Vemen yuhâcir fî sebîli(A)llâhi yecid fî-l-ardi murâġamen keśîran vese’a(ten)(c) vemen yaḣruc min beytihi muhâciran ila(A)llâhi verasûlihi śümme yudrik-hu-lmevtu fekad veka’a ecruhu ‘ala(A)llâh(i)(k) vekâna(A)llâhu ġafûran rahîmâ(n)
Allah yolunda yurdundan göçen, yeryüzünde barınacak birçok yerler bulur, ferahlığa erer ve kim, Allah ve Peygamberi uğrunda evinden çıkıp hicret eder de sonra ona ölüm gelip çatarsa onun ecri Allah'a aittir ve Allah suçları örter rahimdir.
Kim de Allah yolunda hicret ederse, yeryüzünde barınacak çok güzel ve bereketli yerler bulacak, genişlik (ve bollukla karşılaşacaktır). Allah’a ve Resulüne hicret yapmak (Kur’an ve Sünnet nizamına kavuşmak) üzere evinden çıkan, sonra kendisine ölüm gelip (bu dünyadan ayrılan) kişinin ecri ise şüphesiz Allah’a (kalmıştır). Allah Bağışlayıcıdır, esirgeyip merhamet buyurandır.
Kim Allah rızası için kötülük diyarını terkederse, yeryüzünde gidecek, barınacak bir çok yerler de bulur, bereketli hayat da bulur. Kim Allah ve Rasülü için göç etmek maksadıyla evinden çıkar da, kendisine ölüm yetişirse, onun mükafatı Allah katındadır. Çünkü Allah, çok bağışlayıcı ve çok merhamet edendir.
Allah yolunda baskı, zulüm ve işkencenin hâkim olduğu memleketlerinden, özgürce Allah'a kulluk ve ibadet etmek, güç ve gönül birliği yapmak için hicret eden kimse, yeryüzünde, İslâm'a, müslümanlara hayat hakkı tanımayanları dize getirecek birçok kaleler, stratejik bölgeler, imkânlar, bolluk, güç ve özgürlükler bulur. Kim, Allah ve Rasulü uğrunda baskı, zulüm ve işkencenin hâkim olduğu memleketlerinden, özgürce Allah'a kulluk ve ibadet etmek, güç ve gönül birliği yapmak için hicret ederek evinden çıkar da, sonra kendisine ölüm gelir çatarsa, artık onu mükâfatlandırmak Allah'a vacip olur. Allah samimi kullarını koruma kalkanına alır, çok bağışlayıcı, engin merhamet sahibidir.
Kim Allah yolunda hicret ederse yeryüzünde barınacak çok yer ve genişlik bulur. Kim Allah'a ve Peygamberi'ne hicret etmek üzere evinde çıkar da yolda kendisine ölüm ulaşırsa Allah'ın ona ecir vermesi hak olmuştur. Allah bağışlayıcı, merhamet edicidir.
Allah yolunda hicret eden, yeryüzünde barınacak çok yer de bulur, genişlik (ve bolluk) da. Allah'a ve Resûlü'ne hicret etmek üzere evinden çıkan, sonra kendisine ölüm gelen kişinin ecri şüphesiz Allah'a düşmüştür. Allah, bağışlayıcıdır, esirgeyicidir.
Her kim Allah yolunda hicret ederse, yeryüzünde gidecek çok yer ve genişlik bulur. Kim Allah'a ve Rasûlüne itaatla hicret ederek evinden çıkar da sonra kendisine ölüm yetişirse, onun ecri (mükâfatı) gerçekten Allah'a düşmüştür. Allah çok bağışlayıcı, çok esirgeyicidir.
Kim Allah yolunda hicret ederse, yeryüzünde gidebileceği çok yer ve bol rızık bulur. Kim, Allah ve elçisine doğru hicret edip evinden çıkar ve yolda ölüm onu yakalarsa, artık onun mükâfatı Allah’a aittir. Çünkü Allah Gafur ve Rahimdir. (Kusurlarını bağışlar, ona rahmet eder.)
Allah yolunda hicret eden kimse yeryüzünde gidecek birçok güzel yer ve bolluk, imkân bulur. Kim Allah ve Peygamberi uğrunda hicret ederek evinden çıkar da, sonra kendisine ölüm yetişirse, artık onun ödülü Allah'a düşer. Allah da çok affedicidir; merhamet sahibidir.
