Ve-iżâ semi’û mâ unzile ilâ-rrasûli terâ a’yunehum tefîdu mine-ddem’i mimmâ ‘arafû mine-lhakk(i)(s) yekûlûne rabbenâ âmennâ fektubnâ me’a-şşâhidîn(e)
Peygamberlere indirileni duydular mı gerçeği tanıdıklarından görürsün ki gözleri yaşla dolar da taşar. Derler ki: Rabbimiz, inandık biz, bizi gerçeğe tanık olanlardan et.
(Bunların) Elçiye indirileni (Kur’an-ı Kerim ayetlerini) dinlediklerinde, (Tevrat ve İncil’den hatırladıklarıyla) Hakkı tanıdıklarından dolayı gözlerinin yaşlarla dolup taştığını görürsün. Bunlar derler ki: "Rabbimiz (Sana ve Kitabına) inandık; öyleyse bizi (İslam’a ve Resulüllah’a inanıp tanıklık eden) şahitlerle birlikte yaz. (Ki sözünde, özünde, izinde ve istikametinde hep sadıklardan olalım.)"
O kimseler ki, bu elçiye indirilen Kur'ân'ı dinleyip anladıklarında, gözlerinden yaşlar boşaldığını görürsün. Çünkü o Kur'ân'daki gerçekleri tanırlar ve “Ey Rabbimiz!” derler, “Biz inandık, bizi hakka şahid olanlarla beraber yaz.
Allah'ın Rasûlüne indirileni, Kur'ân'ı dinledikleri zaman, onun hak bir kitap olduğunu bildiklerinden, gözlerinden yaşlar boşandığını görürsün.
“Ey Rabbimiz, biz de iman ettik. Bizi de Kur'ân'ı bilen ve tebliğ eden, çözüm getiren, güvenilir örnek önderlerle, doğruları konuşan şâhitlerle, sâlih kimselerle beraber yaz" derler.
Peygambere indirileni duyduklarında, hakkı tanıdıkları haktan dolayı gözlerinin yaşla dolduğunu görürsün. [12] Şöyle derler: "Ey Rabbimiz! İman ettik, bizi şahitlerle beraber yaz.
Elçiye indirileni dinlediklerinde hakkı tanıdıklarından dolayı gözlerinin yaşlarla dolup taştığını görürsün. Derler ki: 'Rabbimiz inandık; öyleyse bizi şahidlerle birlikte yaz.'
Peygambere indirileni (Kur'an'ı, Hristiyanların anlayışları) dinledikleri zaman, hakkı anladıklarından ötürü gözlerinin yaşla dolup boşandığını görürsün. Onlar şöyle derler: “Ey Rabbimiz! İman ettik, şimdi bizi şehâdet getirenlerle beraber yaz.”
Peygamber’e inen vahileri işittikleri zaman, bildikleri hak ve hakikati (onda da) gördüklerinden, gözlerinin yaşla dolduğunu görürsün. “Ey Rabbimiz! Biz inandık, bizi şahitlerden yaz.
Peygambere indirileni duydukları zaman gerçeği anlamalarından dolayı gözlerinden yaşlar boşandığını görürsün. Derler ki: “Ey Rabbimiz! İman ettik; bizi şâhit olanlarla beraber yaz!”
Peygambere inen şeyi işittiklerinde, hak olduğu bilmeleri yüzünden, gözlerinden yaşlar aktığını görürsün, «Ey Tanrımız, biz inandık, bizi tanıklardan kıl
Resule indirilen (Kur'an)ı dinledikleri vakit gözlerinden yaşlar boşaldığını görürsün, çünkü ondaki hakikatin bir kısmını tanırlar. (Ve) “Ey Rabbimiz” derler, “Biz inanıyoruz. Öyleyse bizi hakikate şahitlik edenlerle bir tut.”
Rasûle nâzil olan âyâtı istimâ’ itdikleri vakit gözlerinden kesretli yaş akdığını göreceksin, çünki hakîkati anlamışlardır "Yâ rabbi biz îmân itdik şâhidler meyânına bizi de idhâl it" diyu nidâ itdiler.
