8 Eylül 2024 - 4 Rebiü'l-Evvel 1446 Pazar

ANA SAYFA | SURELER  | AYET KARŞILAŞTIRMA |KUR'AN'DA ARA! |FİHRİST | DOWNLOAD | MOBİL
Kullanıcı : Şifre :   Şifremi Unuttum    KAYDOL
Âl-i İmrân Suresi 97. Ayet

Ayeti Dinle



Meal Ekle/Çıkar

Hepsini Göster/Gizle


Tercihinizin bir sonraki oturumda hatırlanması için giriş yapmalısınız.

Arapça Metin
Türkçe Transcript
Abdulbaki Gölpınarlı Meali
Abdullah-Ahmet Akgül Meali
Abdullah Parlıyan Meali
Ahmet Tekin Meali
Ahmet Varol Meali
Ali Bulaç Meali
Ali Fikri Yavuz Meali
Bahaeddin Sağlam Meali
Bayraktar Bayraklı Meali
Besim Atalay Meali (1965)
Cemal Külünkoğlu Meali
Cemil Said (1924)
Diyanet İşleri Meali (Eski)
Diyanet İşleri Meali (Yeni)
Kur'an Yolu (Diyanet İşleri)
Diyanet Vakfı Meali
Edip Yüksel Meali
Elmalılı Hamdi Yazır Meali
Elmalılı Meali (Orijinal)
Emrah Demiryent Meali
Erhan Aktaş Meali
Hasan Basri Çantay Meali
Hayrat Neşriyat Meali
İhsan Aktaş Meali
İlyas Yorulmaz Meali
İsmayıl Hakkı Baltacıoğlu
İsmail Hakkı İzmirli
İsmail Yakıt
Kadri Çelik Meali
Mahmut Kısa Meali
Mahmut Özdemir Meali
Mehmet Çakır Meali
Mehmet Çoban Meali
Mehmet Okuyan Meali
Mehmet Türk Meali
Muhammed Esed Meali
Mustafa Çavdar Meali
Mustafa İslamoğlu Meali
Orhan Kuntman Meali
Osman Fırat Meali
Ömer Nasuhi Bilmen Meali
Suat Yıldırım Meali
Süleyman Ateş Meali
Süleyman Tevfik (1927)
Süleymaniye Vakfı Meali
Şaban Piriş Meali
Ümit Şimşek Meali
Yaşar Nuri Öztürk Meali
Eski Anadolu Türkçesi
Satıraltı Meal (1534)
Bunyadov-Memmedeliyev
M. Pickthall (English)
Yusuf Ali (English)
Tercihinizin hatırlanması için
giriş yapmalısınız.

Meallerdeki sıralama bir tercih sıralaması değil alfabetik sıralamadır. Ziyaretçilerimiz takip etmek istedikleri mealleri sol sütundan seçerek ilerleyebilirler. Tercihlerinin hatırlanması için "Tercihimi Hatırla" tıklanmalıdır.
 
 

Fîhi âyâtun beyyinâtun makâmu ibrâhîm(e)(s) vemen deḣalehu kâne âminâ(en)(k) veli(A)llâhi ‘alâ-nnâsi hiccu-lbeyti meni-stetâ’a ileyhi sebîlâ(en)(c) vemen kefera fe-inna(A)llâhe ġaniyyun ‘ani-l’âlemîn(e)

Oradadır apaçık deliller ve İbrahim'in durağı ve kim oraya girerse emin olur. İnsanlardan, oraya gitmeye gücü yetene, Allah için gidip o evi ziyaret ederek haccetmesi farzdır. İnkar eden eder, Allah şüphe yok ki bütün alemlerden müstağnidir.

Orada (Beytullah’ta) apaçık ayetler (hikmet ve ibret dolu alâmetler ve) İbrahim’in makamı vardır. Kim oraya girerse o güvenliktedir. Ona bir yol bulup (gitmeye) gücü yetenlerin (bu kutsal) Ev’i (Kâbe’yi) haccetmesi, Allah’ın insanlar üzerindeki hakkıdır. Kim de (bu hakkı ve Haccın-Umrenin kutsallığını) inkâr ederse, şüphesiz, Allah âlemlere karşı muhtaç olmayan Ğaniy’dir.

