11 Ekim 2024 - 8 Rebiü'l-Ahir 1446 Cuma

ANA SAYFA | SURELER  | AYET KARŞILAŞTIRMA |KUR'AN'DA ARA! |FİHRİST | DOWNLOAD | MOBİL
Kullanıcı : Şifre :   Şifremi Unuttum    KAYDOL
Zuhruf Suresi 79. Ayet

Ayeti Dinle



Meal Ekle/Çıkar

Hepsini Göster/Gizle


Tercihinizin bir sonraki oturumda hatırlanması için giriş yapmalısınız.

Arapça Metin
Türkçe Transcript
Abdulbaki Gölpınarlı Meali
Abdullah-Ahmet Akgül Meali
Abdullah Parlıyan Meali
Ahmet Tekin Meali
Ahmet Varol Meali
Ali Bulaç Meali
Ali Fikri Yavuz Meali
Bahaeddin Sağlam Meali
Bayraktar Bayraklı Meali
Besim Atalay Meali (1965)
Cemal Külünkoğlu Meali
Cemil Said (1924)
Diyanet İşleri Meali (Eski)
Diyanet İşleri Meali (Yeni)
Kur'an Yolu (Diyanet İşleri)
Diyanet Vakfı Meali
Edip Yüksel Meali
Elmalılı Hamdi Yazır Meali
Elmalılı Meali (Orijinal)
Emrah Demiryent Meali
Erhan Aktaş Meali
Hasan Basri Çantay Meali
Hayrat Neşriyat Meali
İhsan Aktaş Meali
İlyas Yorulmaz Meali
İsmayıl Hakkı Baltacıoğlu
İsmail Hakkı İzmirli
İsmail Yakıt
Kadri Çelik Meali
Mahmut Kısa Meali
Mahmut Özdemir Meali
Mehmet Çakır Meali
Mehmet Çoban Meali
Mehmet Okuyan Meali
Mehmet Türk Meali
Muhammed Esed Meali
Mustafa Çavdar Meali
Mustafa İslamoğlu Meali
Orhan Kuntman Meali
Osman Fırat Meali
Ömer Nasuhi Bilmen Meali
Suat Yıldırım Meali
Süleyman Ateş Meali
Süleyman Tevfik (1927)
Süleymaniye Vakfı Meali
Şaban Piriş Meali
Ümit Şimşek Meali
Yaşar Nuri Öztürk Meali
Eski Anadolu Türkçesi
Satıraltı Meal (1534)
Bunyadov-Memmedeliyev
M. Pickthall (English)
Yusuf Ali (English)
Tercihinizin hatırlanması için
giriş yapmalısınız.

Meallerdeki sıralama bir tercih sıralaması değil alfabetik sıralamadır. Ziyaretçilerimiz takip etmek istedikleri mealleri sol sütundan seçerek ilerleyebilirler. Tercihlerinin hatırlanması için "Tercihimi Hatırla" tıklanmalıdır.
 
 

Em ebramû emran fe-innâ mubrimûn(e)

Onlar, kafirlikte ısrar ettiler, biz de onları cezalandırmada ısrar edeceğiz.

Yoksa onlar, (İslam nizamı gelmesin ve zulüm düzenleri devam etsin diye) işi sıkı mı tuttular (çok etkin ve kesin tedbirler mi aldılar, buna mı güveniyorlar)? İşte şüphesiz Biz de (işimizi ve tedbirlerimizi) sıkı tutanlarız. (Küfür ve kötülük iktidarını yıkmaya kararlıyız.)

Yoksa onlar, son dini ve son peygamberi imha etmek için, işi sıkı mı tutuyorlar? Biz de işi sıkı tutup, o inkârcıları cezalandırmada kararlıyız.

Yoksa onlar, peygamberi öldürmek, İslâm'a daveti baltalamak, İslâm'ın gelişmesini önlemek, müslümanların ilerlemesini engellemek için bu sefer işi sıkı mı tutmuşlar?Biz onları cezalandırmayı sıkı tutanlarız.

Yoksa onlar kesin olarak bir işe mi karar verdiler? Biz de kesin kararlıyız.

Yoksa onlar, işi sıkı mı tuttular? İşte şüphesiz biz de işi sıkı tutanlarız.