83,84. Peygambere indirilen Kuran'ı işittiklerinde, gerçeği öğrenmelerinden gözlerinin yaşla dolarak, "Rabbimiz! İnandık, bizi de şahidlerden yaz. Rabbimizin bizi iyi milletle birlikte bulundurmasını umarken niçin Allah'a ve bize gelen gerçeğe inanmayalım?" dediklerini görürsün.
Peygamber’e indirileni (Kur’an’ı) dinledikleri zaman hakkı tanımalarından dolayı gözlerinin yaşla dolup taştığını görürsün. “Ey Rabbimiz! İnandık. Artık bizi (hakikate) şahitlik edenler (Muhammed’in ümmeti) ile[156] beraber yaz” derler.
Peygamber’e indirileni dinledikleri zaman hakikate dair bilgileri bulunduğundan dolayı gözlerinden yaşlar boşandığını görürsün. Derler ki: “Rabbimiz! İman ettik, bizi hakka şahitlik edenlerle beraber yaz.
Resûle indirileni duydukları zaman, tanış çıktıkları gerçekten dolayı gözlerinden yaşlar boşandığını görürsün. Derler ki: «Rabbimiz! İman ettik, bizi (hakka) şahit olanlarla beraber yaz.»
Elçiye inenleri işittiklerinde, gerçeği tanımalarından ötürü gözlerinin yaşla dolup taştığını görürsün. Derler ki, "Rabbimiz, inandık, bizi tanıklardan say.
Peygamber'e indirilen (Kur'ân)i dinledikleri zaman, onun hak olduğunu öğrendiklerinden dolayı gözlerinin yaşla dolup taştığını görürsün. Onlar: " Ey Rabb'imiz iman ettik, bizi de şahitlerden yaz" derler.
Peygambere indirileni dinledikleri zaman da gözlerini görürsün ki aşîna çıktıkları haktan yaşlar dolub boşanarak «ya Rabbenâ derler: inandık iyman getirdik, şimdi sen bizi şehadet getirenlerle beraber yaz
(Habeş kralı Necâşî Ashame’nin ve kavminden yetmiş kişinin) Resûl’e vahyedileni (Kur’ân’ı) dinledikleri zaman, hakkı anladıklarından dolayı gözlerinin yaşla dolup taştığını görürsün. (Ve onlar) derler ki: “Ey Rabbimiz! (Resûlü’ne ve tebliğ ettiklerine kalben) İnandık, artık bizi (hakikate) şahitlik edenler ile beraber yaz”
Resul'e indirileni duydukları zaman, gerçeği anlamalarından dolayı onların gözlerinin yaşla dolup taştığını görürsün. Derler ki: “Ey Rabb'imiz! İman ettik, öyleyse bizi şahitlerle beraber yaz.”
Peygambere indirilen (Kur'an-ı kerîm) i dinledikleri vakit da hakkı tanıdıklarından dolayı gözlerinin yaşla dolub taşdığını görürsün onların. (Şöyle) derler: «Ey Rabbimiz, îman etdik. Artık bizi (hakka) şâhid olanlarla beraber yaz».
Hem (o bir kısım âlim ve râhiblerin) peygambere indirileni (Kur'ân'ı) dinledikleri zaman, (esâsen âşinâ olup) tanıdıkları bu haktan dolayı gözlerinin yaşla dolup taştığını görürsün! “Rabbimiz! Îmân ettik, artık bizi (hakka) şâhid olanlarla berâber yaz!” derler.
Ve elçiye indirileni (Kur’an’ı) dinledikleri zaman hakkı tanımalarından dolayı gözlerinin yaşla dolup taştığını görürsün. "Ey Rabbimiz! İnandık. Artık bizi (hakikate) şahitlik edenler ile beraber yaz" derler. *
Elçiye indirilen Kur’an-ı işittiklerinde, gerçek vahyin ne olduğunu bildiklerinden, gözlerinden yaşlar aktığını ve “Rabbimiz! İman ettik, işittiğimiz bu Kur’an’ın doğru olduğuna şahitlik edenlerden olduğumuzu yaz” dediklerini görürsün.