Allah yolunda göçmen olan yeryüzünde bollukla birçok sığınak bulur, Allah ile Peygamberin yolunda, göçmen olup yuvasından ayrılanın, sonradan da ölenin, sevabı Allah üzerinedir, Allah bağışlayıcı, Allah yarlıgayıcı
Kim Allah yolunda hicret etmek isterse, yeryüzünde (gidilecek) birçok yer ve (her türlü) genişlik bulabilir. Kim Allah ve Resûlü yolunda hicret ederek evinden çıkar da yolda ölüm gelip kendisini yakalarsa, onun mükâfatı Allah'a düşer. Allah çok bağışlayandır, çok merhamet edendir.
Fîsebîli(A)llah memleketini terk iden sâir arzda aynı vecihle hareket iden diğer âdemler ve emvâl-i kesîre bulacaklardır. Allâh ve rasûli içün hânesini terk idüb muhâceret idenlerden vefât iyleyenlerin ecir ve mükâfâtı Allâh’dandır. Allâh gafûr ve rahîmdir.
Allah yolunda hicret eden kişi, yeryüzünde çok bereketli yer ve genişlik bulur. Evinden, Allah'a ve Peygamberine hicret ederek çıkan kimseye ölüm gelirse, onun ecrini vermek Allah'a düşer. Allah bağışlar ve merhamet eder.*
Kim Allah yolunda hicret ederse, yeryüzünde gidecek çok yer de bulur, genişlik de. Kim Allah’a ve Peygamberine hicret etmek amacıyla evinden çıkar da sonra kendisine ölüm yetişirse, şüphesiz onun mükâfatı Allah’a düşer. Allah, çok bağışlayıcıdır, çok merhamet edicidir.
Allah yolunda hicret eden kimse yeryüzünde gidecek birçok uygun yer ve imkân bulacaktır. Kim Allah ve resulü uğrunda hicret ederek yurdundan çıkar da sonra ölüm onu yolda yakalarsa artık onun mükâfatını vermek Allah’a aittir; Allah daima günahları örtmektedir, engin rahmet sahibidir.
Allah yolunda hicret eden kimse yeryüzünde gidecek bir çok güzel yer ve bolluk (imkân) bulur. Kim Allah ve Resûlü uğrunda hicret ederek evinden çıkar da sonra kendisine ölüm yetişirse artık onun mükâfatı Allah'a düşer. Allah da çok bağışlayıcı ve esirgeyicidir.
Kim ALLAH yolunda göç ederse yeryüzünde barınacak çok yer ve bolluk bulur. Kim ALLAH'a ve elçisine göç etmek için evinden çıkar ve sonra kendisini ölüm yakalarsa, ödülünü vermek ALLAH'a düşer. ALLAH Bağışlayandır, Rahimdir.
Her kim Allah yolunda hicret ederse, yeryüzünde gidecek çok yer de bulur, genişlik de bulur. Her kim Allah'a ve Peygamberine hicret etmek maksadıyla evinden çıkar da sonra kendisine ölüm yetişirse, kuşkusuz onun mükafatı Allah'a düşer. Allah çok bağışlayıcıdır, çok merhamet edicidir.
Her kim Allah yolunda hicret ederse yer yüzünde gidecek çok yer de bulur, genişlik de bulur ve her kim Allaha ve Peygambere hicret kasdiyle evinden çıkar da sonra kendisine ölüm yetişirse muhakkak ki onun ecri Allaha düşer, Allah bir gafur, rahîm bulunuyor
Kim Allah yolunda hicret ederse, yeryüzünde gidecek yer de bulur, genişlik de. Kim Allah ve Resûlü’ne (itaat ederek) hicret etmek maksadıyla evinden çıkar da sonra kendisine ölüm yetişirse, şüphesiz onun mükâfatı Allah’a aittir. Allah çok bağışlayandır, çok merhamet edendir.
Kim, Allah yolunda hicret ederse, yeryüzünde gidecek pek çok yer ve genişlik bulur. Kim, Allah ve Resul'ü için hicret edip, yurdundan ayrılır da sonra onu ölüm yakalarsa, onun ecri, kesinlikle Allah'a aittir. Kuşkusuz, Allah, Çok Bağışlayıcı'dır, Rahmeti Kesintisiz'dir.
