Veemmâ-lleżîne fesekû feme/vâhumu-nnâr(u)(s) kullemâ erâdû en yaḣrucû minhâ u’îdû fîhâ vekîle lehum żûkû ‘ażâbe-nnâri-lleżî kuntum bihi tukeżżibûn(e)
Fakat buyruktan çıkanlara gelince: Onların yurtları ateştir; oradan çıkmak istedikleri zaman tekrar atılırlar oraya ve onlara denir ki: Tadın yalanladığınız ateşin azabını.
Fasık olanlar içinse, artık onların da barınma yeri ateş (olacaktır). Oradan her çıkmak istediklerinde hemen geri çevrilecekler ve onlara: "Kendisini yalanladığınız ateş azabını tadın!" denilecek (ve kahra uğrayacaklardır).
Fakat Allah'ın buyruklarından çıkanlara gelince, onların varacakları son barınakları ateştir. Oradan çıkmak isteyecekleri zaman, tekrar atılırlar oraya ve kendilerine: “Yalanlamış olduğunuz ateşin azabını, şimdi tadın bakalım” denir.
Fasıklık edenlere gelince; onların barınma yerleri ateştir. Ne zaman oradan çıkmak isteseler oraya geri döndürülürler ve kendilerine: "Yalanlamakta olduğunuz ateşin azabını tadın" denir.
Fasık olanlar içinse, artık onların da barınma yeri ateştir. Oradan her çıkmak istediklerinde, geri çevrilirler ve onlara: 'Kendisini yalanladığınız ateş azabını tadın' denir.
Amma fâsık (münâfık) olanların barınacağı yer ateştir. Oradan her çıkmak istedikçe, onlar yine ateş içine döndürülürler; ve onlara: “- Haydi tadın bakalım, yalanlayıp durduğunuz o ateşin azabını!...” denilir.
İlahî yasaları çiğneyenler ise, onların sığınağı ateştir. Oradan geri çıkmak istedikçe, içine geri çevrilirler. Ve onlara. “İşte yalanlamakta olduğunuz ateşin azabını tadın!.” denilir.
Yoldan çıkanlar ateşte konaklayacaklardır. Oradan her çıkmak istediklerinde, tekrar oraya geri döndürülürler ve kendilerine, “Yalanladığınız cehennem azabını tadın!” denir.
Buyrumu tutmayan, kimselerin durakları ateştir, çıkmak istedikçe oradan, onlar oraya geri döndürülürler, «Yalanlamış olduğunuz ateşin azabını tadınız» denilecektir
Yoldan çıkmış olanların varacağı yer ateştir. Her ne zaman oradan çıkmak isteseler, tekrar oraya geri döndürülürler ve onlara: “Yalanladığınız ateş azabını tadın bakalım!” denir.
Fısk ve fücûr ile me’lûf olanların mekânı ise ateşdir. Oradan çıkmak istedikce tekrâr idhâl olunacaklar ve kendilerine: "Vaktiyle yalan didiğiniz ateş ’azâbını tatınız" dinilecekdir.
Ama yoldan çıkanların, işte onların varacağı yer ateştir. Oradan çıkmak isteyişlerinin her defasında geri çevrilirler ve onlara: "Yalanlayıp, durduğunuz ateşin azabını tadın" denir.
Fasıklık edenlere gelince, onların barınağı ateştir. Oradan her çıkmak istediklerinde, oraya döndürülürler ve onlara, “Yalanlamakta olduğunuz ateş azabını tadın” denir.
Günaha batanların varacakları yer ise ateştir. Oradan her çıkmak istediklerinde oraya geri çevrilirler ve kendilerine şöyle denir: “Asılsız saydığınız cehennem azabını tadın!”
Yoldan çıkanlar ise, onların varacakları yer ateştir. Oradan her çıkmak istediklerinde geri çevrilirler ve kendilerine: Yalandır deyip durduğunuz cehennem azabını tadın! denir.
Yoldan çıkmış olanların konağı ise ateştir. Oradan her çıkmak istediklerinde, tekrar oraya çevrilirler. Onlara, "Yalanlamakta olduğunuz ateş azabını tadın," denir.
Ama fâsıklık etmiş olanların barınakları ateştir. Oradan her çıkmak istediklerinde oraya geri çevrilirler ve kendilerine: "Haydi tadın o ateşin yalanlayıp durduğunuz azabını!" denir.
