19 Nisan 2024 - 10 Şevval 1445 Cuma

ANA SAYFA | SURELER  | AYET KARŞILAŞTIRMA |KUR'AN'DA ARA! |FİHRİST | DOWNLOAD | MOBİL
Kullanıcı : Şifre :   Şifremi Unuttum    KAYDOL
Kâf Suresi 33. Ayet

Ayeti Dinle



Meal Ekle/Çıkar

Hepsini Göster/Gizle


Tercihinizin bir sonraki oturumda hatırlanması için giriş yapmalısınız.

Arapça Metin
Türkçe Transcript
Abdulbaki Gölpınarlı Meali
Abdullah-Ahmet Akgül Meali
Abdullah Parlıyan Meali
Ahmet Tekin Meali
Ahmet Varol Meali
Ali Bulaç Meali
Ali Fikri Yavuz Meali
Bahaeddin Sağlam Meali
Bayraktar Bayraklı Meali
Besim Atalay Meali (1965)
Cemal Külünkoğlu Meali
Cemil Said (1924)
Diyanet İşleri Meali (Eski)
Diyanet İşleri Meali (Yeni)
Kur'an Yolu (Diyanet İşleri)
Diyanet Vakfı Meali
Edip Yüksel Meali
Elmalılı Hamdi Yazır Meali
Elmalılı Meali (Orijinal)
Emrah Demiryent Meali
Erhan Aktaş Meali
Hasan Basri Çantay Meali
Hayrat Neşriyat Meali
İlyas Yorulmaz Meali
İsmayıl Hakkı Baltacıoğlu
İsmail Hakkı İzmirli
İsmail Yakıt
Kadri Çelik Meali
Mahmut Kısa Meali
Mahmut Özdemir Meali
Mehmet Çakır Meali
Mehmet Çoban Meali
Mehmet Okuyan Meali
Mehmet Türk Meali
Muhammed Esed Meali
Mustafa Çavdar Meali
Mustafa İslamoğlu Meali
Orhan Kuntman Meali
Osman Fırat Meali
Ömer Nasuhi Bilmen Meali
Suat Yıldırım Meali
Süleyman Ateş Meali
Süleyman Tevfik (1927)
Süleymaniye Vakfı Meali
Şaban Piriş Meali
Ümit Şimşek Meali
Yaşar Nuri Öztürk Meali
Eski Anadolu Türkçesi
Satır Altı Meal (1534)
Bunyadov-Memmedeliyev
M. Pickthall (English)
Yusuf Ali (English)
Tercihinizin hatırlanması için
giriş yapmalısınız.

Meallerdeki sıralama bir tercih sıralaması değil alfabetik sıralamadır. Ziyaretçilerimiz takip etmek istedikleri mealleri sol sütundan seçerek ilerleyebilirler. Tercihlerinin hatırlanması için "Tercihimi Hatırla" tıklanmalıdır.
 
 

Men ḣaşiye-rrahmâne bilġaybi ve câe bikalbin munîb(in)

Görmediği halde rahmandan korkan ve ona yönelmiş bir yürekle gelen kişiye vaadedilen bu.

Görmediği halde Rahman’a karşı ’içi titreyerek ve korku duyarak’ (kötülükten çekinen) ve ‘samimiyetle Allah’a yönelmiş’ bir kalp ile gelen (kimseler) içindir.

Görmediği halde Rahman'a karşı, içi titreyerek korku duyan ve içten Allah'a yönelmiş bir kalp ile gelen içindir.

Görmediği halde, saklı-gizli hallerinde, gıyaben,saygı duyarak rahmet sahibi Rahman olan Allah'tan korkan, Allah'a yönelen, Allah'a kulluk ve ibadete düşkün bir kalp, bir akıl ile huzuruna gelen herkese, hepinize bu va'd.

Görmediği halde Rahman'dan korkan ve içtenlikle (Allah'a) yönelmiş kalple gelen herkes için.

Görmediği halde Rahman'a karşı 'içi titreyerek korku duyan' ve 'içten Allah'a yönelmiş' bir kalb ile gelen içindir.

Gaybde, Rahman'a iç saygısı duyan ve halis bir kalb ile gelen kimseler için...

İşte ey Rahman olan Allah’tan gıyaben korkanlar, yönelmiş bir kalp ile (O’nun huzuruna) gelenler!

Görmediği halde Rahmân'a saygı duyan ve yönelmiş bir kalple gelen herkese mahsustur.

32,33. Her tövbe yapana, ödevini saklayana, görmez misin Tanrısından korkana, yöneyici bir yürekle gelene söz verilen bu

32-33. (Onlara şöyle denir:) İşte size (dünyada iken) vaad edilen budur. Daima tevbe ile Allah'a dönen, O'nun buyruklarını koruyan, insan kavrayışının dışında olduğu halde Rahman'ın ürpertisini hisseden ve (O'na) yönelmiş bir kalp ile gelen (herkese bu mükâfat vardır).

