8 Kasım 2024 - 6 Cemaziye'l-Evvel 1446 Cuma

ANA SAYFA | SURELER  | AYET KARŞILAŞTIRMA |KUR'AN'DA ARA! |FİHRİST | DOWNLOAD | MOBİL
Kullanıcı : Şifre :   Şifremi Unuttum    KAYDOL
Zümer Suresi 22. Ayet

Ayeti Dinle



Meal Ekle/Çıkar

Hepsini Göster/Gizle


Tercihinizin bir sonraki oturumda hatırlanması için giriş yapmalısınız.

Arapça Metin
Türkçe Transcript
Abdulbaki Gölpınarlı Meali
Abdullah-Ahmet Akgül Meali
Abdullah Parlıyan Meali
Ahmet Tekin Meali
Ahmet Varol Meali
Ali Bulaç Meali
Ali Fikri Yavuz Meali
Bahaeddin Sağlam Meali
Bayraktar Bayraklı Meali
Besim Atalay Meali (1965)
Cemal Külünkoğlu Meali
Cemil Said (1924)
Diyanet İşleri Meali (Eski)
Diyanet İşleri Meali (Yeni)
Kur'an Yolu (Diyanet İşleri)
Diyanet Vakfı Meali
Edip Yüksel Meali
Elmalılı Hamdi Yazır Meali
Elmalılı Meali (Orijinal)
Emrah Demiryent Meali
Erhan Aktaş Meali
Hasan Basri Çantay Meali
Hayrat Neşriyat Meali
İhsan Aktaş Meali
İlyas Yorulmaz Meali
İsmayıl Hakkı Baltacıoğlu
İsmail Hakkı İzmirli
İsmail Yakıt
Kadri Çelik Meali
Mahmut Kısa Meali
Mahmut Özdemir Meali
Mehmet Çakır Meali
Mehmet Çoban Meali
Mehmet Okuyan Meali
Mehmet Türk Meali
Muhammed Esed Meali
Mustafa Çavdar Meali
Mustafa İslamoğlu Meali
Orhan Kuntman Meali
Osman Fırat Meali
Ömer Nasuhi Bilmen Meali
Suat Yıldırım Meali
Süleyman Ateş Meali
Süleyman Tevfik (1927)
Süleymaniye Vakfı Meali
Şaban Piriş Meali
Ümit Şimşek Meali
Yaşar Nuri Öztürk Meali
Eski Anadolu Türkçesi
Satıraltı Meal (1534)
Bunyadov-Memmedeliyev
M. Pickthall (English)
Yusuf Ali (English)
Tercihinizin hatırlanması için
giriş yapmalısınız.

Meallerdeki sıralama bir tercih sıralaması değil alfabetik sıralamadır. Ziyaretçilerimiz takip etmek istedikleri mealleri sol sütundan seçerek ilerleyebilirler. Tercihlerinin hatırlanması için "Tercihimi Hatırla" tıklanmalıdır.
 
 

Efemen şeraha(A)llâhu sadrahu lil-islâmi fehuve ‘alâ nûrin min rabbih(i)(c) feveylun lilkâsiyeti kulûbuhum min żikri(A)llâh(i)(c) ulâ-ike fî dalâlin mubîn(in)

Allah'ın, İslam için gönlünü açtığı kişiye kim benzer ki o, gerçekten de Rabbinden bir ışığa, bir aydınlığa nail olmuştur; yazıklar olsun Allah'ı anmıya karşı yürekleri kaskatı olanlara, onlardır apaçık bir sapıklık içinde olanlar.

Allah, (Hakkı ve hayrı arayan) kimin göğsünü (gönlünü) İslam’a açmışsa, artık o Rabbinden bir nur üzerine değil midir? (Elbette öyledir.) Fakat Allah’ın zikrinden (Kur’an’ı talim ve tatbik etmekten yana) kalpleri katılaşmış olanların ise vay haline! İşte onlar, apaçık bir sapkınlık içindedirler.

Allah kimin göğsünü İslâm'a açmışsa, artık o Rabbinden bir nur, bir aydınlık üzeredir değil mi? Bunun için kalpleri Allah'ı anmaya karşı katılaşmış olanların vay haline, onlar apaçık bir sapıklık içindedirler.

