Kâle eve lev ci/tukum bi-ehdâ mimmâ vecedtum ‘aleyhi âbâekum(s) kâlû innâ bimâ ursiltum bihi kâfirûn(e)
Peygamber, onlara, ben dedi, atalarınızdan bulduğunuz dinden daha doğru bir dinle gelsem de gene atalarınızın yoluna mı gideceksiniz? Şüphe yok ki biz dediler, sizin gönderildiğiniz şeyleri zaten inkar etmedeyiz.
(O peygamberlerden her biri de onlara şöyle) Demişti: "Ben size atalarınızı (babalarınızı) üstünde bulduğunuz şeyden (uydurma din ve düzenden) daha doğru olanını getirmiş olsam da mı (yine hâlâ bâtıl yolda inat edeceksiniz?)" Onlar da demişlerdi ki: "Doğrusu biz, kendisiyle gönderildiğiniz şeye (Kur’ani emirlere karşı, kasten ve peşinen inkâr edip) kâfir olanlarız."
Peygamberleri onlara dedi ki: “Ben size, babalarınızdan kalma dininizden daha doğrusunu getirecek olsam da, yine babalarınızın yolunu mu tutarsınız?” Onlar da: “Biz senin getirdiğin şeyleri tanımıyoruz” dediler.
Gönderilen uyarıcı:
“Eğer size, bildiğiniz, gördüğünüz babalarınızın yolundan, hayat tarzından daha doğrusunu, hak olanını getirmişsem de mi, bana uymazsınız?” deyince, onlar:
“Biz sizin özgürce tebliğ ile görevlendirildiğiniz dini kabul etmiyoruz, inkâr ediyoruz” dediler.
(Peygamberlerin her biri): "Ya ben size atalarınızı üzerinde bulduğunuz şeyden daha doğrusunu getirdiysem?" dedi. Onlar: "Doğrusu biz sizinle gönderileni inkâr edenleriz" dediler.
(O peygamberlerden her biri de şöyle) Demiştir: 'Ben size atalarınızı üstünde bulduğunuz şeyden daha doğru olanını getirmiş olsam da mı?' Onlar da demişlerdi ki: 'Doğrusu biz, kendisiyle gönderildiğiniz şeye (karşı) kafir olanlarız.'
(Her peygamber de ümmetine şöyle) demişti: “Atalarınızı, üzerinde bulduğunuz dinden daha doğrusunu size getirdimse de mi? (bunu kabul etmiyeceksiniz?)” Onlar da dediler ki: “- Biz, sizin peygamber olarak getirdiğiniz şeylere inanmıyoruz.”
O peygamber. “Ben, atalarınızı üzerinde bulduğunuz gelenekten daha doğru bir bilgi ile size gelmiş olsam da (böyle kalacaksınız..)” dedi. Onlar: “Biz asla, senin ve senden öncekilerin getirdiği bilgileri kabul etmiyoruz.” dediler.
Peygamberler, “Size, babalarınızı üzerinde bulduğunuz yoldan daha doğrusunu getirmiş olsak da mı?” diye sormuştu. Onlar da, “Şüphesiz biz, seninle gönderileni kesinlikle inkâr ediyoruz” diye cevap vermişlerdi.
O dedi ki: «Eğer atalarımızın bulunduğu şeyden, daha doğrusunu getirsem de mi?»; «Senin gönderildiğin, hiçbir şeye inanmayız!» diye cevap verdiler
(Her peygamber onlara:) “Ben size, atalarınızı üzerinde bulduğunuz inançtan daha doğrusunu getirmiş olsam da mı yine onların yolunu tutacaksınız?” deyince, dediler ki: “Doğrusu biz seninle gönderileni inkâr ediyoruz.”
Rasûller ânlara: "Eğer ben sizin babalarınızın dîninden daha doğrı bir dîn getürir isem ne yaparsınız?" didikleri vakit "Hayır biz senin peygamberliğine inanmıyoruz" didiler.
Gönderilen uyarıcı: "Eğer size, babalarınızı üzerinde bulduğunuz dinden daha doğrusunu getirmiş isem de mi bana uymazsınız?" dedi. Onlar: "Doğrusu sizinle gönderilen şeyi inkar ediyoruz" dediler.
(Gönderilen uyarıcı,) “Ben size, babalarınızı üzerinde bulduğunuz dinden daha doğrusunu getirmiş olsam da mı?” dedi. Onlar, “Biz kesinlikle sizinle gönderilen şeyi inkâr ediyoruz” dediler.
Peygamber, “Size, atalarınızı üzerinde bulduğunuz yoldan daha doğrusunu getirsem de mi?” diye sordu. Onlar da, “Biz sizin getirdiğiniz mesajı inkâr ediyoruz” cevabını verdiler.
Ben size, babalarınızı üzerinde bulduğunuz (din)den daha doğrusunu getirmişsem (yine mi bana uymazsınız)? deyince, dediler ki: Doğrusu biz sizinle gönderilen şeyi inkâr ediyoruz.