Peygambere bildirileni dinleyince doğruyu tanıdıkları için onların gözlerinden yaşlar taştığını görürsün. Onlar derler: "Ey çalabımız! Biz inandık. Sen de bizi doğruyu tanıyanlar sırasına yaz."
Elçiye indirileni/Kur’an’ı işittikleri zaman; gerçeği tanımış olmalarından dolayı gözlerinin yaşla dolup taştığını görürsün. Onlar, “Rabbimiz, inandık. Bizi şahitlerle beraber yaz!” derler.
Peygamber'e indirileni işittiklerinde, gerçeği tanıdıklarından dolayı gözleri yaşla dolup taşarak, “Rabbimiz! İnandık, bizi de şahitlerden yaz” dediklerini görürsün.
Onların,bu Elçiye indirilen ayetleri dinledikleri zaman, hiç de yabancısı olmadıkları bu hakîkatten müthiş etkilenerek, gözlerinden yaşlar boşandığını görürsün. Kur’an’ı duyar duymaz, Allah’a el açıp yalvararak şöyle derler: “Ey Rabb’imiz! İsa Mesih’in yıllar öncesinden müjdelediği Son Elçiye iman ettik; o hâlde, bizi de hakîkate şâhitlik eden şu Müminlerle birlikte iman kervanının bir neferi olarak yaz!”
Rasûl’e indirilmiş şeyleri dinledikleri zaman Hakk’tan olduğunu tanıdıklarından dolayı gözlerini Yaş ile doluyor görürsün. Diyorlar ki:
“Rabbimiz! İman ettik; bizi Şahidler’le birlikte yaz!”.
Bunlar, Muhammed'e indirilenleri dinlerken hiç de yabancısı olmadıkları gerçeklerle karşılaşınca göz yaşları sel olup coşar: " Tamam ya Rab! İnandık, n'olur bizi de tanıklar hanesine yazıver
Onlar ne zaman Resul’e indirilen ayetleri dinlerse; gerçekleri bilmelerinden dolayı gözleri yaşla dolup taşar. Onları yaşlı gözlerle görürsün! Derler ki: "Rabbimiz! İnandık! Bizi şahitlerle beraber yaz!"
Elçiye indirileni duydukları zaman, tanıdıkları gerçeklerden dolayı gözlerinden yaşlar boşaldığını görürsün. [*] Derler ki: “Rabbimiz! İman ettik, bizi (gerçeğe) şahit olanlarla birlikte yaz!
83,84. Sen onların Peygamber’e indirileni dinledikleri zaman, hakkı tanıdıklarından: “Ey Rabbimiz inandık öyleyse bizi de (bu dine) inananlarla beraber yaz. Biz, Rabbimizin bizi iyi kulları arasına sokmasını arzulayıp dururken Allah’a ve bize gelen gerçeğe neden inanmayalım ki.” diyerek gözlerinin yaşla dolduğun görürsün.
Onlar Bu Elçi’ye indirileni anlamaya başladıkları zaman gözlerinden yaşlar boşaldığını görürsün, çünkü ondaki hakikatin bir kısmını tanırlar; ⁹⁸ [ve] “Ey Rabbimiz” derler, “Biz inanıyoruz: öyleyse bizi hakikate şahitlik yapanlar ile bir tut.
Onların, elçiye indirilen ayetleri işittiklerinde, gerçeği kavramalarından dolayı gözlerinden yaşlar aktığını görürsün: “Rabbimiz, iman ettik, bizi hakikate şahit olanlarla birlikte yaz!” derler. 7/156, 21/94
Onlar Rasûl’e indirileni işittiklerinde, ondaki hakikatleri kavradıkları için gözlerinin yaşla dolup taştığını görürsün. Derler ki: “Rabbimiz! İnandık biz: o hâlde bizi de hakka şahit olanlarla birlikte yaz![⁹⁷³]
Onlar Peygambere indirilmiş olanı (Kur'an'ı) dinledikleri zaman, hakkı bildiklerinden (kendi kitaplarında Muhammed s.a.s.’e ait müjdeleri gördüklerinden) dolayı, onların gözlerinden yaşlar boşandığını görürsün. Onlar "Ey Rabbimiz, biz (indirdiğin hakka ve gönderdiğin Peygamber'e) iman ettik, sen bizi (onun ümmeti olan) şahitlerle beraber yaz!