O Kâ'be ki apaçık işaretlerle dopdolu olup, İbrahim'in makamı da oradadır. Kim oraya girerse huzur bulur. Bundan dolayı Kâ'be'yi haccetmek, gücü yeten tüm insanların yerine getirmek zorunda oldukları bir görevdir. Kim bu vazifeyi inkâr edip yapmazsa bilsin ki, Allah alemlerden bağımsız olup her bakımdan kendine yeterlidir.

Orada apaçık, Allah'a saygıyı çağrıştıran deliller, nişâneler ve Makam-ı İbrahim vardır. Oraya giren emniyet ve huzur bulur. Yoluna gücü yeten herkesin hac ibadetini ifa etme, hayır ve bereket elde etme ümidiyle Beytullah'ı ziyareti Allah'ın insanlar, müslümanlar üzerindeki hakkıdır. Kim bu hakkı inkâr eder, tanımazsa Allah'ın azabından kurtulamaz. Bilmelidir ki, Allah insanlara, âlemlere muhtaç olmayacak kadar zengindir.

bk. Kur’ân-ı Kerim, 29/67; 106/3-4.

Orada apaçık işaretler, İbrahim'in makamı vardır. Kim oraya girerse güvende olur. Oraya ulaşmaya yol bulabilenin Ev'i haccetmesi Allah'ın insanlar üzerinde bir hakkıdır. Kim de inkar ederse Allah'ın alemlerden bir şeye ihtiyacı yoktur.

Orada apaçık ayetler (ve) İbrahim'in makamı vardır. Kim oraya girerse o güvenliktedir. Ona bir yol bulup güç yetirenlerin Ev'i haccetmesi Allah'ın insanlar üzerindeki hakkıdır. Kim inkâr ederse, şüphesiz, Allah alemlere karşı muhtaç olmayandır.

Orada açık alâmetlerle İbrahim'in makâmı vardır. Kim oraya girerse taarruzdan emin olur. Azık ve binek bakımından yoluna gücü yeten her kimsenin o Beyt'i haccetmesi, insanlar üzerinde Allah'ın hakkıdır, farzdır. Kim bu farzı tanımazsa, her halde Allah'ın ihtiyacı yok, O bütün âlemlerden müstağnidir.

Onda açık ayetler (belirtiler) vardır. Makam-ı İbrahim ordadır… Kim oraya girerse, güven içinde kalır. Ve gücü yeten insanların o evi ziyaret etmesi, Allah’tan insanlara verilmiş bir vazifedir. Kim bu vazifeyi inkâr edip yapmazsa, bilsin ki Allah insanlara muhtaç değildir.

Orada apaçık işaretler vardır ve İbrâhim'in makamı oradadır. Oraya giren güvende olur. Oraya gitmeye gücü yetenlerin Beyt'i haccetmesi, Allah'ın insanlar üzerinde bir hakkıdır. Hakikati inkâr edenlere gelince, bilsinler ki Allah, yarattığı âlemlerden bağımsızdır; her bakımdan kendine yeterlidir.[57]

[57] Mekke ve Kâbe hakkında geniş bilgi için bk. Bayraklı, KUR’ÂN TEFSÎRİ, IV, 246-257.

Orda açık belgeler var, İbrahim'in durağı var; oraya her giren emniyettedir, Allah için, insanlara bir yolunu bulunca, haccetmesi borç olmuştur, kim ki kâfir olursa, Allah âlemlerden bir şey beklemez

Orada (Allah'ın kudret ve merhametini hatırlatan) apaçık deliller vardır, (ayrıca) orası İbrahim'in (namaz kılmayı adet edindiği) makamıdır (sizlere emanet ettiği ve şirkten temizlediği tevhid inancının sembolüdür). Oraya giren emniyette olur (huzur ve güven bulur). Oraya gitmeye gücü yeten herkesin (hac veya umre amacıyla) Kâbe'yi ziyaret etmesi Allah'a karşı yerine getirilmesi gereken bir vecibedir. Kim inkâr ederse (sadece kendine zarar vermiş olur). Çünkü Allah bütün âlemlerden müstağnidir (kimseye muhtaç değildir, herkes O'na muhtaçtır).

