Ve lekad câe âle fir’avne-nnużur(u)
Ve andolsun ki Firavun soyuna da korkutucular gelmişti.
Andolsun, Firavun âline (ve zalim yöneticilerine) de uyarıcılar gelmişti.
Firavun halkına da kesinlikle bu tür uyarılar gelmişti.
Firavun'un kavmine, hanedanına, devlet görevlilerine, yandaşlarına da, sorumluluk, hesap ve cezayı hatırlatan uyarıcılar, peygamberler gelmişti.
Andolsun ki, Firavun ailesine de uyarılar gelmişti.
Andolsun Firavun ailesi (ve çevresi ile kavmi)ne de uyarılar geldi.
Celâlim hakkı için, Firavun ailesine de (azab haberlerini veren) peygamberler geldi.
Ve andolsun! Firavun milletine de uyarıcılar geldi.
Firavun ailesine de uyarıcılar gelmişti.
Firavun'un ulusuna, kocunduranlar gelmişti
Andolsun, Firavun'un ailesine de uyarıcılar gelmişti.
Fir’avn ’âilesini de tehdîd itdik.
And olsun ki, Firavun erkanına uyaranlar geldi.
Andolsun, Firavun’un ailesine de uyarıcılar gelmişti.
Şüphesiz Firavun’un halkına da uyarılar gelmişti.
Şüphesiz Firavun'un kavmine de uyarıcılar gelmişti.
Firavun'un erkanına da uyarıcılar gitmişti.
Şüphesiz Firavun ailesine de uyarıcı peygamberler geldi.
Şanım hakkiçin ali Fir'avne de geldi inzar edici Peygamberler
Kasem olsun ki, Firavun’un kavmine de uyarıcılar gelmişti.
Andolsun ki Fir'avn haanedanına da tehdîdler gelmişdir.
And olsun ki, Fir'avun ehline de (Allah'ın azâbından haber veren) korkutucular geldi.
Ve muhakkak, Firavun ailesine (yandaşlarına) da bu uyarılar gelmişti.
Firavuna da uyarılar gelmişti.
Ant olsun ki Firavungillere de uyarıcı belgeler gelmişti.
* Firavun adamlarına da azapla korkutan mûcizeler gelmişti.
Andolsun Firavun ailesine de uyarıcılar gelmişti.
Şüphesiz Firavun ailesine de uyarılar geldi.
Andolsun, Firavun ve halkına da uyarılarımı ileten bir Peygamber gelmişti.
And olsun Firavun’un ailesine de Uyarılar geldi!
41,42. Firavunlara da uyarıcılar geldi. // Bizim bütün sözlerimizi inkar ettiler. Biz de kendilerini kıskıvrak yakaladık.
Firavun ailesine de uyarıcılar gelmişti.
Şüphesiz ki Firavun’un ailesine (destekçilerine) de uyarı(cı)lar gelmişti.
Şüphesiz Firavun ailesine de uyarılar geldi.
Firavun halkına [da] kesinlikle bu tür uyarılar gelmişti;
Vaktiyle Firavun hanedanına da uyarıcılar gelmişti. 79/15...26
Doğrusu, Firavun yandaşlarına da bu uyarılar gelmişti.
Andolsun ki Firavun hânedânına da, peygamberler gelmişti. (Mucizeler göstermiş, onları doğru yola davet etmişti, buna rağmen)
Ve Fir’avn’ın kavmine de uyarılar gelmişti.
Celâlim hakkı için Fir'avun'un â'ine korkutucular gelmişti.
Firavun hanedanına da uyaran peygamberler geldi.
Fir'avn'ın kavmine de uyarılar gelmiştir.
Âl-i Fir'avn'a rasûllerimiz geldi.
Firavun hanedanına da uyarılar yapılmıştı.
Firavun Hânedanına da uyarıcılar gelmişti.
Firavun hanedanına da uyarıcılar gelmişti.
Yemin olsun, Firavun hanedanına da uyarılar gelmişti.
daħı bayıķ geldi fir'avn ķavmına ķorķıdıcılar ya'nį yalavaçlar.
Fir‘avn ve ḳavmine inẕār idici resūller ve mu‘cizeler geldi.
And olsun ki, Bizim təhdidlərimiz (xəbərdarlıqlarımız Musa vasitəsilə) Fir’on əhlinə də gəlib çatmışdı.
And warnings came in truth unto the house of Pharaoh
To the People(5158) of Pharaoh, too, aforetime, came Warners (from Allah..
Designed by ÖFK En iyi 1024 x 768 pikselde görüntülenir. |