Terâ keśîran minhum yetevellevne-lleżîne keferû(c) lebi/se mâ kaddemet lehum enfusuhum en saḣita(A)llâhu ‘aleyhim vefî-l’ażâbi hum ḣâlidûn(e)
Onların çoğunu görürsün ki kafirlere dostluk ederler. Ne de kötüdür nefislerinin, onlara hazırlayıp sunduğu şey; Allah'ın gazabına uğrayacaklardır ve azap içinde ebedi olarak kalacaklardır.
Onlardan (münafıklardan ve din istismarcılarından) birçoklarını, kâfirler (ve zalimlerle) dostluklar kurduklarını (onların velâyetine ve himayesine sığındıklarını) görürsün. Nefislerinin (dünyevi heves ve beklentilerinin) kendileri için takdim edip (önerdiği ve önemsediği şey, yani makam ve menfaat için kâfirlere yağcılık etmek) ne kadar kötü bir şeydir. Allah bunlara öfkelenip gazaplanmıştır ve onlar ebedi azapta kalacaklardır. (Zira bunu hak etmişlerdir.)
Ve şimdi onlardan bir çoğunun, Allah'tan gelen gerçekleri örtbas edenlerle dost olduklarını görebilirsin. Benliklerinin onlar için önceden hazırladığı şey ne kadar kötüdür ki, Allah onlara gazap etmiştir ve onlar azapta ebedi kalacaklardır.
Onlardan çoğunu, kulluk sözleşmesindeki ortak taahhütlerini, Allah'a iman, kulluk ve sorumluluk bilincini şuur altına iterek örtbas edip inkârda ısrar edenlerle, kâfirlerle dostluk ederlerken, ittifaklar kurarlarken, işlerinin idaresini onların ellerine bırakırlarken görürsün. Nefislerinin, kendileri için âhirete hazırladığı şey, ne kötüdür. Allah onlara gazap etmiştir. O azab içinde onlar ebedî kalırlar.
Onların çoğunun inkar edenleri kendilerine dost edindiklerini görürsün. Nefislerinin kendileri için önceden göndermiş oldukları ne kadar da kötüdür. (Bu yüzden) Allah onlara kızmıştır ve azabın içinde sonsuza kadar kalacaklardır.
Onlardan çoğunun inkâra sapanlarla dostluklar kurduklarını görürsün. Kendileri için nefislerinin takdim ettiği şey ne kötüdür. Allah onlara gazablandı ve onlar azabda ebedi kalacaklardır.
Ehl-i Kitabdan çoğunu görürsün ki, müminlere olan kinlerinden ötürü, müşriklere (Mekke kâfirlerine) dostluk ederler. Elbette nefislerinin kendileri için, âhiret hesabına, ileri sürdüğü şeyler ne kötü! Allah, onlara gazâb etti ve onlar azâb içerisinde devamlı olarak kalıcıdırlar.
(Onlar ehl-i kitap oldukları halde) çoklarının, dinsizleri dost edindiklerini görürsün. Yapıp ortaya koydukları, ne kötü bir şeydir! Bu Allah’ın gazabını başlarına getirir. Ve onlar ebedî olarak azapta kalacaklardır.
Onlardan çoğunun, inkâr edenlerle dostluk ettiklerini görürsün. Nefislerinin onlar için önceden hazırladığı şey ne kötüdür! Allah onlara gazap etmiştir ve onlar azap içinde devamlı kalıcıdırlar.
Onlardan birçoğunun, kâfirlerden dost tuttuğun görürsün, kendi üzerlerine, Allahın gadabını çekmiş olan kimselerin yaptıkları ne kötüdür, azap içre onlar sonsuz kalırlar
Onlardan birçoğunun inkâr edenleri dost edindiklerini görürsün. İhtiraslarının onları sürüklediği şey (öyle) kötüdür (ki) Allah onlara gazap etmiştir ve onlar azap içinde yaşayacaklardır.
Ânlardan bir çoğının kâfirler ile dost oldığını göreceksin Allâh’ın gadabını da’vet iden bu ’amelleri ne kadar fenâdır ilelebed ’azâba mahkûm olacaklardır.
