Ve lekad ‘alimtumu-nneş-ete-l-ûlâ felevlâ teżekkerûn(e)
Ve andolsun ki ilk yaratılışı biliyorsunuz, biliyorsunuz da ne diye düşünmüyorsunuz?
Andolsun, ilk inşanızı (yaratılışınızı ve ana rahminden dünyaya doğmanızı görüp) bildiniz; o halde (bundan) öğüt alıp-düşünmeniz gerekmez mi? (Ki aynen ve yeniden diriltilip hesaba çekileceksiniz.)
Ve andolsun ki, ilk yaratılışınızı bildiniz, fakat tekrar yaratılacağınızı da düşünmeli değil misiniz?
Andolsun ki ilk yaratmayı bildiniz. O halde düşünüp öğüt almanız gerekmez mi?
Andolsun, ilk inşa (yaratma)yı bildiniz; ama öğüt alıp-düşünmeniz gerekmez mi?
Her halde (bu dünya hayatında topraktan sonra nutfeden) ilk yaratılışınızı bildiniz. O halde (kıyamette sizi ikinci defa diriltmeğe kadir olduğumuzu) düşünseniz ya!...
Andolsun! Siz ilk yaradılışı bildiniz. Artık düşünüp idrak etmeniz gerekmez mi?
60,61,62. Aranızda ölümü takdir eden biziz. Biz, sizin yerinize benzerlerinizi getirmek ve sizi bilmediğiniz bir alemde tekrar var etmek konusunda önüne geçilebileceklerden değiliz. Andolsun, ilk yaratılışı bildiniz; düşünüp bundan ders almanız gerekmez mi?
Önceden olan yaratılışı, pek iyi bilirsiniz, düşünmüyor musunuz?
Siz, ilk olarak nasıl yaratıldığınızı, dünyaya nasıl geldiğinizi çok iyi biliyorsunuz. O hâlde (yeniden yaratılacağınızı) niçin düşünmüyorsunuz?
İlk hilkati biliyorsunuz, niçün düşünmüyorsunuz?
And olsun ki, ilk yaratmayı bilirsiniz, yine de düşünmez misiniz?
Andolsun, birinci yaratılışı(nızı) biliyorsunuz. O hâlde düşünseniz ya!
Hiç kuşkusuz ilk yaratılışınızı biliyorsunuz; düşünüp ibret alsanıza!
Andolsun, ilk yaratılışı bildiniz. Düşünüp ibret almanız gerekmez mi?
İlk yaratılışı biliyorsunuz. Öğüt almalı değil misiniz?
Andolsun, ilk yaratılışı bildiniz. Düşünüp ibret almanız gerekmez mi?
Her halde ilk neş'eti biliyorsunuz o halde düşünseniz a
Kasem olsun ki, ilk yaratılışınızı bildiniz (Allah’ın sizi, yoktan yarattığını biliyorsunuz. O hâlde sizi, ikinci defa diriltmeye de kâdir olduğunu) düşünüp de idrak etmeniz gerekmez mi?
Ant olsun ki ilk meydana getirmeyi bildiniz. Düşünüp öğüt almanız gerekmez mi?
Andolsun ki birinci yaratılışı (nızı) bildiniz. Fakat (tekrar yaratılacağınızı da) düşünmeli değil misiniz?
Şübhesiz ki, ilk yaratılışı bildiniz; öyle ise (düşünüp) ibret almanız gerekmez mi?
Muhakkak ilk yaratılışı bildiniz, o hâlde bunun üzerinde düşünüp, (ikinci yaratılışın da mümkün ve kaçınılmaz olduğunu kabullenmeniz) gerekmez mi?
İlk yaratılışı kesinlikle bilmişsinizdir. Hatırlamanız gerekmiyor mu?
Ant olsun ki siz ilkin nasıl var edildiğinizi biliyorsunuz. Öyleyse bundan ne diye öğütlenmiyorsunuz?
* İlk yapılışınızı bildiğiniz halde niye ikinci yapılışınızı düşünmüyorsunuz?