Orada âyât-ı mübeyyinenin ’alâmâtını göreceksiniz, İbrâhîm’in makâmı oradadır. Oraya dâhil olan her tehlikeden masûndur, kudreti olan içün oraya hac itmek Allâh’a karşu bir borcdır. Kâfirlere gelince Allâh ânların ’ibâdetinden ve bütün ’âlemînden müstağnîdir.

Orada apaçık deliller vardır, İbrahim'in makamı vardır; kim oraya girerse, güvenlik içinde olur; oraya yol bulabilen insana Allah için Kabe'yi haccetmesi gereklidir. Kim inkar ederse, bilsin ki; doğrusu Allah alemlerden müstağnidir.

Onda apaçık deliller, Makam-ı İbrahim[97] vardır. Oraya kim girerse, güven içinde olur. Yolculuğuna gücü yetenlerin haccetmesi, Allah’ın insanlar üzerinde bir hakkıdır. Kim inkâr ederse (bu hakkı tanınmazsa), şüphesiz Allah bütün âlemlerden müstağnidir. (Kimseye muhtaç değildir, her şey O’na muhtaçtır.)

Makâm-ı İbrahim’le ilgili olarak bakınız: Bakara sûresi, âyet, 125 ve dipnotu.

Orada apaçık deliller, İbrâhim’in makamı vardır. Oraya giren emniyette olur. Gitmeye gücü yetenin o evi ziyaret etmesi, Allah’ın insanlar üzerinde bir hakkıdır. Kim inkâr ederse bilmelidir ki, Allah hiçbir şeye muhtaç değildir.

Orada apaçık nişâneler, (ayrıca) İbrahim'in makamı vardır. Oraya giren emniyette olur. Yoluna gücü yetenlerin o evi haccetmesi, Allah'ın insanlar üzerinde bir hakkıdır. Kim inkâr ederse bilmelidir ki, Allah bütün âlemlerden müstağnîdir.  

 Bu âyet, müslümanlara haccın farz olduğunun delilidir. «Yoluna gücü yetenler,» hacca gitme imkânına kavuşanlar demektir ki, bu imkânın ölçüsünün ne o... Devamı..

Orada apaçık işaretler var: İbrahim'in (putperestliğe karşı) duruş yeridir. Oraya giren güvenlik içinde olmalı. Halktan yolculuğa gücü yetenler o Ev'i (Kabeyi) ALLAH için haccetmekle yükümlüdür. Kim inkar ederse bilsin ki ALLAH kimseye muhtaç değildir.

Onda apaçık deliller, İbrahim'in makamı vardır. Oraya giren güvene erer. Ona bir yol bulabilenlerin Beyt'i haccetmesi Allah'ın insanlar üzerinde bir hakkıdır. Kim inkâr ederse, şüphesiz Allah bütün âlemlerden müstağni (kimseye muhtaç değil, her şey ona muhtaç)dir.

onda açık âyetler var, İbrahimin makamı var ve ona dehalet eden eman bulur, yoluna gücü yeten her kimsenin o beyti haccetmesi de insanlar üzerine Allahın bir hakkıdır ve kim bu hakkı tanımazsa her halde Allahın ihtiyacı yok, o bütün âlemînden ganîdir

Onda apaçık âyetler (hikmet ve ibret dolu alâmetler ve) İbrâhîm’in makamı vardır. Kim oraya girerse o güvendedir. Ona bir yol bulup güç yetirenlerin (şer’an gerekli şartları taşıyanların) Kâbe’yi haccetmesi, Allah’ın insanlar üzerindeki hakkıdır (emridir). Kim (şer’an gerekli şartları taşıyanlar için hac ibadetinin farz olduğunu) inkâr ederse (kâfir olur ve bilsin ki bu inkârı kendi zararınadır), şüphesiz ki Allah, hiçbir şeye ihtiyacı olmayandır.

Orada apaçık ayetler vardır.¹ İbrahim'in makamı oradadır. Kim oraya girerse güvende olur. Yoluna gücü yetenin, Beyt'i haccetmesi insanlar üzerinde Allah'ın bir hakkıdır. Her kim gerçeği yalanlayarak nankörlük ederse, bilsin ki Allah'ın hiçbir şeye ihtiyacı yoktur.