Yoksa onlar, (Hz. Peygambere hile kurmakta) işi sağlama mı bağladılar? İşte biz, (onları helâk etmekle işi) sağlam tutanlarız.

Yoksa onlar (hoşlanmamakla beraber hakka karşı gelme hususunda) bir iş mi kararlaştırdılar? Biz de (onları cezalandırmaya ve hakkı yerleştirmeye) kararlıyız.

Yoksa müşrikler inkâra karar mı verdiler? Şüphesiz biz de onları cezalandırmaya karar verdik.

İşi sağlam mı tuttunuz? İmdi sağlam tutan biziz !

(Ey Resul!) Yoksa (Hakikatin) ne olması gerektiğine o (hakikati inkâr ede)nler mi karar verecek? Hayır, (hem hakikati belirlemeye ve hem de onları cezalandırmaya) kararı verecek olan Biziz.

Eğer kâfirler hîle yaparlar ise biz o hîleleri ibtâl ideriz.

Yoksa bir işe mi karar verdiler? Doğrusu Biz de kararlıyız.

Yoksa (gerçeği kabul etmeme konusunda) bir işe kesin karar mı verdiler? Şüphesiz biz de (onları cezalandırmakta) kararlıyız.

Onlar bir şeye kesin karar verdilerse biz de vermişizdir.

Yoksa (müşrikler) bir işe kesin karar mı verdiler? Doğrusu biz de kararlıyız!

Yoksa onlar bir plan mı kurdular? Biz de plan kurarız.

Yoksa onlar hakka karşı gelmek için bir iş mi kararlaştırdılar? Biz de onları cezalandırmak için kararlıyız.

İşi sıkı mı büktüler, fakat işte sıkı büken biziz

Yoksa onlar, (Peygamber’e tuzak kurmakla, kendi akıllarınca) işi sağlama mı aldılar? İşte biz de (resûlümüze yardım etme ve düşmanlarının tuzaklarını boşa çıkarmak hususunda, yapacaklarımızı) sağlama alanlarız.

Yoksa onlar kesin karar mı verdiler? Biz de kesin kararlıyız!

Yoksa onlar işi sağlam mı tutmuşlar?! İşte biz de hakıykaten sağlam tutanlarız!

Yoksa (müşrikler) bir işi (peygambere tuzak kurmayı) sıkı mı tuttular (karar mı verdiler)? Doğrusu biz de (cezâlarını vermeyi) sıkı tutanlarız.

(Resulüm!) Yoksa onlar (o zalim ve azgın inkârcılar hakka engel olma konusunda bir plan kurup), bir iş mi kararlaştırdılar? Şüphe yok ki biz de (onların planlarını boşa çıkarmakta) kararlıyız. *

(*) Mukatil’den nakledildiğine göre bu âyet, Mekke müşriklerinin Dârünnedve’de Hz. Peygambere bir suikast yapmayı kararlaştırmaları sebebiyle nâzil o... Devamı..

Yoksa bir işe onlar mı karar verecek? Yoksa biz mi karar vereceğiz?

Yoksa onlar işlerini sağlam mı tuttular? Biz de işimizi öyle sağlam tutarız.

Yok, onlar nasıl işlerini sağlam yapmışlarsa biz de işimizi sağlam yaptık [²].

[2] Sana zarar vermek üzere mekr ve hilelerini nasıl sağlam yapmışlar ise biz de onlara vereceğimiz cezayı öyle sağlam yaptık. Veya küfür ve tekzipte ... Devamı..

Yoksa (gerçeği kabul etmeme konusunda) bir işe kesin karar mı verdiler? Biz de (onları cezalandırmakta) kesin kararlıyız.

Yoksa işi sıkı mı büktüler, şüphesiz işi sıkı bükenler biziz.

(Bu, Kureyş’in ileri gelenlerinin Hz. Peygamber’e (s.a.a) karşı gizlice plan yaptıklarına işarettir.)

Ey Peygamber! Yoksa onlar, hakka engel olma konusunda bir plan kurup, bir iş mi kararlaştırdılar? Şunu iyi bilsinler ki, Biz de plan kurarız ve zâlimleri cezalandırıp hakkı egemen kılmakta kararlıyız!

Yoksa bir iş mi çevirdiler? Artık biz de çevirmekteyiz.

Resulüm! Eğer onlar işi sıkı tutuyorlarsa biz de tutarız.