Andolsun ilk yaratmayı bildiniz, artık düşünüp öğüt almanız gerekmez mi?
Şüphesiz ilk yaratılışı bildiniz; ama hatırlayıp kendinize gelmeniz gerekmez mi?
Aslında siz, ilk yaratılışın muhteşem bir kudret ve irâdenin eseri olarak gerçekleştiğini pekâlâ biliyorsunuz; peki, bundan ibret alıp da, ikinci yaratılışın gerçekleşeceğini anlamanız gerekmez mi?
And olsun İlk Yaratılışınızı bildiniz! Keşke düşünseniz!
İlk yaratma olayını öğrendiğinize göre artık herhalde sağlıklı düşünebilirsiniz...
Ayetlerimizle bütün gerçekleri açıklıyoruz. İlk defa nasıl yaratıldığınızı, dünyada neden yaşadığınızı hâlâ bilmiyor musunuz? Etrafınızdaki olaylardan ibret alıp ona göre yaşamanız, yasalarımıza uymanız gerekmez mi?
İlk yaratılışınızın nasıl olduğunu bildiğiniz halde, bunu bari düşünseniz olmaz mı?
Ve [mademki] baştaki yaratılışınızı[n mucizevî bir olay olduğunu] biliyorsunuz; öyleyse, neden [Bizim hakkımızda] düşünüp dersler çıkarmazsınız?
– Siz, ilk olarak nasıl yaratıldığınızı pekâlâ biliyorsunuz, öyleyse tekrar yaratmaya muktedir olduğumuzu niçin düşünmüyorsunuz? 22/5-6
Doğrusu ilk yaratılışı, (mucizesini) bilmiş olmanız lazım; o halde neden (ikinci yaratılış hakkında) ibret almıyorsunuz?
Andolsun ki ilk yaratılışını bildiniz. (Sizi bir adi sudan yarattığımızı herhalde kabul ettiniz. Sizi yaratmakla kalmadığımızı, varlığınızı sürdürebilmeniz için size ne kadar nimetler de verdiğimizi) İyice düşünmeniz gerekmez mi?
Ve ilk inşanızı bildiniz, (bunları) düşünüp ibret almanız gerekmez mi?
Ve muhakkak ki, siz ilk yaradılışı bildiniz, o halde düşünmez misiniz?
Siz ilk yaratmayı pek iyi biliyorsunuz, artık düşünüp ibret almanız gerekmez mi? [30, 27; 19, 67; 36, 77-79; 75, 36-40]
Siz, sizin evvelki halkınızı bilirsiniz. (Sizi nutfeden analarınızın karnında insân şekline koyub yaratdığımızı bilirsiniz.) Düşünmez misiniz? ki (ona kâdir olan ba'de'l mevt ba'se de kâdirdir).
Şimdiki yapınızı iyi biliyorsunuz. Keşke elinizdeki bilgileri kullanıp da aklınızı başınıza alsanız?
-İlk yaratılışınızı biliyorsunuz, düşünmeniz gerekmez mi?
İlk yaratılışınızı biliyorsunuz; öyleyse niçin hâlâ düşünmezsiniz?
Yemin olsun, ilk yaratışı/yaratılışı bildiniz. Peki düşünüp ibret alsanız olmaz mı?
daħı bayıķ bildüñüz öñdingi yaratmaġı. pes nişe ögütlenmezsiz?
Taḥḳīḳ siz bildüñüz evvelki yaradılmaġı. Pes niçün fikr eylemezsiz?
And olsun ki, siz ilk yaradılış (dünyaya necə gəldiyinizi) bilirsiniz. Elə isə (sizi yenidən diriltməyə qadir olduğumuz barədə) heç düşünmürsünüz?!
And verily ye know the first creation. Why, then, do ye not reflect?
And ye certainly know already the first form of creation: why then do ye not celebrate His praises?
Designed by ÖFK En iyi 1024 x 768 pikselde görüntülenir. |