Beşîran ve neżîran fea’rada ekśeruhum fehum lâ yesme’ûn(e)
Müjdecidir ve korkutucu, fakat çoğu yüz çevirmiştir, onlar, duymazlar.
(Bu Kur’an) Bir müjde verici ve bir uyarıcı olarak (gönderilmiştir). Ama (insanların) çoğu (Hakk’tan) yüz çevirmektedir. Artık onlar (İlahi daveti) dinlemez (ve gerçeği kabullenmez kimselerdir).
Müjdeleyici ve uyarıcı olarak indirilen bu kitaptan yüz çevirdikleri için, O'nu düşüne düşüne dinlemezler.
Allah'ın rahmetini, merhametini, ihsanını, sevgisini müjdeleyici; sorumluluk, hesap ve cezayı hatırlatan uyarıcı bir kitaptır. Fakat onların çoğu Kur'ân ile ilgilenmedi, Kur'ân'ın dinlenmesine, benimsenmesine, öğretilmesine, ilkelerinin yaşanmasına engel tedbirler aldılar. Onlar Kur'ân'a kulak vermiyorlar.
Müjdeleyici ve uyarıcı olarak. Ama onların çoğu yüz çevirdi. Artık onlar duymazlar.
Bir müjde verici ve bir uyarıcı olarak. Ama çoğu yüz çevirdiler. Artık onlar dinlemezler.
Hem (cenneti) müjdeleyici, hem (ateşten) korkutucu olarak... Fakat onların (Mekke kâfirlerinin) çoğu, (Kur'an'dan) yüz çevirdiler. Artık onlar dinleyip hakkı kabul etmezler.
O Kur’an, müjdeleyici ve uyarıcıdır. Fakat insanların çoğu yüz çevirdiler ve dinlemiyorlar.
Müjdeleyici ve uyarıcı olarak gönderilmiştir. Buna rağmen onların çoğu yüz çevirip dinlemezler.
Müjde verir, kocundurur, pek çokları yüz çevirdi, imdi onlar işitmezler!
(İman eden ve sâlih amel işleyenler için) Müjdeleyici ve (inkâra ve inkârın sürükleyeceği azaba karşı) uyarıcı olarak (inmiş olmasına rağmen) onların çoğu (inkârdan yana olup Kur'an'dan) yüz çevirmiştir. Artık onlar (gerçeklere) kulak vermezler.
Bu kitâb mü’minlere tebşîr, münkirleri tahvîf ider lâkin müşriklerin ekserîsi uzaklaşıyorlar ve dinlemek istemiyorlar.
2,3,4,5. Bu Kitap, merhametli olan Allah katından indirilmedir; bilen bir millet için müjdeci ve uyarıcı olmak üzere Arapça okunarak, ayetleri uzun uzun açıklanmıştır. Ama insanların çoğu yüz çevirmiştir, onlar işitmezler de: "Bizi çağırdığın şeye karşı kalblerimiz kapalıdır, kulaklarımızda ağırlık, bizimle senin aranda anlaşmamıza engel vardır; istediğini yap, biz de yapacağız" derler.
Müjdeleyici ve uyarıcı olarak gönderilmiştir. Fakat onların çoğu yüz çevirmiştir. Artık onlar işitmezler.
Müjdeleyici ve uyarıcı olarak indirilmiştir ama çokları yüz çevirdi, artık onu ¬işitmezler.
Bu kitap müjdeleyici ve uyarıcıdır. Fakat onların çoğu yüz çevirdi. Artık dinlemezler.
Bir müjdeci ve bir uyarıcıdır. Ancak onların çoğunluğu ondan yüz çevirmiştir; onlar işitmezler.
O, müjdeleyici ve uyarıcı olarak gönderilmiştir. Fakat insanların çoğu yüz çevirmişlerdir. Artık onlar gerçeği işitmezler.
Hem müjdeci olarak hem kocundurucu onun için çokları başını çevirmiştir de onlar işitmezler
Haber verici ve uyarıcı olarak. Fakat insanların çoğu ondan yüz çevirmekte ve onu dinlememektedirler.
2,3,4. (Bu), âyetleri — bilecek (anlayacak) her hangi bir kavm için — ayrı ayrı açıklanmış, (hükmünce amel edenlere) müjdeler verici, (muhaaliflerini başlarına gelecek fena akıbetlerle) korkutucu, Arabca bir Kur'an olmak üzere Rahman (ve) Rahıym tarafından indirilmiş bir kitabdır. (Böyle iken) onların çoğu (bunu düşünüb kabulden) yüz çevirmişdir. Artık dinlemezler onlar.
3,4. Bilecek bir kavim için Arabca bir Kur'ân olarak âyetleri açıklanmış,(2) müjdeleyicive (aynı zamanda) korkutucu bir kitabdır. Fakat onların çoğu, (o Kitab'dan) yüz çevirdi; artık onlar (onun hakikatini) işitmezler.