Kalpleri kararmış, katılaşmış, kafaları kalınlaşmış, yüzlerinin nuru silinmiş kimseler, Allah'ın kafalarını, gönüllerini İslâm'a açarak ferahlık verdiği, Rablerinden gelen bir nûra, Kur'ân'a kavuşmuş olan kimseler gibi midir? Allah'ı zikirden, Allah'ın övünç kaynağı Kur'ân'ından ve namazdan uzak, kalpleri katılaşmış, kafaları kalınlaşmış olanların vay haline! Onlar başlarına buyruk bir hayat, koyu bir cehalet, dalâlet ve bozuk düzen içindedirler.

bk. Kur’an-ı Kerim, 6/122-125.

Allah'ın kalbini İslâm'a açtığı kimse Rabbinden bir nur üzere değil midir? Allah'ın zikrine karşı kalpleri kaskatı olanların vay hallerine! İşte onlar apaçık bir sapıklık içindedirler.

Allah, kimin göğsünü İslam'a açmışsa, artık o, Rabbinden bir nur üzerinedir, (öyle) değil mi? Fakat Allah'ın zikrinden (yana) kalpleri katılaşmış olanların vay haline. İşte onlar, apaçık bir sapıklık içindedirler.

Allah'ın İslâm nuru ile kalbine genişlik verdiği kimse, kalbi mühürlü nursuz gibi midir? Elbette o, Rabbinden bir hidayet üzeredir. O halde, vay o Allah'ın zikrini terk eden kalbleri katılara!...Onlar apaçık bir sapıklık içindedirler.

Allah’ın, İslam için gönlünü açtığı ve (dolayısıyla) Rabbinden gelen bir nur üzere olan zat (ile kalbi katı olup karanlıklar içinde kalan kişi bir olur mu?) Artık Allah’ın zikrine karşı kalbi katı kalanlara yazıklar olsun! İşte onlar, apaçık bir sapıklık içindedirler.

Allah, kimin gönlünü İslâm'a açmışsa, o, Rabbi'nin katından bir nur üzere olmaz mı? Gönülleri Allah'ı anmak hususunda katılaşmış olanlara yazıklar olsun! İşte bunlar, apaçık sapıklık içindedirler.[492]

[492] İslâm kelimesi hakkında bilgi için bk. Bayraklı, KUR’ÂN TEFSÎRİ, XVI, 359-362; IV, 222-223.

Bir midir yüreği bozuk olanla, Allahın İslâmlığa yüreğini açtığı? İmdi bu kimse, Tanrısından nur üzredir, Allahı anmaya karşı, gönülleri katı olan kimselere yazıklar ola; işte bunlar açık sapkınlıktalar

Allah kimin kalbini (iyi niyetinden dolayı) İslam'a açmışsa o, Rabbinden gelen bir nur üzere olmaz mı? Yazıklar olsun kalpleri Allah'ı hatırlayıp anmaya karşı kaskatı kesilmiş talihsizlere! Böyleleri, açık bir sapıklık içindedirler.

Bkz. 6/122, 57/19

D’in-i İslâmı kabûl içün Allâh’ın kalbini küşâd itdiği insânlar kalbleri katılaşmış ve Allâh’ın zikrine kapanmış olanlara benzer mi? Bu sonrakiler âşikâr bir dalâletdedir.

Allah kimin gönlünü İslam'a açmışsa, o, Rabbi katından bir nur üzere olmaz mı? Kalbleri Allah'ı anmak hususunda katılaşmış olanlara yazıklar olsun; işte bunlar apaçık sapıklıktadırlar.

Allah’ın, göğsünü İslâm’a açtığı, böylece Rabbinden bir nur üzere bulunan kimse, kalbi imana kapalı kimse gibi midir? Allah’ın zikrine karşı kalpleri katı olanların vay hâline! İşte onlar açık bir sapıklık içindedirler.

Allah kimin gönlünü İslâm’a açmışsa o, rabbinden gelen bir aydınlık içinde olmaz mı? Allah’ı anma konusunda kalpleri katılaşmış olanlara ise çok yazık! Onlar apaçık bir sapkınlık içindedirler.

Allah kimin gönlünü İslâm'a açmışsa o, Rabbinden bir nûr üzerinde değil midir? Allah'ı anmak hususunda kalpleri katılaşmış olanlara yazıklar olsun! İşte bunlar apaçık bir sapıklık içindedirler.

ALLAH kimin göğsünü İslama açarsa o Rabbinden bir ışık üzerindedir. ALLAH'ın mesajına karşı kalpleri katılaşanların vay haline. Onlar açık bir sapıklıktadır.

