anadolu Türkçesi
Satıraltı Meal (1534)
Bunyadov-Memmedeliyev
M. Pickthall (English)
Yusuf Ali (English)
Tercihinizin hatırlanması için
giriş yapmalısınız.

Meallerdeki sıralama bir tercih sıralaması değil alfabetik sıralamadır. Ziyaretçilerimiz takip etmek istedikleri mealleri sol sütundan seçerek ilerleyebilirler. Tercihlerinin hatırlanması için "Tercihimi Hatırla" tıklanmalıdır.
 
 

Żâlike en lem yekun rabbuke muhlike-lkurâ bizulmin veehluhâ ġâfilûn(e)

Bu da, halkının hiçbir şeyden haberi olmayan şehirleri, Rabbinin zulümle helak etmeyeceğinden dolayıdır.

Bu (Allah’ın elçiler ve Hakk önderleri göndermesi), halkı (gafil ve cahil durumda, gerçeklerden) habersizken, Rabbinin ülkeleri zulmen helak edici olmadığı içindir.

Gerçek şu ki, bir toplumun fertleri doğru ile eğrinin anlamından, habersiz olduğu sürece, senin Rabbin bir zulüm ve haksızlık ile ülkeleri helak edici değildir.

Allah'ın Rasuller göndermesi ve kitaplar indirmesi, halkı aydınlatılmadan, gaflet içinde iken, Rabbinin zulm ile memleketleri, ülkeleri helâk etmemesi içindir.

bk. Kur’ân-ı Kerim, 16/36; 17/15; 35/24.

Böyle olması, halkı habersizken Rabbinin kasabaları (ülkeleri) haksızlıkla helak etmeyeceğindendir.

Bu, halkı habersizken, Rabbinin ülkeleri zulüm ve helak edici olmadığındandır.

Bu peygamberleri göndermek şundandır: Rabbin, memleketler halkını gafil haldelerken (peygamber tebliğinden habersizlerken) onları zulm ile helâk edici olmadığından...

Rabbin, böylece, onları şahit tutar ki “haberleri olmadan, haksız yere hiçbir kenti helak etmediği” bilinsin.

Gerçek şu ki; halkı habersizken, Rabbin haksızlıkla ülkeleri helâk edici değildir.

İşte böyle, senin Tanrın, halkı gaafilken, kasabaları zulümle yok etmemekte

Gerçek şu ki: Bir toplumun fertleri (doğru ile eğrinin anlamından) habersiz olduğu sürece Rabbin o toplumu yaptığı yanlışlıklardan dolayı asla yok etmez.

Allah insanlara peygamber göndermeden onları sorumlu tutmaz ve yaptıkları taşkınlıklar yüzünden onları cezalandırmaz. Ceza veya mükâfat, ancak âdil bi... Devamı..

Her vakit böyle oldı senin rabbin mahzâ ahâlîsi gâfil oldığı içün bir karyeyi mahv itmez.

Bu, haberleri yokken kasabalar halkını Allah'ın haksız yere yok etmeyeceğinden dolayıdır.

Bu (peygamberlerin gönderilmesi), Allah’ın, halkları habersizken ülkeleri haksız yere helâk etmeyeceği içindir.

Bu da demektir ki, halkı habersizken, rabbin haksızlıkla ülkeleri helâk etmemektedir.

Gerçek şu ki: Halkı habersizken, Rabbin haksızlık ile ülkeleri helâk edici değildir.  

 Yüce Allah insanlara peygamber göndermeden onları sorumlu tutmaz, inkâr ve günahları yüzünden onları cezalandırmaz. Ancak insanlar gönderilen peygamb... Devamı..

Bu böyledir. Rabbin, halkı habersiz bir durumda iken ülkeleri zulüm ile helak etmez.

Bu (şundan dolayıdır ki) Rabbin, halkı habersiz iken ülkeleri zulüm ile helak edici değildir.

Bu şundan ki: Rabbın memleketleri ahâlisi gâfil halleder iken zulm ile helâk edici değildir

Gerçek şu ki, bir memleketin halkı (ilâhî davetten) habersizken, Rabbin onları haksız yere helâk etmez.

Gerçek şu ki: Rabb'in, gerçeklerden habersiz bir beldenin halkını haksız yere asla yok etmez.

Bu (vech ile peygamberler gönderilmesi ve onların feci akıbetlerini vaktiyle haber vermeleri) memleketleri — halkı gaafil bulunurlarken — zulüm (leri) yüzünden Rabbinin (mahv-ü) helak edici olmadığındandır.

Bu (peygamberlerin gönderilmesi) şundandır ki, Rabbin, ahâlisi (yaptıkları işin mes'ûliyetinden) habersiz kimseler iken (bir peygamber göndermeden) şehirleri (halkın işledikleri) zulüm sebebiyle helâk edici değildir!

Bu (Rabbinin mesajlarını tebliğ eden elçilerin gönderilmesi), halkı (yaptıkları işin mesuliyetinden ve ilahi mesajlardan) habersiz kimseler iken (kendilerine tebliğ yapan bir elçi göndermeden), Rabbinin şehirleri zulmen helâk edici olmadığı içindir!*

(*) Yüce Allah insanlara kendi mesajlarının tebliğini yapan elçiler göndermeden onları sorumlu tutmaz ve yaptıkları kötülükler yüzünden onları cezalan... Devamı..

Uyarıdan habersiz bir toplumu, Rabbin haber vermeden, zulümle yok edecek değildir.

Çünkü gerçekten senin çalabın, insanlar hiç bir şey bilmezken illeri yoketmek istemez de onun için.

