Lâ yessemme’ûne ilâ-lmele-i-l-a’lâ veyukżefûne min kulli cânib(in)
En yüce melekler topluluğunun sözlerini duyamazlar ve her yandan sürülüp kovulurlar.
Ki onlar (şeytanlar, artık) Mele’i A’lâ’ya (en yüce makamdakilerin görev taksim toplantısına) kulak verip dinleyemezler, her yandan (fırlatılan ateş toplarıyla) sürülüp atılmaktadırlar;
Ki o şeytanlar yüce melekler topluluğunda konuşulan şeylere kulak verip dinleyemezler ve herbir taraftan taşlanarak kovulurlar.
Onlar yüce melekler meclisini dinleyemezler. Her taraftan kovulup atılırlar.
Onlar yüce topluluğu (mele-i a'layı) dinleyemezler ve her yandan atılırlar.
Ki onlar, Mele'i A'la'ya kulak verip dinleyemezler, her yandan kovulup atılırlar;
O şeytanlar, melekler topluluğunun kelâmını dinleyemezler, her taraftan koğulup atılırlar.
Onlar, (semavi) yüce meclise kulak dayatamazlar. Ve her taraftan ateşe maruz kalırlar.
Onlar ne kadar çırpınsalar da o yüce konseyi dinleyemezler ve her taraftan atışa tutulurlar.
Dinliyemez onlar yüce varlığı, her yandan da horlukla kovulurlar
Onlar, Mele-i Ala'yı (yüce konseyi/ileri gelen melekler topluluğunu) dinleyemezler. (Dinlemeye kalksalar) her taraftan taşlanarak uzaklaştırılırlar.
8,9. Tâ ki şeytânlar meclis-i ’âlîde söylenen sözleri işidemesünler, her tarafdan matrûd ve dâimî bir ’azâba dûçâr olsunlar.
8,9. Onlar yüce alemi asla dinleyemezler. Her yönden kovularak atılırlar. Onlara sürekli bir azap vardır.
8,9. Onlar, yüce topluluğu (ileri gelen melekler topluluğunu) dinleyemezler. Kovulmaları için her taraftan taşa tutulurlar. Onlar için sürekli bir azap da vardır.
8-9. Onlar artık o yüce topluluğu dinleyemezler, (bölgeden) uzaklaştırmak için üzerlerine her yönden atış yapılır; ayrıca onlar (âhirette de) bitmez bir azaba ¬çarptırılacaklardır.
Onlar, artık mele-i a'lâ'ya (yüce topluluğa) kulak veremezler. Her taraftan taşlanırlar.
Yüce topluluğu dinleyemezler; her yandan atılırlar.
Onlar yüksek (melekler) topluluğunu dinleyemezler. Her taraftan kovulup atılırlar.
Onlar melei a'lâyı dinleyemezler, tard için her taraftan sıkıya tutulurlar
8-9. (O şeytanlar, artık) mele-i a‘lâyı (semâdaki meleklerin, Allah tarafından kendilerine bildirilmiş olan, gaybla ilgili bazı bilgileri içeren konuşmalarını) dinleyemezler. (Eğer dinlemeye kalkışırlarsa) her taraftan taşlanarak kovulurlar ve onlar için (âhirette de) ebedî bir azap vardır.
8,9. Ki onlar «Mele'-i a'lâ» ya kulak verib dinleyemezler, her yandan koğularak atılırlar. Onlar için (âhiretde de) ardı arası kesilmez bir azâb vardır.
8,9. (O şeytanlar, artık) mele-i a'lâyı (semâdaki melekleri) dinleyemezler ve her taraftan kovularak (alevli yıldızlarla) taşlanırlar ve onlar için devamlı bir azab vardır.
8 , 9. Onlar (o şeytanlar gelecekten haber veremez, gaybla ilgili bilgiler çalmak üzere semaya yükselip) seçkin (melekler) topluluğu (nun kendi aralarındaki konuşmaları) dinleyemezler; (buna teşebbüs ettikleri takdirde,) her yandan sürülüp kovulurlar! Ve onlara (ahirette de) ayrı bir azap vardır.
(Allah’a ait) O yüce makamdan hiçbir şey dinleyip haber alamazlar.
Şeytanlar yüksek melekler topluluğunu dinliyemezler. Çünkü her yandan yıldızlarla sıkıştırılıp kovulurlar.
8, 9. Onlar, meclis-i âliye [⁴] kulak veremezler. Horlukla kovulmak üzere, her bir taraftan mermiye uğrarlar [⁵].
Onlar, artık yüce topluluğa kulak veremezler. Her taraftan taşlanırlar.
İşte bunun içindir ki, şeytanlar gelecekten haber veremez, gaybla ilgili bilgiler çalmak üzere semaya yükselip seçkin melekler topluluğunun kendi aralarındaki konuşmaları dinleyemezler; buna teşebbüs ettikleri takdirde, her yandan sürülüp kovulurlar!
Mele’ül- A’lâ’yı / En Yüksek Kurul’u dinleyemezler. Her yandan püskürtülürler;
Artık, yüce meclisi dinleyemezler. Her taraftan çapraz ateşine tutulup
Onlar, yüce melekleri dinleyemezler. Her yandan taşlanırlar.
8,9. Onlar yüce topluluğa [*] kulak veremezler. Kovularak her taraftan atılırlar. [*] Onlar için [ebedî] bir azap vardır.
Onlar, meleklerin yüce meclisine kulak verip dinleyemezler ve yaklaşmak istediklerinde her yandan kovulurlar. 21/32
8,9. Onlar artık, yüce melekler topluluğunu, kulak verip dinleyemezler. Her yönden taşlanırlar, kovulup atılırlar, onlar için ahirette de, sürekli azap vardır.
(Şeytanlar) Melei A’lâ dinleyemezler çünkü her taraftan üzerlerine atışlar yapılır
Onlar en yüksek bir cemaati (sözlerine kulak vererek) dinleyemezler ve her taraftan kovulup atılırlar.
Onlar Mele-i Âla'ya yükselip dinleyemezler ve her taraftan bombardımana tutulurlar.
O (şeyta)nlar mele-i A'layı (yüce melekler topluluğunu) dinleyemezler; her yandan kendilerine (ışınlar) atılır.
8,9. O şeytânlar mele-i a'lâ (meleklerin) kelâmını işitmezler. Tardları ve semâdan uzaklaşdırılmaları içün her tarafdan şihâblar atılur. Onlara şiddetli ve dâimî 'azâb vardır.
Onlar Mele-i A’lâ’yı (büyük meleklerin toplantısını) dinleyemez; her taraftan taşlanırlar.
Onlar, yüce alemi işitemezler, her yandan kovulurlar.
Onlar yüce âlemleri dinleyemezler; çünkü taşlanırlar.
Onlar ne kadar çırpınsalar da o yüce konseyi dinleyemezler. Ve her taraftan atışa tutulurlar;
[238a] ķulaķ dutmazlar işidü firiştelerdin yaña.
İşitmezler yüce ‘ālemler feriştehlerinüñ tesbīḥini, daḫı atılurlar od‐ıla heryañadan sürülmeg‐içün.
Onlar ali bəzmə (yuxarı aləmə, mələklər aləminin söhbətlərinə) qulaq asa bilməz və hər tərəfdən (axan ulduzlar vasitəsilə) qovulub atılar.
They cannot listen to the Highest Chiefs for they are pelted from every side,
(So) they should not strain their ears in the direction of the Exalted Assembly(4038) but be cast away from every side,
Designed by ÖFK En iyi 1024 x 768 pikselde görüntülenir. |