26 Nisan 2025 - 28 Şevval 1446 Cumartesi

ANA SAYFA | SURELER  | AYET KARŞILAŞTIRMA |KUR'AN'DA ARA! |FİHRİST | DOWNLOAD | MOBİL
Kullanıcı : Şifre :   Şifremi Unuttum    KAYDOL
Haşr Suresi 2. Ayet

Ayeti Dinle



Meal Ekle/Çıkar

Hepsini Göster/Gizle


Tercihinizin bir sonraki oturumda hatırlanması için giriş yapmalısınız.

Arapça Metin
Türkçe Transcript
Abdulbaki Gölpınarlı Meali
Abdullah-Ahmet Akgül Meali
Abdullah Parlıyan Meali
Ahmet Tekin Meali
Ahmet Varol Meali
Ali Bulaç Meali
Ali Fikri Yavuz Meali
Bahaeddin Sağlam Meali
Bayraktar Bayraklı Meali
Besim Atalay Meali (1965)
Cemal Külünkoğlu Meali
Cemil Said (1924)
Diyanet İşleri Meali (Eski)
Diyanet İşleri Meali (Yeni)
Kur'an Yolu (Diyanet İşleri)
Diyanet Vakfı Meali
Edip Yüksel Meali
Elmalılı Hamdi Yazır Meali
Elmalılı Meali (Orijinal)
Emrah Demiryent Meali
Erhan Aktaş Meali
Hasan Basri Çantay Meali
Hayrat Neşriyat Meali
İhsan Aktaş Meali
İlyas Yorulmaz Meali
İsmayıl Hakkı Baltacıoğlu
İsmail Hakkı İzmirli
İsmail Yakıt
Kadri Çelik Meali
Mahmut Kısa Meali
Mahmut Özdemir Meali
Mehmet Çakır Meali
Mehmet Çoban Meali
Mehmet Okuyan Meali
Mehmet Türk Meali
Muhammed Esed Meali
Mustafa Çavdar Meali
Mustafa İslamoğlu Meali
Orhan Kuntman Meali
Osman Fırat Meali
Ömer Nasuhi Bilmen Meali
Suat Yıldırım Meali
Süleyman Ateş Meali
Süleyman Tevfik (1927)
Süleymaniye Vakfı Meali
Şaban Piriş Meali
Ümit Şimşek Meali
Yaşar Nuri Öztürk Meali
Eski Anadolu Türkçesi
Satıraltı Meal (1534)
Bunyadov-Memmedeliyev
M. Pickthall (English)
Yusuf Ali (English)
Tercihinizin hatırlanması için
giriş yapmalısınız.

Meallerdeki sıralama bir tercih sıralaması değil alfabetik sıralamadır. Ziyaretçilerimiz takip etmek istedikleri mealleri sol sütundan seçerek ilerleyebilirler. Tercihlerinin hatırlanması için "Tercihimi Hatırla" tıklanmalıdır.
 
 

Huve-lleżî aḣrace-lleżîne keferû min ehli-lkitâbi min diyârihim li-evveli-lhaşr(i)(c)zanentum en yaḣrucû(s) ve zannû ennehum mâni’atuhum husûnuhum mina(A)llâhi fe-etâhumu(A)llâhu min hayśu lem yahtesibû(s) ve każefe fî kulûbihimu-rru’b(e)(c) yuḣribûne buyûtehum bi-eydîhim ve eydî-lmu/minîne fa’tebirû yâ ulî-l-ebsâr(i)

Öyle bir mabuttur ki kitap ehlinden kafir olanları, ilk defa toplanmaları için ülkelerinden çıkardı; siz, onların çıkacaklarını hiç sanmazdınız, onlar da şüphesiz ki kaleleri, kendilerini Allah'tan korur sanırlardı. Derken Allah, onların hesaplamadıkları yerden gelip çattı da yüreklerine dehşetli bir korku düşürdü, evlerini, kendi elleriyle ve inananların elleriyle yıkmadalar, artık ibret alın ey can gözü açık olanlar.

Uhud savaşından altı ay sonra Medine'de oturan Nadıroğulları, müşriklerle gizlice birlik oldukları için Medine'den sürüldüler, buna işarettir.... Devamı..

Kitap ehlinden olan kâfirleri (Beni Nadir Yahudilerini ve kıyamete kadar benzerlerini) ilk haşirde=sürgünde (Asr-ı Saadet döneminde) yurtlarından çıkaran O (Allah’tır. Oysa) Siz, onların (zulüm yaptıkları diyardan sürülüp) çıkacaklarını hiç sanmamıştınız; onlar da (o gün, sağlam) kalelerinin (bugün ise teknolojik üstünlüklerinin) kendilerini Allah’ın (gazabından) koruyacağını zannedip durmuşlardı. Böylece Allah(ın azabı) da, hiç hesaba katmadıkları bir yönden (ve şimdi harika yöntemlerle) gelip onları kuşatmıştı ve yüreklerine korku salmıştı; öyle ki evlerini kendi elleriyle ve mü’minlerin elleriyle tahrip ediyorlardı. Artık ey basiret sahipleri ibret alın! (Bugünkü zalim ve fesatçı bazı Yahudilerin ve müşriklerin de aynı akıbete -sürgüne ve zillete- uğrayacaklarını bilin.)