Peygamber göndermek hususu kasaba ahalisi gafil iken Rabbin zulümlerinden dolayı onları helâk etmemesi içindir.

Bu böyledir, Zira Rabbin, halkı habersiz/gafil oldukları sürece, beldeleri/ülkeleri zulüm ile yok edici değildir.

Bu (şekilde resullerin gönderilmesi), haberleri yokken ülkeler halkını Rabbinin haksız yere yok etmeyeceğinden dolayıdır.

Çünkü Rabb’in, halkı ilâhî uyarılardan habersiz olan hiçbir ülkeyi, onlara doğru yolu gösteren uyarıcılar göndermeden, haksız yere helâk edecek değildir. Ceza veya mükâfât, ancak âdil bir imtihândan sonra verilir. Bunun sonucunda da;

Bu demektir ki senin rabbin, ahâlisi gâfil / habersiz / dikkatsiz iken zulüm ile Şehirler’in helâk edicisi olmadı.

Bu itiraflar: şuursuzca işler yapan bir toplumu helâk ederken, Tanrı’'nın haksızlık etmediğini ifade eder.

Gerçek şu ki; Rabbin uyarmadan toplumları yok ederek haksızlık etmez. Rabbin bütün toplumlara; neden, hangi suçlardan yok edilecekleri konusunda mutlaka bilgilendirir.

Gerçek şu ki halkı habersizken Rabbin, haksızlık ile şehirleri helak edici değildir. [*]

Bu ayet Enfâl 8:33, Hûd 11:117 ve Kasas 28:59. ayetlerle birlikte okunmalıdır. Yüce Allah bu ayette, halkı gafil, yani hakikatten habersizken ülkeleri... Devamı..

İşte bütün bunlar Rabbinin, halkı uyarılmadan hiçbir ülkeyi zalimce helâk edici olmamasındandır.¹

1 Konu ile ilgili olarak Bk. (İsra: 15, Fâtır: 24)

Gerçek şu ki, bir toplumun fertleri [doğru ile eğrinin anlamından] habersiz olduğu sürece Rabbin o toplumu ¹¹⁶ yaptığı yanlışlıklardan dolayı asla yok etmez:

116 Lafzen, “toplumları”. Karye terimi (lafzî karşılığı, “kasaba”, “köy” yahut “ülke”), bir kasabanın veya ülkenin halkını -kısacası, bir “topluluğu”-... Devamı..

İşte bu, senin Rabbinin, bir memleketi, sırf halkı gerçeklerden habersizken onları haksız yere helak etmeyeceğindendir. 11/117, 20/133-134, 26/208-209, 28/47-59

Bunun nedeni şudur: bir toplumun bireyleri (ilâhî sınırlardan) habersiz oldukları sürece, senin Rabbin o (tür) toplumları zulmile asla helâk edici değildir.[¹¹²⁴]

[1124] Krş: 15:4; 17:15; 20:134; 26:108; 28:59. İnsanların akıbetlerini onların özgür tercihleri belirlemektedir. Bu, Allah’ın koyduğu bir yasadır. Bu... Devamı..

(Ey Muhammed, Onların bu şahitliği de göstermektedir ki) Rabbin kuşkusuz, halkı habersiz iken (bir elçi ile uyarılmamış iken) zulmeden ülkeleri helak edici değildir! (onlara sorumluluk yüklemeden azap etmez)

Bu böyledir, çünkü rabbin, halkı habersiz iken ülkeleri zulüm ile helâk edici değildir.

İşte bu, Rabbin, ülkelerin ahalisini gâfil bir halde bulunurlarken zulümleri sebebiyle helâk edici olmadığından dolayıdır.

İşte bu (şekilde resullerin gönderilmesi, onların uyarmaları), haberleri olmaksızın zulümleri sebebiyle, senin Rabbinin ülkeleri imha etmediği gerçeğinden ileri gelmektedir. [17, 15; 16, 36; 35, 24]

Bu böyledir, çünkü Rabbin, halkı habersiz iken ülkeleri zulüm ile helak edici değildir.

Rabbin bir karye ehlini, gâfil bulundukları halde helâk idici olmadığından onlara rasûller gönderdi.

Bu şundandır: Halkının bir şeyden haberi yokken, senin Rabbin, haksızlık edip kentleri etkisiz (yaşanmaz) hale getirmez.

Bu, halkı habersizken, Allah'ın haksız yere ülkeleri helak etmemesinden dolayıdır.

Size peygamberler gönderilmesinin sebebi şudur: Rabbin, ahalisi habersiz bulunan bir beldeyi haksızlıkla helâk etmez.

Sebep şudur: Rabbin, halkı habersiz bir haldeyken kentleri helâk edici değildir.

şol anuñ-içün kim olmadı çalabuñ helāk eyleyici köyleri žulm-ıla anuñ ķavmı ġāfiller- iken.

Ol anuñ gibi olmak andan ötürüdür kim senüñ Çalabuñ helāk eylemez şehrleri ẓulm‐ıla ḫalḳı ġāfil iken. Bel ki resūl gönderür.

Bu, (peyğəmbərləri göndərmək) ona görədir ki, Rəbbin məmləkətlərin əhalisini, onlar qafil ola-ola (özlərinə peyğəmbər gəlmədiyi üçün dini vəzifələrini bilməyib icra etmədikləri halda) zülmlə məhv etməyi özünə rəva bilməz!

This is because thy Lard destroyeth not the townships arbitrarily while their people are unconscious (of the wrong they do).

(The messengers were sent) thus, for thy Lord would not destroy for their wrong-doing men´s habitations whilst their occupants were unwarned.


Designed by ÖFK
En iyi 1024 x 768 pikselde görüntülenir.