Allah, kimin bağrını İslâm'a açmış ise işte o, Rabbinden bir nur üzerinde değil midir? Artık Allah'ın zikri hususunda kalpleri katılaşmış olanların vay haline! İşte bunlar, apaçık bir sapıklık içindedirler.

Demek ki her kimin Allah bağını islâma açmış ise işte o rabbından bir nur üzerinde değil mi? O halde vay o Allahın zikrinden kalbleri katılara onlar bir açık dalâl içindedirler

(Hidâyete ulaşmak üzere gayret sarf ettiğinden dolayı) Allah kimin göğsünü (lütfuyla) İslâm’a açmışsa, o Rabbinden gelen bir nur (hidâyet) üzere değil midir? (Elbette öyledir. Fakat) Allah’ın zikrine karşı, kalpleri katılaşmış olanlara yazıklar olsun. İşte onlar apaçık bir sapkınlık içerisindedirler.

Allah'ın, gönlünü İslam'a açtığı kimse, Rabb'inden bir ışık üzerinde olmaz mı? Öyleyse Allah'ın öğütlerine karşı kalpleri katılaşmış olanlara yazıklar olsun! İşte onlar, apaçık bir sapkınlık içindedirler.

Öyle ya, Allahın, göğsünde müslümanlık için inşirah verdiği bir kimse ki o, Rabbinden bir nuur üzerindedir — (kalbini mühürlediği kişi gibi) midir? Artık kalbleri Allahın zikrinden (bomboş ve) kaskatı kalmış olanlar (ın) vay (haaline)! Onlar apaçık bir sapıklık içindedirler.

O hâlde Allah'ın, kalbini İslâm'a açıp da, Rabbisinden bir nûr (bir hidâyet) üzere olan o kimse (küfründeki inadından dolayı kalbi mühürlenen kimse gibi) midir? Öyleyse Allah'ın zikrinden kalbleri katılaşmış olanların vay hâline! İşte onlar apaçık bir dalâlet içindedirler.

Allah kimin gönlünü (hakikati bulma çabasından ve iyi niyetinden dolayı) İslam’a açmışsa o, Rabbinden gelen bir nûr (manevi bir ışık) üzere olmaz mı? Allah’ı anmaktan gönülleri (duygu ve vicdanları) katı olanlara yazıklar olsun! İşte onlar açık bir sapıklık içindedirler. *

(*) Burada kalbleri katılışmış olanlara yazıklar olsun deniliyor. Peki, Kur’an’ın ifade ettiği kalb eğer katılaşıyorsa, demek ki, Kur’an’da geçen kalb... Devamı..

Allah kimin göğsünü İslam’a açarsa, o kimse Rabbinden aydınlık bir yol üzerindedir. Allah’ın anılmasından dolayı kalpleri kaskatı kesilenlere yazıklar olsun. Böyleleri apaçık bir sapıklık içerisindedirler.

Allah’ın, gönlünü islam dinine açtığı için ışığa kavuşmuş olan kimse başkasıyla bir olur mu? Vay Allah’ı anmamaktan yürekleri katılaşmış olan o kimselere! İşte bunlar açıktan açığa sapkınlık içinde oalnlardır.

Allah, kalbini İslâm için açmakla Rabbi tarafından büyük bir nura [¹] mazhar olan kimse, katı yürekli kimseyle bir midir? Allah/ı zikre karşı münşerih olacak yerde katı yürekli olanların vay hâline! İşte bunlar açık bir sapıklık içindedir.

[1] Allah'ın âyetlerini müşahade esnasında kalbine feyezan eden lûtf-u ilâhi'ye, tevfik-i süphaniye, marifet-i bariye, hidayet-i rabbaniyeye.

Allah kimin göğsünü İslam’a açarsa o, Rabbinden bir nur üzerinde olmaz mı? Allah’ı anmak konusunda kalpleri katılaşmış olanların vay hâline!¹¹ İşte bunlar apaçık bir sapıklık içindedirler.

11 Krş. Bakara, 2/74; Mâide, 5/13; En’âm, 6/43, 125; Hadîd, 57/16

Hiç Allah'ın, göğsünü İslâm'a (teslim olmak için) açıp genişlettiği sebebiyle Rabbi tarafından bir nur üzere olan kimse, (kalbi katılaşan kimse gibi olur mu?) Yazıklar olsun kalpleri Allah'ı anmak hususunda katılaşmış olanlara! İşte onlar besbelli bir sapıklık içindedirler.

