Femenna(A)llâhu ‘aleynâ ve vakânâ ‘ażâbe-ssemûm(i)
Derken Allah lutfetti bize ve korudu bizi ta iliklere işleyen sam yelinin azabından.
“Şimdi (görüyor ve seviniyoruz ki) Allah bize lütufta bulundu, hücrelere kadar işleyen kavurucu azaptan da korudu (ve şu cennetleri ikram buyurdu” diyerek şükredeceklerdir).
Allah bize bol bol lütufta bulundu da, ta iliklere işleyen cehennem azabından korudu.
“Allah bize lütfetti de, vücuda işleyen, kavurucu cehennem azâbından bizi korudu.”
Allah bize lutfetti de bizi delikçiklere (hücrelere) kadar işleyen azaptan korudu.
'Şimdi Allah, bize lütufta bulundu ve 'hücrelere kadar işleyen kavurucu' azabdan korudu.'
Artık Allah bize lütûf buyurdu ve bizleri o ateşin azabından korudu.
Allah bize ihsan etti, bizi zehirli (ateş) azabından korudu.
“Allah bize lütfetti ve bizi iliklere işleyen azaptan korudu.”
Allah bize iyilik edip, sam yeli azabından korudu bizi
Allah da bize lütfetti ve bizi iliklere işleyen cehennem azabından korudu.”
"Allâh da bizim içün müşfik oldı, bizi zehir gibi ’azâbdan masûn iyledi."
26,27,28. "Doğrusu bundan önce ailemizin yanında bile korku içindeydik; Allah lütfedip bizi kavurucu azabdan korudu; doğrusu bundan önce de O'na yalvarıyorduk; şüphesiz O, iyilik yapandır, acıyandır" derler.*
“Allah da bize lütfetti ve bizi iliklere işleyen cehennem azabından korudu.”
Şimdi ise Allah bize lütfuyla muamele etti de bizi kavurucu azaptan korudu.
«Allah bize lütfetti de bizi vücudun içine işleyen azaptan korudu.»
"ALLAH bize iyilik etti de bizi içe işleyen azaptan korudu."
"Allah bize lutfetti de bizi (vücûdun) içine işleyen (kavurucu) azabdan korudu."
Bakınız Allah bize lûtf etti ve bizleri o semûm azâbından korudu
(Bu sebeple) Allah da bize lütfetti ve bizi vücudun gözeneklerine (iliklerine, hücrelerine) kadar işleyen cehennem azabından korudu.
“Şimdi, Allah, bizi nimetlendirdi ve bizi kavurucu ateşin azabından korudu.”
«İşte Allah bize (mağfiret ve rahmetini) lûtfetdi. Bizi sâm yeli azabından korudu».
Allah bize lütfetti de bizi içe işleyen bir azaptan korudu.
“İşte Allah bize lûtfetti de (derilerden içeri) nüfûz edici o azabdan bizi korudu!”
26 , 27. ‘’Biz daha önce (dünyada) ailemiz içinde iken sonumuzdan endişe ederdik. Ama Allah bize lütfetti ve bizi, o kavuran ateşten korudu’’ derler.
“Allah bize iyiliklerde bulundu ve bizi yakıcı ateşin azabından korudu.”
Onun için Allah da bize iyilik etti de bizi Sam yeli gibi kavuran Cehennem’in azabından korudu.
“Allah bize lütfetti de bizi o kavurucu [semûm] azaptan korudu.”
“Şimdi Allah bize lütufta bulundu ve bizi, iliklere kadar işleyen kavurucu azaptan korudu.”
“Fakat şükürler olsun ki Allah bize lütfetti de, alevleri insanın iliklerine işleyen o korkunç azaptan korudu bizi!”
“Allah bize karşılıksız nimet verdi / lutfetti. Bizi Kavurucu Azap’tan korudu”.
Şimdi ise Allah yüzümüze baktı da bizi, o zehir zemberek acılardan korudu.
"Allah da bize lütfetti! Bizi iliklerimize kadar işleyecek olan cehennem azabından korudu!"
Allah bize lütfetti de bizi kavurucu azaptan korudu.
ve bu durumdayken Allah bizi lütfuyla inayetlendirdi ve [çaresizliğin] yakıcı fırtınalarının azabından bizi korudu.
– Allah bize lütufta bulundu ve bizi yakıp kavuran azaptan muhafaza buyurdu. 4/174-175
Allah bize lütfetti de, bizi samyeli azabından (cehennemden) korudu.
«Şimdi Allah Teâlâ bizim üzerimize lütuf ve ihsanda bulundu ve bizi o Semûm azabından vâkiye buyurdu.
26, 27. Biz dünyada, ailemiz içinde iken sonumuzdan endişe ederdik. Ama şükürler olsun ki Allah bize lütfetti ve bizi, o kavuran ateşten korudu.
"Allâh Te'âlâ bize lütuf ve kerem buyurdı ve bizi zehirli 'azâbdan vikâye itdi."
Allah iyilik etti de hücrelerimize kadar işleyecek azaptan bizi korudu.
Allah bize lutfetti de bizi kavurucu azabtan korudu.
“Rabbimiz lütfetti de iliklere kadar işleyen azaptan bizi korudu.
"Allah bize lütufta bulundu ve bizi o iliklere işleyen azaptan korudu."
Mana, Alloh bizlarga marhamat qildi va bizlarni “samum” nomli do‘zax shamolining azobidan saqladi.
“pes minnet eyledi Tañrı üzerümüze daħı śaķladı bizi od 'aźābından.”
Pes minnet itdi Tañrı Ta‘ālā bize. Daḫı bizi ḳurtardı semūm ‘aẕābından.
Artıq Allah bizə mərhəmət buyurub (minnət qoyub) bizi cəhənnəm (səmum) əzabından qorudu.
But Allah hath been gracious unto us and hath preserved us from the torment of the breath of Fire.
"But Allah has been good to us, and has delivered us from the Penalty of the Scorching Wind.(5061)
| Designed by ÖFK En iyi 1024 x 768 pikselde görüntülenir. |