Müjde veren ve uyaran bir kitap olduğu halde onların pek çoğu bu kitaptan yüz çevirdi. Sonra onlar hiç dinlemiyorlar.
müjdeleyicidir, uyarıcıdır. Yine de bir çokları ondan yüz çevirirler, onu dinlemezler.
Bir müjdeci ve bir uyarıcıdır. Fakat onların pek çoğu yüz/ sırt [a’rada] çevirmişlerdir, artık işitmezler.
Bir müjde verici ve bir uyarıcı olarak (uzun uzun açıklanmış bir kitaptır). Ama onların çoğu yüz çevirdiler. Artık onlar dinlemezler.
Bu kitap, tüm insanlığı ilâhî rahmet ile müjdelemek ve zâlimleri bekleyen kötü âkıbete karşı uyarmak için gönderilmiştir. Ne var ki,insanların çoğu inatla gerçeklerden yüz çeviriyor; bu yüzden de,kendilerini kurtuluşa iletecek mesajı duymazlıktan geliyorlar:
Müjdeleyici ve uyarıcı olmak üzere!
Böyleyken onların çoğu yüz çevirdi.
Artık işitmezler.
Hem müjdeci hem uyarıcıdır. Çokları, hayır demiş bulunduğu için onu umursamaz gözüküyor.
Size okunan ayetler; gerçeklere inananlar için müjdeleyici, inkâr ederek yaşayanlar için uyarıcı olarak gönderilmiştir. İnsanların çoğu açıklanan gerçeklere yüz çevirip yalanlarına sarılır. İnkâr edenler öyle önyargılıdır ki; ne söylesen işitmezler.
3,4. (Bu), ayetleri Arapça bir Kur’an olarak açıklanmış, [*] bilen bir toplum için müjdeleyici ve uyarıcı olarak (indirilmiş) bir kitaptır. Fakat onların çoğu yüz çevirdi; artık dinlemezler.
(Müslümanlara) müjde verici ve (kâfirleri) korkutucu olarak (indirilmiştir.) Ama (kâfirlerin) çoğu onu dinlemeden (haktan) yüz çevirdiler.
güzel haberleri müjdeleyici ve uyarıcı olarak. Fakat [bu ilahî kelâm insanlara ne zaman tebliğ edilse] çoğu yüz çevirir ki [mesajını] duymasınlar; ³
Müjdeler ve uyarılar içeren bir kitap olarak. Hal böyleyken onların çoğu dinlemeyerek bu Kuran’dan yüz çeviriyor. 6/51, 17/9, 18/1...3
Müjdeleyici ve korkutucu olarak (indirilmiştir). Fakat onların çoğu yüz çevirmişlerdir. Artık onlar dinlemezler.
Bu kitap, Allah'ın rahmeti ile müjdelemek, cezasını haber vererek uyarmak için gönderildi. Buna rağmen insanların çoğu ondan yüz çevirdiler. Onlar artık dinlemezler.
Müjdeleyici ve uyarıcı olarak (gönderilmiştir). Fakat çokları yüz çevirmiştir; onlar işitmezler.
Müjdeci ve korkudıcıdır. İnsânların ekserîsi ondan yüz çevirdiler, Onlar hakkı işitmezler.
(Kitap) Müjdeleyen ve uyaran bir yapıdadır ama çokları ondan yüz çevirir; dinlemezler.
Müjdeci ve uyarıcıdır. Oysa çokları işitmeyerek yüz çevirmiştir.
Hem müjdeleyici, hem de uyarıcı olarak indirilmiştir. Fakat çokları ona sırtlarını döndüler; kulak vermiyorlar.
Muştulayıcı ve uyarıcı olarak. Onların pek çoğu yüz çevirdi; kulak verip dinlemezler onlar.
muştılayıcı daħı ķorķıdıcı. pes yüz döndürdi eyregi anlaruñ pes anlar işitmezler.
Beşāret idicidür, daḫı ḳorḳudıcıdur. Pes anlar çoġı i‘rāż iderler. Anlar işit‐mezler.
(Bu Qur’an) həm (mö’minlərə Cənnətlə) müjdə verəndir və həm də (kafirləri cəhənnəm əzabı ilə) qorxudan. Onların (Məkkə əhlinin) əksəriyyəti (Qur’andan) üz döndərib (onu) dinləməz (Allahın kəlamının qüdsiyyəti, hikməti haqqında düşünməz).
Good tidings and a warning. But most of them turn away so that they hear not.
Giving good news and admonition: yet most(4464) of them turn away, and so they hear not.
Designed by ÖFK En iyi 1024 x 768 pikselde görüntülenir. |