Kim Allah yolunda hicret ederse yer (yüzün) de gidecek, barınacak bir çok yerler de bulur, genişlik de bulur. Kim evinden, Allaha ve onun peygamberine muhacir olarak çıkıb da sonra kendisine ölüm yetişirse muhakkak ki onun mükâfatı Allaha düşmüşdür. Allah çok yarlığayıcı, çok esirgeyicidir.
Artık kim Allah yolunda hicret ederse, yeryüzünde gidecek birçok yer ve (maddî ma'nevî) bir genişlik bulur. Kim de Allah'a ve Resûlüne hicret edici olarak evinden çıkar, sonra da kendisine ölüm yetişirse, artık onun mükâfâtı şübhesiz Allah'a âid olur. Çünki Allah, Gafûr (çok mağfiret edici)dir, Rahîm (çok merhamet edici)dir.
Ve her kim Allah yolunda (baskı, zulüm ve işkencenin hâkim olduğu ülkesinden, özgürce Allah’a kulluk ve ibadet etmek, imanın gereğini yaşamak, güç ve gönül birliği yapmak ve İslamı hâkim kılmak için) hicret ederse, yeryüzünde gidecek çok yer ve genişlik bulur. Ve kim Allah’a ve Rasulüne hicret ederek evinden çıkar da sonra kendisine ölüm yetişirse, onun ecri (mükâfatı) gerçekten Allah’a düşmüştür. Allah ise, (çok) bağışlayan, (çok) merhamet edendir.*
Kimde Allah yolunda yurdunu terk ederse, yeryüzünde pek çek nimetler ve geniş yerler bulur. Evinden Allah ve resulüne hicret etmek amacıyla çıkıp ta, ölüm ona yetişen kimsenin karşılığını vermek, Allah’a aittir. Allah bağışlayan ve merhamet edendir.
Her kim Allah uğurunda göç edecek olursa , yeryüzünde bir çok barınak, genlik bulacaktır. Herkim Allah için, O’nun elçisi için göç edip de kendisine ölüm erişecek olursa, onun karşılığı Allah’a düşer. Allah yarlıgayıcıdır, esirgeyicidir.
Kim ki Allah yolunda hicret ederse yer yüzünde barınacak çok yerler, genişlik [⁵] bulur. Kim ki Allah/a, peygambere emrettikleri yere hicret ederek hanesinden çıkar, sonra oraya varmadan ona ölüm çatarsa onun mükâfatı Allah/a düşer. Allah gafurdur, rahimdir.
Allah yolunda hicret eden/göç eden kimse yeryüzünde gidecek çok yer ve bolluk bulur. Kim, Allah ve elçisi için hicret etmek/göç etmek amacıyla evinden çıkarsa, sonra da ölüm kendisini yakalarsa, onun mükâfatı Allah’a aittir. Çünkü Allah Gafûr ve Rahîm olandır.
Kim Allah yolunda hicret ederse, yeryüzünde gidecek çok yer ve genişlik bulur. Her kim Allah'a ve peygambere hicret etmek maksadıyla evinden çıkar da sonra kendisine ölüm yetişirse, onun ecrini vermek Allah'a düşer. Allah bağışlayıcıdır, merhamet edicidir.
Ey müminler! Allah yolunda hicret etmekten korkmayın! Her kim zulüm diyarını terk ederek Allah yolunda hicret ederse, yeryüzünde barınabileceği bir çok yer bulacak, huzurlu ve bereketli bir hayata kavuşacaktır.
“Yerimden ayrılırsam amacıma ya ulaşırım, ya ulaşamam; iyisi mi, hicret edeceğim derken elimdekini de kaybetmeyeyim!” diye düşünmeyin:
Kim de Allah’a ve Elçisine itaat ederek İslâm diyarına hicret etmek amacıyla evinden çıkar, ancakamacına ulaşamadan yolda eceli gelir de vefât ederse, onu ödüllendirmek Allah’a düşer. Çünkü Allah çok bağışlayıcı, çok merhametlidir. Bu merhameti sayesindedir ki, bakın size ne kolaylıklar sunuyor:
Kim Allah yolunda hicret ederse, Yeryüzü’nde birçok gidilecek yer ve genişlik bulur. Kim Allah’a ve O’nun rasûlüne hicret etmek üzere evinden çıkarsa, sonra kendisine Ölüm yetişirse, gerçekten onun ücretini / ödülünü vermek Allah’a aittir. Allah rahîm gafûrdur.
