3 Aralık 2024 - 2 Cemaziye'l-Ahir 1446 Salı

ANA SAYFA | SURELER  | AYET KARŞILAŞTIRMA |KUR'AN'DA ARA! |FİHRİST | DOWNLOAD | MOBİL
Kullanıcı : Şifre :   Şifremi Unuttum    KAYDOL
Mâide Suresi 8. Ayet

Ayeti Dinle



Meal Ekle/Çıkar

Hepsini Göster/Gizle


Tercihinizin bir sonraki oturumda hatırlanması için giriş yapmalısınız.

Arapça Metin
Türkçe Transcript
Abdulbaki Gölpınarlı Meali
Abdullah-Ahmet Akgül Meali
Abdullah Parlıyan Meali
Ahmet Tekin Meali
Ahmet Varol Meali
Ali Bulaç Meali
Ali Fikri Yavuz Meali
Bahaeddin Sağlam Meali
Bayraktar Bayraklı Meali
Besim Atalay Meali (1965)
Cemal Külünkoğlu Meali
Cemil Said (1924)
Diyanet İşleri Meali (Eski)
Diyanet İşleri Meali (Yeni)
Kur'an Yolu (Diyanet İşleri)
Diyanet Vakfı Meali
Edip Yüksel Meali
Elmalılı Hamdi Yazır Meali
Elmalılı Meali (Orijinal)
Emrah Demiryent Meali
Erhan Aktaş Meali
Hasan Basri Çantay Meali
Hayrat Neşriyat Meali
İhsan Aktaş Meali
İlyas Yorulmaz Meali
İsmayıl Hakkı Baltacıoğlu
İsmail Hakkı İzmirli
İsmail Yakıt
Kadri Çelik Meali
Mahmut Kısa Meali
Mahmut Özdemir Meali
Mehmet Çakır Meali
Mehmet Çoban Meali
Mehmet Okuyan Meali
Mehmet Türk Meali
Muhammed Esed Meali
Mustafa Çavdar Meali
Mustafa İslamoğlu Meali
Orhan Kuntman Meali
Osman Fırat Meali
Ömer Nasuhi Bilmen Meali
Suat Yıldırım Meali
Süleyman Ateş Meali
Süleyman Tevfik (1927)
Süleymaniye Vakfı Meali
Şaban Piriş Meali
Ümit Şimşek Meali
Yaşar Nuri Öztürk Meali
Eski Anadolu Türkçesi
Satıraltı Meal (1534)
Bunyadov-Memmedeliyev
M. Pickthall (English)
Yusuf Ali (English)
Tercihinizin hatırlanması için
giriş yapmalısınız.

Meallerdeki sıralama bir tercih sıralaması değil alfabetik sıralamadır. Ziyaretçilerimiz takip etmek istedikleri mealleri sol sütundan seçerek ilerleyebilirler. Tercihlerinin hatırlanması için "Tercihimi Hatırla" tıklanmalıdır.
 
 

Yâ eyyuhâ-lleżîne âmenû kûnû kavvâmîne li(A)llâhi şuhedâe bilkist(i)(s) velâ yecrimennekum şeneânu kavmin ‘alâ ellâ ta’dilû(c) i’dilû huve akrabu littak(s) vettekû(A)llâh(e)(c) inna(A)llâhe ḣabîrun bimâ ta’melûn(e)

Ey inananlar, Allah için daima doğru hükmedin, adalete tam uygun tanıklıkta bulunan ve bir kavme olan kininiz, sizi adaletten alıkoymasın. Adalette bulunun ki bu, takvaya daha yakındır ve çekinin Allah'tan. Şüphe yok ki Allah, ne yaparsanız hepsindende haberdardır.