O Allah ki, bize de kitap gönderildi diyen, gerçekleri örtbas edenleri, ilk defa toplu halde yurtlarından çıkarandır. Ey mü'minler! Siz onların hiçbir direnme göstermeden, bırakıp gideceklerini düşünmediniz. Onlar da kalelerinin kendilerini, Allah'a karşı koruyacağını sandılar. Ama Allah'ın azabı, onlara ummadıkları bir yerden geliverdi ve kalplerine korku saldı. Böylece onlar yurtlarını kendi elleriyle, ve de mü'minlerin elleriyle yıktılar. Öyleyse bundan ders alın; ey derin kavrayış sahipleri!

O, ehl-i kitaptan inkârda ısrar edenleri, kâfirleri müslümanlara karşı savaşmak için ilk defa bir araya gelerek müttefik güç kurduklarında, yurtlarından çıkarıp sürgüne gönderendir. Siz, onların direnmeden çıkacaklarını sanmamıştınız. Onlar da, kalelerinin kendilerini Allah'tan koruyacağını sanmışlardı. Ama Allah, Allah'ın orduları, onlara beklemedikleri, hesap edemedikleri yerden yüklendi, akıllarına, yüreklerine korku düşürdü. Öyle ki, evlerini, hem kendi elleriyle harap ediyorlar, hem de mü'minlerin elleriyle harabına sebep oluyorlardı. Ey dünyadaki olayları tahlil edip anlayabilen akıl ve basiret sahipleri ibret alın!

bk. Kur’ân-ı Kerim, 16/26.

Kitap ehlinden inkar edenleri ilk sürgün için yurtlarından çıkaran O'dur. Siz onların çıkacaklarını sanmamıştınız, onlar da kalelerinin kendilerini Allah'tan koruyacağını sanmışlardı. Ama Allah, [1] hiç ummadıkları yerden kendilerine geldi ve kalplerine korku saldı. Öyle ki, evlerini hem kendi elleriyle, hem mü'minlerin elleriyle tahrip ediyorlardı. Artık ibret alın ey basiret sahipleri!

1.Yani Allah`ın hükmü veya azabı.

Kitap Ehlinden inkâr edenleri ilk sürgünde yurtlarından çıkaran O'dur. Onların çıkacaklarını siz sanmamıştınız, onlar da kalelerinin kendilerini Allah'tan koruyacağını sanmışlardı. Böylece Allah(ın azabı) da, onlara hesaba katmadıkları bir yönden geldi, yüreklerine korku saldı; öyle ki evlerini kendi elleriyle ve mü'minlerin elleriyle tahrip ediyorlardı. Artık ey basiret sahipleri ibret alın.

(Peygamberi inkâr eden ve O'na verdikleri sözden cayan Medine'deki Yahûdi kabilesi Nadir Oğulları'ndan ibaret) ehl-i kitabdan kâfir olanları, ilk sürgünde yurdlarından çıkaran O'dur. Siz, çıkacaklarını sanmamıştınız. Onlar da, tahkimatlarının (kalelerinin), kendilerini (Allah'ın azabından) koruyacağını zannetmişlerdi. Fakat Allah, onları, hesab etmedikleri tarafdan bastırdı ve kalblerine korku düşürdü. Öyle ki, evlerini, hem kendi elleriyle, hem müminlerin elleriyle harab ediyor, yıkıyorlardı. Düşünün de ibret alın, ey basîret sahibleri!...

Kitap ehlinden (Peygamber’i) inkâr edenleri, ilk sürgünde memleketlerinden çıkartan O’dur. Onların (oradan) çıkacağını hiç sanmazdınız. Onlar da kalelerinin Allah’a karşı kendilerini koruyacağını sandılar. Allah’ın (azabı) hiç ummadıkları bir yerden başlarına geldi. Allah, onların kalbine korku koydu. Evlerini kendi elleriyle ve Müminlerin elleriyle yıkıyorlardı. İşte ey göz sahipleri, ibret alınız!..

Kitap ehlinden inkâr edenleri, ilk sürgünde yurtlarından çıkaran O'dur. Siz onların çıkacaklarını sanmamıştınız. Onlar da kalelerinin, kendilerini Allah'tan koruyacağını sanmışlardı. Ama Allah, onlara beklemedikleri yerden geliverdi. Allah, yüreklerine korku saldı. Evlerini hem kendi elleriyle, hem de müminlerin elleriyle harap ediyorlardı. Ey ileriyi görenler, bu olayı değerlendiriniz.[621]

[621] İlk sürgün edilenler hakkında geniş bilgi için bk. Bayraklı, KUR’ÂN TEFSÎRİ, XIX, 139-143.

