Velev şi/nâ leâteynâ kulle nefsin hudâhâ velâkin hakka-lkavlu minnî leemleenne cehenneme mine-lcinneti ve-nnâsi ecma’în(e)
Ve dileseydik herkesi doğru yola sevk ederdik ve fakat benden şu söz çıkmıştır, mukadderdir bu: Elbette cehennemi, bütün insanlarla, cinlerle dolduracağım.
Eğer Biz dilemiş olsaydık, (elbette herkese) her bir nefse kendi hidayetini verirdik. (Ancak imtihan için insanları Hakk ile Bâtıl arasında serbest bıraktık.) Fakat Benden çıkan şu söz gerçekleşecektir: "Andolsun, cehennemi cinnlerden ve insanlardan (inkâr edenlerle ve zalimlerle) tamamıyla dolduracağım."
Eğer dileseydik herkesi doğru yola ulaştırırdık, ancak herkesin zorlamayla değil kendi istekleriyle inanmalarını istedik ama tarafımdan şu söz de kesinlik kazandı: “Cehennemi mutlaka insanlarla ve cinlerle dolduracağım.”
Eğer bizim sünnetimiz, düzenimizin yasaları içinde, irademizin tecellisine uygun olsaydı, herkese hidayet nasip eder, doğru, hak yola sevk ederdik. Fakat:
“Hür iradelerine ve özgürce seçme hakkına sahiplerken, sana ve Kur'ân'a itibar etmedikleri için dalâleti tercih eden insanlar ve cinlerle, hepsiyle, kesinlikle Cehennemi dolduracağım” şeklindeki kararım da gerekçeli olarak kesinlik kazandı.
Eğer dilemiş olsaydık, her bir nefse kendi hidayetini verirdik. Fakat benden çıkan şu söz gerçekleşecektir: 'Andolsun, cehennemi cinlerden ve insanlardan (inkâr edenlerle) tamamıyla dolduracağım.'
Eğer dileseydik, herkese (dünyada) hidayetini verirdik, fakat benden şu söz gerçekleşti: “- Muhakkak ki cehennemi bütün (kâfir olan) cinlerle, insanlardan dolduracağım.”
Eğer isteseydik, herkese doğru yolu bulacak imkânı ona verirdik. Fakat Benden bir söz çıkmıştır ki, cinlerden ve insanlardan olan yığınlar ile Cehennemi dolduracağım.
Biz dileseydik herkesi doğru yola iletirdik. Fakat, “cehennemi tamamen cinlerden ve insanlardan dolduracağım” diye söz verdim.
Eğer, biz isteseydik, herkesi doğru yola iletirdik, ancak, benden bir söz çıktı; inin, cinin hepsinden cehennemi doldururuz
Eğer dileseydik, her insanı (dünyada zorla) doğru yola ulaştırırdık (ancak iyilerle kötüleri ayırt etmek için herkesi kendi iradesine bıraktık). Fakat: “Mutlaka cehennemi görünmeyen varlıkların ve insanların (kötüleriyle) tıka basa dolduracağım” şeklindeki sözüm gerçekleşecektir.
Eğer istese idik herkesi hidâyete sevk ider idik lâkin benim kavlim hakdır: Cehennemi insânların ve cinlerin kâffesi ile doldıracağım.
Biz dilesek herkese hidayet verirdik, fakat cehennemi tamamen cin ve insanlarla dolduracağıma dair Benden söz çıkmıştır.
Eğer dileseydik, herkese hidayetini verirdik. Fakat benim, “Andolsun, cehennemi hem cinlerden hem de insanlardan dolduracağım” sözüm gerçekleşecektir.[433]
Dileseydik elbette herkesin doğru yolda yürümesini sağlardık. Fakat şu sözüm mutlaka gerçekleşecek: Cehennemi hem cinlerden hem insanlardan bir kısmıyla dolduracağım!
Biz dilesek, elbette herkese hidayetini verirdik. Fakat, «Cehennemi hem cinlerden hem insanlardan bir kısmıyla dolduracağım» diye benden kesin söz çıkmıştır.
Dileseydik herkese hidayetini verirdik. Ancak, cinlerin ve insanların bir kısmıyla cehennemi topluca dolduracağıma dair sözüm gerçekleşmiştir.
Eğer biz dilemiş olsaydık her nefse hidâyetini verirdik. Fakat benden: "Bütün insanlar ve cinlerden cehennemi elbette dolduracağım." sözü hak olmuştur.
Eğer dilemiş olsa idik her nefse hidayetini verirdik ve lâkin benden şu kavil hakk oldu: elbette ve elbette Cehennemi dulduracağım bütün Cinlerle İnsanlardan
Şâyet dileseydik, (insanların irâdesine müdahalede bulunup, hakkı zorla kabul ettirip) herkesi hidâyete erdirirdik. Fakat benim, “Cehennemi kesinlikle, tamamen cinlerden ve insanlardan (emirlerime isyan etmiş olanlarla) dolduracağım!” vaadim mutlaka gerçekleşecektir.