Amma fasıklık etmiş olanların me'vâları ateştir. Ondan her çıkmak istedikçe onlar içine iade olunurlar da kendilerine haydi tadin o ateşin tekzib edib durduğunuz azâbını denilir
Fâsıklara (kâfirlere) gelince... Onların barınağı ateştir. Her ne zaman oradan çıkmak isteseler, oraya geri döndürülürler ve kendilerine şöyle buyurulur: “Yalanlamakta olduğunuz ateşin (cehennemin) azabını tadın!”
Fasıklara gelince, onların barınağı ateştir. Her çıkmak istediklerinde, oraya yeniden iade edilirler. Ve onlara: “Yalanladığınız ateşin azabını tadın!” denir.
Fâsık olanların barınacağı yer ise ateşdir. Ne zaman oradan çıkmak isterlerse içerisine döndürülürler ve onlara: «Tekzîb edegeldiğiniz o ateşin azabını tadın» denilir.
Fakat o fâsıklık edenlere gelince, artık onların varacağı yer, ateştir. Ne zaman oradan çıkmak isteseler, oraya geri döndürülürler ve onlara: “Kendisini yalanlamaktaolduğunuz ateşin azâbını tadın!” denilir.(3)
Ama (kendilerine hakkıyla mesajlarımızın tebliği yapıldığı hâlde haktan) sapmış olanların (ahirette) barınacakları yer ise ateştir. Ne zaman oradan çıkmak isterlerse, (Allah’ın dilediği vakte kadar) yine oraya geri çevrilirler ve onlara «yalanlamakta olduğunuz ateşin azabını tadın» denir.
Yoldan çıkmışlara gelince, onlarında yerleşecekleri yer ateştir. Ne zaman ateşten çıkmak isteseler, tekrar ateşe döndürülür ve onlara “Yalanlamış olduğunuz azabı tadın” denir.
İçi bozuk olanların barınakları ise ateş olacaktır. Onlar oradan çıkmak istedikçe oraya döndürüleceklerdir. Onlara şöyle denilecek: "Yalan sayageldiğiniz azabı şimdi tadın bakalım."
Fişka sapanlarsa onların barınacak yerleri ateş olacak. Onlar oradan çıkmak istedikçe gerisin geriye oraya döndürülecek, onlara «— Yalan saydığınız ateş azabını tadın» denecek.
Yoldan çıkanlara gelince, işte onların sığınacakları yer ateştir. Ne zaman oradan çıkmayı arzu etseler geri çevrilirler ve onlara, “Yalanlayıp durduğunuz ateşin azabını tadınız!” denir.
Fasıklık edenlere gelince, artık onların da barınma yeri ateştir. Oradan her çıkmak istediklerinde oraya geri çevrilirler ve onlara, “Kendisini yalanlamakta olduğunuz ateş azabını tadın” denir.
Yoldan çıkmış olanlara gelince; onların sığınağı da ateştir! Öyle ki, ne zaman ateşten bunalıp oradan çıkmaya çalışsalar, zebaniler tarafından tekrar ateşe atılacaklar. Ve onlara, “Hayattayken yalanlayıp durduğunuz cehennem ateşini şimdi tadın bakalım!” denilecek.Bununla birlikte, onların azâbı yalnızca cehennemden ibaret olmayacak:
Yoldan sapmış olanlara da gelince; onların barınağı Ateş’tir. Her ne zaman oradan çıkmayı istedilerse, oraya iade edildiler (tekrar döndürüldüler). Onlara: -“Yalanlıyor olduğunuz Ateş’in azabını tadın!” denildi.
Gerçeğe kafa tutanların ise sonu, ateştir. Bunlar, alevlerden kurtulmaya yeltendikçe, tekrar tekrar geri tıkılacaklar ve kendilerine: " vaktiyle inkar edip durduğunuz cehennem azabını tadın bakalım " denecek.
İnkâr ederek ya da inandım diye kendini ve insanları kandırıp Allah’ın yasalarına uymayanlara gelince; onların barınağı ateştir. Cehennemden kurtulma istekleri geri çevrilir. Onlara "Yalanlamakta olduğunuz ateş azabını tadın!" denilir.
Yoldan çıkanlara gelince, onların barınağı ise ateştir. Oradan her çıkmak istediklerinde geri döndürülmüş (olacak)lar [*] ve kendilerine, “Yalanlamış olduğunuz cehennem azabını tadın!” denecektir. [*]
Hak yoldan çıkanların içerisinde kalacakları yer ise, çıkmak istediklerinde her defasında içerisine tekrar atıldıkları cehennem ateşidir. Ve onlara: “Haydi! Ateşin yalanlayıp durduğunuz azabını tadın bakalım.” denilir.