Yaptığı güzel davranışlar sayesinde, Allah tarafından gönlü İslâm’a açılan ve böylece, Rabb’inden gelen Kur’an gibi bir ışık ile yolunu aydınlatan kimse, gönlünü her türlü güzelliğe kapamış inatçı bir kâfir ile aynı olabilir mi? O hâlde, Allah’ın zikri olan bu Kur’an ayetlerine karşı kalpleri katılaşmış olanların vay hâline! İşte onlar, apaçık bir sapkınlık içindedirler.

Allah’ın, göğsünü İslam’a açtığı kimse mi? Artık o, kendi rabbinden bir nûr üzerindedir. Yazıklar olsun kalbleri, Allah’ın zikrinden Katılaşanlar’a! İşte onlar açık bir sapkınlık içindedir.

Allah'ın, kalbini İslâm’a açtığı kimse, Artık Allah'ın nuruna kavuşmuştur... Allah adını ağzına almaya almaya kalpleri taşlaşmış kimselere acırım. Bunlar, yalnızlığa mahkum edilmişlerdir.

Sor onlara! Kalbini İslam’a açan, böylece barışı, huzuru, esenliği kendine yol edinenlerle; kalbini İslam’a kapatanlar aynı mıdır? Allah’ın kitabına karşı kalpleri katı olanların vay haline! İşte onlar açık bir sapıklık içindedir.

Allah’ın, göğsünü (kalbini) İslam’a açtığı, kendisi de Rabbinden bir [nûr] üzere olan kişi [*] (kötü olanlarla bir) olur mu? Allah’ı anmada kalpleri katılaşmış olanlara yazıklar olsun! İşte onlar apaçık bir sapkınlık içindedir.

Bu cümle iradesini doğrudan yana kullananlarla ilgilidir. Bu ayette ve En‘âm 6:39 ile 125 gibi ayetlerde Yüce Allah’ın dilediğini “doğru yola iletmesi... Devamı..

Allah’ın göğsünü İslâm’a açtığı kimse, hiç Rabbinden bir nur üzere olmaz mı? Allah’ı anmaya karşı yürekleri katılaşmış olanlara da yazıklar olsun. Çünkü onlar apaçık bir sapkınlık içerisindedirler.¹

1 Bu âyet iki tip insanın karşılaştırması için indirilmiştir. Allah’ın, göğsünü İslâm’a açtığı kimseler; Hz. Hamza ve Hz. Ali, Allah’ı anmağa karşı yü... Devamı..

Öyleyse Rabbinden [gelen] bir ışıkla aydınlansın diye, Allah’ın, kalbini kendisine tam teslimiyet arzusuyla genişlettiği kimse [kalbi kör ve sağır olanla bir] olur mu? Kalpleri Allah’ı anmaya karşı katılaşmış olanların vay haline! Onlar apaçık bir sapıklık içindedirler!

Şimdi Rabbinden gelen bir nur Kuran üzere olan böylece kalbini Allah’ın dini İslam’a açan kimse ile kalbi Allah’ın zikri Kuran’a karşı kaskatı olan kimse bir olur mu? Yazıklar olsun kalpleri katılaşmış olanlara ki onlar apaçık bir sapkınlık içindeler. 13/19, 38/28, 39/9

Ne o! Yoksa Allah’ın gönlünü İslâm’a açtığı ve böylece Rabbinden bir ışık[⁴¹²²] üzere olan kimse, Allah’ı hatırlamaktan uzaklaşıp kalpleri katılaştığı için kendisine yazık eden kimseyle bir tutulur mu?[⁴¹²³] Böyleleri apaçık[⁴¹²⁴] bir sapıklık içindedir.

[4122] Vahyin sıfatı olan nûr, kaynağı görünmeyip eşyayı görünür kılan ışıktır. [4123] İbn Mes’ud aktarıyor: Bu âyeti Nebi okuduğunda “Allah kişini... Devamı..

Allah, kimin kalbini İslam'a açmışsa, (iman ve sâlih ameline bakarak onu hidayete erdirmişse) artık, o Rabbinden bir nur üzerindedir. Allah'ın zikrine karşı kalpleri katılaşmış olanların ise vay haline! İşte onlar apaçık bir sapıklık içindedirler.

Allah’ın, göğsünü İslâm’a açtığı, böylece Rabbinden bir aydınlık üzere bulunan kimse kalbi imana karşı kaskatı kimse gibi midir? Allah’ın zikrine karşı kalpleri katı olanların vay hâline! İşte onlar açık bir sapıklık içindedirler.

