15 Ekim 2024 - 12 Rebiü'l-Ahir 1446 Salı

ANA SAYFA | SURELER  | AYET KARŞILAŞTIRMA |KUR'AN'DA ARA! |FİHRİST | DOWNLOAD | MOBİL
Kullanıcı : Şifre :   Şifremi Unuttum    KAYDOL
Zuhruf Suresi 78. Ayet

Ayeti Dinle



Meal Ekle/Çıkar

Hepsini Göster/Gizle


Tercihinizin bir sonraki oturumda hatırlanması için giriş yapmalısınız.

Arapça Metin
Türkçe Transcript
Abdulbaki Gölpınarlı Meali
Abdullah-Ahmet Akgül Meali
Abdullah Parlıyan Meali
Ahmet Tekin Meali
Ahmet Varol Meali
Ali Bulaç Meali
Ali Fikri Yavuz Meali
Bahaeddin Sağlam Meali
Bayraktar Bayraklı Meali
Besim Atalay Meali (1965)
Cemal Külünkoğlu Meali
Cemil Said (1924)
Diyanet İşleri Meali (Eski)
Diyanet İşleri Meali (Yeni)
Kur'an Yolu (Diyanet İşleri)
Diyanet Vakfı Meali
Edip Yüksel Meali
Elmalılı Hamdi Yazır Meali
Elmalılı Meali (Orijinal)
Emrah Demiryent Meali
Erhan Aktaş Meali
Hasan Basri Çantay Meali
Hayrat Neşriyat Meali
İhsan Aktaş Meali
İlyas Yorulmaz Meali
İsmayıl Hakkı Baltacıoğlu
İsmail Hakkı İzmirli
İsmail Yakıt
Kadri Çelik Meali
Mahmut Kısa Meali
Mahmut Özdemir Meali
Mehmet Çakır Meali
Mehmet Çoban Meali
Mehmet Okuyan Meali
Mehmet Türk Meali
Muhammed Esed Meali
Mustafa Çavdar Meali
Mustafa İslamoğlu Meali
Orhan Kuntman Meali
Osman Fırat Meali
Ömer Nasuhi Bilmen Meali
Suat Yıldırım Meali
Süleyman Ateş Meali
Süleyman Tevfik (1927)
Süleymaniye Vakfı Meali
Şaban Piriş Meali
Ümit Şimşek Meali
Yaşar Nuri Öztürk Meali
Eski Anadolu Türkçesi
Satıraltı Meal (1534)
Bunyadov-Memmedeliyev
M. Pickthall (English)
Yusuf Ali (English)
Tercihinizin hatırlanması için
giriş yapmalısınız.

Meallerdeki sıralama bir tercih sıralaması değil alfabetik sıralamadır. Ziyaretçilerimiz takip etmek istedikleri mealleri sol sütundan seçerek ilerleyebilirler. Tercihlerinin hatırlanması için "Tercihimi Hatırla" tıklanmalıdır.
 
 

Lekad ci/nâkum bilhakki velâkinne ekśerakum lilhakki kârihûn(e)

Andolsun ki size gerçeği gönderdik ve fakat çoğunuz gerçeği hoş görmüyor, istemiyordunuz.

"Doğrusu (dünyada iken) size Hakkı getirmiş (Kur’an’la ve Resulüllah’la sizi uyarmıştık); fakat çoğunuz Hakk’tan hoşlanmadınız (ve Ondan nefretle uzaklaştınız)."

Andolsun ki size gerçekleri içeren mesajımızı gönderdik ve fakat çoğunuz gerçeği hoş görmüyor, istemiyordunuz.

Andolsun, biz size, gerekçeli, hikmete dayalı, toplumda hakça düzeni gerçekleştirecek hak kitap Kur'ân'ı getirdik, öldükten sonra diriltilmeyi, hesabı ve cezayı anlattık. Fakat çoğunuz, doğruları getiren Kur'ân'dan, sorumluluktan hoşlanmıyorsunuz.

Andolsun biz size hakkı getirdik fakat çoğunuz haktan hoşlanmıyorsunuz.