Eğer dileseydik, herkese elbette hidayetini verirdik.¹ Fakat Ben'den söz² hak oldu: “Cehennemi tamamen cin ve insanlardan dolduracağım.”³
Eğer biz dileseydik herkesi elbette hidâyete erdirirdik. Fakat benden (saadır olan şu): «Cehennemi bütün cinlerden, insanlardan muhakkak dolduracağım» sözü hak olmuşdur.
Hâlbuki dileseydik, herkese hidâyetini elbette verirdik; fakat (herkesi kendi irâdesinde serbest bırakarak) benden: “Cehennemi, bütün cinlerden ve insanlardan(emirlerime isyân edenlerle) muhakkak dolduracağım!” sözü hak olmuştur.
Ve eğer, biz dilemiş olsaydık (herkese özgür bir irade vermeseydik ve inanmaya mecbur kılsaydık) elbette herkese hidayetini verirdik (herkesi zorla doğru yola getirebilirdik, ama bunu yapmadığımız gibi insanı özgür iradesiyle de baş başa bıraktık). Ancak (kendi özgür iradeleriyle inkârı, sapıklığı, zulmü ve azgınlığı tercih edip, her türlü kötü işlerde bulunmaları sebebiyle azabı) hak edenlere, Benim şu sözüm gerçekleşmiştir: “Elbette cehennemi cinnlerden ve insanlardan (inkâr edenlerle, zalimlerle, azgın ve suç işleyenlerle) tamamıyla dolduracağım.”*
Biz dilersek, her nefsi kendi yoluna getirirdik (ulaştırırdık). Ancak, benden kesinleşmiş bir söz olarak, sizin tanımadıklarınızdan (cinlerden) ve sizin tanıdıklarınızdan (ins den suçlu, günahkâr) hepsini cehenneme dolduracağım.
Eğer Biz dilemiş olsaydık herkesi kesenkes doğru yola iletirdik. Ancak verdiğim şu sz yerine gelecektir. "Ben Cehennem’i eninde sonunda cinlerle, insanlarla dolduracağım."
Biz dileseydik herkese iman yolunu bulacak şeyi verirdik [²], fakat benden bu söz sadır ve sabit olmuştur ki «— Herhalde Cehennemi bütün cin ve insan cinsi ile dolduracağım» [³].
Biz dileseydik, herkese elbette hidâyetini verirdik.¹³ Fakat (insanları yoldan çıkarmaya yeminli şeytana karşı) Benim şöyle bir sözüm var: “Andolsun cehennemi (sana uyan) cinler ve insanlarla tamamen dolduracağım.”¹⁴
Eğer biz dilemiş olsaydık her nefse hidayetini verirdik. Fakat benden, “Bütün insanlar ve cinlerden cehennemi elbette dolduracağım” diye kesin söz gerçekleşmiştir.
“Şimdi sizi yeniden dünyaya göndersek de iman etseniz, böyle bir imanın ne değeri olur? Kaldı ki, eğer isteseydik, siz daha dünyadayken irâdenizi elinizden alır ve bütün insanları ve cinleri zorla emrimize boyun eğdirerek doğru yola iletirdik fakat imtihân hikmeti gereğince, dilediğiniz inanç ve hayat tarzını özgürce seçmenize izin verdik. Zira insan, ancak kendi özgür irâdesiyle ve bilinçli olarak doğru yolu seçtiği takdirde gerçek anlamda ahlâk ve erdemliliğe ulaşabilir. Bu yüzden, insandaki potansiyel gücün açığa çıkması için onu imtihâna tâbi tuttuk ve bu yolda ihtiyaç duyduğunuz her türlü imkân ve yetenekleri size verdik. Buna rağmen, sizler kötülüğü tercih ettiniz. Böylece, tarafımdan değişmez bir ilâhî yasa olarak ta ezelden ortaya konulan şu hüküm gerçekleşmiş oldu: “Yemin olsun ki, cehennemi Bana isyan eden bütün cinlerle ve insanlarla dolduracağım!”
Dileseydik, her bir nefise hidayetini verirdik; ama benden Söz hak oldu: “Cehennem’i topluca İnsanlar’dan ve Cinnler’den doldururum”.
Biz isteseydik, elbette herkesi yola getirirdik. Ama vaktiyle benim: " cehennemi cinlerle, insanlarla dolduracağım " şeklindeki sözümün gereği yapılmıştır.
Eğer dileseydik herkese hidayet ederdik. Fakat bilmediğiniz bir nedenle insanlara özgürlük verdik. Temel bir yasa koyduk. İmtihan için verdiğimiz özgürlüğü kullanarak inkâr eden, emrettiğimiz yasalara uymayanları cezalandıracağız dedik. Bilin ki cehennemi bildiğiniz bilmediğiniz inkâr eden insanlarla dolduracağız. Emin olun! Bu uyarımız gerçekleşecektir.
