Febimâ nakdihim mîśâkahum vekufrihim bi-âyâti(A)llâhi vekatlihimu-l-enbiyâe biġayri hakkin vekavlihim kulûbunâ ġulf(un)(c) bel tabe’a(A)llâhu ‘aleyhâ bikufrihim felâ yu/minûne illâ kalîlâ(n)
Sonra sözlerinde durmayıp ahitlerini bozmaları, Allah'ın ayetlerini inkar etmeleri, peygamberleri haksız yere öldürmeleri ve kalplerimiz kapalı, anlamıyoruz demeleri yüzünden cezalarını buldular; kalplerini, küfürleri yüzünden Allah kapamıştır, o yüzden de içlerinden ancak pek azı imana gelir.
(Ama) Onlar; kendi sözleşmelerini bozmaları, Allah’ın ayetlerine karşı inkâra sapmaları, peygamberleri haksız yere öldürmeleri ve "kalplerimiz örtülüdür" (bu yüzden elçileri ve öğretilerini anlamıyoruz) demeleri nedeniyle (Yahudileri lanetledik.) Aslında Allah, (gizli) inkârları dolayısıyla onların (kalplerini mühürleyip) damga basmıştır (artık imanları kararmış, vicdanları kapanmıştır). Onların pek azı dışında, iman etmeyeceklerdir. (Çünkü Allah’ın ğadabını hak etmişlerdir.)
Onların verdikleri sağlam sözlerini bozmaları, Allah'ın mesajlarını reddetmeleri, peygamberleri öldürmek gibi bir haksızlık işlemeleri ve kalplerimiz perdelidir demelerinden dolayı kendilerini cezalandırdık. Hayır, aslında Allah gerçekleri örtbas etmelerinden dolayı, onların kalplerini mühürlemiştir, bu yüzden pek azı hariç artık iman etmezler.
Verdikleri kesin sözlerini, taahhütlerini bozan bir kısım tutum ve davranışları; Allah'ın âyetlerini inkâr etmeleri, haklı bir sebep ortada yokken peygamberleri öldürmeleri,
"- Kalplerimiz, kafalarımız kılıflıdır, Hakka hakikate kapalıdır, Allah'a verdiği taahhüdü bozmuştur." demeleri, aslında, küfürleri sebebiyle Allah'ın kalplerini, kafalarını anlayışsız hale getirmesindendir. Azıcık bir kesimi, çok az şeye iman edecekler.
Sözlerini bozmaları, Allah'ın ayetlerini inkar etmeleri, peygamberleri haksız yere öldürmeleri ve: "Bizim kalplerimiz örtülüdür" [26] demeleri yüzünden (Allah onları lanetledi). Hayır, aksine inkar etmelerinden dolayı Allah onların kalplerini mühürlemiştir. Artık çok azı dışında onlar iman etmezler.
Onların kendi sözlerini bozmaları, Allah'ın ayetlerine karşı inkâra sapmaları, peygamberleri haksız yere öldürmeleri ve: 'Kalplerimiz örtülüdür' demeleri nedeniyle (onları lanetledik.) Hayır; Allah, inkârları dolayısıyla ona (kalplerine) damga vurmuştur. Onların azı dışında, inanmazlar.
Fakat onların ahidlerini (vardıkları o sağlam sözleri) bozmaları, Allah'ın âyetlerini inkâr etmeleri, peygamberleri haksız yere öldürmeleri ve “-kalblerimiz perdelidir”, demeleri sebebiyle kendilerine lânet ettik. Doğrusu Allah, onların kalbleri üzerine, küfürleri yüzünden mühür vurmuştur. Onun için, pek azı müstesnâ, onlar imana gelmezler.
Antlaşmalarını bozmalarından, Allah’ın ayetlerini inkâr etmelerinden, haksız yere peygamberleri öldürmelerinden, “kalplerimiz kılıflıdır” demelerinden dolayı (onlar belalara müstahak oldular.) Hayır, (kalpleri) kılıflı değil, belki inkârlarından dolayı, Allah onların kalplerini kapatmıştır. Artık çok az inanırlar.