Allah için göç edip yola düşenler, bir çok zorluk ve sıkıntı yanı sıra yeryüzünde bir takım zenginlikler de bulacaklardır. Allah'a ve Resulüne varabilmek için yerini yurdunu terk edenlere, sonra yolda eceli gelip ölenlere, mükafatlarını Allah bizzat verecektir. Allah, engin hoşgörülü bir sevgi selidir...
Kim Allah yolunda hicret ederse, yeryüzünde gidebileceği birçok yer bulur. Allah’ın arzı geniştir. İnsanların yaşayacağı yeteri genişlikte yerler vardır. Kim Allah’a, Resulüne hicret etmek amacıyla evinden çıkar, sonra kendisine ölüm yetişirse, şüphesiz O’nun mükâfatı Allah’a düşer. Allah çok bağışlayan, çok merhamet edendir.
Allah yolunda hicret eden kimse, yeryüzünde gidecek birçok yer ve bolluk (imkân) bulur. Kim Allah’a ve Elçisine (din uğrunda) hicret ederek evinden çıkar da sonra kendisine ölüm yetişirse elbette onun ödülü Allah’a ait olmuştur. Allah çok bağışlayandır, çok merhametlidir.
Her kim Allah yolunda hicret ederse yeryüzünde sığınacak birçok güzel yer ve elverişli geçim imkânları bulur.¹ Her kim de Allah ve Peygamber uğruna hicret etmek için evinden çıkar, sonra bu yolda ölürse, şüphesiz onun mükâfatı Allah’a aittir ve Allah çok bağışlayıcı, çok merhamet edicidir.²
Ve kim Allah için kötülük diyarını terk ederse, yeryüzünde çok tenha yollar ¹²⁶ ve bereketli hayatlar bulacaktır. Kim de Şeytan’dan Allah’a ve Peygamberi’ne göç etmek uğruna e-vini terk eder ve sonra onu ölüm alırsa, onun mükafatı da Allah katındadır; çünkü Allah gerçekten çok bağışlayıcıdır, rahmet kaynağıdır.
Kim, Allah yolunda hicret ederse, yeryüzünde imanını yaşayacak birçok geniş yer ve imkân bulur. Kim, evinden Allah ve elçisinin yolunda hicret için ayrılır da hicret esnasında ölürse, onun mükâfatı Allah’a aittir. Allah, çok bağışlayıcı ve merhametlidir. 2/218, 8/72, 9/20, 16/41
Kim de Allah yolunda hicret ederse, kendisine bir çok alternatif mekânlar[⁸²⁶] ve imkânlar bulur. Ve her kim Allah’a ve Rasûlü’ne hicret etmek üzere evinden çıkar da, ardından ölüm gelip onu bulursa, artık onun ödülü Allah’a aittir; zaten Allah tarifsiz bir bağışlayıcıdır, eşsiz bir merhamet kaynağıdır.
Kim Allah yolunda (yurdunu terk ederek) göç edecek olursa, yeryüzünde bereketli bir yer ve bir ferahlık bulur. Kim Allah ve Peygamberi uğrunda göç ederek evinden çıkmış olur da, (maksadına ulaşamadan) ölüm gelip çatarsa, onun mükafatını vermek (elbet) Allah'a aittir, Allah çok bağışlayandır ve çok merhametli olandır!
Kim Allah yolunda hicret ederse, yeryüzünde gidecek çok yer de bulur ve genişlik de. Kim Allah’a ve resulüne hicret etmek amacıyla evinden çıkar da sonra kendisine ölüm yetişirse, şüphesiz onun mükâfatı Allah’a düşer. Allah, çok bağışlayıcıdır, çok merhamet edicidir.
Ve her kim Allah Teâlâ yolunda muhâcerette bulunursa yeryüzünde birçok hayırlı barınacak yer ve genişlik bulur. Ve her kim hanesinden Allah Teâlâ'ya ve resûlüne muhacir olarak çıkarsa, sonra da kendisine ölüm yetişirse muhakkak onun mükâfaatını vermek Cenâb-ı Hakk'a aitir. Ve Allah Teâlâ gafûrdur, rahîmdir.
