Lehu mâ fî-ssemâvâti vemâ fî-l-ard(i)(s) vehuve-l’aliyyu-l’azîm(u)
Onundur ne varsa göklerde ve ne varsa yeryüzünde ve odur pek yüce, pek ulu.
Göklerde ve yerkürede olanlar (hepsi ve her şey) O’na aittir. O pek Yücedir, Azamet (ululuk) sahibidir.
Göklerde ve yerde ne varsa, hepsi O'nundur, O yücedir, uludur.
Göklerdeki varlıklar ve imkânlar yerdeki varlıklar ve imkânlar tamamen O'na aittir, O'nun tasarrufundadır. Yüce ve büyük olan O'dur.
Göklerde ve yerde ne varsa hepsi O'nundur. O yücedir, büyüktür.
Göklerde ve yerde olanlar O'nundur. O, yücedir, büyüktür.
Göklerde ve yerde ne varsa hepsi O'nundur. O, her şeyden yücedir, her şeyden büyüktür.
Göklerdeki ve yerdeki her şey O’nundur. O, çok yüce ve çok büyüktür.
“Göklerde ve yerde olan her şey O'nundur. O, yücedir; uludur.”
Göklerde, yerde bulunan O'nun, O yücedir, O ulu
Göklerde ve yerde ne varsa hepsi O'nundur. O, pek yücedir, çok büyüktür.
Semâvâtda ve arzda ne var ise ânındır ’âlî ve ’azîmdir.
Göklerde olanlar da, yerde olanlar da O'nundur. O, çok yücedir ve büyüktür.
Göklerde ve yerde ne varsa hepsi O’nundur. O, yücedir, büyüktür.
Göklerde ve yerde ne varsa hep O’nundur. O çok yücedir, çok uludur.
Göklerde ve yerde ne varsa hepsi O'nundur. O yücedir, uludur.
Göklerde, yerde ne varsa O'nundur. O Yücedir, Büyüktür.
Göklerde ve yerde ne varsa, hepsi O'nundur. O çok yücedir, çok büyüktür.
Onundur bütün Göklerdeki ve Yerdeki ve o, öyle ulu, öyle azîm
Göklerde ve yerde ne varsa, hepsi, O’nun (yaratmış olduğu mahlûku) dur. O çok yücedir, şanı çok büyüktür.
Göklerde ve yerde olan her şey O'nundur. O, Çok Yüce'dir, Çok Ulu'dur.
Göklerde ne var, yerde ne varsa Onundur. O (nun şânı) çok yüce, (bürhanı)çok büyükdür.
Göklerde ne var, yerde ne varsa O'nundur. Ve O, Aliyy (çok yüce)dir, Azîm (çok büyük)tür.
Göklerde (uzayda) ve yerkürede olan her şey (bütün evren) tamamen ona aittir (onun tasarrufundadır). O, pek yücedir, uludur.
Göklerde ve yerde olanlar O’na aittir ve O çok yüce ve çok büyüktür.
Yerlerde, göklerde ne varsa hep Onundur. O, yücedir, uludur.
Göklerde ve yerde ne varsa hepsi O/nundur, O, yücedir, uludur.
Göklerde olanlar ve yeryüzünde olanlar da O’na aittir. O, Aliy’dir, Azîm’dir.
Göklerde ve yerde olanlar O'nundur. O, yücedir, büyüktür.
O Allah ki, göklerde ve yerde ne varsa hepsi O’nundur; gerçek anlamda yücelik ve büyüklük, yalnızca O’na aittir.
Yer’dekiler ve Gökler’dekiler O’nundur. Azîm Aliyy de O’dur.
Göklerde ve yerde olan her şeyin tek sahibi Allah'tır. Allah, yücedir, muhteşemdir.
Göklerde yerde ne varsa hepsi onundur. O yücedir, büyüktür.
Göklerde ve yerde ne varsa hepsi yalnızca O’na aittir. O yücedir, büyüktür.
Göklerde ve yerde olanların tamamı O (Allah’a) aittir. O çok yücedir ve pek büyüktür.
Göklerde ve yerde olan her şey O’nundur; O, yücedir, uludur.
Zira göklerde ne varsa yerde ne varsa hepsi O’nundur. O, yücedir ve büyüktür. 10/66, 14/2
Göklerde ve yerde ne varsa hepsi O'nundur, Yücelerin Yücesidir O!
Göklerde ve yerde ne varsa O’nundur. O, yücedir, azimdir.
Göklerde ne varsa ve yerde ne varsa, O'nun içindir. Ve O, çok yücedir, çok büyüktür.
Göklerde ve yerde ne varsa O'nundur. O, yüceler yücesidir, pek büyüktür.
Göklerde ve yerde bulunan herşey O'nundur. O, yücedir, uludur.
Göklerde ve yerde olanların cümlesi O'nundur ve O pek yüksek ve pek büyükdür.
Göklerde ne var, yerde ne varsa hepsi O’nundur. O, yücedir, büyüktür.
Göklerde ve yerde ne varsa O'nundur. O, yücedir. büyüktür!
Göklerde ne var, yerde ne varsa Onundur. O pek yüce, pek büyüktür.
Göklerdeki ve yerdeki her şey O'nundur. Öylesine yüce, öylesine büyüktür O!
anuñdur ol kim göklerdedür daħı ol kim yirdedür daħı ol yücedür ulu.
Anuñ bendesidür gökler ve yirler ehli daḫı. Daḫı ol yücedür, uludur.
Göylərdə və yerdə nə varsa (hamısı) Onundur! O, (hər şeydən) ucadır, (hər şeydən) uludur!
Unto Him belongeth all that is in the heavens and all that is in the earth, and He is the Sublime, the Tremendous.
To Him belongs all that is in the heavens and on earth: and He is Most High, Most Great.(4529)
Designed by ÖFK En iyi 1024 x 768 pikselde görüntülenir. |