Sapmışların varacakları yer ise ateştir: ondan kurtulmak için her çırpınışlarında yeniden içine atılırlar ve kendilerine, “Yalanlamış olduğunuz ateşin azabını [şimdi] tadın bakalım!” denir.
Yoldan çıkan fasıklara gelince, onların varıp yerleşecekleri yer ateştir. Onlar ne zaman oradan çıkmak isteseler, kendilerine “Haydi yalanlayıp durduğunuz bu ateşin azabını tadın bakalım!” denilerek oraya geri döndürülürler. 9/24, 35/37, 43/74...78
Fasıklık yapmış olanlara gelince: artık onların da konaklayacakları yer ateş olacak; oradan ne zaman çıkmak isteseler, kendilerine “Oldum olası yalanlayıp durduğunuz ateşin azabını tadın!” denilerek oraya iade edilecekler.
Yoldan çıkanların varacakları yer ise, cehennem ateşidir, ne zaman oradan çıkmak isteseler, her seferinde geri çevrilirler ve onlara: "Yalan saymakta direndiğiniz o ateşin azabını tadın" diye nida olunur.
Fasıklık edenlere gelince, onların barınağı ateştir. Oradan her çıkmak istediklerinde, oraya döndürülürler ve onlara, "Yalanlamakta olduğunuz ateş azabını tadın" denir.
Fakat o kimseler ki, fıska sapmışlardır, artık onların barınacakları yer, ateştir. Her ne vakit oradan çıkmalarını istedikçe onun içine geri döndürüleceklerdir ve onlara denilmiş olacaktır ki, o ateş azabını tadın ki, siz onu yalan saymakta bulunmuşidiniz.
Yoldan çıkmış fâsıkların ise barınakları cehennemdir. Her ne zaman oradan çıkmak isteseler yine oraya itilirler. Onlara: “Cehennem azabını yalan sayıyordunuz. Tadın da görün bakalım! ” denir. [22, 22; 34, 42]
Yoldan çıkanların barınacakları yer de ateştir. Ne zaman oradan çıkmak isteseler, yine oraya geri çevrilirler ve onlara: "Yalanlamakta olduğunuz ateş azabını tadın" denilir.
D'inden hurûc ile fâsık olanların yerleri cehennemdir. Her def'a ondan çıkmak murâd iderlerse oraya geri çevrilürler. Ve onlara: "Dünyâda iken tekzîb itdiğiniz ateşin 'azâbını tadınız" denilür.
Yoldan çıkanların yerleşecekleri yer de Cehennemdir. Ne zaman oradan çıkmak isteseler "Yalanlayıp durduğunuz ateşin azabını tadın" denilerek, gerisin geri yerlerine götürülürler.
Yoldan çıkanlara gelince, onların barınağı ateştir. Her ne zaman oradan çıkmak isteseler, tekrar oraya döndürülürler ve onlara şöyle denir:-Tadın bakalım yalanladığınız ateşin azabını!
Yoldan çıkmış olanların barınacakları yer de ateştir. Ne zaman oradan çıkmak isteseler, “Tadın yalanladığınız ateş azabını!” diye geri çevrilirler.
Sapmış olanların varacakları yerse ateştir. Oradan her çıkmak istediklerinde, oraya geri çevrilirler. Ve şöyle denir onlara: "Yalanlayıp durduğunuz ateş azabını tadıverin!"
ammā anlar kim fāsıķ oldılar yirleri anlaruñ oddur. nice kim dileyeler kim çıķalar andan girü döndürmeler anuñ içine daħı eyidile anlara “daduñ od 'aźābın ol kim olduñuz anı yalan dutarsız.”
Ammā ol kişiler ki fāsıḳlardur, anlaruñ yirleri cehennemdür. Nice ki andan ḳaçmaḳ dileseler anuñ içine dönderineler. Daḫı eyidile anlara ki daduñuz olod ‘aẕābını ki siz anı yalanladuñuz.
Fasiqlərə gəldikdə isə, onların məskəni cəhənnəm odudur. Onlar hər dəfə oddan çıxmaq istədikdə yenə ora qaytarılacaq və onlara: “Dadın yalan hesab etdiyiniz cəhənnəm odunun əzabını!” – deyiləcəkdir.
And as for those who do evil, their retreat is the Fire. Whenever they desire to issue forth from thence, they are brought hack thither. Unto them it is said: Taste the torment of the Fire which ye used to deny.
As to those who are rebellious and wicked, their abode will be the Fire: every time(3653) they wish to get away therefrom, they will be forced thereinto, and it will be said to them: "Taste ye the Penalty of the Fire, the which ye were wont to reject as false."
Designed by ÖFK En iyi 1024 x 768 pikselde görüntülenir. |