Çoğunun inkar edenleri dost edindiklerini görürsün. Nefislerinin önlerine sürdüğü ne kötüdür! Allah onlara gazabetmiştir, onlar azabta temellidirler.
Onlardan birçoğunun inkâr edenleri dost edindiklerini görürsün. Andolsun ki kendileri için önceden (ahirete) gönderdikleri şey; Allah’ın onlara gazap etmesi ne kötüdür! Onlar azap içinde ebedî kalıcıdırlar.
Onlardan birçoğunun inkârcıları dost edindiklerini görürsün. Onların önceden kendileri için hazırladığı şey, yani Allah’ın onlara gazap etmesi ne kötü bir sonuçtur! Hem de onlar azapta sürekli kalacaklardır.
Onlardan çoğunun, inkâr edenlerle dostluk ettiklerini görürsün. Nefislerinin onlar için (ahiret hayatları için) önceden hazırladığı şey ne kötüdür: Allah onlara gazabetmiştir ve onlar azap içinde devamlı kalıcıdırlar!
Çoklarının inkarcılarla dost olduğunu görürsün. Nefislerinin kendileri için gönderdiği şey ne kötü. ALLAH onlara gazap etmiştir; azapta sürekli kalacaklar.
Onlardan birçoğunun kâfirleri dost edindiklerini görürsün. Nefislerinin kendilerine sunduğu şey ne kadar kötüdür! Allah onlara gazabetmiştir. Onlar ebedî olarak azap içinde kalacaklardır.
onlardan bir çoğunu görürsün ki Allahı tanımayanlara yardaklık ederler, elbette nefislerinin kendileri için takdim ettiği hediyye ne çirkin: Allah onlara gadab etti ve azabda muhalleddir onlar
Onların çoğunun, (mü’minlere karşı diğer) inkâr edenlerle dostluk ettiklerini görürsün. Nefislerinin, kendileri için (âhiret hayatlarına dair) önceden (yapıp) gönderdiği şey ne kötüdür! Kasem olsun ki (yapmış oldukları inkâr ve isyandan dolayı) Allah onlara gazab etmiştir ve onlar (âhirette) ebedî azapta kalacaklardır.
İçlerinden bir çoğunu görürsün ki (peygambere, müminlere olan buğuzlarından dolayı) kâfirlere dostluk ederler. Nefislerinin kendileri için (ahretleri hesabına) öne sürdüğü (o kötü haberler), andolsun, ne çirkin şeylerdir. (Çünkü onların kazancı) Allahın kendilerine gazab etmesi ve onların o azâb içinde ebedi kalıcı olmalarıdır.
Onlardan birçoğunun, (sana ve mü'minlere olan kızgınlıklarından do layı) inkâr edenlerle dostluk ettiklerini görürsün.
Nefislerinin kendileri için takdîm ettiği (amel) ne kötüdür ki (bu amelleri yüzünden), Allah onlara gazab etmiştir ve onlar, o azâb içinde ebedî olarak kalıcıdırlar.
Onların pek çoğunun inkâr etmiş olanları veli (yönetici, lider, temsilci ve müttefik) edindiklerini görürsün. Öz nefislerinin bizzat kendileri için (gelecek hayatları ve âhiretleri adına) işleyip gönderdikleri ve Allah’ın cezasını üzerlerine çekecek olan bu davranışları ne kötü bir şeydir! Ve onlar (Allah dilediği vakte kadar) azap içinde kalacaklar.
Onlardan pek çoğunun, doğruları inkâr edenlerle işbirliği içinde olduklarını görürsün. Arzularının onları sürüklediği ve bu yolla kazandıklarından dolayı, Allah’ın onlara azap etmesi ne kötü şey. Ayrıca onlar, (ahiret gününde) sürekli olmak üzere azabın içinde kalacaklardır.
İçlerinden birçoğunu görürsün, Allah’ı tanımıyanları kendilerine koruyucu edinirler. Benliklerinin onları sürüklediği iş o kadar çirkindir ki Allah onları öfkesine uğratmıştır. Onlar her azap içinde kalacaklardır.