O da, "Size, atalarınızı üzerinde bulduğunuzdan daha doğrusunu getirmiş isem de mi?" derdi. Onlar da, "Sizin getirdiğiniz mesajı inkar ediyoruz," derlerdi.
Gönderilen uyarıcı; "Eğer size babalarınızı üzerinde bulduğunuz dinden daha doğrusunu getirmişsem de mi bana uymazsınız?" deyince, onlar: "Gerçekten biz sizin tebliğ için gönderildiğiniz şeyi tanımıyoruz." dediler.
Ya, dedi: size atalarınızı üzerinde bulunduğunuzdan daha doğrusunu getirdimse de mi? Ha! dediler: biz o sizin gönderildiğiniz şeylere inanmıyoruz
(Körü körüne/inatla, hakkı inkârda ısrar eden bu kimselere peygamberleri güzel bir üslûp ile) “Size atalarınızı üzerinde bulduğunuz şeyden (inançtan) daha doğrusunu getirmiş olsam da (yine atalarınızın inancına) mı (devam edeceksiniz)” deyince, onlar, “(ne olursa olsun) kesinlikle biz, sizinle gönderileni inkâr ediyoruz!” demişlerdi.
(O peygamberlerden her biri şöyle) dedi: «Ben, atalarınızı üstünde bulunduğunuzdan daha doğrusunu size getirdimse de mi»? Onlar da «Biz, dediler, o sizin gönderildiğiniz şeylere (doğru da olsa) küfr edicileriz».
(Peygamberleri onlara:) “(Ben) size, atalarınızı üzerinde bulduğunuz şeyden daha doğrusunu getirmiş olsam da mı?” dedi. (Onlar:) “Doğrusu biz, kendisiyle gönderildiğiniz şeyi inkâr edicileriz” dediler.
(Gönderilen uyarıcılardan her biri de şöyle) demişti: “Ben size atalarınızı üstünde bulduğunuz şeyden (uydurma din ve düzenden) daha doğru olanını getirmiş olsam da mı? (Yine bana uymaz ve bâtıl yolda inat edeceksiniz?)” Onlar da demişlerdi ki: “Biz kesinlikle sizinle gönderilen şeyi inkâr edicileriz.” *
Uyarıcılar onlara “Biz size daha doğru olan bir yol getirsek de mi? (Onlara uyacaksınız)” demişti. O şehrin halkı ”Biz sizinle gönderilenleri kesinlikle inkâr ediyoruz” demişlerdi,
De ki: "Ya ben size o bulduğunuzdan daha doğru bir din getirdimse, buna ne diyeceksiniz?" Dediler: "Doğrusu, biz o senin getirdiğin dini yine de tanımayacağız."
Kavmine de ki ben size babanızdan bulduğunuz dinden daha doğrusunu getirecek olsam da yine babalarınızın dininde kalacak mısınız? Onlarsa «— Sizin getirdiğiniz dini yine tanımıyoruz» dediler.
(Peygamberleri de) dedi ki: “Size, babalarınızı/atalarınızı üzerinde bulduğunuzdan daha doğrusunu getirmiş olsam da mı?” Onlar, “Muhakkak ki biz sizinle gönderilen şeyleri inkâr ediyoruz” dediler.
(O uyarıcılar,) “Ben size, babalarınızı üstünde bulduğunuz şeyden daha doğru olanını getirmiş olsam da mı?” deyince onlar, “Doğrusu biz, kendisiyle gönderildiğiniz şeyi inkâr edicileriz.” dediler.
Peygamberleri de onlara, “Size, atalarınızı üzerinde bulduğunuz yoldan daha doğru bir inanç sistemi getirmiş olsam da mı böyle yapmaya devam edeceksiniz?” dedi. Buna karşılık onlar, “Ne olursa olsun, biz sizin getirdiğiniz her şeyi peşinen inkâr ediyoruz!” demişlerdi.
-“Atalarınızı üzerinde bulduğunuz yoldan daha doğrusu ile size geldiysem de mi?” dedi.
“Biz, birlikte gönderildiğiniz şeyi inkâr etmekteyiz” dediler.
Uyarıcı: " Ya ben size atalarınızın izlediği yoldan daha iyisini getirdiysem! " dese de ağalar: " Biz sizin getirdiğiniz şeyi kabul etmiyoruz. " şeklinde kestirip atmışlardır.
Onlara gönderdiğimiz her elçi; "Ben size babalarınızın üzerinde bulduğunuz yoldan daha doğrusunu getirmiş olsam da mı?" diye sordu. Onlar, "Biz kesinlikle sizinle gönderilenleri inkâr ediyoruz!" dediler.
(Her uyarıcı da onlara): “Ben size, atalarınızı üzerinde bulduğunuz (dinden) daha doğrusunu getirmiş olsam da mı?” deyince, onlar: “İşin doğrusu biz, sizinle gönderilen (mesajları) inkâr ediyoruz.”¹ dediler.