Kitaplı olanlardan kâfirlik edenleri, yurtlarından ilk çıkaran O; onların çıkacaklarını siz sanmıyordunuz; barınaklarını, Allaha karşı koruyacak sanırlardı, ummadıkları yerden Allah onların başına neler getirdi, Allah yüreklerine korku düşürdü; kendi elleriyle, inanlılar eliyle de, kendi evlerini yıkıp gittiler; gönül gözü planlar! İmdi örnek alınız

Ehl-i Kitap'tan (peygambere suikast tertipleyip) küfre sapanları, (savaş için) ilk toplanmalarında yurtlarından çıkaran O'dur. Siz, çıkacaklarını sanmamıştınız. Onlar da kalelerinin kendilerini (Allah'ın azabından) koruyacağını sanmışlardı. Fakat Allah onları ummadıkları bir yerden vurdu ve kalplerine korku düşürdü. Öyle ki, evlerini hem kendi elleriyle hem de mü'minlerin elleriyle yıkıp yok etti. Artık bundan ders alın, ey derin kavrayış sahipleri!

Hz. Muhammed Medine’ye geldiği zaman, Yahudilerden Nadiroğulları ile tarafsızlık konusunda antlaşma yapmıştı. Bedir savaşında Müslümanlar galip gelen ... Devamı..

Ehl-i kitâb meyânından kâfirleri diyârından çıkaran odur. Bu ânların hicretlerinin başlangıcı idi. Siz ânların çıkacağına inanmıyor idiniz, ânlar da kal’aları kendilerini Allâh’a karşu muhâfaza ider zan iyliyorlar idi. Allâh ânları hiç beklemedikleri bir tarafdan hücûma dûçâr itdi, kalblerine dehşet ilkâ iyledi. Hânelerini kendi elleri ile tahrîb idiyorlar idi, mü’minlerin elleri de bu tahrîbe yardım idiyor idi. Ey basîret erbâbı ’ibret alınız!

Kitap ehlinden inkarcı olanları ilk sürgünde yurtlarından çıkaran O'dur. Oysa ey inananlar! Çıkacaklarını sanmamıştınız, onlar da, kalelerinin kendilerini Allah'tan koruyacağını sanmışlardı. Ama Allah'ın azabı onlara beklemedikleri yerden geldi, kalblerine korku saldı; evlerini kendi elleriyle ve inananların elleriyle yıkıyorlardı. Ey akıl sahipleri! Ders alın.

O, kitap ehlinden inkâr edenleri ilk toplu sürgünde yurtlarından çıkarandır. Siz onların çıkacaklarını sanmamıştınız. Onlar da kalelerinin, kendilerini Allah’tan koruyacağını sanmışlardı. Ama Allah’ın emri onlara ummadıkları yerden geldi. O, yüreklerine korku düşürdü. Öyle ki, evlerini hem kendi elleriyle, hem de mü’minlerin elleriyle yıkıyorlardı. Ey basiret sahipleri, ibret alın.[531]

Hz. Peygamber Medine’ye hicret edince, Yahudiler’den Nadîroğulları ile tarafsız kalmaları konusunda bir antlaşma yapmıştı. Bunlar, Bedir zaferinden so... Devamı..

Ehl-i kitap’tan inkâr edenleri ilk sürgünde yurtlarından çıkaran O’dur. Siz onların çıkacaklarına ihtimal vermemiştiniz. Onlar da kalelerinin kendilerini Allah’a karşı koruyacağını sanmışlardı. Ama Allah’ın azabı hiç beklemedikleri bir yerden geliverdi; Allah yüreklerine korku düşürdü; öyle ki evlerini hem kendi elleriyle hem de müminlerin elleriyle yıkıyorlardı. O halde ibret alın, ey akıl sahipleri!

Ehl-i kitaptan inkâr edenleri, ilk sürgünde yurtlarından çıkaran O'dur. Siz onların çıkacaklarını sanmamıştınız. Onlar da kalelerinin, kendilerini Allah'tan koruyacağını sanmışlardı. Ama Allah (O'nun azabı), onlara beklemedikleri yerden geliverdi. O, yüreklerine korku düşürdü; öyle ki evlerini hem kendi elleriyle, hem de müminlerin elleriyle harap ediyorlardı. Ey akıl sahipleri! İbret alın.  

 Allah’ın Resûlü Medine’ye geldiği zaman, yahudilerden Nadîroğullarıyla tarafsız kalmaları hükmünü taşıyan bir antlaşma yapmıştı. Bedir savaşında müsl... Devamı..

O ki, kitap halkından inkarcı olanları ilk sürgün için ülkelerinden çıkarmıştır. Onların çıkacağını hiç beklemiyordunuz. Kalelerinin kendilerini ALLAH'tan koruyacağını sandılar. Ancak ALLAH onlara ummadıkları bir yerden geldi ve kalplerine korku saldı. Böylece evlerini kendi elleriyle ve inananların elleriyle yıkıyorlar. Ey görüş sahipleri ibret alınız.

Ehli kitaptan inkar edenleri, ilk sürgünleri yurtlarından çıkaran O'dur. Siz onların çıkacaklarını sanmamıştınız. Onlar da kalelerinin, kendilerini Allah'tan koruyacağını sanmışlardı. Ama Allah'ın azabı, onlara beklemedikleri yerden geliverdi. O, yüreklerine korku düşürdü; öyle ki evlerini hem kendi elleriyle, hem de müminlerin elleriyle harap ediyorlardı. Ey akıl sahipleri! İbret alın.

