Vefî mûsâ iż erselnâhu ilâ fir’avne bisultânin mubîn(in)
Ve Musa'da da; hani onu apaçık bir delille Firavun'a göndermiştik.
Musa (olayın)da da (düşündürücü ayetler ve ibretler gizlidir). Hani Biz onu açık bir delille Firavun’a göndermiştik;
Musa ve Firavun kıssasında da, aynı ibretli mesajı verdik. Çünkü biz O'nu; Firavun'a apaçık bir delille göndermiştik.
Mûsâ'da da, ibretler vardır. Apaçık bir ferman ile, ilâhî bir yetki ile görevli olarak Firavun'a özgürce sorumluluklarını yerine getirmek üzere göndermiştik.
Musa'da da (ibret vardır). Hani onu apaçık bir belgeyle Firavun'a göndermiştik.
Musa (olayın)da da (düşündürücü ayetler vardır). Hani Biz onu açık bir delille Firavun'a göndermiştik;
Mûsa'da da ibret vardır: Hani onu açık bir mucize ile Firavun'a gönderdik de;
Musa’da da önemli ayetler vardır. Hani çok güçlü bir delil ile Firavuna gitti.
Mûsâ'nın başından geçen olaylarda da dersler vardır. Onu apaçık bir delil ile Firavun'a gönderdik.
Musa işinde dahi, hani onu, açık bir tutanakla, biz Firavun'a gönderdik
Musa'(nın kıssasında) da (ibretler vardır). Hani biz onu açık bir delil ile Firavun'a göndermiştik.
Hüccet-i zâhire ile Mûsâ’yı Fir’avn nezdine irsâl itmekliğimiz bir ’ibretdir.
Musa'nın başından geçenlerde de ibret vardır: Onu apaçık delille Firavun'a gönderdik.
Mûsâ kıssasında da ibret vardır. Hani biz onu açık bir delil ile Firavun’a göndermiştik.
Mûsâ’da da (ibretler var). Onu apaçık delillerle Firavun’a göndermiştik.
Musa'da da (ibretler vardır). Onu apaçık bir delil ile Firavun'a göndermiştik.
Musa'da da (bir ders vardır). Onu Firavun'a apaçık bir delil ile göndermiştik.
Musa'nın kıssasında da ibret vardır. Hani biz onu apaçık bir delille Firavun'a göndermiştik.
Bir de Musada: ki onu bir sultanı mübîn ile Fir'avne gönderdikde
Ve Mûsâ’ (nın kıssasın) da da (ibretler vardır). Hani, biz onu apaçık bir delil ile Firavun’a göndermiştik.
Musa (nin kıssasın) da da (ibret vardır). Hani onu apaçık bir hüccetle Fir'avne göndermişdik de,
Mûsâ'da da (ibretler vardır); hani onu apaçık bir delîl ile Fir'avun'a göndermiştik.
Ve Musa (kıssasın)da da (düşündürücü ayetler ve ibretler vardır). Hani bir zaman biz o’nu Firavun’a açık bir delil (belge) ile göndermiştik.
Musa’yı Firavuna sağlam delillerle göndermemizde de alınacak ibretler var.
Musa’nın ki de öyledir. O gün Biz onu apaçık bir kanıtla Firavun’a göndermiştik de,
Musa kıssasında da bir ibret vardır. Hani onu, apaçık bir hüccet ile Firavun/a göndermiştik.
Musa’da da (ibretler var). Hani, Biz onu apaçık bir güç/ yetki [sultân] ile Firavun’a göndermiştik.
Bir de Musa'da (ibret verici deliller vardır). Hani biz onu açık bir delille Firavun'a göndermiştik.
Mûsâ’nın kıssasında da sizin için bir ders vardır: Hani onu, apaçık bir delil ile Firavuna elçi olarak göndermiştik.
Musa hakkında da! Hani, açık bir sültan (etkileme gücü / belge) ile onu Firavun’a rasûl gönderdik.
Musa hakkında da bilgin olmalı: Onu mucize destekli olarak Firavun'a göndermiştik.
Musa’nın hayatından da alınacak dersler var. Onu apaçık bir delille Firavuna göndermiştik.
Musa’da da (dersler vardır). Onu apaçık bir delil ile Firavun’a göndermiştik.
Musa’nın kıssasında da alınacak ibret vardır. Şöyle ki; biz onu apaçık bir delil ile Firavun’a göndermiştik. 20/9...48, 43/46...52
Musa kıssasında da (almanız gereken bir ibret vardır ki) Onu apaçık bir delil ile Firavun'a gönderdik. (Musa, Firavun'u uyardı onu imana davet etti, fakat)
Mûsâ kıssasında da ibret vardır. Hani biz onu açık bir güç ile Firavun’a göndermiştik.
Mûsa'da da (onun kıssasında da ibret vardır). O vakit ki, O'nu Fir'avun'a apaçık bir bürhan ile gönderdik.
Mûsâ'nın olayında da alınacak dersler vardır. Onu âşikâr bir delille (mûcize ile) Firavun'a göndermiştik.
Musa'da da (ibret alınacak şeyler vardır). Onu açık bir delil ile Fir'avn'e göndermiştik.
Mûsâ'nın haberinde de böyle 'ibret-âmîz âyetler vardır. Biz Mûsâ'yı zâhir ve âşikâr mu'cizelerle Fir'avn'a gönderdiğimizde
Bir de Musa var. Onu açık bir delil (mucize) ile Firavun’a elçi gönderdik.
Apaçık bir belge ile Firavun'a gönderdiğimiz Musa'da da vardır.
Musa'nın kıssasında da ibretler vardır. Biz onu apaçık bir delil ile Firavun'a göndermiştik.
Mûsa'da da. Biz onu açık bir kanıtla Firavun'a gönderdik.
daħı mūsā’da ya'nį 'ibret ol vaķt kim viribidük anı fir'avn’a ḥüccet-ile bellü.
Mūsāda daḫı āyetler vardur. Ḳaçan ki virdük anı Fir‘avna ulu mu‘cizāt‐ıla,
Musanın hekayətində də (bir ibrət dərsi vardır). O zaman Biz onu Fir’onun yanına açıq-aşkar bir dəlillə göndərmişdik.
And in Moses (too, there is a portent) when We sent him unto Pharaoh with clear warrant,
And in Moses(5016) (was another Sign): Behold, We sent him to Pharaoh, with authority manifest.
Designed by ÖFK En iyi 1024 x 768 pikselde görüntülenir. |