Biz dileseydik elbette herkese hidayetini verirdik. [*] Fakat “Cehennemi hem cinlerden hem insanlardan bir kısmıyla dolduracağım!” diye benden kesin söz çıkmıştır. [*]
Eğer Biz dileseydik herkesi (âhirette) kurtarırdık.¹ Fakat Benim, “cehennemi kesinlikle cinlerin ve insanların (kâfirleriyle) tamamen dolduracağım.”² sözüm, mutlaka gerçekleşecektir.
Eğer dileseydik her insanı doğru yola ulaştırırdık: ¹² fakat [böyle olmasını dilemedik -ve sonuçta] şu vaadim doğru çıkacak: “Cehennemi mutlaka görünmeyen varlıklar ve insanlarla dolduracağım!” ¹³
Şayet biz isteseydik elbette herkesi doğru yola yöneltirdik, yapmadık tercihi insana bıraktık ki gideceği yeri kendisi belirlesin. “Andolsun ki ben de cehennemi inanmayan cin ve insanlarla dolduracağım” diye verdiğim söz gerçekleşsin. 10/99, 7/179
İmdi eğer Biz isteseydik, herkesi doğru yola (zorla) sokardık; fakat (bunu istemedik)[³⁶⁹³] ki, (iyiler kötülerden seçilsin de) tarafımdan verilmiş bulunan “Mutlaka cehennemi görünmeyen varlıkların[³⁶⁹⁴] ve insanların (kötüleriyle) tıka basa dolduracağım” sözü gerçekleşsin.[³⁶⁹⁵]
Elbette ki eğer biz dilemiş olsaydık, herkesi hidâyete erdirirdik! (*) Benden sadır olan "Cehennemi cinlerle ve insanların bir kısmiyle dolduracağım" sözü gerçekleşmiş oldu.
Eğer dileseydik, herkese hidayetini verirdik. Fakat benim, "Cehennemi hem cinlerden hem de insanlardan dolduracağım" sözüm gerçekleşecektir.
Ve eğer dilemiş olsa idik her nefsi elbette hidâyete erdirirdik. Fakat elbette ki, «Cehennemi bütün cinlerden ve insanlardan dolduracağım» sözü Benden hak olmuştur.
Eğer dileseydik bütün insanlara hidâyet verir, doğru yola koyardık. Lâkin “Cehennemi cinlerden ve insanlardan bir kısmıyla dolduracağım” hükmü kesinleşmiştir. [10, 99]
Eğer istemiş olsa idik herkese hidâyetini virirdik, lâkin benden hüküm ve emir vâki' oldu ki cehennemi bütün cinlerden ve insânlardan doldırırız.
Dileseydik, herkesi doğru yola iletirdik. Fakat; “Cehennemi tamamen cin ve insanlarla dolduracağım” diye söz verdim.
Dilesek Biz herkese hidayet verirdik.(5) Fakat Benim “Cinlerin ve insanların bütün inkârcılarıyla Cehennemi doldururum” şeklindeki sözüm böylece gerçekleşmiştir.
Biz dileseydik, her benliğe hidayetini elbette verirdik. Fakat benden şu yolda söz hak olmuştur: "Yemin olsun, cehennemi tamamıyla cinlerden ve insanlardan dolduracağım."
[221b] daħı eger dilese-dük vire-dük her nefse ŧoġru yolın velįkin vācib oldı söz benden “ŧolduravan ŧamuyı perrįlerden daħı ādemįlerden dükeli”.
Eger biz dilese‐y‐dük virürdük her nefse hidāyetini. Lākin vācib oldı ḳavlbenden ki ṭoldurur‐men cehennemi cinnīler ve ādemīlerden barçasından.
Əgər Biz istəsəydik, hər kəsi doğru yola salardıq (imana müvəffəq edərdik). Lakin Mən: “Cəhənnəmi mütləq bütün (günahkar) cinlər və insanlarla dolduracağam!” sözünü gerçək olaraq demişəm! (Bizim bu hökmümüz labüddür. Bu sözün, bu hökmün doğruluğunu sübut etmək üçün əzəldən günahkar, kafir, yaxud müşrik olacağını bildiyimiz şəxsi doğru yola salmadıq. Çünki həmin şəxs Bizim ona bəxş etdiyimiz ağılla yaxşını pisdən ayırıb doğru yolu özü tutmalı idi. Dində heç bir məcburiyyət yoxdur!)
And if We had so willed, We could have given every soul its guidance, but the word from Me concerning evil doers took effect: that I will fill hell with the jinn and mankind together.
If We had so willed,(3644) We could certainly have brought every soul its true guidance: but the Word from Me(3645) will come true, "I will fill Hell with Jinns and men all together."
Designed by ÖFK En iyi 1024 x 768 pikselde görüntülenir. |