'Andolsun, size hakkı getirdik, fakat bir çoğunuz hakkı çirkin görüp-tiksinenlerdiniz.'

(Allah da buyurur ki): And olsun, biz size hakkı gönderdik. Fakat çoğunuz hakdan hoşlanmıyanlarsınız, (Kur'an'ı ve peygamberi inkâr edenlersiniz).

Andolsun! Biz size hak ile doğru bilgi ile geldik. Faka çoğunuz haktan hoşlanmadınız.

Andolsun ki biz size hakkı getirdik. Fakat çoğunuz haktan hoşlanmıyordunuz.

Size hakkı gönderdik, haktan iğrendiniz pek çoklarınız

Bunun üzerine (Allah tarafından onlara şöyle seslenilecek:) “Biz size hakkı getirmiştik. Fakat çoğunuz haktan hoşlanmamıştınız.”

77,78. Ânlar cehennem muhâfızlarına: "Ya Mâlik artık rabbin bizim ’azâbımıza bir nihâyet virsün" diyu bağıracaklar cevâben "Hayır kalacaksınız, biz size hak getürdik lâkin ekserîniz hakdan nefret itdiniz" dinilecekdir.

And olsun ki, size gerçeği getirdik; fakat çoğunuz gerçeği sevmiyorsunuz.

Andolsun, size hakkı getirdik. Fakat çoğunuz haktan hoşlanmayanlarsınız.

Şüphesiz size gerçeği bildirmiştik, fakat çoğunuz o gerçeği kabul etmek ¬istemediniz.

Andolsun biz size hakkı getirdik, fakat çoğunuz haktan hoşlanmıyorsunuz.  

 Burada Kureyş’in Dâru’n-Nedve’de Hz. Peygamber’e karşı kurdukları tuzağa işaret edilerek, onların tuzaklarına karşılık, helâklerinin takdir edildiği ... Devamı..

Size gerçeği getirdik; ancak çoğunuz gerçekten hoşlanmıyorsunuz.

Andolsun ki biz size hakkı getirdik. Fakat sizin çoğunuz haktan hoşlanmıyorsunuz.

Celâlım hakkı için biz size hakkı gönderdik ve lâkin ekseriniz hakkı hoşlanmıyanlarsınız

(Ey kâfirler!) Kasem olsun ki, biz size (vaktiyle) hakkı bildirmiştik, fakat çoğunuz haktan hoşlanmamıştınız.

Ant olsun ki size hakkı getirdik. Ancak çoğunuz haktan hoşlanmadınız.

«Andolsun, biz size hakkı getirdik. Fakat çoğunuz hakkı çirkin görenlerdiniz».

And olsun ki, size hakkı getirdik; fakat çoğunuz haktan hoşlanmayan kimselersiniz.

(İşte ey insanlar!) Muhakkak ki (hidayeti bulmanız ve ebedi kurtuluşa ermeniz için) size hak ile geldik (size gerçekleri bildirdik); fakat çoğunuz gerçeklerden hoşlanmayanlarsınız. *

(*) Not: Her ne kadar buradaki her iki (كم)’’küm’’zamiriyle muhatap olan kitle ahiret günü cehennemdekiler olduğunu söyleyenler olsa da, bu ayetin ind... Devamı..

“Size dünyada iken Hak (Kur’an) gelmişti ve çoğunuz onu beğenmemiştiniz” derler.

Ant olsun ki Biz size doğruyu getirdik. Ancak pek çoğunuz bu doğrudan tiksindiniz.

Onlara «— * Biz size hak peygamber getirdik, fakat pek çoğunuz hakkı hoş görmüyordunuz» denecek.

Andolsun Biz size gerçeği/hakkı getirdik. Fakat pek çoğunuz gerçekten/haktan hoşlanmayanlarsınız.

“Şüphesiz biz size hakkı getirdik, fakat sizin birçoğunuz hakkı çirkin görüp tiksinenlersiniz.”

Ey inkârcılar! İşte size gerçeği bildirdik; ne var ki, çoğunuz gerçeklerden hoşlanmıyorsunuz!