O ki Ehli kitabdan o küfredenleri ilk haşriçin diyarlarından çıkardı. Siz çıkacaklarını zannetmediniz onlar da zannettilerki kendilerini Allahdan koruyacak manialarıdır kal'aları, istihkâmları, fakat Allah onları hisab etmedikleri cihetten bastırdı ve kalblerinin içine korku düşürdü, öyleki evlerini bir taraftan kendi elleri bir taraftan da mü'minlerin elleriyle harab ediyorlardı, düşünün de ıbret alın ey görecek gözleri olanlar!

Kitap ehlinden olan kâfirleri, (müslümanlar ile yaptıkları antlaşmaya sadık kalmayan, Medine’deki Benî Nadîr yahûdîlerini) ilk defa (bir yere) toplayıp (topluca) yurtlarından çıkaran (sürgün eden) O’dur. (Ey mü’minler!) Siz onların (o sağlam kaleleri içerisinden) çıkacaklarını sanmamıştınız. Onlar da kalelerinin, kendilerini Allah’ (ın azabın) dan koruyacağını sanmışlardı. Ama Allah (’ın azabı), onlara beklemedikleri yerden (mü’minlerden) geldi. Allah, (onların önderleri olan Ka’b b. Eşref’in ölümüyle) yüreklerine korku saldı. Böylece onlar evlerini kendi elleriyle ve mü’minlerin elleriyle yıktılar. Ey basiret sahipleri, ibret alın.

Kitap Ehli'nden, gerçeği yalanlayan nankörleri, sürgün için yurtlarından çıkaran O'dur. Siz, onların yurtlarından çıkacaklarını sanmamıştınız. Ve onlar da kalelerinin, kendilerini Allah'tan¹ koruyacağına inandılar. Oysa Allah'ın buyruğu onlara hesaba katmadıkları yerden geldi. Allah, onların yüreklerine evlerinin kendi elleriyle ve inananların elleriyle harap edileceği korkusunu saldı. Ey basiret² sahipleri! Artık ibret alın.

1- Allah\tan korunmaktan kasıt, Nebi ve inananlardır. Zira Kitap Ehli, kalelerini Allah\tan korunmak için değil, düşmanlarından, yani Nebi ve Mü\minle... Devamı..

O, ehl-i kitabdan küfür edenleri ilk sürgünde yurdlarından çıkarandır. Siz çıkacaklarını sanmamışdınız. Onlar da kal'alarının (Allahın azabına) hakıykaten mâni olacağını zannetdilerdi. İşte onlara hisâba katmadıkları cihetden Allah (ın emr-ü azâbı) geliverdi. O, bunların yüreklerine korku düşürdü. Öyle ki evlerini hem kendi elleriyle, hem mü'minlerin elleriyle harab ediyorlardı. İşte ey akıl ve basıyret saahibleri, siz (bundan) ibret alın.

O (Rabbiniz), kitab ehlinden (yahudilerden) inkâr edenleri(n bir kısmını) ilk haşir'de(bu ilk sürgünlerinde) yurtlarından çıkarandır. (Siz o yahudilerin oradan kolayca)çıkacaklarını sanmamıştınız; ve (onlar da) sanmışlardı ki gerçekten kendilerini Allah'dan(koruyacak olan) engelleri, kaleleridir. Fakat Allah('ın azâbı) onlara hesâb etmedikleri yerden geliverdi ve kalblerine korku saldı; (öyle ki) evlerini hem kendi elleriyle, hem de mü'minlerinelleriyle harâb ediyorlardı. Artık ey basîret sâhibleri! İbret alın!

O dur ki, kitap ehlinden nankörlük (inananlara karşı savaş için bir araya gelerek müttefik güç kurmak suretiyle mü’minlerle yaptıkları anlaşmalarını ihlal) etmiş olanları ilk toplanma için yurtlarından çıkarmıştır. Siz onların çıkacaklarını sanmamıştınız. Onlar da kalelerinin, kendilerini Allah’tan (gerçek mü’min kullarından) koruyacağını sanmışlardı. Ama Allah (ın emri) onlara ummadıkları yerden geldi ve yüreklerine korku düşürdü. Öyle ki, (yurtlarından çıkacaklarını anladıkları için geride kalan) evlerini hem kendi elleriyle hem de mü’minlerin elleriyle yıkıyorlardı. Öyleyse ey basiret sahipleri, ibret alın. *

(*) Beni Nadır Yahudileri Hz. peygamberle anlaşma yaptıkları hâlde, müşrikler Medine’ye saldırınca bunlar ihanet ederek yaptıkları anlaşmayı bozuyor v... Devamı..

Ehli kitaptan inkâr edenler, savaş için ilk defa toplandıkların da, onları yurtlarından çıkaran Allah idi. Siz onların çıkmayacaklarını zannediyordunuz ve onlarda sağlam kaleler ve engellerin onları Allah’dan koruyacağını zannetmişlerdi. Allah, onların hiç hesap etmedikleri bir yerden kalplerine şüphe atmış, kendi elleriyle ve inananların elleriyle evlerini harabe haline getirmişlerdi. Ey Akıl sahipleri! Bunları düşünüp ibret alın.