İnkâr edenler; aralarında toplanıp ayetlerimizi inkâr etmek, yasalarımıza karşı gelmek için karar mı verdiler? Allah’ın yasalarına uymayız, insanların çıkardığı yasalara uyarız mı dediler? Eğer öyleyse hiç şüpheleri olmasın! Biz de onları kesin bir şekilde cezalandıracağız!

Yoksa (müşrikler) bir işe kesin karar mı verdiler! Doğrusu kararlı olan biziz!

Yoksa o (kâfirler hakka karşı gelmek için) bir karara mı vardılar? Şüphesiz Biz de onlar (hakkında) bir karara vardık.¹

1 Mukatil’den nakledildiğine göre bu âyet, Mekke müşriklerinin Dârünnedve’de Peygamberimize bir suikast yapmayı kararlaştırmaları sebebiyle nâzil olmu... Devamı..

Öyle mi? [Hakikatin] ne olması gerektiğine onlar, [o, hakikati inkar edenler] mi karar verecek? ⁵⁵

55 Berame ve ebrame fiilleri, lafzen, “kıvırdı” veya “[bazı şeyleri] bir arada/birlikte büktü” yani bir halat meydana getiren ipleri, yahut “[bir şeyl... Devamı..

Yoksa onlar (seni ve getirdiğin dini yok etmeye) karar mı verdiler? Öyleyse biz de onları cezalandırmaya karar verdik. 61/7...13

Yoksa, işi bitirecek (suikast) kararını onlar mı verecekler?[⁴⁴²¹] Hayır, asıl karar verici Biziz;

[4421] Mukâtil bu âyetin, Ebu Talib’in vefatından sonra müşrik reislerin Allah Rasûlü’nü Dâru’n-Nedve’de ortaklaşa katletme planı üzerine indiğini sav... Devamı..

(Ne var ki o kâfirler bu uyarılardan da asla ibret almazlar) Yoksa onlar bir işe (Peygambere karşı suikast düzenlemeye) kesin karar mı verdiler? Elbette biz de kararlıyız. (Kurdukları tuzağı başlarına geçiririz)

Yoksa işlerini sağlam mı yaptılar? Ama biz kesinlikle sağlamcıyız.

Yoksa bir işi sapsağlam mı tuttular? Artık şüphe yok ki, sapsağlam tutan Biz'leriz.

Ey Resulüm! Onlar size hile kurmakta işi sağlama aldıklarını mı düşünüyorlar? İşte Biz de işi sağlam tutuyoruz.

Yoksa (hakka engel olma hususunda) bir iş mi kararlaştırdılar? Biz de (onları cezalandırmağa ve hakkı yerleştirmeğe) kararlıyız.

Müşrikler bir işi ibrâm itdiler ise biz de işimizi ibrâm iyledik. (Onlar hakkı ibtâle karâr virdilerse biz de hîlelerini ibtâle karâr virdik.)

Yoksa onlar işi sağlam mı tutmuşlar? Biz de sağlamcıyız.

-yoksa bir işe mi karar verdiler? Elbette Biz de kararlıyız.

Yoksa onlar işlerini sağlama mı aldılar? Biz de işi sağlama alıyoruz.(14)

(14) Sağlama almaya çalıştıkları tuzakları kendi başlarına geçecektir.

Yoksa bir iş ve oluşta kesin karara mı vardılar? Kuşkusuz, biz de kesin kararlıyız.

belki muḥkem eylediler bir iş ya'nį peyġamber mekrinde pes bayıķ biz muḥkem eyleyicilerüz ya'nį bir iş bunlaruñ helākinde.

Yā anlar bir iş muḥkem mi itdiler? Biz daḫı cezāyı muḥkem virür‐biz.

Yoxsa onlar (Peyğəmbərə hiylə qurmaqla) düzgün iş görmüşdülər?! Elə isə Biz də (onlara əzab verməklə) düzgün iş görürük!

Or do they determine any thing (against the Prophet)? Lo! We (also) are determining.

What! have they settled(4677) some plan (among themselves)? But it is We Who settle things.

4677 Men cannot settle the high affairs of the universe. If they plot against the Truth, the Truth will destroy them, just as, if they accept the Trut... Devamı..


Designed by ÖFK
En iyi 1024 x 768 pikselde görüntülenir.