Veli(A)llâhi mâ fî-ssemâvâti vemâ fî-l-ard(i)(c) vekefâ bi(A)llâhi vekîlâ(n)
Göklerde ve yerde ne varsa hepsi Allah'ındır. Vekîl olarak Allah yeterlidir.
Ve Allah'ındır ne varsa göklerde ve ne varsa yeryüzünde ve koruyucu olarak Allah yeter.
Göklerde ve yerde ne varsa hepsi Allah'ındır. Hiç kimse Allah kadar güvene layık olamaz.
Göklerdeki ve yerdeki varlıklar ve imkânlar tamamen Allah'ındır, Allah'ın tasarrufundadır. Hâmi ve güvence olarak Allah hepsine yeter.
Göklerde olanlar da yerde olanlar da Allah'ındır. Vekil olarak da Allah yeter.
Göklerde ve yerde ne varsa Allah'ındır. Vekil olarak Allah yeter.
Göklerde ve yerde ne varsa hepsi Allah'ındır. Bir vekil olarak Allah yeter.
Evet, göklerdeki ve yerdeki her şey Allah’ındır. Ve koruyucu olarak Allah yeter.
Göklerde ve yerde olan her şey Allah'a aittir. Vekil olarak Allah yeter.
Göklerde de, yerde de olan Allahın, vekil olarak da Allah yetişir
(Bir kez daha söylüyorum;) göklerde ve yerde ne varsa hepsi Allah'ındır (ve tasarrufu da O'na aittir. Güvenilecek ve dayanılacak) vekil olarak Allah yeter.*
Göklerde ve yerde olanlar Allah'ındır. Vekil olarak Allah yeter.
Göklerdeki her şey, yerdeki her şey Allah’ındır. Vekil olarak Allah yeter.
Göklerde ve yerde olanlar Allah'ındır. Vekil olarak Allah yeter.
Göklerde ve yerde ne varsa ALLAH'ındır. Koruyucu olarak ALLAH yeter
Göklerde ve yerde ne varsa hepsi Allah'ındır. Vekil olarak Allah yeter.
Allahındır bütün göklerdeki, yerdeki; dayanılacak (vekil) de Allah yeter
Göklerde ve yerde olan her şey, yalnızca Allah'ındır. Vekil¹ olarak Allah yeter. *
Göklerde ne var, yerde ne varsa hepsi Allahındır. (Güvenilib dayanılacak) bir vekîl olarak da Allah yeter.
Göklerde olanlar da, yerde bulunanlar da Allah'ındır. Artık vekîl olarak Allah yeter!(2)*
Göklerde ve yerde olanlar Allahındır ve O her şeyin sorumluluğunu almaya yeterlidir.
Göklerdeki, yerdeki hep Allah/ındır, Allah/ın işine vekil olması elverir.
Göklerde olanlar da yerde olanlar da Allah'ındır. Vekil (bütün bunları yönetici) olarak Allah yeter.
Evet, şu hakîkati tüm ruhunuza, tüm benliğinize nakşetmelisiniz: Göklerde ve yerde ne varsa, hepsi Allah’ındır ve her konuda güvenilir bir vekil olarak Allah yeter!
Göklerde ve yerde her ne varsa şüphesiz hepsi Allah’ındır. Koruyucu olarak sana, Allah yeter.
Göklerde ve yerde olan her şey Allah'a aittir ve hiç kimse Allah kadar güvene layık olamaz.
Evet, göklerde ve yerde olanlar Allah’ındır. Her şeye vekil olarak da Allah yeter. 6/66-102-107, 11/12, 33/3, 39/62
Evet, göklerde ve yeryüzünde olan her şey Allah’a aittir[841] ve güven kapısı olarak Allah yeter.*
Ve göklerde olanlar da, yerde olanlar da Allah Teâlâ'nındır. Ve bir vekil olarak da Allah Teâlâ kifâyet eder.
Göklerde ne var, yerde ne varsa hepsi Allah'ındır. O'nun kudreti bütün bunları yönetmeye kâfidir.
Göklerde ve yerde olanların hepsi Allah'ındır. Vekil olarak Allah yeter.
Evet! Göklerde ne var, yerde ne varsa hepsi Allah’ındır. Vekil olarak Allah yeter.
Göklerde ve yerde olanlar Allah'ındır. Vekil olarak da Allah yeter.
Göklerde ne var, yerde ne varsa Allah'ındır; vekil olarak Allah yeter.
Hem göklerdekiler hem yerdekiler Allah içindir. Vekil olarak Allah yeter.
daħı Tañrı’nuñdur ol kim göklerdedür daħı ol kim yirdedür. daħı ŧapdur Tañrı iş sürici.
Göylərdə və yerdə nə varsa, (hamısı) Allaha məxsusdur. Təkcə Allahın vəkil olması kifayət edər.
Unto Allah belongeth whatsoever is in the heavens and whatsoever is in the earth. And Allah is sufficient as Defender.
Yea, unto Allah belong all things in the heavens and on earth, and enough is Allah to carry through(642) all affairs.*
Designed by ÖFK En iyi 1024 x 768 pikselde görüntülenir. |