Kitaplılardan tanımazlık edenleri ilk sürgünde yurtlarından çıkaran Odur. Siz ise onların çıkarılacaklarını sanmamıştınız. Onlar da kalelerinin Allah’a karşı duracağını sanmışlardı. Oysa ki Allah onları hiç ummadıkları bir yerden bastırıverdi. Allah onların yüreklerine korku saldı. Evlerini ya kendi elleriyle, ya da inananların elleri ile yıkıyorlardı. Artık ey gönül gözü açık olanlar! Bu, size örnek olsun.

Ehl-i Kitaptan kâfir olanları yurtlarından ilk defa toplayıp çıkaran O/dur. Siz onların çıkacaklarını zannetmemiş miydiniz. Onlar dahi kalelerinin Allah azabına karşı mâni olacağını zannetmişlerdi. Hatırlarına gelmeyen bir yerden onlara Allah/ın buyurultusu geldi. Allah kalplerine dehşetli bir korku düşürdü, hanelerini kendi elleriyle [⁶] ve mü/minlerin elleriyle harap eylerlerdi. Ey kalbi açık kimseler! Bunların bu hallerinden ibret alın.

[6] Uhut'tan sonra muahedeyi bozan Yahudiler beraber götürmek üzere keresteleri, kapılan, o güzelim ağaçları koparmışlardı.

Kitap ehlinden inkâr edenleri ilk sürgünde [haşr] yurtlarından çıkaran O’dur. Oysa siz onların çıkacaklarını zannetmiyordunuz. Onlar da kalelerinin, kendilerini Allah’tan koruyacağını zannediyorlardı. Hâlbuki Allah’ın (azabı) onlara hiç beklemedikleri yerden geldi ve yüreklerine korku düşürdü. Öyle ki, evlerini bir yandan hem kendi elleriyle hem de inananların elleriyle yıkıyorlardı.¹ Ey basiret sahipleri [ulî’l-ebsâr]! İbret alınız.

1 Kaynaklara göre, Hz. Peygamber Medine’ye hicret ettikten sonra, Yahudilerden Benu Nadir/Nadiroğulları kabilesiyle tarafsızlık antlaşması yaptı. Onla... Devamı..

Kitap ehlinden küfre sapanları ilk sürgünde yurtlarından çıkaran O'dur. Onların çıkacaklarını siz sanmamıştınız, onlar da kalelerinin kendilerini Allah'tan koruyacağını sanmışlardı. Böylece Allah da onlara hesaba katmadıkları bir yönden geldi ve yüreklerine korku salıverdi de evlerini kendi elleriyle ve müminlerin elleriyle tahrip ettiler. Artık ey basiret sahipleri, İbret alın!

Müslümanlarla yaptıkları antlaşmaya ihânet eden Medîneli Yahudilere karşı başlatılan ilk büyük taarruzda, Kitap Ehlinden olduklarını öne süren, fakat Son Elçiyi inkâr eden Nadir Oğulları kabîlesine mensup kâfirleriMedîne yakınlarındaki yurtlarından sürüp çıkaran O’dur! Oysa sizey müminler, tam teçhizatlı yüzlerce savaşçıya sahip olmalarına rağmen, onların hiçbir direniş göstermeden kalelerinden çıkıp size teslim olacaklarını hiç beklemiyordunuz; zaten onlar da o sağlam ve korunaklı kalelerinin, kendilerini Allah’ın hükmünü yerine getiren İslâm ordusunun taarruzundan koruyacağını sanıyorlardı. Fakat Allah, bu küstah zâlimlerin kalplerine müthiş bir korku salarak, onları hiç ummadıkları bir yerden bastırdı ve en can alıcı noktadan, tam yüreklerinden vurdu onları!
Öyle ki, onlar bu korkunun tesiriyle evlerini bizzat kendi elleriyle ve müminlerin elleriyle yıkıp tahrip ediyorlardı. Müslümanlara sağlam bir şey bırakmamak ve giderken alabildikleri her şeyi götürebilmek için kendi elleriyle evlerinin duvarlarını yıkıyor, kapı ve pencerelerini söküyor, kereste ve eşyalarını tarumar ediyorlardı. Bu arada Müslümanlar da, kuşatma sırasında onlar tarafından siper olarak kullanılan duvarların bir kısmını çökerterek yıkıntı hâline getiriyorlardı. Sonunda, sayı ve silah bakımından İslâm ordusundan üstün olan bu büyük kabîle, savaşmaya cesaret bile edemeden Müslümanlara teslim oldu.
Öyleyse, ey akıl sahipleri, Allah yolunda yürüyen bir toplumun ne büyük lütuf ve yardımlara nâil olacağını görerek bundan dersler çıkarın ve ey kâfirler, bu zâlimlerin başına gelenlerden ibret alın da, onların düştüğü hatâya düşmeyin!
Peki, onlar savaşmayı tercih etselerdi acaba sürgünden kurtulabilecekler miydi? Hayır!