Ey iman edenler! Allah için Hakkı (İslam’ın adalet nizamını) sağlayıp uygulayan (mü’minler) ve (hep haklıyı) savunan (hâkimler ve yetkililer olun) ve mutlaka doğruluk ve hakkaniyetle şahitlikte bulunan (daima Hakkı üstün tutan ve Adil Düzeni kurup korumaya çalışan) kimseler olun. (Tanık olduğunuz bir olayı olduğu gibi anlatın, yorum yapmayın, taraf tutmayın, hâkimi yanıltmayın.) Herhangi bir kavme (partiye, meşrebe, tarikata veya kişiye) olan kininiz (kırgınlık ve kızgınlığınız) sakın sizi adaletsizliğe sürüklemesin!.. (Karar verirken his ve heyecanlarınızla değil, aklınız ve vicdanınızla davranın, İslam’ı esas alın ve mutlaka) Adil olun ki takvaya yakın olan (ve yakışan) budur... Her halde Allah’tan korkun. Çünkü O bütün yaptıklarınızdan Haberdardır.

Ey iman edenler! Allah için adaletle şahitlik edenler olun. Bir topluluğa karşı duyduğunuz kin, sizi adaletten saptırmasın, adil davranın, bu Allah'a karşı sorumluluk bilinci duymaya en yakın olan davranıştır. Ve yolunuzu Allah'ın kitabıyla bulmaya çalışın. Şüphesiz Allah yapmakta olduklarınızdan haberi olandır.

Ey iman edenler, Kur'ân'ı bilen ve tebliğ eden, çözüm getiren, güvenilir örnek önderler, adâletli konuşan şahitler olarak Allah adına sosyal, siyasî, ekonomik ve idarî düzeni yaşatanlar, ayakta tutanlar, sosyal adâleti, sosyal güvenliği sağlayanlar, refah payını artırarak dengeli dağıtanlar olun.
Bir kavme olan kininiz sizi adâletten ayrılmaya sevketmesin. Adâletli olun, çünkü adâlet takvâ esaslarını-Kur'ân esaslarını hayata geçirmenize daha yakındır. Allah'a sığının, emirlerine yapışın, günahlardan arınıp, azaptan korunun, kulluk ve sorumluluk şuuruyla, haklarınıza ve özgürlüklerinize sahip çıkarak şahsiyetli davranın, dinî ve sosyal görevlerinizin bilincinde olun. Allah işlediğiniz gizli-açık bütün amellerden haberdardır.

Ey iman edenler! Allah için hakkı ayakta tutan, adaletle şahitlik eden kimseler olun. Bir topluluğa olan öfkeniz sizi adaletten ayrılmaya yöneltmesin. Adaletli davranın; bu takvaya daha yakındır. Allah'a karşı gelmekten sakının. Şüphesiz Allah sizin işlediklerinizden haberdardır.

Ey iman edenler, adil şahidler olarak, Allah için, hakkı ayakta tutun. Bir topluluğa olan kininiz, sizi adaletten alıkoymasın. Adalet yapın. O, takvaya daha yakındır. Allah'tan korkup-sakının. Şüphesiz Allah, yapmakta olduklarınızdan haberi olandır.

Ey mü'minler! Allah için hakkı ayakta tutan hâkimler ve adaletle şâhidlik eden kimseler olun. Bir topluluğa olan kininiz, sizi adâletsizliğe götürmesin. Adâlet yapın ki, o takvaya en çok yakın olandır. Allah'dan korkun. Çünkü Allah yaptıklarınızdan haberdârdır.

Ey iman edenler! Allah için adaletle şahitlik yapın. Başka bir topluma kızmanız, sizin adalet göstermemenize sebep olmasın. Adil davranın; bu sizin korunmanız için daha uygundur. Allah’ın (azabından) sakının ve (bilin ki) Allah sizin yaptığınızdan haberdardır.

Ey iman edenler! Allah için hakkı ayakta tutan, adaletle şahitlik eden kimseler olunuz. Bir topluluğa duyduğunuz kin, sizi âdil davranmamaya itmesin. Adaletli olunuz; bu takvânın ta kendisidir. Allah'a isyandan sakınınız. Allah yapmakta olduklarınızdan haberdardır.

