Kad ya’lemu(A)llâhu-lmu’avvikîne minkum velkâ-ilîne li-iḣvânihim helumme ileynâ(s) velâ ye/tûne-lbe/se illâ kalîlâ(n)
Gerçekten de sizden geri kalanları ve kardeşlerine de bize gelin diyenleri bilir ve bunların pek azı savaşa gelir ancak.
Gerçekten Allah, içinizden (mü’minleri cihaddan ve din yolunda fedakârlıktan) alıkoyan (münafık)ları ve (şeytani bir maksatla) kendi ihvanına (ve yâranlarına: ‘Hakk’tan ayrılarak) bize gelip (katılın ve sıkıntıları sırtınızdan atın)’ diyen (inkârcıları) bilip durmaktadır. (O münafıklar var ya) Bunların, pek azı dışında (onlar şiddetli ve tehlikeli mücadele sıkıntılarına ve) savaş şartlarına zaten gelemiyorlardı. (Münafıklardan; cihadın zorluğuna dayanan, rahatının ve menfaatinin bozulmasına katlanan pek çıkmayacaktır.)
Allah içinizden savaştan geri bırakmaya çalışan münafık ve Yahudilerden kendi kardeşlerine: “Bize gelin, onlarla savaşmayın diyenleri” bilir. Zaten onlardan pek azı, savaşın sıkıntı ve şiddetine göğüs gererek katılırlar.
Allah içinizden, savaştan alıkoyanları ve akrabalarına:
“Bize katıl” diyenleri biliyor. Zaten bunların pek azı kısa bir süre savaşa katılır.
Gerçekten Allah, içinizden alıkoyanları ve kardeşlerine: 'Bize gelin' diyenleri bilir. Bunlar, pek azı dışında zorlu-savaşlara gelmezler.
Muhakkak ki Allah, içinizden peygambere yardımdan alıkoyan münafıkları ve kardeşlerine: “- Bize gelin, peygamberi bırakın” diyenleri biliyor. Bunlardan ancak pek azı harbe geliyorlardı.
Kesinlikle Allah, sizden, işi engelleyenleri ve kardeşlerine: “Bize geri dönün” diyenleri biliyordu. Onlar, savaşmak için pek az yanaşırlar.
Allah, sizden savaştan alıkoyanları ve kardeşlerine “Bize katılın!” diyenleri, kesin olarak bilmektedir. Zaten bunların pek azı savaşa gelir.
Allah bilir içinizden geri bırakanlarla, kardeşlerine: «Bize gelin» diyenleri; savaşa bunların pek azı gelir
18-19. Allah içinizden bozgunculuğa meyledip savaştan alıkoyan (münafık)ları ve kardeşlerine: “Bize katılın (savaşa gidip ölmeyin)” diyenleri de elbette biliyor. Zaten bunlardan pek azı dışındakiler savaşa gelmezler. (Savaşa gelseler bile) size karşı pek yardım etmek istemezler ve sizi kıskanırlar. Öte yandan (savaşta) tehlikeyi hissettikleri zaman da sanki ölüm tarafından çepeçevre kuşatılmışlar gibi gözleri dönmüş bir halde sana (yalvarırcasına) baktıklarını görürsün; tehlike geçtiğinde ise, iyiliğe karşı kıskançlık edip sivri ve keskin bir dille size hücum ederler. İşte bunlar inanmamışlardır; Allah da onların yaptıklarını boşa çıkarmıştır: zira bu Allah için oldukça kolaydır.
Allâh rasûle mutâva’atdan diğerlerini men’ idenleri ve kardaşlarına "Bize geliniz" diyenleri bilür. Bunlardan pek azı muhârebeye iştirâk idiyor.
18,19. Allah, içinizden sizi alıkoyanları, size Allah'ın yardımını kıskanarak, kardeşlerine "Bize gelin, zorlanmadıkça savaşa gitmeyin" diyenleri bilir. Kalblerine korku gelince ölüm baygınlığı geçiren kimse gibi gözleri dönerek, sana baktıklarını görürsün. Korkuları gidince iyiliğinize olanı çekemeyip sivri dilleriyle sizi incitirler. Bunlar inanmamışlardır, Allah, bu sebeple işlerini boşa çıkarmıştır; bu, Allah için kolaydır.