O’dur ki İlk HAŞR / Bir ArayaToplamak için Kitap ehlinden inkâr etmiş olanları yurtlarından çıkardı. Çıkacaklarını zannetmediniz. Onlar da Allah’tan (geleceklere) kendi kalelerinin engel olduğunu zannettiler. Allah onlara hesap etmedikleri yerden geldi. Onların evlerini, kendi elleriyle ve Müminler’in elleriyle tahrip eden Ürküntü’yü kalblerine düşürdü. Görüp ibret alın, ey Görme Duyusu sahipleri!

İnkara sapan ehlikitabı, daha ilk toplu sürgün olayında yurtlarından sürüp çıkaran da Allah'tır. Siz, onların teslim olmayacağını sanmıştınız. Onlar da kalelerinin, kendilerini İslâm ordusuna karşı koruyacağını sanmışlardı. Ama Allah, onlara hiç ummadıkları yerden gelip yüreklerine öyle bir korku saldı ki evlerini, adeta müminlerle bir olup yıktılar. İleriyi görenler bu olayı iyi değerlendirmelidir!

Kitap ehlinden inkâr edenleri, ilk toplu sürgünde yurtlarından çıkaran Allah’tır. Siz onların çıkacaklarını sanmamıştınız. Hâlbuki onlar yaptıkları ihanet nedeniyle bunu hak etmişlerdi. Suçlarını biliyor kendilerine çıkış yolu arıyorlardı. Kalelerinin kendilerini Allah’tan koruyacağını sanmışlardı. Ama Allah’ın emri onlara ummadıkları yerden geldi. Yüreklerine korku düşürdü. Öyle ki, evlerini hem kendi elleriyle hem de Müminlerin elleriyle yıkıyorlardı. Ey basiret sahipleri! İbret alın!

Kitap ehlinden kâfir olanları, ilk sürgünde yurtlarından çıkartan O’dur. Siz onların (yurtlarından) çıkacaklarını sanmamıştınız. Onlar da kalelerinin kendilerini Allah’tan koruyacağını sanmışlardı. (Ancak) Allah onlara beklemedikleri yerden (azabıyla) geldi [*] ve yüreklerine korku düşürdü. (Onlar) evlerini (yurtlarını) hem kendi elleriyle hem de müminlerin elleriyle tahrip ediyorlar(dı). Ey öngörü sahipleri! İbret alın!

Benzer mesaj: Nahl 16:26.

Kendilerine kitap verilenlerin, kâfir olanlarını¹ ilk sürgünde yurtlarından çıkaran, O (Allah)’tır.² Siz, onların çıkacaklarını zannetmediğiniz gibi onlar da kalelerinin kendilerini Allah’tan koruyacağını sanmışlardı. Fakat sonunda Allah onlara, yüreklerine korku salmak sûretiyle beklemedikleri şekilde geliverdi de onlar, kendi evlerini hem kendi elleriyle hem de Müslümanların elleriyle yok ettiler. Ey görebilecek gözü olanlar! (Bundan) ibret alın.³

1 Bu âyette, kendilerine daha önce kitap verilen Yahûdî ve Hıristiyanların, tevhit inancını bozanlarının kâfir olarak nitelendirilmesi, kitab ehlinin ... Devamı..

Hakikati inkara şartlanmış olan geçmiş vahyin mensuplarını [savaş için] ilk toplanmalarında yurtlarından çıkaran O’dur. ¹ Siz [ey müminler,] onların [hiçbir direnme göstermeden] bırakıp gideceklerini düşünmediniz; onlar da kalelerinin kendilerini Allah’a karşı koruyacağını sandılar: ama Allah onlara hiç beklemedikleri bir tarzda vurdu ² ve kalplerine korku saldı; onlar [böylece] yurtlarını kendi elleriyle ve müminlerin eliyle yok ettiler. ³ Öyleyse bundan ders alın siz ey derin kavrayış sahipleri!

1 Bu ve bundan sonraki tarihî atıflar için bkz. bu surenin giriş notu. Benî Nadîr kabilesi -ki, Yahudi olmaları hasebiyle doğal olarak ehlu’l-kitâb (“... Devamı..

Kitap ehlinden kâfir olanları/anlaşmayı bozanları ilk sürgünde yurtlarından çıkaran O’dur. Hâlbuki siz onların yurtlarından çıkıp gideceklerine ihtimal vermemiştiniz. Onlar da kalelerinin kendilerini Allah’a karşı koruyacağını sanmışlardı. Ama Allah onlara darbeyi ummadıkları yerden vurdu ve kalplerine korku saldı. Öyle ki evlerini bir taraftan kendi elleriyle diğer taraftan müminlerin elleriyle yıkıyor harap ediyorlardı. Bundan ibret alın ey akıl sahipleri! 33/9...27

O’dur kitap ehlinden nankörlük edenleri daha ilk sevkiyat ve içtimada yurtlarından çıkaran. Siz onların bırakıp gideceklerine zerrece ihtimal vermemiştiniz, onlar da kalelerinin kendilerini Allah’a karşı savunacağını sanmışlardı. Allah onların (üzerine) hiç beklemedikleri yerden geldi ve kalplerine korku saldı: hanelerini kendi elleriyle ve mü’minler eliyle harap ettiler.[⁵⁰⁰⁶] Şu halde, ibret alın ey basiret sahipleri![⁵⁰⁰⁷]

[5006] Nadîroğulları kabilesinin geçmiş ve geleceğine dair çok özel ve özgün bilgi için bkz: İbn Âşûr, et-Tahrîr ve’t-Tenvîr. [5007] İ’tibar, iftiâ... Devamı..