Ey İnanmış olanlar! Allah için doğrulukla, tanıklıkta bulunun, bir ulusa karşı olan hıncınız, sizi haksızlığa götürmemeli, adalet yapın, bu sakınca daha yakın, Allahtan korkasınız, Allah haberlidir ne yaparsanız

Ey iman edenler! Allah için hakkı/adaleti ayakta tutun ve adaletle şahitlik eden kimseler olun! Bir topluluğa karşı duyduğunuz kin (kırgınlık ve kızgınlık), sakın sizi adaletsizliğe sürüklemesin! (Siz her zaman, herkese karşı) adil davranın! Bu (davranışınız), Allah'a karşı sorumluluk bilinciyle yaşamanın tâ kendisidir. Allah'a karşı gelmekten sakının! Şüphe yok ki Allah, bütün yaptıklarınızdan haberdardır.

Bkz. 4/135İnsanların dünya hayatlarındaki en önemli sorumluluklarından başlıcaları; adaleti ayakta tutmak, Hakkı ve haklıyı savunmak, adalet ve hakkan... Devamı..

Ey mü’minler şehâdetde bulundığınız vakit Allâh’a karşu doğrı olınız ve kin ve garaz sizi haksızlığa sevk itmesun ’âdil olunuz adâlet takvaya yakındır, Allâh’dan korkınız zîrâ a’mâlinizi bilür.

Ey İnananlar! Allah için adaleti ayakta tutup gözeten şahidler olun. Bir topluluğa olan öfkeniz sizi adaletsizliğe sürüklemesin; adil olun; bu, Allah'a karşı gelmekten sakınmaya daha yakındır. Allah'tan sakının, doğrusu Allah işlediklerinizden Haberdar'dır.

Ey iman edenler! Allah için hakkı titizlikle ayakta tutan, adalet ile şahitlik eden kimseler olun. Bir topluma olan kininiz, sakın ha sizi adaletsizliğe itmesin. Âdil olun. Bu, Allah’a karşı gelmekten sakınmaya daha yakındır. Allah’a karşı gelmekten sakının. Şüphesiz Allah, yaptıklarınızdan hakkıyla haberdardır.

Ey iman edenler! Allah için hakkı ayakta tutun, adaletle şahitlik eden kimseler olun. Herhangi bir topluluğa duyduğunuz kin, sizi adaletsiz davranmaya itmesin. Adaletli olun; bu, takvâya daha uygundur. Allah’tan korkun. Şüphesiz Allah yaptıklarınızdan haberdardır.

Ey iman edenler! Allah için hakkı ayakta tutan, adaletle şahitlik eden kimseler olun. Bir topluluğa duyduğunuz kin, sizi âdil davranmamaya itmesin. Adaletli olun; bu, Allah korkusuna daha çok yakışan (bir davranış) tır. Allah'a isyandan sakının. Allah yaptıklarınızı hakkıyle bilmektedir.  

 Abdest ve namaz, dinin direği, ferdin dinî hayatının temelidir. Adalet ise, sosyal hayatın en önemli denge unsuru ve teminatıdır. Kur’an nizamı insan... Devamı..

İnananlar! ALLAH için adaleti gözeterek tanıklık edin. Bir topluluğa olan kininiz sizi adaletli davranmaktan alıkoymasın. Adaletli davranmak daha erdemlidir. ALLAH'ı dinleyin. ALLAH yaptıklarınızı haber alır.

Ey iman edenler, Allah için hakkı ayakta tutanlar ve adaletle şahitlik yapanlar olunuz. Bir kavme olan kininiz, sizi adaletsizliğe sevketmesin. Adaletli olun, çünkü o, takvaya daha yakındır. Allah'tan korkun. Şüphesiz Allah, yaptıklarınızdan haberdardır.