Sözlerinden dönmeleri, Allah'ın âyetlerini inkâr etmeleri, haksız yere peygamberleri öldürmeleri ve “Kalplerimiz kılıflıdır” demeleri sebebiyle onları lânetledik, türlü belâlar verdik. Onların kalpleri kılıflı değildi; tam aksine inkârları sebebiyle Allah o kalpler üzerine mühür vurmuştur; pek azı inanır.
Ahitlerin bozmalarından, Allahın âyetlerin tanımadıkları, haksız yere peygamberleri öldürdükleri «Gönlümüz örtülüdür» diye söyledikleri, kâfir dahi olmaları yüzünden, Allah damgaladı gönüllerin, onların pek azı inana gelir
Verdikleri sağlam sözü bozmaları, Allah'ın âyetlerini inkâr etmeleri, nebileri sebepsiz yere öldürmeleri ve “Kalplerimiz kılıfla kaplıdır (bize yapılan davet boşunadır)” demelerinden dolayı (onlara türlü belalar verdik ve onları lanetledik). Hayır, (onların kalpleri kılıfla kaplı değil) inkârları (ve kötü niyetleri) sebebiyle Allah kalplerini mühürlemiştir. Artık (onlar), pek azı dışında iman etmezler.
Lâkin mîsâklarını bozdılar Allâh’ın ayetlerini inkâr itdiler enbiyâsını bigayr-i hakkın katl itdiler "Kalblerimiz açılmamışdır sözlerini anlamıyoruz" didiler. Filhakika kalbleri kilidlenmişdir bunlar kâfirlerdir içlerinden cüz-î mikdârı îmân ider.
Sözleşmelerini bozmaları, Allah'ın ayetlerini inkar etmeleri, peygamberleri haksız yere öldürmeleri, "Kalblerimiz perdelidir" demelerinden ötürü Allah, evet, inkarlarına karşılık onların kalblerini mühürledi, onun için bunların ancak pek azı inanır.
Verdikleri sağlam sözü bozmalarından, Allah’ın âyetlerini inkâr etmelerinden, peygamberleri haksız yere öldürmelerinden ve “kalplerimiz muhafazalıdır” demelerinden dolayı (başlarına türlü belâlar verdik. Onların kalpleri muhafazalı değildir), tam aksine inkârları sebebiyle Allah onların kalplerini mühürlemiştir. Artık onlar inanmazlar.[133]
Sözlerinden dönmeleri, Allah’ın âyetlerini inkâr etmeleri, haksız yere peygamberleri öldürmeleri ve “Kalplerimiz kılıflanmıştır” demeleri sebebiyle... Dahası inkârları sebebiyle Allah o kalpler üzerine mühür vurmuştur. Pek azı müstesna artık iman etmezler.
Sözlerinden dönmeleri, Allah'ın âyetlerini inkâr etmeleri, haksız yere peygamberleri öldürmeleri ve «Kalplerimiz kılıflanmıştır» demeleri sebebiyle (onları lânetledik, türlü belâlar verdik. Onların kalpleri kılıflı değildir;) tam aksine küfürleri sebebiyle Allah o kalpler üzerine mühür vurmuştur; pek azı müstesna artık iman etmezler.
Sözlerini bozmalarından, ALLAH'ın ayet ve delillerini inkar etmelerinden, peygamberleri haksız yere öldürmelerinden ve "Sabit fikirliyiz," demelerinden ötürü, evet inkarlarından ötürü ALLAH onların anlayışlarını mühürledi. Bunun için pek azı inanırlar.
Verdikleri sözden dönmeleri, Allah'ın âyetlerini inkâr etmeleri, haksız yere peygamberlerini öldürmeleri ve "kalblerimiz kılıflıdır" demelerinden dolayı (başlarına türlü belalar verdik). Doğrusu Allah, inkârları sebebiyle onların kalplerini mühürlemiştir. Pek azı hariç onlar inanmazlar.
