8 Eylül 2024 - 4 Rebiü'l-Evvel 1446 Pazar

ANA SAYFA | SURELER  | AYET KARŞILAŞTIRMA |KUR'AN'DA ARA! |FİHRİST | DOWNLOAD | MOBİL
Kullanıcı : Şifre :   Şifremi Unuttum    KAYDOL
Sâffât Suresi 91. Ayet

Ayeti Dinle



Meal Ekle/Çıkar

Hepsini Göster/Gizle


Tercihinizin bir sonraki oturumda hatırlanması için giriş yapmalısınız.

Arapça Metin
Türkçe Transcript
Abdulbaki Gölpınarlı Meali
Abdullah-Ahmet Akgül Meali
Abdullah Parlıyan Meali
Ahmet Tekin Meali
Ahmet Varol Meali
Ali Bulaç Meali
Ali Fikri Yavuz Meali
Bahaeddin Sağlam Meali
Bayraktar Bayraklı Meali
Besim Atalay Meali (1965)
Cemal Külünkoğlu Meali
Cemil Said (1924)
Diyanet İşleri Meali (Eski)
Diyanet İşleri Meali (Yeni)
Kur'an Yolu (Diyanet İşleri)
Diyanet Vakfı Meali
Edip Yüksel Meali
Elmalılı Hamdi Yazır Meali
Elmalılı Meali (Orijinal)
Emrah Demiryent Meali
Erhan Aktaş Meali
Hasan Basri Çantay Meali
Hayrat Neşriyat Meali
İhsan Aktaş Meali
İlyas Yorulmaz Meali
İsmayıl Hakkı Baltacıoğlu
İsmail Hakkı İzmirli
İsmail Yakıt
Kadri Çelik Meali
Mahmut Kısa Meali
Mahmut Özdemir Meali
Mehmet Çakır Meali
Mehmet Çoban Meali
Mehmet Okuyan Meali
Mehmet Türk Meali
Muhammed Esed Meali
Mustafa Çavdar Meali
Mustafa İslamoğlu Meali
Orhan Kuntman Meali
Osman Fırat Meali
Ömer Nasuhi Bilmen Meali
Suat Yıldırım Meali
Süleyman Ateş Meali
Süleyman Tevfik (1927)
Süleymaniye Vakfı Meali
Şaban Piriş Meali
Ümit Şimşek Meali
Yaşar Nuri Öztürk Meali
Eski Anadolu Türkçesi
Satıraltı Meal (1534)
Bunyadov-Memmedeliyev
M. Pickthall (English)
Yusuf Ali (English)
Tercihinizin hatırlanması için
giriş yapmalısınız.

Meallerdeki sıralama bir tercih sıralaması değil alfabetik sıralamadır. Ziyaretçilerimiz takip etmek istedikleri mealleri sol sütundan seçerek ilerleyebilirler. Tercihlerinin hatırlanması için "Tercihimi Hatırla" tıklanmalıdır.
 
 

Ferâġa ilâ âlihetihim fekâle elâ te/kulûn(e)

Derken o da onların mabutları olan putlara gidip demişti ki: Neye yemek yemiyorsunuz?

Derken gizlice onların (puthanesine girip sahte) ilahlarına sokularak: "Yemek yemiyor musunuz?" diye (takılmıştı).

İbrahim de kimselerin bulunmadığı o günde, onların put ve sahte ilahlarına yaklaştı da, “Önünüze kutsallaştırılmak üzere konulmuş bu güzelim yemeklerden niçin yemiyorsunuz?

Bir kurnazlık yaparak gizlice putların yanına gitti. Önlerindeki yemeklere bakarak, alaylı bir ifadeyle:
“Yemeyecek misiniz?” dedi.

O da gizlice onların ilâhlarının yanına sokulup: "Hani yemiyor musunuz?" dedi.

Bunun üzerine onların ilahlarına sokulup: “Yemek yemiyor musunuz?” dedi.