Ey o bütün iyman edenler! Allah için duran hâkimler, adâlet nümunesi şahidler olunuz ve sakın bir kavme buğzunuz sizi adaletsizliğe sevk etmesin, adâlet edin takvaya en yakın olan odur, Allahdan korkun müttekı olun çünkü Allah her ne yaparsanız habîrdir

Ey îmân edenler! Allah için hakkı ayakta tutan, adaletle şahitlik eden kimseler olun. Bir topluluğa olan öfkeniz sizi adaletten ayrılmaya yöneltmesin. Adaletli davranın, bu (davranış) takvaya daha uygundur. Allah’a karşı gelmekten sakının. Şüphesiz Allah yaptığınız her şeyden hakkıyla haberdardır.

Ey iman edenler! Allah için gerçeğe bağlı kalmada kararlı olun! Hakkaniyetli tanıklar olun! Bir halka olan düşmanlığınız sizi adaletsizliğe yöneltmesin. Adil olun, bu, takvalı olmaya en uygun olandır. Allah'a karşı takvalı olun. Allah, yaptığınız her şeyden haberdardır.

Ey îman edenler, Allah için hakkı ayakda tutan (haakimler, insan) lar, adaletle şâhidlik eden (kimse) ler olun. Bir kavme olan kininiz, sizi adalet yapmamanıza sevk etmesin. Adalet yapın ki o, takvaaya çok yakın olandır. Allahdan korkun. Şüphesiz ki Allah ne yaparsanız hakkıyle haberdârdır.

Ey îmân edenler! Allah için (hakkı) ayakta tutanlar, (ve) adâletle şâhidlik eden kimseler olun! Bir kavme olan kîn(iniz), sizi aslâ adâletsiz olmaya sevk etmesin! Âdil olun! Bu, takvâya daha yakındır. Ve Allah'dan sakının! Şübhesiz ki Allah, ne yaparsanız hakkıyla haberdardır.

Ey inanmış olanlar, Allah için daima doğru hükmedin, (her konuda) adalete tam uygun tanıklıkta bulunun ve (size düşman olan, size saldıran, sizin gibi inanmayan ve düşünmeyen) bir kavme olan kininiz, sizi adaletten alıkoymasın. Adalette bulunun ki bu, takvaya daha yakındır. Allah’a karşı gelmekten (zulüm, haksızlık ve kötü işlerden) sakının. Şüphesiz Allah yaptıklarınızı (hakkıyla) bilmektedir. *

(*) İnsanların dünya hayatlarındaki en önemli sorumluluklarından başlıcaları; adaleti ayakta tutmak, Hakkı ve haklıyı savunmak, adalet ve hakkaniyetle... Devamı..

Ey İman edenler! Allah için şahitlikleri adil bir şekilde yerine getirin. Bir topluluğa olan kininiz, sizi adaletsizlik yapmaya sürüklemesin. Adaleti yerine getirin, zira adaleti yerine getirmekle Allah’ın azabından korunmaya daha layık olursunuz. Allah’dan korunun çünkü Allah yaptıklarınızdan haberdardır.

Ey inananlar! Allah için direnin, tanıklık ederken de doğruluktan ayrılmıyan kimseler olun. Bir ulusa karşı duyduğunuz iğrenti sakın sizi iğriliğe sürüklemesin. Hep doğru davranın. Sakınırlığa en yakın olan durum budur. Allah’tan sakının. Çünkü Allah bütün işlediklerinizden bilgilidir.

Ey iman edenler! Allah için durun [³]. İnsaf ile şahit olun. Bir cemaat [⁴] hakkındaki öfkelenmeniz sizi adalet etmemekle sizi vebale sürüklemesin. Adalet edin. Adalet takvaya pek yakındır. Allah/tan sakının çünkü Allah işlediklerinizden haberdardır.

[3] Tamamiyle hukukunu tutun.[4] Müşrikler veya Yahudiler.