1- Mabet olduğunu gösteren kanıtlar.

Orada apaçık alâmetler, İbrâhîmin makaamı vardır. Kim oraya girerse (taarruzdan) emîn olur. Ona bir yol bulabilenlerin (gücü yetenlerin) Beyti hacc (ve ziyaret) etmesi Allahın insanlar üzerinde bir hakkıdır. Kim küfrederse şübhesiz ki Allah âlemlerden ganî (müstağni) dir.

Orada apaçık alâmetler, İbrâhîm'in makamı(4) vardır. Oraya giren ise emniyette olur(ona dokunulmaz). Hem ona (, oraya gitmek için) bir yola gücü yeten bir kimsenin o evi(Kâ'be'yi) haccetmesi, insanlar üzerinde Allah'ın bir hakkıdır. Kim de inkâr ederse, artık şübhe yok ki Allah, âlemlerden müstağnîdir (hiçbir şeye muhtaç değildir)!

(4)Makām-ı İbrâhîm hakkında bakınız; (sahîfe 18, hâşiye 3)

Orada (Allah’ın dini ve O’na ibadet adına, ayrıca o Ev’in ibadet için merkez ve kıble olduğunu gösteren) açık alâmetler, deliller, İbrahim’in Makamı vardır. Ve her kim (daha önce ibadet amacıyla) oraya girmişse, (taarruz ve korkudan) emin olmuştur. Ona yol bulup varmaya gücü yeten herkesin o evi haccetmesi, insanlar üzerinde Allah’ın hakkıdır. Kim de (bunu) inkâr etmişse (bilsin ki), şüphesiz Allah bütün âlemlerden müstağnidir (kimseye muhtaç değildir, her şey O’na muhtaçtır). *

(*) Not: Ayette geçen (وَمَن دَخَلَهُ كَانَ آمِنًا)’’her kim oraya girerse, güvende olur’’ şeklindeki mealler hatalıdır. Çünkü ayette bulunan (دخل - ك... Devamı..

Oradaki İbrahim’in makamında açık işaretler var. Kim güven içerisinde oraya (beyte) girerse, güç yetirenlerin Allah için beyti hac etmeleri, insanlar üzerine Allah’ın yüklediği zorunluluktur. Kimde ret ederse (Haccı inkâr ederse) Allah bütün âlemlerde ihtiyacı olmayandır.

Oranın tapınak olduğunu gösteren apaçık belgeler vardır. İbrahim’in katı da oradadır. Herkim oraya girerse güvenliğe kavuşmuş olur. Yolunu bulan için oraya yüz sürmek Allah’a karşı borçtur. Bunu tanımayan tanımasın. Çünkü Allah kimsenin eline bakmaz.

96, 97. Halk için ilk önce konulan beyt [⁴], Bekke/deki beyttir [⁵]. Onun hayır ve bereketi çoktur. O, âlemlere ayni hidayettir. Orada hürmete ait açık alâmetler, İbrahim/in makamı [⁶] vardır. Her kim oraya girerse taarruzdan emin olur. Onu haccetmeğe yol bulabilen [⁷] insanlara haccetmek Allah/a karşı bir borçtur. Her kim kâfir olursa [⁸] varsın olsun; Çünkü Allah âlemlerden müstağnidir [⁹].

[4] İbadet için en evvel yapılan mabet, yahut şeref itibariyle birinci olan mabet.[5] Bekke; Mekke'nin adıdır. Bâzılarınca Bekke Beyti Mükerremin yapı... Devamı..

Orada apaçık deliller ve İbrahim’in makamı vardır. Kim oraya girerse emniyette olur. Yola (iktisaden ve iktidaren) gücü yetenin o Ev’e gidip haccetmesi, Allah’ın insanlar üzerinde bir hakkıdır. Kim de nankörlük [kefere] ederse, bilsin ki Allah bütün âlemlerden Ganîy’dir.²⁴

24 El-Ganîy: Hiçbir şeye ihtiyacı olmayan, hiçbir şeye gereksinim duymayan, çok zengin.

Onda (Kâbe'de) apaçık deliller, İbrahim'in makamı vardır. Kim oraya girerse güvenlik içinde olur. Oraya yol bulabilen insana Allah için Kâbe'yi haccetmesi, Allah'ın insanlar üzerinde bir hakkıdır. Kim küfre saparsa (ve haccı terk ederse bilsin ki), doğrusu Allah âlemlerden müstağnidir.