O kimse ki, Allah onun göğsünü islâmiyet için genişletmiş de o, Rabbinden bir nûr üzere bulunmaktadır. (O, hiç kalbleri kararmış kimseler gibi midir?) Artık Allah'ın zikrinden kalbleri kaskatı kesilmiş olanların vay hallerine! İşte onlar apaçık bir sapıklık içindedirler.

Hiç Allah'ın, göğsünü İslâm'a açması sebebiyle, Rabbi tarafından nûra kavuşan kimse, kötü tercihinden ötürü fıtratını değiştiren, kalbi katılaşan, göğsü daralan kimse gibi olur mu? Yazıklar olsun, kalpleri Allah'ı anmak hususunda katılaşmış olanlara! İşte onlar besbelli bir sapıklık içindedirler. [6, 122-125]

Bu nûr ilahî bir lütuftur ki tekvinî (kâinat kitabındaki) ve tenzilî (Kur’ân kitabındaki) âyetlerin müşahede edilmesi ile insana feyizler verir; onu H... Devamı..

Allah'ın, göğsünü İslam'a açtığı kimse, Rabbinden bir nur üzerinde değil midir? Allah'ı anmağa karşı yürekleri katılaşmış olanlara yazıklar olsun. Onlar apaçık bir sapıklık içindedirler.

Sadrını Allâh Te'âlâ'nın İslâm içün şerh iylediği kimse rabbi tarafından nûr üzerinedir. Kalbleri Allâh'ın zikrinden i'raz iden ve katı olanlara 'azâb-ı şedîd vardır; bunlar âşikâr dalâletdedirler.

Allah gönlünü İslam’a açtığı için Rabbinin verdiği aydınlığa kavuşan kişi, başkasıyla bir olur mu? Allah’ın sözü karşısında kalpleri taşlaşmış gibi olanların vay haline! Onlar, açık bir sapıklık içindedirler.

Allah'ın, gönlünü İslam'a açtığı kimse, Rabbi'nden bir aydınlık(yol) üzerinde değil midir? Allah'ın uyarılarına karşı kalpleri katı olanlara yazıklar olsun! İşte onlar, apaçık bir dalalettedirler.

Allah kimin gönlünü İslâma açmışsa, o kimse Rabbinden bir nur üzerinde olmaz mı? Yazıklar olsun Allah'ın zikrine karşı kalpleri katılaşmış olanlara! Onlar apaçık bir sapıklık içindedir.

Allah'ın, göğsünü İslam'a açtığı kimse, Rabbinden bir ışık üzerinde olmaz mı? Allah'ın zikrine/Kur'an'a karşı kalpleri katılaşmış olanlara yazıklar olsun! İşte onlardır, açık bir sapıklık içindekiler.

ol kim açdı Tañrı gögsini müsülmanlıķ içün ol aydınlıķ üzeredür çalabı’sından pes vay ķatı göñüllülere Tañrı zikrinden! anlar azġunlıķdadur bellü.

Ol kimse ki Tañrı Ta‘ālā yüregini münşeriḥ ḳıldı İslām ile. Ol aydınlıḳ üsti‐nedür Tañrısından. Vay yürekleri ḳatı olanlara Tañrı Ta‘ālā ẕikrinden. An‐lar bellü azġunluḳ içindedür.

Məgər Allahın köksünü (qəlbini) islam üçün açmaqla Rəbbindən nur üzərində olan kəs (qəlbi möhürlənmiş kimsə kimi ola bilərmi)?! [Və ya: Məgər Allahın köksünü (qəlbini) islam üçün açdığı kəs Rəbbindən bir nur üzərində deyilmi?!] Elə isə vay qəlbləri Allahın zikrinə (Qur’ana) qarşı sərt olanların halına! Onlar (haqq-yoldan) açıq-aydın azmışlar.

Is he whose bosom Allah hath expanded for the Surrender (unto Him), so that he followeth a light from His Lord, (as he who disbelieveth)? Then woe unto those whose hearts are hardened against remembrance of Allah. Such are in plain error.

Is one whose heart Allah has opened to Islam,(4274) so that he has received Enlightenment from Allah, (no better than one hard-hearted)? Woe to those whose hearts are hardened against celebrating(4275) the praises of Allah. they are manifestly wandering (in error)!

4274 Those who listen to Allah's Message find at each stage Allah's Grace helping them more and more to expand their spiritual understanding and to re... Devamı..


Designed by ÖFK
En iyi 1024 x 768 pikselde görüntülenir.