(Her işi hikmet iledir) Kitap ehlinden inkâr edenleri ilk sürgünde, yurtlarından çıkaran O'dur. Oysa siz onların (öyle kolaylıkla yurtlarından) çıkacaklarını sanmamıştınız, onlar da kalelerinin kendilerini, Allah’ın azabından koruyacağını sanıyorlardı. Fakat Allah’ın azabı onlara hiç beklemedikleri yerden (müminlerden) geliverdi ve kalplerine müthiş bir korku saldı, öyle ki, evlerini hem kendi elleriyle hem de müminlerin elleriyle yıkıyorlardı. (Onlar çıkıp giderken müminlere kalmasın diye ellerine geçeni kırıyorlardı, müminler de dışardan kalelerini ele geçirmek için tahrip ediyorlardı) Ey basiret sahipleri bundan ibret alın. (Ki Rabbiniz bir topluluğu cezalandırmak dilediği takdirde, o topluluğu -kuvvetli de olsa- kaleleri bile koruyamaz ve dehşete kapılıp savaşmadan yurtlarını terk etmek zorunda kalırlar)

O, kitap ehlinden inkâr edenleri ilk toplanmalarında yurtlarından çıkarandır. Siz onların çıkacaklarını sanmamıştınız. Onlar da kalelerinin, kendilerini Allah’tan koruyacağını sanmışlardı. Ama Allah’ın emri onlara ummadıkları yerden geldi. O, yüreklerine korku düşürdü. Öyle ki, evlerini hem kendi elleriyle, hem de mü’minlerin elleriyle yıkıyorlardı. Ey basiret sahipleri, ibret alın.

O, o zât-ı akdesdir ki ehli kitaptan kâfir olanları ilk sürgün için yurtlarından çıkardı. Onların çıkacaklarını siz zannetmez idiniz, onlar da şüphe yok zannettiler ki, kendilerini Allah'tan koruyacak olan, kal'alarıdır. Fakat Allah, onlara hiç hesaba almadıkları bir cihetten geldi ve yüreklerine korku düşürdü, öyle ki evlerini hem kendi elleriyle ve hem de mü'minlerin elleriyle harap eder oldular. Artık ey basiret sahipleri! İbret alınız.

Nitekim Ehl-i kitaptan olan kâfirleri ilk defa O, yurtlarından bir çırpıda çıkardı. Halbuki siz onların çıkacaklarını asla düşünemezdiniz. Onlar da kalelerinin, kendilerine Allah tarafından takdir edilen azabı önleyeceğini sanırlardı. Ama Allah hiç ummadıkları yerden onları bastırdı ve kalplerine korku saldı. Öyle ki evlerini bizzat kendi elleriyle yıkıyorlardı. Bir taraftan da müminlerin elleriyle yıktırıyorlardı. Düşünün de ibret alın ey akıl sahipleri! [16, 26]

Fiilin kendilerine isnad edilmesi, bu yıkıma kendilerinin sebeb olmalarındandır.

Kitap sahiplerinden inkar edenleri, hemen ilk haşirde (müslümanların, kaleleri önünde toplanmalarında) yurtlarından O çıkardı. Siz onların çıkacaklarını sanmamıştınız. Onlar da kalelerinin, kendilerini Allah'tan koruyacağını sanmışlardı. Allah onlara ummadıkları yerden geldi, yüreklerine korku saldı; öyle ki evlerini kendi elleriyle ve mü'minlerin elleriyle harap ediyorlardı. Ey akıl sahipleri ibret alın.

Ehl-i Kitâb'dan küfür idenleri [¹] diyârlarından evvelki haşre [²] çıkaran O'dur. Ey Mü'minler! Siz onların çıkacaklarını zan itmediniz. Allâh onlara bilmedikleri ve hesâb itmedikleri yerden
'azâbı getirdi ve kalblerine korkuyı ilkâ iyledi. Evlerini kendi evleriyle ve mü'minlerin elleriyle yıkdılar. Ey basîret sâhibleri bundan 'ibret alınız.

[1] Medîne'ye hicret-i nebevî esnâsında Rasûlullah ile mu'âhede 'akd idüb sonra nakz-ı 'ahid iylediklerindden dolayı diyârlarından ihrâc olunan "Benî ... Devamı..

Ehl-i Kitaptan[1] ayetleri görmezlikten gelenleri(kafirleri), ilk sürgünde yurtlarından çıkaran O'dur[2]. Siz, çıkacaklarını sanmıyordunuz; onlar da kalelerinin kendilerini Allah'tan koruyacağını sanıyorlardı. Allah, kalplerine korku salarak onlara beklemedikleri yerden geldi[3]. Evlerini kendi elleriyle ve müminlerin elleriyle yıkıyorlardı[4]. Ey ileri görüşlüler; bundan ders alın.