18,19. Şüphesiz Allah içinizden, savaştan alıkoyanları ve kardeşlerine, “Bize gelin” diyenleri biliyor. Size katkıda cimri davranarak savaşa pek az gelirler. Korku geldiğinde ise, üzerine ölüm baygınlığı çökmüş kimse gibi gözleri dönerek sana baktıklarını görürsün. Korku gidince de ganimete karşı aşırı düşkünlük göstererek sizi keskin dillerle incitirler. İşte onlar iman etmediler. Allah da onların amellerini boşa çıkardı. Bu, Allah’a kolaydır.
18-19. İçinizden engelleyicileri ve size karşı nekeslik (cimrilik) içinde arkadaşlarına, “Bize katılın” diyenleri Allah çok iyi bilmektedir. Zaten bunların pek azı savaşa gelir. Tehlike yaklaştığında ölümden dolayı kendinden geçip gözü kaymış kimse gibi sana baktıklarını görürsün, tehlike geçince de hayra karşı nekeslik içinde size sivri dillerini uzatırlar. Bunlar gerçekte iman etmemişlerdir, Allah da onların yaptıklarını geçersiz saymıştır. Bunu yapmak Allah için çok kolaydır.
Allah, içinizden (savaştan) alıkoyanları ve yandaşlarına: «Bize katılın» diyenleri gerçekten biliyor. Zaten bunların pek azı savaşa gelir.
ALLAH, içinizden alıkoyanları ve kardeşlerine, "Bize gelin," diyenleri bilmektedir. Onlar ender olarak savunmaya katılırlar.
Şüphesiz Allah, içinizden o savsaklayanları ve kardeşlerine: "Bize gelin" diyenleri biliyor. Onlar harbe pek az geliyorlardı.
Allah şübhesiz biliyor: içinizden o savsaklı yanları, ve ihvanlarına «bize gelin» diyenleri ki harbe pek az geliyorlardı
Allah, içinizden (insanları cihattan) alıkoyanları ve kardeşlerine, “Bize gelin! (Savaşa gidip ölmeyin)” diyenleri bilmektedir. (Zaten) çok azı dışında onlar savaşa da gelmezler.
Allah, içinizden (insanları Resulüllahdan) geri bırakanları, kardeşlerine (yaranına): «Bize gelin» diyenleri muhakkak biliyor. Bunların pek azından başkası harbe gelmezler.
Allah, içinizden (savaştan) alıkoyanları ve kardeşlerine: “Bize gelin!” diyenleri şübhesiz ki biliyor. Zâten (onlar) savaşa ancak pek az gelirler.
Allah, içinizden (insanları savunma savaşından) alıkoyanları ve yandaşlarına: «Bize katılın» diyenleri elbette biliyor. Zaten bunların pek azı zora (savunma savaşına) gelir.
Allah, sizden savaş için size katılmayı önleyenleri, biliyor. Kardeşlerine “Bize gelin” diyorlar. Onlardan pek azı hariç, sıkıntıya gelmiyorlar.
Gerçekten Allah içinizdeki savsaklayıcıları bir de kendileri gibi olanlara "Bizim yanımıza gelin" diyenleri bilir. Bunlardan ancak pek azı savaşa gelirler.
Şüphesiz Allah içinizden savaştan alıkoyanları ve kardeşlerine/yandaşlarına, “Bize gelin!” diyenleri biliyor. Onların pek azından başkası savaşa gelmiyordu.
Gerçekten Allah, içinizden (cihattan) alıkoyanları ve kardeşlerine, “Bize gelin” diyenleri bilmektedir. Bunlar, pek azı dışında zorlu savaşlara gelmezler.
Ey inananlar! Allah sizin içinizden, müminleri cihâda katılmaktanalıkoyan ve kendi halkına, “İman, dürüstlük, adâlet gibi safsatalar uğrunda kendinizi perişan etmeyi bırakın da, bizim yanımıza gelip zevkü sefa içinde yaşayın!” diyen o ikiyüzlüleri çok iyi biliyor. İşte bunlar, sizinle birlikte savaşa pek az katılırlar.
Allah, aranızdan Alıkoyanlar’ı ve kardeşleri için “bize gelin!” Diyenler’i kesinlikle biliyor. Birazı hariç Sıkıntı’ya gelmezler.
Allah içinizdeki tembelleri de biliyordu, kardeşlerine: " hadi bize katılın. Bunların çoğu sıkıntıya gelemez " diyen caydırıcıları da.