Ey inananlar! Allah için adaleti ayakta tutan şahitler olunuz. Bir topluluğa [kavm] olan nefretiniz sizi adaletsizliğe sürüklemesin; adil olunuz! Bu, Allah’a karşı sorumluluk bilinci içinde kalmanıza daha yakışır [karîb]. Öyleyse Allah’a karşı sorumluluk bilincinde olunuz. Muhakkak ki Allah yapmakta olduğunuz şeylerden haberdardır.⁷

7 Krş. Nisâ, 4/135

Ey iman edenler! Allah için kıyam edenler ve adaletli şahitler olun. Bir topluluğa olan kininiz sizi adaletsizliğe sürüklemesin. Adil olun; bu, takvaya daha yakındır. Allah'tan sakının, doğrusu Allah yaptıklarınızdan haberdardır.

Ey iman edenler! Allah için gerçeğe şâhitlik ederek adâleti tam yerine getiren dosdoğru şâhitler ve hâkimler olun; bir kişi veya topluma karşı duyduğunuz öfke, onlarla ilgili vereceğiniz kararlarda sizi adâletsizliğe sevk etmesin! Siz her zaman, herkese karşı âdil davranın! Çünkü Allah’ın sevgisini kazanmak, yani iyilik ve takvâya ulaşmak için enuygun olan davranış, düşmanlarınıza karşı bile olsa, adâletten zerre kadar ayrılmamaktır.
O hâlde, Allah’tan gelen ilkeler doğrultusunda hayata yön vererek, kötülüklerden titizliklesakının! İyi bilin ki Allah, yaptığınız her şeyden haberdardır.
Adâletli davranmanız, başkalarından çok size fayda verecektir:

Ey iman edenler!
Tam Adalet”li şahid, Allah için kaim yöneticiler olun! Bir kavme öfkeniz, sizi adaleti sağlayamayarak suça sevketmesin! Adaletli olun! O Takvâ / Sakınıp Korunma için en yakındır. Allah’tan sakınıp korunun! Allah, ne işliyorsanız haberlidir.

Sevgili müminler! Allah için bir şeye tanıklık ederken asla doğruluktan şaşmayın. Halkın ileri geri laf etmesi, sizin adalet etmenize engel olmasın. Adil olun. Zira geleceğini sağlama almanın en sağlam yolu budur. Allah'a karşı kendinizi sağlama alın. Çünkü Allah, tüm yaptıklarınızın farkındadır.

Ey iman edenler! Allah için hakkı titizlikle ayakta tutan, adalet ile şahitlik eden kimseler olun! Bir topluma olan kininiz sizi adaletsizliğe sevk etmesin! Her zaman adil olun! Bu, Allah’a karşı gelmekten sakınmanız için en iyi yoldur. Zalimlerden olmak istemiyorsanız; Allah’a karşı gelmekten sakının! Şüphesiz Allah yaptıklarınızı hakkıyla bilir.

Ey iman edenler! Allah için şahitlik edenler olarak adaleti titizlikle ayakta tutanlar olun! [*] Bir topluma (karşı) öfke(niz) sizi adaletsizlik suçuna sevk etmesin! [*] Adil olun! O (adil davranmak), (Allah’a karşı) [takvâ]lı (duyarlı) olmaya daha yakın (bir davranış)tır. [*] Allah’a karşı [takvâ]lı (duyarlı) olun! Şüphesiz ki Allah yaptıklarınızdan haberdardır. [*]

Benzer mesajlar: Nisâ 4:135; Mâide 5:42; En‘âm 6:152; Nahl 16:90; Hucurât 49:9; Mümtehine 60:8,Benzer mesaj: Mâide 5:2.,Bu ayet, “doğru şahitliğin” ve... Devamı..

Ey îman edenler! Adaletle şâhitlik yaparak, Allah için hakkı ayakta tutanlar olun.¹ Bir topluma olan kininiz size adaletsizlik yapma günâhını işletmesin. Adaletli olun çünkü o, Allah’a karşı hata etmekten sakınmanıza en yakın (olan, davranış)tır. Allah’a karşı hata etmekten sakının. Şüphesiz Allah, yaptığınız her şeyden, haberdardır.