Onların bir çoğunu görürsün ki kâfir ve müşrik olanlara dostluk güderler. * Nefislerinin ileri götürdüğü iş ne çirkin şeydir ki Allah onları hışmına uğratmıştır. Onlar azapta da daima kalacaklar.
İçlerinden birçoğunun, inkâr edenleri dost edindiklerini görürsün. Gerçekten nefislerinin/ihtiraslarının onlara yaptırdığı şeyler öylesine kötüdür ki, (bu yüzden) Allah onlara gazap etmiştir ve onlar azap içinde devamlı kalıcıdırlar.
Çoğunun, kâfirleri dost edindiklerini görürsün. Nefislerinin önlerine sürdüğü şey pek de kötüdür! Allah onlara gazap etmiştir, onlar azapta temelli kalıcılardır.
Onlardan çoğunun, ilâhî vahiy ve âhiret gerçeğini inkâr eden kâfirlerle samîmî bir ittifak ve dostluk içinde olduklarını görürsün. Bencillikleri, kendilerine âhiret hayatı için ne kötü bir şey hazırladı: Allah, onları gazâba uğrattı; bu yüzden onlar, sonsuza dek azap çekecekler!
Kâfirlerle bu denli sıkı fıkı olmaları, kendilerinin de aslında kâfir olduğunu gösteriyor, çünkü;
Onlardan birçoğunu görürsün; inkâr etmiş olanları veliyy ediniyorlar. Nefislerinin onlara takdim ettiği şeyler elbette ne kötü! Allah onlara gazap etti. Onlar Azap’ta sürekli kalacaklardır.
Nitekim hâlâ bir çok Yahudi’nin, inkarcılara sıcak baktıklarını görebilirsin. Kendi kuyusunu kazmak ne kötü. Allah bu gibilere kızar elbet. Nitekim, sonsuza kadar acı çekecekler.
İsrailoğullarından birçoğunun inkâr eden putperestleri dost edindiklerini görürsün! Onlar Allah’ın yasalarına karşı çıkarak hesap gününe ne çok suç biriktiriyorlar. Suçlarından dolayı Allah’ın azap etmesi ne kötüdür. Onlar azap içinde ebedi kalacaklardır.
Onlardan çoğunun, kâfir olanlarla dostluk ettiklerini görürsün. [Nefis]lerinin onlar için hazırladığı şey ne kötüdür! (Bu yüzden) Allah onlara gazap etmiştir ve onlar azap içinde [ebedî] kalıcıdır!
Sen, onlardan birçoğunun kâfirleri dost edindiklerini görürsün. Onların, kendilerini Allah’ın gazabına uğratan ve sürekli olarak azapta bırakan kazançları, ne kadar da kötüdür.
[Ve şimdi] onların bir çoğunun hakikati inkar edenlerle dost olduklarını görebilirsin! İhtiraslarının onları sürüklediği ⁹⁴ şey [öyle] kötüdür [ki] Allah onlara gazap etmiştir; ve onlar azap içinde yaşayacaklardır.
Onlardan çoğunun, kâfirleri dost ve müttefik edindiklerini görürsün, benlikleri kendilerine ne kötü işler yaptırıyor öyle! Onun için onlar, Allah’ın hışmına uğramışlardır ve onlar azaba mahkûmdurlar. 4/139, 35/10
Onlardan bir çoğunun kâfirleri veli edindiklerini görürsün. Ayartıcı benliklerinin kendilerine telkin ettiği şey öylesine kötüdür ki, Allah’ın hışmına uğramışlardır; ve onlar azaba mahkûm olacaklardır.
(Ey Muhammed) Onlardan -kitap ehlinden- birçoğunun (müslümanlara karşı kin güderek) müşriklerle dostluk kurduklarını görürsün, andolsun ki, -nefislerinin arzusuna uyarak- kıyamet günü için önden ne kötü ameller takdim etmiş oluyorlar! (Bunların feci sonuçlarını kıyamet gününde elbet göreceklerdir) Allah onlara gazap etmiştir. (Rahmetinden yoksun bırakmıştır) Ve onlar (cehennemde) azap içinde sonsuza dek kalacaklardır.