Bunun üzerine gizlice onların ilâhlarına (putlarına) varıb dedi ki: “- (Şu yanınızda bulunan yemekleri) yemez misiniz?”

Bunun üzerine gizlice onların ilahlarına vardı. “Hiç yer misiniz?” dedi.

O da tanrılarına yöneldi, “Yemez misiniz?” dedi.

91,92. Gizlice, İbrahim putlara giderek: «Yiyip içmez misiniz? Niçin söylemezsiniz?»

(Ve İbrahim) onların tanrılarına gizlice yönelip: “Yemek yemiyor musunuz?” diye sordu?

Bu ifadeden anlaşılıyor ki; Hz. İbrahim haklılığını kanıtlamak için işe putlara yemek ikram etmekle başlıyor.

91,92. Gizlice putların yanına gitdi: "Niçün yemiyorsunuz? Niçün lakırdı söylemiyorsunuz?" didi.

91,92. O da onların tanrılarına gizlice yönelip: "Sundukları yiyecekleri yemiyor musunuz? Ne o, konuşmuyor musunuz?" dedi.

İbrahim, onların putlarının tarafına gizlice gitti ve şöyle dedi: “Yemez misiniz?”

İbrâhim gizlice tanrılarının yanına vardı; “Niçin bir şeyler yemiyorsunuz?” dedi;

91, 92. Yavaşça putlarının yanına vardı. (Oraya konmuş yemekleri görünce:) Yemiyor musunuz? Neden konuşmuyorsunuz? dedi.

Sonra, tanrılarına yöneldi ve "Yemez misiniz?" dedi.

Derken bir kurnazlıkla onların ilâhlarına vardı da, "Buyursanıza, yemez misiniz?" dedi.

Derken kurnazlıkla onların ilâhlarına vardı da buyursanız a, dedi, yemez misiniz?

Bunun üzerine (İbrâhîm) gizlice onların (uydurma) ilâhlarının (putların) yanına gitti. (Putların önlerine bırakılan yiyecekleri görünce, “Önünüze konmuş bu yiyeceklerden) yemiyor musunuz?” dedi.

Onların ilahlarına yanaşarak: “Yemez misiniz?” dedi.

Bunun üzerine o da kurnazca onların düzme Tanrılarına varıb dedi ki: «Hani yemek yemiyorsunuz»?!

Sonra (o da bir bahâne ile) gizlice onların ilâhlarına varıp dedi ki: “(Önünüze konmuş bu yiyeceklerden) yemiyor musunuz?”

91 , 92, 93. Yavaşça (kimselerin bulunmadığı o anda) onların put ve sahte ilahlarına yaklaştı da, (önünüze kutsallaştırılmak üzere konulmuş bu türlü türlü güzelim yemeklerden) "neden yemiyorsunuz, yoksa konuşamıyor musunuz?" diyerek onların üzerlerine yürüyüp güçlü bir darbe indirdi.

Onların ilahlarına doğru yürüdü ve “Yemez misiniz?” dedi.

Sonra İbrahim kimseye görünmeden tanrıların yanına varıp dedi: "Niçin yiyip içmiyorsunuz?

İbrahim gizlice onların mâbutları tarafına dönüp puthaneye girdi, şöyle dedi: Niye yemek yemiyorsunuz? [⁴]

[4] Putların önüne yemek koymak âdetleriydi.

(İbrahim yalnız kalınca) onların tanrılarının/putlarının yanına gitti ve onlara (sunulan yemekleri göstererek), “Yemez misiniz?” dedi.

Bunun üzerine onların ilahlarına sokulup, “Yemek yemiyor musunuz?” dedi.

O sırada İbrahim, plânını uygulamaya başladı. Mâbedin içine girerek, kavminin putlarına gizlice yaklaştı ve “Ne o!” diye seslendi, Önünüze konan yiyecekleri yemiyor musunuz?”