Şüphesiz Allah içinizden savaştan alıkoymak için "Bize gelin!" diyenleri biliyor. Münafıklar size savaşta katkıda bulunmak istemezler. Münafıklardan savaşa gelenler olsa bile aleyhinize iş çevirirler. Özgürlükleri için mücadele istenirse, mücadele yerine köleliğine koşarlar. Üstelik çok iyi bir şey yapmış gibi havalanarak anlatırlar. Yaptıklarını akıllılık sayarlar.
Allah içinizden (savaştan) alıkoyanları ve yandaşlarına [*] “Bize gelip (katılın)!” diyenleri elbette bilmektedir. Zaten bunlar savaşa çok az gelir.
Allah, içinizden başkalarını [O’-nun yolunda savaşmaktan] alıkoyanları da; kendileri savaşa pek az katıldıkları halde kardeşlerine, “Bizimle gelin [ve düşmana karşı koyun]!” diyenleri de iyi bilir,
Şüphesiz Allah, içinizden savaşa katılımı engellemeye çalışan ve yandaşlarına “Gelin bize katılın” diyenleri çok iyi biliyor zaten onlar savaşa katılsalar bile doğru dürüst savaşmazlar. 9/56- 57, 63/7
Doğrusu Allah içinizden (başkalarını savaştan) caydıranları da, kendileri muharebeye çok az katıldıkları halde, kardeşlerine “Haydi, katılın bize!” diyenleri de çok iyi bilir.
Allah, içinizde bulunan savaştan alıkoymak için yandaşlarına, "Bize katılın" diyenleri muhakkak biliyor. Zaten onların pek azı savaşa gelir.
Allah içinizden (savaştan) alıkoyanları ve kardeşlerine: "Bize gelin!" diyenleri biliyor. Onlar şiddete(savaşa) pek az gelirler.
Muhakkak ki, Allah içinizden (sizi) geri bırakanları ve kardeşlerine, «Bize gelin,» diyenleri bilir. Halbuki onlar savaşa gelmezler; birazı müstesna!
Allah içinizden bozgunculuğa meyledip savaştan alıkoymak isteyenleri ve kardeşlerine: “Bize gelin” diyenleri elbet biliyor. Zaten bunlardan ancak pek az bir kısmı savaşa geliyorlardı.
Allah içinizden (savaştan) alıkoyanları ve kardeşlerine: "Bize gelin!" diyenleri biliyor. Onlar savaşa pek az gelirler.
Allâh Te'âlâ sizden geri kalanları ve kardaşlarına "Muhammed'i terk ile bize gelin" diyenleri bilir. Onlardan harbe pek azı gelirler.
Allah, aranızdan savaştan alıkoymaya çalışanları ve kardeşlerine “Bize gelin” diyenleri elbette bilir. Bunlar, pek azı hariç, zora gelemezler.
İçinizden, savaştan alıkoyanları ve kardeşlerine “Bize gelin” diyenleri Allah biliyor. Onlardan pek azı savaşa gelir.
Allah, içinizden hem tembellik edip hem de başkalarını geri bırakanları ve kardeşlerine, "Hadi bize gelin!" diyenleri biliyor. Zaten onlar savaşa/zora çok az gelirler.
bayıķ bilür Tañrı girü yıġıcıları sizden daħı eyidicileri ķarındaşlarına “gelüñ bizdin yaña!”. daħı gelmezler çalışa illā az
Tañrı Ta‘ālā bilür sizden girü ḳalanları. Eyidenleri daḫı bilür ḳardaşlarınaki: Gelüñüz bize, dirler. Daḫı ṣavaşa varmazlar, illā az.
Şübhəsiz ki, Allah içərinizdən (cihada getməyinizə) mane olanları da, qardaşlarına: “Bizə tərəf gəlin! (Muhəmmədə qoşulub əbəs yerə özünüzü həlak etməyin!)” – deyənləri də tanıyır. Döyüşə onların ancaq azı gələr,
Allah already knoweth those of you who hinder, and those who say unto their brethren: "Come ye hither unto us!" and they come not to the stress of battle save a little,
Verily Allah knows those among you who keep back (men) and those who say to their brethren, "Come along to us", but come not to the fight except for just a little while.
Designed by ÖFK En iyi 1024 x 768 pikselde görüntülenir. |