Orada, Allah’ın kudret ve merhametini hatırlatan, ayrıca geçmiş Peygamberlerin hatıralarını canlandıran nice işâretler, alâmetler, apaçık deliller vardır.Örneğin, İbrahim’in namaz kılmayı âdet edindiği makâmı —ki sizlere emânet ettiği tevhid inancının sembolüdür oradadır. Tüm Arap Yarımadası’nda vahşet ve anarşi kol gezerken, oraya giren kişi huzur ve güvene kavuşur.
Oraya gitmeye gücü yeten herkesin hac veya umre amacıyla Kâbe’yi ziyaret etmesi, Allah’a karşı mutlaka yerine getirilmesi gereken bir görevdir.
Her kim bu görevini terk ederek nankörlük ederse, yalnızca kendisine zarar vermiş olur. Öyle ya, Allah hiç kimseye ve hiçbir şeye muhtaç değildir. O’nun lütuf ve merhametine asıl muhtaç olan sizsiniz.

Orada açık âyetler İbrahim’in makamı vardır. Kim oraya girdiyse, güvenli olmuştur. Yol bulabilen kimsenin Beyt’i (Ev’i / Ka’be’yi) haccetmesi, Allah için İnsanlar’a bir görevdir. Kim de inkâr ettiyse, Allah, Âlemler’den zengindir.

içindeki İbrahim Makamı ispat ediyor. Nitekim buraya giren kendini güvende hissediyor. İmkânı olan varlıklı Müslümanlar, Kabe’yi ziyaret etmelidirler. Buna inanmayan bir zengin, Allah'ın kainat zengini olduğunu unutmamalıdır.

Kâbe’de İbrahim’in mücadelesine ait apaçık delillerden olan Makam-ı İbrahim vardır. Oraya kim girerse güvende olur. Yolculuğuna gücü yetenlerin haccetmesi, Allah’ın insanlar üzerindeki hakkıdır. Kim hac etmeyi inkâr ederse, şüphesiz Allah bütün âlemlerden müstağnidir. Allah’ın haccetmeyenlerin haccına ihtiyacı yoktur. Sadece hac etmeye inananlar Kâbe’yi hac etmek için gelsinler! İnkâr edenlerin Kâbe’ye gelmesine gerek yoktur.

Onda apaçık deliller, (örneğin) İbrahim’in makamı vardır. Oraya giren güvende olur. Yoluna gücü yetenlerin o Evi haccetmesi, Allah’ın insanlar üzerindeki bir (hakkı)dır. [*] Kim (haccın farz olduğunu) inkâr ederse, şüphesiz ki Allah bütün âlemlerden zengindir (muhtaç değildir).

Hac ibadeti müslümanlar için farzdır. Ancak burada kullanılan [‘ale’n-nâsi] (insanlar üzerinde) ifadesi ile haccın Allah’ın bütün insanlar üzerindeki ... Devamı..

İbrahim’in makamı olan orada apaçık mûcizeler vardır. Ve oraya giren, emniyette olur. Oraya gitmeye gücü yetenlerin Kâbe’yi haccetmesi Allah’ın insanlar üzerindeki bir hakkıdır.¹ Kim bunu inkâr ederse, şüphesiz Allah, tüm âlemlerde kimseye muhtaç değildir.

1 Ebû Zerr, (r.a) Peygamberimize: “Ey Allah’ın Rasûlü! Yeryüzünde ilk önce hangi mescid yapıldı? dedim. O da: ”Mescid-i Haram.” dedi. “Sonra hangisidi... Devamı..

apaçık işaretlerle dopdolu. ⁷⁶ [Orası] bir zamanlar İbrahim’in durduğu yer[dir]; kim içine girerse huzur bulur. ⁷⁷ Bundan dolayı, mâbedi haccetmek, gücü yeten bütün insanların Allah’a karşı yerine getirmek zorunda oldukları bir görevdir. Hakikati inkar edenlere gelince, bilsinler ki, Allah, yarattığı âlemlerden bağımsızdır, her bakımdan Kendine yeterlidir.