Onların ilahlarına doğru ayrılıp gitti:-“Yemez misiniz?” dedi.

90,91,92. Bunun üzerine ondan ürküp kaçtılar. // Sonra kalkıp putlara yöneldi ve: " Yemez misiniz! // Neyiniz var konuşsanıza! " dedi.

İbrahim gizlice tanrıları için yaptıkları heykellerin yanına gitti. Toplum yöneticileri tanrı ediniyor. Tanrıları olan yöneticilerin yasalarına uyarak onlara tapıyorlardı. Meydanlara yöneticilerinin heykellerini doldurmuşlardı. Meydanları Nemrut ve atalarının heykelleri süslüyordu. Heykellere yaklaşan İbrahim; alaycı bir tavırla, "Yemez misiniz?"

91,92. (İbrahim) yavaşça putlarının yanına varmış, (yemekleri görünce) “Yemiyor musunuz? Neden konuşmuyorsunuz?” demişti.

91,92. Bunun üzerine (o,) onların ilâhlarının yanına gizlice varıp: “(Şu önünüzdekileri) yemiyor musunuz?¹ Neyiniz var? (Niye) konuşmuyorsunuz?” dedi.

1 Bu ifâdeden; o kâfirlerin, putlarının önüne kurban veya çelenk gibi şeyler koydukları anlaşılmaktadır. Ayrıca Hz. İbrahim’in bu sözleri, o putların ... Devamı..

O da onların tanrılarına gizlice yaklaştı ve “Ne o! [Önünüze konulmuş nimetlerden] yemiyor musunuz?

Ve İbrahim, onların putlaştırdığı ilahlarıyla baş başa kaldı onlara: -Buyursanıza niçin yemiyorsunuz? Dedi. 21/52...68

Derken o, onların putlarına usulca yaklaştı ve “Ne! Yoksa (önünüze konulanlardan) yemiyor musunuz?” dedi (ve ekledi):

İbrahim de, onların uydurma ilahlarına yaklaşıp (alay ederek) "Hani yemek yemiyor musunuz?”

İbrahim, onların ilahlarının/ putlarının etrafı boşalınca (putlara) şöyle dedi: "Yemez misiniz?

Artık onların putlarına gitti de (istihzâ tarikiyle) dedi ki: «Yemek yemez misiniz?»

91, 92. O da çaktırmadan putların yanına sokuldu. Onlara takdim edilmiş öylece duran yemekleri görünce: “Buyursanıza, neden yemiyorsunuz? ” Neyiniz var, neden konuşmuyorsunuz? ” dedi.

O da gizlice onların tanrılarına sokuldu: "Yemez misiniz?" dedi.

(Sonra İbrâhîm) Putların yanına gizlice girerek: "Ne içün yemek yimiyorsunuz?"

Sonra gizlice ilahlarına yönelmiş ve şöyle demişti: “Siz bir şey yemez misiniz?”

İbrahim, onların ilahlarıyla baş başa kaldı.-Yemez misiniz? dedi.

İbrahim ise onların tanrılarına vardı ve “Yesenize,” dedi.

O da onların ilahlarının yanına sokulup dedi: "Bir şey yemez misiniz?"

pes meyl eyledi Tañrılarındın yaña anlaruñ pes eyitti “nişe yimezsiz?” ya'nį ŧa'amı kim ŧapularına ķodılardı.

Pes meyl itdi anlaruñ ma‘būdlarından yaña. Eyitdi: Niçün yimek yimezsiz?

(İbrahim) xəlvətcə onların tanrılarının yanına gedib (istehza ilə) dedi: “Məgər (yanınızda olan bu təamları) yeməyəcəksiniz?

Then turned he to their gods and said: Will ye not eat?

Then did he turn to their gods and said, "will ye not eat (of the offerings before you)?...


Designed by ÖFK
En iyi 1024 x 768 pikselde görüntülenir.