[1] Kitaplarında uzman olan kişiler [2] Allah'ın onayı olmadan hiç bir şey meydana gelmez. Bkz: En'am 6/59, Hadid 57/22 [3] Allah, kişi ile kalbinin a... Devamı..

Kitap ehlinden inkarcıları ilk toplanmalarında yurtlarından çıkaran O'dur. Siz, onların çıkacaklarını sanmamıştınız. Onlar da kalelerinin kendilerini Allah'tan koruyacağını sanmıştı. Allah'ın azabı onlara hesap etmedikleri bir yerden geldi. Onların kalplerine korku sardı. Kendi elleriyle ve müminler in elleriyle evlerini yıktılar. Bundan ibret alın ey akıl sahipleri!

Kitap Ehlinden kâfir olanları ilk sürgünde yurtlarından çıkaran Odur. Siz onların çıkacağına ihtimal vermiyordunuz; onlar ise kalelerinin kendilerini Allah'tan koruyacağını sanmışlardı. Fakat Allah onları hiç ummadıkları bir yerden bastırdı ve kalplerine korku saldı. Öyle ki, evlerini kendi elleriyle ve mü'minlerin eliyle yıkmaya başladılar. Görecek gözü olanlar, ibret alın!

Ehlikitap'tan küfre sapanları, ilk toplanma gününde yurtlarından O çıkardı. Siz onların çıkacaklarını sanmamıştınız; onlarsa kalelerinin kendilerini Allah'tan koruyacağını zannetmişlerdi. Ama Allah onlara hiç ummadıkları yerden geldi, yüreklerine korku saldı; kendi evlerini kendi elleriyle ve iman sahiplerinin elleriyle tahrip ediyorlardı. Artık ibret alın, ey gözleri olanlar!

ol oldur kim çıķardı anları kim kāfir oldılar kitāb ehli’nden illerinden öñdingi ķoparmaķ vaķtında śanmaduñuz kim çıķalar daħı śandılar bayıķ anlar yıġıcıdur anlaruñ ḥisārları Tañrı’dan pes geldi anlara Tañrı 'aźābı ol yirden kim śanmadılar. daħı bıraķdı göñülleri içine ķorķuyı ħarāb eylerler evlerini elleri-y-ile daħı mü’minler elleriyile. [290a] pes i’tibār eyleñ iy gözler isleri!

Oldur çıḳaran ol kişileri ki kāfir oldılar Yehūdilerden, iḳlīmlerinden evvel ḥaşrda cezīre ‘Arabından. Siz anları çıḳalar ṣanmazduñuz ve anlar ṣan‐dılar ki özlerini ḳal‘aları men‘ ider Tañrı ‘aẕābından. Pes geldi kendülereTañrı ‘aẕābı sizmedükleri yirden. Daḫı yüreklerinde ḳorḳu bıraḳdı.Yıḳarlar evlerini elleri‐y‐ile ve mü’minler eli‐y‐le. Pes i‘tibār eyleñüz yābaṣīret ehli.

Kitab əhlindən kafir olanları (Mədinə ətrafında yaşayıb Muhəmməd əleyhissəlamın peyğəmbərliyini inkar edən Bəni Nəzir qəbiləsini) ilk dəfə (bir yerə) toplayıb öz yurdundan çıxardan (Şama sürgün edən) Odur. (Ey mö’minlər!) Siz onların (öz yurdundan) çıxacaqlarını güman etmirdiniz. Onlar isə öz qalalarının onları Allahdan (Allahın əzabından) qoruyacağını zənn edirdilər. Amma Allah (Allahın əzabı) onlara gözləmədikləri yerdən gəlib ürəklərinə qorxu saldı. Belə ki, onlar evlərini həm öz əlləri, həm də mö’minlərin əlləri ilə uçurdub dağıdırdılar. Ey bəsirət sahibləri! (Bəni Nəzir qəbiləsinin başına gələnlərdən) ibrət alın!

He it is Who hath caused those of the People of the Scripture who disbelieved to go forth from their homes unto the first exile. Ye deemed not that they would go forth, while they deemed that their strongholds would protect them from Allah. But Allah reached them from a place whereof they reckoned not, and cast terror in their hearts so that they ruined their houses with their own hands and the hands of the believers. So learn a lesson, O ye who have eyes!

It is He Who got out the Unbelievers among the People of the Book(5369) from their homes at the first gathering (of the forces). Little did ye think that they would get out:(5370) And they thought that their fortresses would defend them from Allah. But the (Wrath of) Allah Came to them from quarters(5371) from which they little expected (it), and cast terror into their hearts, so that they destroyed their dwellings by their own(5372) hands and the hands of the Believers, take warning, then, O ye with eyes (to see)!

5369 This refers to the Jewish tribe of Banu al Nadir whose intrigues and treachery nearly undid die. Muslim cause during the perilous days of the bat... Devamı..


Designed by ÖFK
En iyi 1024 x 768 pikselde görüntülenir.