Bunun üzerine misaklarını nakzetmeleri ve Allahın âyâtına küfürleri ve Enbiyayı nâhak yere katilleri ve «kalblerimiz gılıflı» demeleri sebebiyle -ki doğrusu Allah o kalblerin üzerini küfürlerile tab'etmiştir de onun için iymana gelmezler meğer ki pek az
Verdikleri sözden dönmeleri, Allah’ın âyetlerini inkâr etmeleri, *haksız yere peygamberleri öldürmeleri ve kalplerimiz (hakikati anlama hususunda) perdelidir demelerinden dolayı (yahûdîlerin başlarına türlü türlü musibetler verdik.) Allah, (ısrarla hakkı) inkâr etmeleri sebebiyle, onların kalplerini (manen) mühürlemiştir. Artık pek azı hariç, onlar inanmazlar.
Verdikleri sözü bozdukları, Allah'ın ayetlerini küfrettikleri,¹ nebileri haksız yere öldürdükleri ve “Bizim kalplerimiz örtülüdür.” dedikleri için; evet Allah, gerçeği yalanlayarak nankörlük ettiklerinden dolayı, onların kalplerini mühürlemiştir. Bu nedenle pek azı hariç, iman etmezler.
(Fakat) onların (verdikleri) o sağlam sözleri bozmaları, Allahın âyetlerini inkâr ederek kâfir olmaları, peygamberleri haksız yere öldürmeleri ve «Kalblerimiz perdelidir» demeleri sebebiyle (dir ki biz kendilerine lanet etdik.) Hayır, Allah onların kalbleri üzerine, küfürleri yüzünden, mühür basmışdır. Artık onlar, birazı müstesna olmak üzere, îman etmezler.
Fakat sözlerini bozmaları, Allah'ın âyetlerini inkârları, (Zekeriyyâ ve Yahyâ'ya yaptıkları gibi) peygamberleri haksız yere öldürmeleri ve: “Kalblerimiz perdelidir (bir şey anlamayız)!” demeleri sebebiyle (onlara lâ'net ettik)! Bil'akis küfürleri sebebiyle Allah onların (o kalblerin) üzerine mühür vurmuştur. Bu yüzden, pek azı müstesnâ, îmân etmezler.
İsrail oğullarının, Allah’a verdikleri sözleri bozmalarından, Allah’ın ayetlerini reddetmelerinden, peygamberleri (habercileri) haksız yere öldürmelerinden ve “Kalplerimiz elçilerin getirdiği Allah’ın emirlerine kapalıdır” demelerinden dolayı (onlara azap ettik). Hayır, onların gerçekleri kabul etmemelerinden dolayı Allah kalplerini mühürledi. Onların pek azı hariç iman etmezler.
Ancak onlar verdikleri sözden döndüler. Allah’ın ayetlerini tanımaz oldular, peygamberlerini haksız yere öldürdüler, " bizim yüreklerimiz taş kesilmiştir" dediler. Yok, Allah tanımazlıklarından dolayı onların yüreklerini katılaştırmıştır. Onun için pek azı bir yana, inanmazlar.
Misaklarını bozmalarından, Allah/ın âyetlerini tanımamalarından, peygamberleri haksız yere öldürmelerinden, «kalplerimiz kılıflıdır» demelerinden dolayı yaptığımızı yaptık. Hayır, Allah küfürlerinden dolayı kalplerine mühür basmış ta kalpleri kılıf tutmuştur. Artık pek azından başkası iman etmez. [¹]
Teminatlarını bozmalarından, Allah’ın ayetlerini inkâr etmelerinden, haksız yere peygamberleri öldürmelerinden ve “Kalplerimiz perdelidir/örtülüdür [ğılf]” demelerinden ötürü (onları cezalandırdık). Bilakis Allah, küfürleri/inkârları sebebiyle kalplerinin üzerine mühür vurmuştur. Artık onların pek azı inanır.