1 Yani her işiniz, her sözünüz Allah için olsun, adaleti uygulamada tüm insanlara örnek olun. Adaletin, ancak Allah’ın kanunlarıyla yapılacağını unutm... Devamı..

SİZ EY imana ermiş olanlar! İnsaf ile hakikate şahitlik yaparak Allah’a bağlılığınızda sıkı durun; ve herhangi bir kimseye ¹⁹ karşı nefretiniz, sizi adaletten sapma günahına itmesin. Adil olun: bu, Allah’a karşı sorumluluk bilinci duymaya en yakın olan (davranış)tır. Ve Allah’a karşı sorumluluğunuzun bilincinde olun: şüphe yok ki Allah bütün yaptıklarınızdan haberdardır.

19 Lafzen, “insanlara”.

Ey İman edenler! Allah için hak ve adaleti ayakta tutan şahitler olun. Bir topluma olan öfkeniz sizi adaletsizliğe sevk etmesin, adil olun. Bu, sorumluluk bilincine en uygun davranıştır. Allah’ın emirlerine karşı gelmekten sakının. Şüphesiz Allah, tüm yaptıklarınızdan haberdardır. 3/21, 4/58, 5/42, 6/152, 7/29, 16/90, 70/33

SİZ ey iman edenler! Allah için, hakkı ayağa kaldırarak adâletin timsali olun ve birilerine olan nefretiniz sizi adâletten sapmaya sevk etmesin! Âdil olun, bu Allah’a karşı sorumluluk bilinci olan takvaya daha yakındır: Artık Allah’a karşı sorumluluğunuzun bilincinde olun! Şüphe yok ki Allah bütün yaptıklarınızdan haberdardır.

Ey iman edenler! (Yalnız abdest alıp namaz kılmakla kalmayın ve ancak o zaman Allah'ın huzurunda saygı ile kıyam edilir zannetmeyin) Allah için hakkı ayakta tutan, adaletle şahitlik eden kimseler olun, bir topluluğa karşı kininiz ve düşmanlığınız sizi, adil davranmaktan alıkoymasın... adaletli olun ki, bu (davranışınız), takvaya (Rabbinizin koruması altına girmeye) vesile olabilsin. Allah'tan (azabından) korkun ki, Allah yaptığınız herşeyden kuşkusuz haberdardır!

Ey imanedenler, Allâh için adâletle şâhidlik edenler olun. Bir topluluğa karşı duyduğunuz kin, sizi adaletten saptırmasın. Âdil davranın, takvâya yakın olan budur. Allah’tan korkun, kuşkusuz Allâh yaptıklarınızı haber almaktadır.

Ey imân edenler! Allah Teâlâ için kâîmler, adâletle şahitler olunuz. Bir kavme olan buğzunuz, sizi adâlet etmemeğe sevketmesin. Adalette bulununuz, o takvâya en yakındır ve Allah Teâlâ'dan korkunuz, şüphe yok ki Allah Teâlâ yapacağınız şeylerden tamamen haberdardır.

Ey iman edenler! Haktan yana olup vargücünüzle ve bütün işlerinizde adaleti gerçekleştirin ve adalet numunesi şahitler olun. Bir topluluğa karşı, içinizde beslediğiniz kin ve öfke, sizi adaletsizliğe sürüklemesin. Âdil davranın, takvâya en uygun hareket budur. Allah'a karşı gelmekten sakının. Çünkü Allah yaptığınız her şeyden haberdardır.

Ey inananlar, Allah için adaletle şahidlik edenler olun. Bir topluluğa karşı duyduğunuz kin, sizi adaletten saptırmasın. Adil davranın, takvaya yakışan budur. Allah'tan korkun, kuşkusuz Allah yaptıklarınızı haber almaktadır.

Ey Mü'minler! İşlerinizde Allâh içün kâim ve mutî' ve akvâlinizde 'adlle şâhid ve kâil olunuz. Bir kavme şiddetli buğzunuz sizi 'adâletsizliğe sevk ile günâhkâr itmesün. 'Adâlet idiniz ki bu, takvâya daha yakındır. Allâh'dan ittikâ iyleyin. Allâh işlediğiniz şeylerden haberdârdır.