Resule indirileni (Kur’an’ı) dinledikleri zaman hakkı tammalarından dolayı gözlerinin yaşla dolup taştığını görürsün. "Ey Rabbimiz! İman ettik. Artık bizi (hakka) şahitlik edenler ile beraber yaz" derler.
Ve Peygamber'e indirilmiş olanı dinledikleri zaman, hakkı bildiklerinden dolayı onların gözlerinin yaş ile dolup taştığını görürsün. Derler ki: «Ey Rabbimiz! İmân ettik, artık bizi (hakka) şahit olanlar ile beraber yaz.»
83, 84. Peygambere indirilen Kur'ân'ı dinledikleri vakit, onda âşinaları olan hakikate kavuşmaları sebebiyle gözlerinin yaşla dolup taştığını görür ve şöyle dediklerini işitirsin: “İman ettik ya Rabbena! Bizi de hakka şahitlik edenlerle beraber yaz! Bütün isteğimiz ve umudumuz, Rabbimizin bizi hayırlı insanlar arasına dahil etmesi iken, ne diye Allah'a ve bize gelen bu hakikate iman etmeyelim ki? ”
Elçi'ye indirilen(Kur'an)ı dinledikleri zaman, tanıdıkları gerçekten dolayı gözlerinin yaşla dolup taştığını görürsün. Derler ki: "Rabbimiz, inandık, bizi şahidlerle beraber yaz!"
Rasûl'e nâzil olan Kur'ân'ı işitdiklerinde, hakdan bildikleri şey sebebiyle gözlerinden yaşlar akdığını görirsin. Onlar: "Yâ Rabbî biz îmân iyledik ve bizi (vahdâniyetine) şâhidlerden yaz." [¹]
Peygamber'e indirileni işittikleri zaman, gerçeği anlamalarından dolayı gözlerinin yaşla dolduğunu görürsün, -Rabbimiz, İman ettik, bizi de şahitlerle beraber yaz. derler.
Peygambere indirileni işittiklerinde, âşinâ oldukları haktan dolayı gözlerinin yaşla dolduğunu görürsün. “Ey Rabbimiz, iman ettik,” derler. “Sen de bizi hakka şahitlik edenlerle beraber yaz.
Resule indirileni dinlediklerinde farkına vardıkları gerçekten dolayı gözlerinin yaşla dolup taştığını görürsün. Şöyle derler: "Ey Rabbimiz, iman ettik. Artık bizi de gerçeğin tanıklarıyla birlikte kaydet."
daħı ķaçan işideler anı kim indürinildi yalavaç yaña göreseñ gözlerini anuñ ŧolar yā aķar göz yaşından andan ötürü kim bildiler ḥaķķı. eydürler “iy çalabumuz! inanduķ pes yaz bizi ŧanuķlar-ıla” ya'nį muḥammed peyġamberliġine.
Daḫı ḳaçan işitseler peyġambere inen kitābı, görürsin anlaruñ gözlerini ṭoluolur ve aḳar yaşlar ḥaḳḳı bildüklerinden ötürü. Eydürler: İy bizüm Çala‐bumuz, biz īmān getürdük pes bizi yaz ḥaḳḳa ṭanuḳluḳ virenlerden.
Peyğəmbərə nazil olanı dinlədikləri zaman haqqı bildikləri üçün onların gözlərinin yaşla dolduğunu görürsən. Onlar (belə) deyirlər: “Ey Rəbbimiz! Biz iman gətirdik, bizi (haqqa) şahid olanlarla bir yerə yaz!
When they listen to that which hath been revealed unto the messenger, thou seest their eyes overflow with tears because of their recognition of the Truth. They say: Our Lord, we believe. Inscribe us as among the witnesses.
And when they listen to the revelation received by the Messenger, thou wilt see their eyes overflowing with tears, for they recognise the truth: they pray: "Our Lord! we believe; write us down among the witnesses.
Designed by ÖFK En iyi 1024 x 768 pikselde görüntülenir. |