Hâżâ(c) ve-inne littâġîne leşerra meâb(in)
İşte bu böyle! (Aynen yaşanacaktır. Ama) Gerçekten azgınlar için de muhakkak varılacak kötü bir yer vardır.
Şu da var: Ve şüphe yok ki azgınlara elbette dönülüp gidilecek en kötü bir yer mevcut.
Bu nimetler dürüst ve erdemliler içindir. Azgın ve sapıklar için de muhakkak, varılacak kötü bir yer vardır.
Bunlar ilâhî emirlere yapışanların mükâfatıdır. Azgınlara karanlık bir gelecek, kötü bir hayat var.
Bu böyledir. Azgınlar için ise en kötü bir varış yeri vardır.
Bu (böyle işte); gerçekten azgınlar için de muhakkak varılacak kötü bir yer vardır.
Bu, müminlere mahsustur. Azgınların dönüb varacağı yer ise, muhakkak ki fena bir yerdir.
Bir tarafta bu, öbür tarafta azgınlar için kötü bir gelecek vardır.
Bu da bir uyarıdır. Şüphesiz, azgınlar için de kötü bir gelecek vardır.
Bu böyledir, azgınlara kötü döney var
55-56. Bu (nimetler dürüst ve erdemliler içindir). Doğruluk ve dürüstlük sınırlarını aşanları ise en kötü bir akıbet beklemektedir. Onlar cehenneme girecekler. Orası ne kötü bir kalma yeridir!
Bu böyle; ama azgınlara kötü bir gelecek vardır.
55,56. İşte böyle! Şüphesiz azgınlar için elbette kötü bir dönüş yeri, cehennem vardır. Onlar oraya girerler. Orası ne kötü bir yataktır!
Bu böyle; ama azgınlara kötü bir gelecek vardır.
Bu böyledir; azgınlar ise kötü bir yeri hakederler.
Bu, böyledir. Şüphesiz azgınlar için de fena bir gelecek vardır.
Bu böyle, şübhesiz azgınlar için de fena bir istikbal (şer bir meâb) var
İyilerin durumu budur. Azgınlar için ise kötü bir gelecek vardır.
Bu, (ehl-i cennete mahsusdur). Azgınların gideceği yer ise muhakkak en kötü (bir merci) dir:
55,56. Bu (böyledir)! Şübhesiz ki azgınlar için de elbette kötü dönüş yeri, Cehennem vardır; oraya girerler. Artık o ne kötü yataktır!
Rablerine karşı azgınlık edenler için de çok belalı kalacak yerler var.
Bu böyledir, taşkınların da dönüp gidecekleri yer, kötü bir yerdir.
Bu (takva sahipleri içindi; ama) azgınlar içinse muhakkak varılacak kötü bir yer vardır.
İşte, güzel davrananların ödülü budur. Rablerine başkaldırarak sınırı aşanlara gelince, onları da korkunç bir âkıbet beklemektedir:
Bütün bunlar, (o hayırlı kimseler içindir.) Şüphesiz azgınlar için de varılacak kötü bir yer vardır.
Bu, [dürüst ve erdemliler içindir]: doğruluk ve dürüstlük sınırlarını aşanları ise en kötü bir akibet beklemektedir:
İşte sakınanların durumu! Fakat azgınları çok kötü bir gelecek beklemektedir. 82/13-14
Bu böyledir! Ama bir de haddini bilmez azgınlar var ki, onları da en kötü bir menzil beklemektedir:
Bu, böyle ve şüphe yok ki, azgınlar için de elbette dönüp gidilecek bir yaramaz yer vardır.
55, 56. İşte bu, mutlularadır. Ama azgınlara kötü bir âkıbet vardır ki o da girip yanacakları cehennemdir. Ne kötü bir yataktır o!
Bu böyledir; fakat azgınlara da en kötü bir gelecek vardır:
Burası böyle olacak ama azgınların sonu da çok kötü olacaktır.
İşte şu da azgınlar için kötü bir gelecek...
Bu sakınanlar içindir; azgınlar için ise varılacak kötü bir yer vardır.
Bu, budur! Azgınlara da kötü bir gelecek vardır elbette!
uşbu ya'nį iş budur. daħı bayıķ boyun virmeyicilerüñ yavuz dönecek yirdür
Bu belə! Şübhəsiz ki, azğınları (Allaha asi olanları) da çox pis qayıdış yeri -
This (is for the righteous). And lo! for the transgressors there will be an evil journey's end,
Yea, such! but - for the wrong-doers will be an evil place(4211) of (Final) Return!-*
Designed by ÖFK En iyi 1024 x 768 pikselde görüntülenir. |