Onların kendi sözlerini bozmaları, Allah'ın ayetlerine karşı küfre sapmaları, peygamberleri haksız yere öldürmeleri ve “Kalplerimiz örtülüdür” demeleri nedeniyle (onlara çeşitli belalar verdik). Evet, Allah, küfürleri dolayısıyla kalplerini mühürlemiştir de pek azı dışında iman etmezler.
İşte, bunlar sözlerinden döndükleri, Allah’ın ayetlerini inkâr ettikleri, kendilerininPeygamberi öldürmeye hiçbir haklarının olmadığını bile bile Peygamberleri öldürdükleri ve hakikat karşısında inatla direnip, inananlarla güya alay ederek, “Size ve söylediklerinize karşı kalplerimiz kapalıdır, ne dediğinizi anlamıyoruz. Sizin yol göstericiliğinize de ihtiyacımız yoktur! Aslında bizim kalplerimiz bilgi ve irfan dağarcıklarıdır” dedikleri için cezayı hak etmişlerdir. Hayır iddia ettikleri gibi kalpleri ne kapalı ne de bilgi doludur. Aksine Allah,apaçık hakîkati inkâr ettikleri için kalplerini mühürlemiştir! Bu yüzden, son derece zayıf ve çürük bir imana sahiptirler ve içlerinden gerçekten iman edenlerin sayısı çok azdır.
Bunun üzerine onların mîsâkını / açık ve kesin bağlılık sözünü bozmaları, Allah’ın âyetlerini inkâr etmeleri, haksız yere Nebiyyler’i öldürmeleri, “Kalblerimiz kapalıdır” demeleri sebebiyle, evet, inkârları sebebiyle Allah onları damgaladı.
Birazı hariç iman etmezler.
Sözlerinde durmadılar, Allah kelâmını horladılar, nebileri haksız yere öldürdüler, " aklımız almıyor! " dediler. Nankörlükleri sebebiyle Allah ferasetlerini bağladı. Artık inansalar da pek cılız...
Verdikleri sözü bozmalarından, ayetlerimizi inkâr etmelerinden, Nebileri haksız yere öldürmelerinden, "Kalplerimiz inanmaya karşı korumalıdır, biz asla inanmayız!" demelerinden dolayı başlarına türlü belalar verdik. Onların kalpleri muhafazalı değildir. Onların muhafaza dediği şey önyargılarından ibarettir. Rabbiniz de kalplerindeki önyargılarıyla inkâr edenleri mühürlemiştir. Artık onlar inanmazlar.
Sözlerinden dönmeleri, [*] Allah’ın ayetlerini inkâr etmeleri, haksız olarak peygamberleri öldürmeleri [*] ve “Kalplerimiz perdelidir!” demeleri sebebiyle (onları cezalandırmıştık). Aksine (dahası), küfürleri sebebiyle Allah onlara (kalplere) mühür vurmuştur; azı hariç artık iman etmezler. [*]
(Biz onları) verdikleri sözlerden caymaları, Allah’ın âyetlerini inkâr etmeleri, Peygamberlerini haksız olarak öldürmeleri ve: “Bizim kalplerimiz perdelidir.”¹ demeleri sebebiyle (lânetledik.)² Doğrusu Allah, kâfirlikleri sebebiyle onların kalplerini mühürlemiştir. Bundan dolayı onların ancak pek azı, îman ederler.