76 Lafzen, “içinde açık işaretler(in olduğu)” -Kâbe tarafından sembolize edilen Allah’ın birliği ve benzersizliğine, insanlığın dinî tecrübesinin deva... Devamı..

Buna delalet eden işaretler orada duruyor, mesela İbrahim’in makamı hala oradadır. Oraya giren, güvendedir. İmkân bulabilenlerin beyti/Kâbe’yi haccetmesi, insanların üzerine Allah’ın hakkıdır. Kim nankörlük eder bundan kaçınırsa, Allah’ın toplumlardan hiçbirinin ibadetine ihtiyacı yoktur. 2/196, 22/25...37

Buna delâlet eden deliller hâlâ orada duruyor; orası İbrahim’in yurdudur: oraya giren herkes emin olur. Ve ona ulaşmaya gücü yeten herkesin mabedi haccetmesi, Allah’ın insanlık üzerindeki hakkıdır.[⁶³⁴] Kim de bu gerçeği inkâr ederse, iyi bilsin ki Allah hiçbir varlığa muhtaç değildir.

[634] Zira Kâbe, insanlığın iman babası Hz. İbrahim’den bir hatıradır. Mümkündür ki insanı yeryüzünde misafir eden ilk toprak parçasıdır. Bu yüzden ha... Devamı..

Orada (Kabe'nin kudsiyeti hususunda) apaçık nişâneler ve İbrahim'in makamı vardır; kim oraya girerse emniyette olur, (taarruzdan emin olur) Ona bir yol bulabilenlerin (gücü yetenlerin ki, gücün ölçüsü mezheplere göre değişir) Kabe'yi ziyaret etmesi (Hacca gitmesi, dini bir vecibedir) insanlar üzerinde Allah'ın bir hakkıdır. Kim bunu (bunun gerekli olduğunu) inkar ederse, şüphe yok ki, Allah alemlerden gani'dir. (Hiçbir şeye muhtaç olmadığı gibi, kullarının ibadetine de muhtaç değildir, bu dini görevler onların yararına konulmuş hükümlerdir)

Onda apaçık kanıtlar, MakamI İbrahim vardır. Oraya kim girerse, güven içinde olur. Hac’a gücü yetenlerin haccetmesi, Allah’ın insanlar üzerinde bir hakkıdır. Kim inkâr ederse (bu hakkı tanınmazsa), şüphesiz Allah bütün âlemlerden müstağnidir/onlara ihtiyacı yoktur.

Onda açık alâmetler, İbrahim'in makamı vardır. Ve her kim ona girerse emîn olur. Ve onun yoluna gücü yeten kimseler üzerine de o beyti haccetmek Allah Teâlâ için bir haktır. Ve her kim inkar ederse şüphe yok ki,Allah Teâlâ bütün âlemlerden ganîdir.

Orada apaçık alâmetler ve deliller, İbrâhimin makamı vardır. Kim Beytullaha girerse korkudan emin olur. Ziyarete gücü yeten herkese Beytullahı ziyaret etmek, Allah'ın onun üzerindeki hakkıdır. Nankörlük edip bu hakkı tanımayana Allah'ın hiçbir ihtiyacı yoktur, o bütün âlemlerden müstağnidir. [29, 67; 106, 3-4]

Kâbe’de karşılaşılan birçok işaret ve makbuliyet delili vardır. Verimsiz bir yerde olmasına rağmen, orada rızık sıkıntısı çekilmemesi, her taraftan zi... Devamı..

Onda açık açık deliller, İbrahim'in Makamı vardır. Ona giren, güvene erer. Yoluna gücü yeten herkesin, o Ev'e gi(dip haccet)mesi, insanlar üzerinde Allah'ın bir hakkıdır. Kim nankörlük ederse şüphesiz Allah, bütün alemlerden zengindir.