[Bunun üzerine her peygamber] “Nasıl?” derdi, ²⁴ “Atalarınızı inanır bulduğunuzdan daha iyi bir kılavuz getirmiş olsam da mı?” Berikiler, buna, “Sizin mesajlarınızda bir doğruluk payı olduğunu inkar ediyoruz!” diye cevap verirlerdi.
Elçi de: “Peki ya ben size atalarınızın dininden daha doğru bir din getirmişsem?” deyince onlar da: “Biz seninle gönderileni tanımıyoruz diyerek kâfir oldular. 5/104
(O peygamberler de): “Ne yani, ben size atalarınızı üzerinde bulduğunuz yoldan daha doğrusunu göstersem de mi?” dedi(ler).[⁴³⁸⁷]
(Bunun üzerine peygamberleri onlara) "Şayet ben size, atalarınızı üzerinde bulduğunuz dinden daha doğrusunu getirmişsem, bana gene tabi olmayacak mısınız?" diye sorduklarında onlar, "Doğrusu biz, (sizin peygamber olduğunuza ve) sizinle gönderilen şeylere inanmıyoruz" diyerek peygamberlerine karşı çıktılar.
Ben size, babalarınızı, üzerinde bulduğunuzdan daha doğrusunu getirmiş olsam da mı ? Dedi. Onlar da: " Kesinlikle biz sizinle gönderileni tanımıyoruz" dediler.
Dedi ki: «Ya size atalarınızı üzerinde bulduğunuz şeyden daha doğrusunu getirdimse de mi?» Dediler ki: «Şüphe yok biz, kendisiyle gönderilmiş olduğun şeyi inkâr edicileriz».
Peygamber onlara: “Peki, size babalarınızın bağlandığı dinden daha doğrusunu getirmişsem, yine de sürüp gidecek misiniz? ” deyince onlar: “Şunu bilin ki, ” dediler, “biz, sizinle gönderilen mesajı reddediyoruz. ”
Ben size, babalarınızı, üzerinde bulduğunuz(din)den daha doğrusunu getirmiş olsam da (yine babalarınızın yolunu)mu (tutacaksınız)? dedi. "Doğrusu biz sizinle gönderilen mesajı tanımıyoruz." dediler.
Rasûlleri onlara: "Eğer ben size babalarınızı üzerinde bulduğınız dînden hidâyete daha yakın bir dîn getirsen ne dirsiniz?" didikde: "Biz sizin onunla irsâl olundığınız dine kâfirleriz" didiler.
Uyarıda bulunan kişi de onlara:“Size getirdiğim, atalarınızı bağlı bulduğunuz dinden daha doğruysa ne olacak?” deyince şöyle demişlerdir: “İşin doğrusu biz sizinle gönderilen dinin kafirleriyiz (onu görmek ve duymak istemiyoruz)”.
-Size, atalarınızı üzerinde bulduğunuzdan daha doğru bir şey getirmiş olsam da mı? dedi. Onlar:-Biz, sizinle gönderileni tanımıyoruz, dediler.
Peygamberleri, “Ya ben size atalarınızdan gördüğünüz şeyden daha doğrusunu getirmişsem?” dedi. Onlar ise “Biz sizinle gönderileni inkâr ediyoruz” dediler.
Uyarıcı dedi: "Peki, ben size, atalarınızı üzerinde bulduğunuz şeyden daha iyi yol göstereni getirmiş olsam da mı?" Dediler: "Doğrusu, biz seninle gönderilen şeyi tanımıyoruz."
eyitti “daħı eger getürdüm-ise size ŧoġru yol göstericirek andan kim bulduñuz anuñ üzere atalaruñuzı?” eyittiler “bayıķ biz aña kim viribinildüñüz anuñ-ile kāfirlerüz.”
Eyit yā Muḥammed: Eger ben size gelsem daḫı mı hidāyeti artuḳraḳ nesnebile atalaruñuz ṭarīḳasından? Eydürler: Biz sizüñ getürdügüñüz nesneyekāfirler‐biz, didiler.
(Hər peyğəmbər öz ümmətinə) belə dedi: “Əgər sizə atalarınızın sitayiş etdiyini gördüyünüz dindən daha doğrusunu gətirmiş olsam necə?!” Onlar: “Biz sizinlə göndərilənləri (şəriəti, mö’cüzələri) inkar edirik!” – deyə cavab verdilər.
(And the warner) said: What! Even though I bring you better guidance than that ye found your fathers following? They answered: Lo! in what ye bring we are disbelievers.
He said: "What!(4629) Even if I brought you better guidance than that which ye found your fathers following?" They said: "For us, we deny that ye (prophets) are sent (on a mission at all)."
Designed by ÖFK En iyi 1024 x 768 pikselde görüntülenir. |