Böylece, taahhütlerini çiğnedikleri, Allah’ın mesajlarını reddettikleri, peygamberleri haksız yere öldürdükleri ve “Kalplerimiz zaten bilgi ile doludur” diye böbürlendikleri için [onları cezalandırdık ¹⁶⁸], hayır, aslında Allah, hakikati inkar etmelerinden dolayı onların kalplerini mühürlemiştir ve [şimdi] artık çok az şeye inanırlar; ¹⁶⁹
Verdikleri misakı/sözü bozmaları, Allah’ın ayetlerine inanmamaları, nebileri haksız yere öldürmeleri, “Kalplerimiz bilgiye kapalıdır” demeleri sebebi ile onları lanetlemiştik. Aslında onlar Allah’ın ayetlerine kalplerini kapatmışlardır; artık çok azı dışında onlar iman etmezler. 2/27, 4/46, 5/56
Hülasaten: taahhütlerini çiğnedikleri Allah’ın mesajlarını reddettikleri, nebileri haksız yere öldürdükleri ve “Kalplerimiz (bilgi ile) kaplıdır!”[⁸⁵⁸] dedikleri için (onları cezalandırdık).[⁸⁵⁹] Bilakis Allah inkârlarından dolayı onların kalplerini mühürlemiştir[⁸⁶⁰] ve işte onlar (bu nedenle) inanmazlar; çok azı müstesna.
Verdikleri sözden dönmeleri Allah'ın ayetlerini inkar etmeleri, haksız yere peygamberlerini öldürmeleri ve "kalplerimiz perdelidir. (Muhammed s.a.s.'in daveti kalblerimize nüfuz edemez) demeleri yüzünden de onları lanetledik. Hayır.. (Onların kalpleri perdeli değildir) Allah, küfürleri yüzünden, onların kalplerini mühürlemiştir, artık pek azı hariç iman etmezler.
Sözlerini bozmalarından, Allâh’ın âyetlerini inkâr etmelerinden, haksız yere Nebileri öldürmelerinden ve "Kalblerimiz kılıflı" dediler, Hayır... Bilakis inkârlarından ötürü Allâh o kalblerin üzerini mühürlemiştir. Artık pek azı iman ederler.
Artık onlar ahidlerini bozmaları ve Allah Teâlâ'nın âyetlerini inkâr eylemeleri ve peygamberleri haksız yere öldürmeleri ve «Bizim kalblerimiz perdelidir,» demeleri sebebiyle (lânete uğramışlardır). Hayır, Allah Teâlâ onların kalblerini küfürleri sebebiyle mühürle- miştir. Binaenaleyh pek azı müstesna olmak üzere onlar imân etmezler.
155, 156, 157, 158. İşte sözleşmelerini bozmaları, Allah'ın âyetlerini inkâr etmeleri, peygamberleri haksız yere öldürmeleri ve “kalplerimiz perdelidir” demeleri -ki kalpleri perdeli yaratılmış olmayıp, Allah inkârcılıkları sebebiyle kalplerini mühürledi de artık onlar pek az inanırlar- yine inkârları ve Meryem aleyhinde müthiş bir iftira atmaları ve “Biz Allah'ın resulü(! ) Meryem oğlu Mesih Îsâ'yı katlettik! ” demeleri yüzünden, onların başlarına belalar vererek cezalandırdık, kalplerini mühürledik, Oysa onlar Îsâ'yı öldüremediler, asamadılar da; öldürülen başkası idi, lâkin kendilerine ona benzer gösterildi. Îsâ hakkında ihtilâfa düşenler de bu hususta şüphe içindedirler. Bu konuda kesin bilgileri yoktur, zanna tâbi olmaktan başka bir şeye dayanmazlar. Onu kesinlikle öldüremediler. Doğrusu Allah onu kendi katına yükseltti. Allah aziz ve hakimdir (mutlak galiptir, tam hüküm ve hikmet sahibidir). [2, 88; 41, 5; 3, 55; 19, 30; 3, 49] {KM, Levililer 26, 41; Tesniye 30, 6}
Sözlerini bozmalarından, Allah'ın ayetlerini inkar etmelerinden, haksız yere peygamberleri öldürmelerinden ve "Kalblerimiz kılıflı" demelerinden ötürü (başlarına belalar getirdik). Hayır, fakat inkarlarından ötürü Allah o kalblerin üzerini mühürlemiştir. Artık pek az inanırlar.