Onda âşikâr 'alâmetler vardır ki: Biri Makâm-ı İbrâhîm'dir [¹] O beyte dâhil olan (her şeyden) emîn olur. Ona yol bulan ve kudreti olan üzerine Allâh içün beytin haccı farz kılındı. Bunı inkâr iden (kendi nefsine zarar virir) Allâh bütün 'âlemlerden ganîdir. (Kimsenin 'ibâdetine muhtâc değildir.)

[1] Sûre-i Bakara'nın 124ünci âyetine bak.

Orada apaçık göstergeler (ayetler)[1], İbrahim'in (ibadet için) durduğu yerler[2] vardır. Oraya kim girerse güvende olur. Bir yolunu bulup gidebilenlerin[3] o Beyt’te, Ka’be’de hac yapması, Allah’ın insanlar üzerindeki hakkıdır. Kim bunu göz ardı ederse bilsin ki Allah’ın kimseye ihtiyacı olmaz. Bunu göz ardı edenler bilsinler ki Allah’ın kimseye ihtiyacı yoktur.

[*] Kâbe'yi insanlar için sevap kazanma ve güvende olma yeri haline getirdik. Siz makam-ı İbrahim'i (İbrahim'in durduğu yerleri) dua yeri yapın." dedi... Devamı..

Orada apaçık işaretlerle İbrahim'in makamı vardır. Kim oraya girerse, güvenliktedir. Oraya yol bulabilen insanların beyti/Kâbe'yi haccetmesi Allah'ın hakkıdır. Kim bunu inkar ederse, Allah'ın hiç bir şeye ihtiyacı yoktur.

Onda apaçık işaretler ve İbrahim'in makamı vardır. Oraya giren güvenlikte olur. Hac için bir yol bulabilenin Beyti ziyaret etmesi ise, Allah'ın insanlar üzerindeki hakkıdır. İnkâr edenlere gelince, Allah'ın âlemlerde hiçbir şeye ihtiyacı yoktur.

Açık-seçik deliller, İbrahim'in makamı vardır orada. Oraya giren, güvene ermiş olur. Yoluna gücü yetenin o evi ziyaret etmesi, insanlar üzerinde Allah'ın bir hakkıdır. Kim nankörlük ederse hiç kuşkusuz, Allah bütün âlemlere muhtaç olmayacak bir Ganî'dir.

anuñ içinde nişānlardur bellüler; ibrāhįm maķāmı her kim gire aña ola imin. daħı Tañrı’nuñdur 'ādemįler üzere ev ḥaccı ya'nį ķaśdı ol kim güci yite anuñ dapa yoldın yaña. daħı her kim kāfir oldı bayıķ Tañrı ḥācetsüzdür 'ālemlerden.

Anda bellü āyetler vardur ki maḳām‐ı İbrāhīmdür, daḫı kim girse imin olurnefsine. Daḫı Tañrı Ta‘ālā farż eyledi ḫalḳ üstine ḥac eylemegi Mek‐keye, kimüñ güci yitişse ol yola varmaġa. Daḫı kāfir olsa ḥac eylemese pesTañrı Ta‘ālā ġanīdür barça ‘ālemlerden.

Orada aydın nişanələr – İbrahimin məqamı vardır. Ora daxil olan şəxs əmin-amanlıqdadır (təhlükədən kənardır). Onun yoluna (ərzaq, minik, və sağlamlıq baxımından) gücü çatan hər bir kəsin həccə gedib o evi ziyarət etməsi insanların Allah qarşısında borcudur. Kim bunu (bu borcu) inkar edərsə (özünə zülm etmiş olar). Əlbəttə, Allah aləmlərə (heç kəsə) möhtac deyildir!

Wherein are plain memorials (of Allah's guidance); the place where Abraham stood up to pray; and whosoever entereth it is safe. And pilgrimage to the House is a duty unto Allah for mankind, for him who can find a way thither. As for him who disbelieveth, (let him know that) Lo! Allah is Independent of (all) creatures.

In it are Signs Manifest; (for example), the Station of Abraham(424); whoever enters it attains security(425); Pilgrimage thereto is a duty men owe to Allah,- those who can afford the journey; but if any deny faith, Allah stands not in need of any of His creatures.

424 Station of Abraham: see 2:125 and n. 125. 425 See reference in last note.


Designed by ÖFK
En iyi 1024 x 768 pikselde görüntülenir.