32,33. Orası tevbe ile Allâh’ın kānûnlarına itâ’at iden ve Rahmân’dan korkub hulûs-u kalb ile gelenlere mahsûsdur.

32,33,34. Onlara: "İşte bu cennet, Allah'a yönelen, O'nun buyruklarına riayet eden; görmediği Rahman'dan korkan, Allah'a yönelmiş bir kalble gelen sizlere, hepinize söz verilen yerdir. Oraya esenlikle girin; işte sonsuzluk günü budur" denir.

32,33. (Onlara şöyle denir:) “İşte bu, size (dünyada) vaad edilmekte olan şeydir. O, her tövbe eden, O’nun emrini gözeten için, görmediği hâlde sırf saygıdan dolayı Rahmân’dan korkan ve O’na yönelmiş bir kalp ile gelen kimseler içindir.”

32-33. Ve kendilerine şöyle denecektir: “İşte sizlere; daima Allah’a yönelen, O’nu aklından çıkarmayan, görmediği halde Rahmân’dan çekinip korkan ve samimi bir kalp ile gelen kimseye vaad edilen cennet!

32, 33. İşte size vâdedilen cennet! Ki o, Allah'a yönelen, emirlerine riayet eden, görmediği halde Rahmân'dan korkan ve Allah'a yönelmiş bir kalp ile gelen kimselere mahsustur.

Onlar yalnız başınayken bile Rahman'ı sayarlar ve içtenlikle gelirler.

32,33. Onlara denir ki: "İşte size vaad edilen bu cennet, Allah'a yönelen, O'nun emirlerine riayet eden, görmediği halde Rahman olan Allah'tan korkan ve O'na yönelen bir kalple gelenlere mahsustur.

Gaybde rahmana haşyet duyan ve inâbeli bir kalb ile gelen kimselere

31-32-33. Ve cennet, Allah’a karşı gelmekten sakınanlara, iyice yaklaştırılır (ve onlara şöyle buyurulur: “İşte, bu cennet, dünyada iken) Allah’ın emir ve yasaklarına riâyet eden, (azabı) görmediği hâlde Rahmân’dan korkan ve Hakkın rızasına yönelmiş bir kalp ile (manevi huzurumuza) gelen (mü’min) kimseler içindir. İşte size vadedilen (mükâfat) budur.

Gaybda¹ Allah'a huşu² duyanların, gönülden bağlı olanların ödülüdür.

1- Kimsenin olmadığı, görmediği, bilmediği yerlerde. 2- Derin saygı ve içten sevgi beslediği; üstün ve yüce görmenin sonucu olarak hayranlık duyduğu... Devamı..

Çok esirgeyici Allaha (bütün samîmiyyetiyle) gıyabî saygı gösteren, Hakkın tâatına yönelmiş bir kalb ile gelen kimselere haasdır.

32,33. (Onlara şöyle denir:) “(İşte,) va'd edilmekte olduğunuz (Cennet) budur!(Allah'a) çokça yönelen (tevbe eden), (O'nun emir ve yasaklarını) gözeten, görmediği hâlde Rahmân'dan korkan ve (Allah'a) yönelmiş bir kalb ile gelen herkes içindir!”

Görmediği halde Rahmana karşı saygı duyup ve arzu dolu bir kalple gelenler için vaat edilen cennet.

Herkim görmeksizin o esirgeyiciden ürker, yönelmiş bir gönülle gelirse ona:

Her kim görmeksizin esirgeyen Tanrı/dan korkar, hakka dönen bir yürekle gelirse bu gibilere [⁹]

[9] Yahut korkup Hak'ka dönen kalb ile gelen her ferde vaadolunan mükâfattır.

“Algılayamadığı hâlde [bi’l-ğayb] Rahmân’dan saygıyla ürperen [haşiye] ve Hakk’a yönelmiş her bir kalp (ile gelen) için.”

Görmediği halde Rahman'a karşı içi titreyerek korku duyan ve içten Allah'a yönelmiş bir kalb ile gelen içindir.

“İnsan kavrayışının ötesinde olmasına rağmen, Rahmân olan Allah’a yürekten saygı duyan ve tertemiz bir kalple O’nun huzuruna gelenler için hazırlanmış muhteşem bir cennet!

Gayb ile / Görmeden Rahmân’dan çekinmiş, yönelen bir kalb ile gelmiş kimseler için!

yüzünü görmeden sevgili Tanrıya gönlünü kaptırıp, saygılı bir yürekle gelenlere özeldir.