Mîsâklarını bozmaları, Allâh'ın âyetlerine küfürleri, bigayri hakkın peygamberleri katl itmeleri, kalbimiz kılıflıdır dimeleri sebebiyle Allâh onlara la'net itdi. Belki Allâh Te'âlâ onların kalbleri üzerine mühür urmuşdur. Onlardan pek azı îmân iderler.
Sözlerinden caymaları, Allah'ın ayetlerini görmezlikten gelmeleri (kâfirlik etmeleri), nebileri haksız yere öldürmeleri ve "Bizim gönüllerimiz tok!" demeleri[*] yüzünden (cezalarını buldular). Hayır! Ayetleri görmezlikten gelmeleri sebebiyle Allah, kalplerinde bir huy oluşturmuştur. Artık pek az inanırlar.
Verdikleri sözü bozmaları, Allah'ın ayetlerini tanımamaları ve peygamberleri haksız yere öldürmeleri ve -Kalplerimiz perdelidir, demeleri sebebiyle, evet, Allah kafirlikleri sebebiyle kalplerini mühürlediği için çok azı dışında onlar iman etmezler.
Onların başlarına gelen ceza, ahitlerini bozmaları, Allah'ın âyetlerini inkâr etmeleri, peygamberleri haksız yere öldürmeleri ve “Kalplerimiz örtülüdür” demeleri yüzündendir—ki, onların kalplerini inkârları sebebiyle Allah mühürlemiştir de onun için pek azı iman eder.
Başlarına gelenler; ahitlerini bozmaları, Allah'ın ayetlerini inkâr etmeleri, haksız yere peygamberleri öldürmeleri ve "Kalplerimiz kılıflıdır" demeleri, daha doğrusu, küfürleri yüzünden Allah, kalpleri üzerine mühür basmıştır da pek azı müstesna, iman etmezler.
pes śıduķlarından ötürü 'ahdlarını daħı inanmaduķlarından ötürü Tañrı āyetlerine daħı depeledüklerinden ötürü peyġamberleri ḥaķsuz [51a] daħı didüklerinden ötürü “gönlüñüz ķapludur” belki mühr eyledi Tañrı anlaruñ üzere kāfirliklerinden ötürü pes inanmazlar illā az.
‘Ahdlerini bozmaḳ sebebi‐y‐le ve kāfir olduḳları sebebi‐y‐le TañrıTa‘ālānuñ āyetlerine, daḫı öldürdükleri‐çün nebīleri ḥaḳsuz, la‘net itdükanlara, daḫı eyitdükleri‐çün yüreklerümüz yapılmışdur. Bel ki mühr urdıTañrı Ta‘ālā yüreklerine küfrleri sebebi‐y‐le. Pes īmān getürmezler illā azkişiler.
Lakin onlar verdikləri əhdi pozduqları, Allahın ayələrini inkar etdikləri, peyğəmbərləri haqsız yerə öldürdükləri və: “Ürəklərimiz pərdəlidir!” - dedikləri ucundan (Allahın lə’nətinə düçar oldular). Bəli, öz küfrləri üzündən Allah onların ürəklərinə möhür vurmuşdur (kilidləmişdir). Buna görə də onların yalnız az bir hissəsi iman gətirər.
Then because of their breaking of their covenant, and their disbelieving in the revelations of Allah, and their slaying of the Prophets wrongfully, and their saying: Our hearts are hardened Nay, but Allah hath set a seal upon them for their disbelief, so that they believe not save a few
(They have incurred divine(659) displeasure): In that they broke their covenant; that they rejected the signs of Allah. that they slew the Messengers in defiance(660) of right; that they said, "Our hearts are the wrappings(661) (which preserve Allah.s Word; We need no more)";- Nay, Allah hath set the seal on their hearts for their blasphemy, and little is it they believe;-
Designed by ÖFK En iyi 1024 x 768 pikselde görüntülenir. |