Onlardan çoğunun, inkâr edenlerle dostluk ettiklerini görürsün. Gerçekten nefislerinin, kendileri için yapıp gönderdiği ne kötüdür (ki o yüzden) Allâh onlara gazabetmiştir ve azâbda sürekli kalacaklardır.
Onlardan birçoklarını görürsün ki, kâfir olanlara dostlukta bulunurlar. Andolsun ki, onlar için nefislerinin takdim ettiği şeyler ne kadar kötüdür. Allah Teâlâ onlara gazap etmiştir ve onlar azab içinde ebedî kalacak kimselerdir.
Onlardan çoğunun kâfirleri velî edindiklerini görürsün. Bu iş -ki onu bizzat kendileri yapmış ve üzerlerine Allah'ın hışmını çekmişlerdir- ne kötü bir davranıştır! Onlar cehennem azabında devamlı kalacaklardır.
Onlardan çoğunun, inkar edenlerle dostluk ettiklerini görürsün. Gerçekten nefislerinin, kendileri için yapıp gönderdiği ne kötüdür (ki o yüzden) Allah onlara gazabetmiştir ve azabda sürekli kalacaklardır.
Onlardan (Ehl-i Kitâb'dan) bir çoklarını görirsin ki kâfirler ile (müşrikîn ile) dostluk iderler. Onların nefisleri, Allâh'ın gadabını müeddî olan bu işde onları ne fenâ şeye sevk itmişdir? Onlar 'azâbda dâim ve ebedî kalırlar.
Onların çoğunun, ayetleri görmezlikten gelen o kimselerle içli dışlı olduklarını göreceksin. Allah’ı kızdırarak kendileri için ne kötü bir gelecek hazırlarlar. Onlar sürekli azap içinde kalacaklardır.
Çoğunun, küfredenleri veli edindiklerini görürsün. Nefislerinin takdim ettikleri ne kötüdür ki Allah, onlara gazap etmiş ve onlar azapta ebedidirler.
Onlardan birçoğunun kâfirleri veli edindiklerini görürsün. Kendi elleriyle Allah'ın gazabını davet etmeleri ne kötü birşeydir! Onlar azapta sürekli kalacaklardır.
Onlardan birçoğunun, küfre sapanlarla dostluk kurduklarını görürsün. Öz benliklerinin onlar için hazırlayıp sunduğu şey gerçekten çok kötü! Allah, üzerlerine gazap indirmiştir. Azap içinde de onlar sürekli kalacaklardır.
göreseñ çoġı anlardan dostlıķ eylerler anlaruñ da kim kāfir oldılar. ne yavuzdur ol kim ilerü duttı anlaruñ içün gendüzileri kim ķaķıdı Tañrı anlaruñ üzere. daħı 'aźāb içinde anlar ebed ķalıcılardur.
Görürsin anlaruñ çoġı, münāfıḳlaruñ dost idinürler kāfir olanları. Ne ḳatıyaman ‘amel ilerü gönderdiler nefsleri‐çün. Tañrı Ta‘ālā üstlerine ḫışm ey‐ledi. Daḫı ‘aẕāb içinde anlar ebedī ḳalurlar.
Onların (kitab əhlinin) bir çoxunun kafirlərlə dostluq etdiyini görürsən. Gör nəfslərinin əvvəlcədən onlar üçün hazırladığı şey (küfr) necə pisdir ki, Allahın onlara qəzəbi tutmuşdur. Onlar əbədi əzaba düçar olanlardır!
Thou seest many of them making friends with those who disbelieve. surely ill for them is that which they themselves send on before them : that Allah will be wroth with them and in the doom they will abide.
Thou seest many of them turning in friendship to the Unbelievers. Evil indeed are (the works) which their souls have sent forward before them (with the result), that Allah.s wrath is on them, and in torment will they abide.
Designed by ÖFK En iyi 1024 x 768 pikselde görüntülenir. |