“Bazılarınız görmediğimize inanmayız derken sizler Rahman’a görmeden inandınız. Bütün kalbinizle Allah’a yöneldiniz. Yasalarımıza uymak için elinizden geleni yaptınız. Size saldıranlara karşı azimle kararlılıkla karşı durdunuz. Şeytanın vesveselerine aldanmadınız. İnsanların yasalarına uymadınız.”

(Bunlar) yalnızken Rahmân’a saygı gösteren [*] ve (O’na) yönelmiş bir kalp getirenlerdir.

Benzer mesajlar: Enbiyâ 21:49; Fâtır 35:18; Yâsîn 36:11; Mülk 67:12.

33,34. Görmediği halde Rahman (olan Allah)’a saygılarından dolayı tir tir titreyenlere ve sadece Ona yönelen bir kalple (huzuruna) gelenlere ise: “Oraya kendinizden emin bir şekilde esenlikle girin. İşte bu ebedî yaşamanın başladığı gündür.” denilir.

insan kavrayışının dışında olduğu halde Rahman’ın ürpertisini duyan ve pişmanlık dolu bir kalp ile [O’na] gelmiş olan [herkese]. ²³

23 Bkz. 24:31’in son cümlesi ve ilgili not 41.

Rahman’a içten derin bir saygı ve bağlılık duyan ve O’na adanmış bir kalp ile gelen herkese vaat edilen işte bu cennettir. 26/89

idraki aşan bir hakikat olduğu halde, O sonsuz rahmet sahibi karşısında içi titreyen[⁴⁶⁸⁹] ve O’nun huzuruna adanmış bir yürekle gelen herkese:

[4689] Burada Allah yerine Rahmân isminin gelmesi, “O’nun Rahmân olduğunu bilmesine rağmen içi titrer” yan anlamını da verir. Zımnen: O’nun sevgisini ... Devamı..

Rahman'dan -gıyabında- korkan ve huzuruna selim bir kalp ile dönenlere mahsustur.

Görmeden Rahmân’a saygı gösteren ve selim bir kalbilen gelen;

Rahmân'a gıyaben korku duyan ve hakka müteveccih bir kalb ile gelen kimseye (mahsus) bir cennettir.

32, 33. Onlara: “İşte, denir, buydu size vâd edilen mükâfat. Hakka yönelen, koruması gereken her şeyi koruyan, insanların görmediği yerlerde bile Rahman'a hep saygılı olan ve daima Rabbine dönen bir gönül ile gelen herkese bu mükâfat vardır.

“Rahman’ı görmediği halde O’na saygı duyan” mânası da mümkündür. “O’nun Rahman olduğunu bilmesine rağmen, rahmetine güvenerek günah işlemedi, O’na say... Devamı..

Görmeden Rahman'a saygı gösteren ve (Hakka) dönük bir yürek getiren herkesin (mükafatı budur)!"

Âyetteki "ÈÇäÚêÈ (bi'l-ğayb) kelimesi, fâ'ilden hal olabileceği gibi, mef'ûl'den de hal veya masdardan sıfat olabilir. Yani âyetin ilk cümlesi, "Görme... Devamı..

"Rahmân'dan tenhâda korkarak ona müteveccih ve muti' kalb ile gelen her kimseye va'd olunan cennet budur"

(Bu ödül) İçten içe Rahman’dan korkan ve O’na bağlı bir kalp ile gelenleredir.

Görmediği halde Rahman'dan korkan ve ona teslim olmuş bir kalp ile gelen kimseler...

Onlar, görmedikleri halde Rahmân'dan korkan ve Ona yönelmiş bir kalple huzuruna gelen kimselerdir.

Görmediği halde Rahman'dan ürperen ve Allah'a yönelik bir kalp getiren herkese...

32-33. uşbu oldur kim va'de eylenilürsiz. her döniciye yazuķdan śaķlayıcı ol kim ķorķdı raḥmān’dan ġayb iken daħı geldi göñül ile dönici.

Ḫulūṣ‐ı ḳalb‐ile ṭā‘at‐i tenhāda Allāhdan ḫavf ile ‘ubūdiyyet ide ve ṭā‘ati Ḥaḳḳamüteveccih ola.

Rəhmandan (Onu) görmədən qorxan və (Rəbbinin hüzuruna) haqqa dönmüş qəlblə gələn bəndə üçündür!

Who feareth the Beneficent in secret and cometh with a contrite heart.

"Who feared (Allah) Most Gracious unseen,(4970) and brought a heart turned in devotion (to Him):

4970 Cf. 36:11 and n. 3952; and 35:18, and n. 3902.


Designed by ÖFK
En iyi 1024 x 768 pikselde görüntülenir.