Kim Allah yolunda hicret ederse dünyada gidecek çok yer, genişlik ve bolluk bulur. Kim evinden Allah'a ve Resulüne hicret niyetiyle çıkar da yolda ecel gelip kendini yakalarsa o da mükâfatı haketmiştir ve onu ödüllendirme Allah'a aittir. Allah gafurdur, rahimdir (affı, merhamet ve ihsanı boldur).
Allah yolunda göç eden kimse, yeryüzünde gidecek çok yer ve bolluk bulur. Kim Allah ve Elçisi için göç etmek amacıyle evinden çıkar da kendisine ölüm yetişirse, onun mükafatı Allah'a düşer. Allah, bağışlayandır, esirgeyendir.
Allâh içün hicret idenler yeryüzünde bir çok gidecek ve sığınacak yerler, refâh-ı ma'îşet ve vüs'at bulurlar. Allâh'a muhâcir olarak hânesinden çıkan ve sonra (yolda) ona ölüm irişüb vefât iden kimsenin ecir ve mükâfâtı Allâh Te'âlâ üzerinedir. (Onı mutlakâ me'cûr ve mükâfât ider) Allâh gafûr rahîmdir. [¹]
Kim Allah yolunda hicret (göç) ederse, yeryüzünde gidecek yer ve bir genişlik bulur. Kim Allah'ın ve Elçisi’nin yolunda hicret için evinden çıkar sonra ölürse onun ödülü Allah’a ait olur. Çünkü Allah bağışlar, ikramı boldur.
Kim, Allah yolunda hicret ederse, yeryüzünde bir çok geniş yer bulur. Kim, evinden Allah'a ve Resulüne hicret için ayrılır sonra da kendisine ölüm yetişirse, onun mükafatı Allah'a aittir, Allah, çok bağışlayıcı ve merhametlidir.
Allah yolunda hicret eden kimse, barınacak nice yerler ile rızkında genişlik bulur. Kim Allah'a ve Resulüne hicret etmek üzere evinden çıkar da yolda eceli gelirse, onu ödüllendirmek Allah'a kalmıştır. Allah ise çok bağışlayıcı, çok merhamet edicidir.
Kim Allah yolunda hicret ederse yeryüzünde, varıp sığınarak karşı harekete girişecek çok yer bulur; geniş bir imkân da bulur. Ve her kim, evinden Allah'a ve resulüne hicret niyetiyle çıkar da kendisine ölüm yetişirse onun ödülünü vermek Allah'a düşer. Allah Gafûr'dur, Rahîm'dir.
daħı her kim ayrıla evinden, Tañrı yolında; bula yirde varacaķ yir çoķ, daħı giñlik. daħı her kim çıķa evinden ayrılıcı-y-iken evinden, Tañrıdan yaña daħı yalavacından yaña; [47a] andan, ire aña ölüm: bayıķ düşdi müzdi anuñ Tañrı üzere. oldı Tañrı yarlıġayıcı raḥmet ķılıcı.
Daḫı kim sefer eylese ġazālıḳa Tañrı yolında, ṭapar yir yüzinde çoḳni‘metler ve giñlikler. Daḫı kim çıḳsa evinden sefer eyleyüp Allāh yolına,daḫı nebī yolına, özine ölüm yitişse taḥḳīḳ anuñ ecri Tañrı üstinedür. DaḫıTañrı Ta‘ālā günāhlar baġışlayıcıdur, raḥmet idicidür.
Allah yolunda hicrət edən şəxs yer üzündə çoxlu sığınacaq və genişlik (bolluq) tapar. Kim evindən çıxıb Allaha və onun Peyğəmbərinə tərəf hicrət etsə, sonra isə (mənzil başına çatmadan) ölüm onu haqlasa, həmin şəxsin mükafatını Allah Özü verər! Allah bağışlayandır, rəhm edəndir!
Whoso migrateth for the cause of Allah will find much refuge and abundance in the earth, and whoso forsaketh his home, a fugitive unto Allah and His messenger, and death overtaketh him, his reward is then incumbent on Allah. Allah is ever Forgiving, Merciful.
He who forsakes his home in the cause of Allah, finds in the earth Many a refuge, wide and spacious: Should he die as a refugee from home for Allah and His Messenger, His reward becomes due and sure with Allah. And Allah is Oft-forgiving, Most Merciful.
Designed by ÖFK En iyi 1024 x 768 pikselde görüntülenir. |