Ey inanıp güvenenler, Allah için dik duran ve hakça şahitlik yapan kimseler olun. Bir topluluğa olan öfkeniz sizi dengesiz davranma suçuna sürüklemesin. Siz âdil (dengeli) olun; kendinizi korumak için uygun[*] olan budur. Allah’tan çekinerek kendinizi koruyun. Çünkü Allah, yaptığınız şeyin iç yüzünü bilir.

[*] akrab(أَقْرَبُ) kelimesi ism-i tefdil değil, sıfat-ı müşebbehe sayılarak anlam verilmiştir. Çünkü ayet dengesiz davranmayı yasaklamaktadır.... Devamı..

-Ey İman edenler! Allah için adaleti ayakta tutan şahitler olun. Bir topluma olan öfkeniz sizi adaletsizliğe sürüklemesin, adil olun, bu takvaya daha uygundur. Allah'tan korkun, şüphesiz Allah yaptıklarınızdan haberdardır.

Ey iman edenler! Allah için hakkı ayakta tutan ve adaletle şahitlik eden kimseler olun. Bir topluluğa olan kininiz, sizi adaletsizliğe sevk etmesin. Âdil olun; bu takvâya daha yakındır. Allah'tan sakının. Çünkü Allah bütün yaptıklarınızdan haberdardır.

Ey iman edenler! Adalet ve dürüstlüğün tanıkları olarak Allah için kollayıp gözetleyenler olun! Bir topluluğun çirkinlik ve kötülüğü sizi adaletsiz davranmaya asla itmesin. Adaletli olun! Bu, takvaya/korunup sakınmaya daha uygundur. Allah'tan sakının. Allah, yapmakta olduklarınızdan haberdardır.

iy anlar kim įmān getürdiler! oluñ gey durıcılar Tañrı-y-içün ŧanuķlar 'adl-ıla. daħı ķazanmasuñ size bir ķavmı sevmemek kim 'adl eylemeyesiz. 'adl eyleñ ol yaķınıraķdur śaķınmaġ-içün. daħı śaķınuñ Tañrı’dan bayıķ Tañrı ħaberlüdür aña kim işlersiz.

İy īmān getüren kişiler, oluñuz ḥaḳ üstine durıcılar, Allāh içün ṭanuḳlar ‘adl bile. Daḫı sizi yamanlıġa düşürmesin bir ḳavm yamanlıġı ki ‘adleylemeyesiz. ‘Adl eyleñüz, ol ‘adl eylemek yaḳınraḳdur taḳvāya. Allāhdanḳorḳuñuz, taḥḳīḳ Tañrı Ta‘ālā bilür sizüñ işledügüñüzi.

Ey iman gətirənlər! Allah qarşısında (borcunuzu yerinə yetirməkdə) sabitqədəm və ədalətli şahidlər olun. Hər hansı bir camaata qarşı olan kininiz sizi ədalətsizliyə sövq etməsin. Ədalətli olun. Bu, təqvaya daha yaxındır. Allahdan qorxun. Allah etdiklərinizdən xəbərdardır!

O ye who believe! Be steadfast witnesses for Allah in equity, and let not hatred of any people seduce you that ye deal not justly. Deal justly, that is nearer to your duty. Observe your duty to Allah. Lo! Allah is Informed of what ye do.

O ye who believe! stand out firmly for Allah, as witnesses(706) to fair dealing, and let not the hatred of others to you make you swerve(707) to wrong and depart from justice. Be just: that is next to piety: and fear Allah. For Allah is well-acquainted with all that ye do.

706 Cf. 2:143, 4:135 and 5:44 . 707 To do justice and act righteously in a favourable or neutral atmosphere is meritorious enough, but the real test c... Devamı..


Designed by ÖFK
En iyi 1024 x 768 pikselde görüntülenir.