And olsun ki size Hakk ile geldik; ama sizin çoğunuz Hakk’tan hoşlanmamaktasınız!

biz size doğruyu söylemiştik siz ise doğrudan ürktünüz “ denecek...

Andolsun! Size gerçeği getirdik. Fakat çoğunuz gerçeklerden hoşlanmıyorsunuz. Siz kendi yalanlarınızı gerçeklere tercih ediyorsunuz.

Biz size elbette gerçeği getirmiştik fakat çoğunuz gerçek(ler)den hoşlanmıyorsunuz.

İnsanların amellerinin kaydedilmesiyle ilgili bkz. İnfitâr 82:11, dipnot 5.

Yemin olsun Biz, size hep gerçekleri gönderdik. Fakat sizin birçoğunuz (bu) gerçeklerden tiksindiniz.

[SİZ EY günahkarlar!] Size hakikati ilettik, fakat çoğunuz ondan nefret ediyorsunuz. ⁵⁴

54 Yukarıda 81 vd. ayetlerden açıkca anlaşılacağı gibi bu ifade, Hz. İsa’yı “Allah’ın oğlu” olarak görenlerin kabul etmedikleri Allah’ın birliği ve eş... Devamı..

And olsun ki biz vaktiyle size hak ve hakikati ulaştırmıştık. Fakat çoğunuz haktan Kuran’dan hiç hoşlanmamıştınız. 23/70

DOĞRUSU Biz, hakikati ayağınıza kadar getirmiştik: Fakat birçoğunuz hakikatten hiç hoşlanmadınız.[⁴⁴²⁰]

[4420] 57-60 ve 63-65. âyetlerde işlenen İsa’nın tanrılaştırılması konusuna yeniden dönüldüğü bu pasajın ilerleyen âyetlerinden (özellikle 81. âyet) a... Devamı..

(Bu arada Rablerinin katından) "Andolsun ki biz size hakkı getirdik. (Peygamberler gönderdik, kurtuluş çaresini, doğru yolu gösterdik) Fakat (işte sizler) çoğunuz, haktan hoşlanmadınız!" (da batıldan hoşlandınız, sonunda hak ettiğiniz cezaya uğradınız) diye nida olunur.

Kesinlikle biz size hakkı getirdik; fakat sizin çoğunuz haktan hoşlanmıyanlarsınız.

Andolsun ki, biz size hakkı getirdik, velâkin birçoğunuz hak için hoşlanmayanlar idi.

Allah da şöyle buyurur: “Biz size gerçeği getirmiştik. Fakat çoğunuz hakikatten hoşlanmamıştınız. ”

Andolsun biz size hakkı getirdik; fakat sizin çoğunuz haktan hoşlanmıyorsunuz.

Ve onlara: "Biz size hak kelâmı getirrdik ve lâkin ekseriniz hakdan ikrâh iylediniz" denilür.

Size bütünüyle gerçek olanı getirdik ama çoğunuz bu gerçekten hoşlanmıyorsunuz.

Size hakkı getirmiştik. Fakat çoğunuz haktan hoşlanmamıştınız.

Biz size hakkı getirmiştik; fakat çoğunuz haktan hoşlanmazsınız.

Yemin olsun, size hakkı getirdik ama çoğunuz haktan tiksiniyorsunuz.

“bayıķ getürdük size ḥaķķı velįkin eyregüñüz ḥaķķı duşħar göricilerdür.”

Taḥḳīḳ biz resūller gönderdüg‐idi size ḥaḳḳ‐ıla. Lākin sizüñ çoġuñuz ḥaḳḳı sevmezler.

(Allah Cəhənnəmdə olan Məkkə müşriklərinə buyuracaqdır: ) “Biz sizə haqqı gətirmişdik, lakin sizin əksəriyyətiniz haqqı xoşlamırdı”.

We verily brought the Truth unto you, but ye were, most of you, averse to the Truth.

Verily We have brought(4676) the Truth to you: but most of you have a hatred for Truth.

4676 We come back now to the Present-primarily to the time when Islam was being preached in Makkah, but by analogy the present time or any time. Truth... Devamı..


Designed by ÖFK
En iyi 1024 x 768 pikselde görüntülenir.